yorgun pipi

Durum: 772 - 0 - 0 - 0 - 18.01.2015 17:17

Puan: 18492 - Sözlük Kaşarı

14 yıl önce kayıt oldu. 2.Nesil Yazar.

Henüz bio girmemiş.
  • /
  • 39

gizsiz gay

gizli gay'e alternatif olarak türemiş gaydir. ya da gizli gay ona alternatif olarak üremiştir. boş zamanlarında gaylik yapar, dolu zamanlarında da gaylik yapar. öyle garip bir adam bu da.

16 yaşında birine ilgi duymak pedofiliye girer mi

açıkçası * böyle bir konuda ayı sözlük yazarlarının sokaktan geçen herhangi bir adamdan daha fazla şey söyleyememiş olması bende de küçük çapta bir hüsran yaşattı. "kanun böyle diyor, o zaman 17 çocuktur 18 yetişkin demektir"den fazlası yok yani? bu kanunu kim koymuş, niye koymuş neden o sınır 18 olmuş kısmı tartışmaya açık değil yani?

her ne kadar eşcinsel olarak kimliğimizi kabul etmiş bireyler olsak da hepimiz, öyle sanıyorum kültürün kanımıza kadar işlediği bazı şeyler var ve onları bir daha filtreleyebilmek çoğumuzun harcı değil. örneğin seksin kirli bir aktivite olması gibi...

"gençlerin kirlenmesi"nden en az diğer ahlak bekçileri kadar korkuyoruz. halbuki 16 yaş ne kadar güzel bir yaştır seks yapmak için. şunu unutmayın ne kadar uzun yaşarsanız yaşayın hayatınızın yarısı ilk 20 yılınızdır. o yıllar her şeyin olduğundan daha güzel olduğu yegane dönemdir. hele 16 şu anki heyecanınızın 10 ile çarpıldığı olağan üstü bir yaştır. ne kadar yakışıklı adamlar kaldırırsanız kaldırın hiçbiri 16 yaşında kaldırdığınız adamdan daha yakışıklı olmayacak, veya ne kadar iyi seks yaparsanız yapın hiçbiri 16 yaşında hissedeceğiniz heyecanı vermeyecek. maalesef ben çok geç bir yaşta bekaretimi bozdum. ergenlik yıllarımın tamamı ve üniversite yıllarımın bir kısmı 31 çekmek ve akranlarımın aşklarını izlemekle geçti. "her şeyin olduğundan daha güzel olduğu" o altın yıllarımın öylesine akıp gitmesine kızgınım. bana bunun yanlış olduğu öğretildiği için kızgınım. bunu yapacak cesareti toplayamadığım için kızgınım ve daha birçok şey için kızgınım. keşke 16 yaşımda karşıma beni seksle tanıştıracak anlayışlı bir adam çıksaydı. onu suçlamayı bir kenara bırakın, hayatımın sonuna kadar ona minnettar kalırdım.

16 yaşında biriyle seks yapmak konusuna gelirsek, bunu yapmayacak olmamın tek sebebi kanuni kısıtlamalar. ahlaki açıdan hiçbir mahsur görmüyorum.

hatice

neticeyi çok kıskanan kadın, herkes ona bakıyor niye bana bakmıyor diye sitem sitem eder.

16 yaşında birine ilgi duymak pedofiliye girer mi

önce bir yanlışı düzeltelim * tüm dünyada uygulanan +18 yaş sınırı diye bir şey yoktur, dolayısıyla buradan yola çıkarak bunun pedofiliye girip girmeyeceği sonucuna varamazsınız. cinsel rüşt yaşı türkiye'de 18 olarak kabul edilmiştir. ama dünyanın geri kalanında bu daha üst ya da daha alt sınırda olabilir. örneğin almanya'da cinsel rüşt yaşı 14'tür. hatta yanlış hatırlamıyorsam ispanya'da bu sınır 13 falan. avrupa'nın bir çok ülkesinde cinsel rüşt yaşı 18'in altındadır. başka bir deyişle eğer türkiye'de 16 yaşında biriyle seks yapmışsanız sübyancısınızdır, ama almanya'da herhangi bir suç işlemiş sayılmazsınız. dolayısıyla neyin pedofili olduğu ya da neyin pedofili olmadığı o kadar da aşikar değil *

toplum olarak hassas olduğumuz konular var ve bunların başını pedofili çekiyor sanırsam. hatta o kadar hassasızki bu konuyu etraflıca tartışmayı bırakın, kendimize bile kafamızın içinde otosansür uygulayabilme yetisine sahibiz.

evet hukuken 18 yaşından küçük biriyle sevişmek pedofili olarak adlandırılacaktır. ancak burada tartışmaya açılan şeyin o olmadığı belli. bunun daha çok etik boyutundan bahsediyoruz. benim kişisel kanaatim şu yönde: her ne kadar türkiye'de çocukların erken olgunlaşmasına ve birey olmasına izin verilmes de bence 18, cinsel rüşt sınırı için oldukça büyük bir yaş. 15 ya da 16 makul olandır. kaldıki bu yaş sınırının da aslında bir anlamı yok bazı insanlar 13 yaşında cinsel ilişkiye girecek olgunluğa erişirken bazıları 30 yaşına gelse de ilk cinsel deneyimlerini travmatik boyutta yaşıyor. yani bana göre ideal olan şey cinsel rüşt yaşının bireyin zeka kapasitesine göre yeniden çizilmesidir. ama bu uygulamada oldukça büyük sıkıntı çıkaracak ütopik bir fikir o yüzden cinsel rüşt yaşı 15 olmalı diyorum.

ayı sözlük yazarlarının tabuları

asla mahremiyetimin kaydedilmesine izin vermem. kafam görünmese bile x fotoğraflar çekilmem. bunu gizlice yapan birini yakalarsam da cezasını çok ağır keserim.

zaman kaybı dediğiniz anlar

explorer, safari, firefox veya chrome'u tıklar tıklamaz başlayan ve bilgisayarı kapatana kadar geçen süreç.

gay lobisi

homofob'lar tarafından ısrarla var olduğu iddia edilen, hedefinde dünyayı eşcinselleştirip insan ırkının sonunu getirmeyi amaçlayan, arada sırada taksim'de gizlice toplanan ve bakir hetero erkekleri tanrıça madongaga'ya kurban eden bir tür dış güç ve örgüt. *

kadın cinsel organına verilen isimler

(bkz: pıpış)

annem küçükken bu organa pıpış diyerek sansür uyguluyordu. taaaaa 20 yaşına kadar yarrağın adını pipi, 25 yaşına gelene kadar da amın adını pıpış sanıyordum. **

dünyanın en samimiyetsiz ortamı

ideal yaş aralığı

her yaşın ayrı güzeli* var. ama o güzeller 21'ni geçmemiş veletler olunca ceylan yavrusu yakalamış çita kadar mutlu oluyorum. aslında 21 yaşının üstündekilerle de mutlu oluyorum, ama kart ceylan yakalamış çita kadar.

czech hunter

her defasında kurbanlar gerçekten heteroseksüel mi, yoksa sadece çok başarılı bir cast mi demekten kendimi alıkoyamadığım pornodur. öteyandan her videoda sadece yarrağını gördüğümüz avcımızın maşallahlar maşalahı var. tipini hiç göremedik ama bence epey bir gideri var piç kurusunun.

istanbul'un en eşcinsel mekanları

ayı sözlük'ü terk etme sebepleri

o sebeplerin hepsi narsisizm ile doğru orantılıdır.

spartacus war of the damned

--- spoiler ---

spartacus, gannicus ve nice bombe karkaterler ölürken agron ve nasir'in yaşamlarına devam edip bir yastıkta kocayacak olmaları, ben dahil birçok ibneyi mutlu etmiştir. dünyaya nasıl bir korku salmışsak artık, senaristler homofobi kartımızı çıkarmamızdan korkmuş adeta.

--- spoiler ---

hoşlanılan erkeğin ter kokusu

valla sevdiğim adamı bilemeyeceğim ama bazı adamların ter kokusu hakikaten koklanmaya değer olabiliyor. mesela askerde bir ankaralı çocuk vardı. 12 gün boyunca karakolda sular kesildiydi. herkes o kadar kötü kokuyordu ki yemeğini çöpten çıkaran itler bile daha güzel kokuyordu. kullanılan hiçbir kolonya ya da parfüm yaydığımız kokuyu bastıramıyordu. ama işte o çocuk garip bir şekilde çiçek kokusuna benzer bir ter kokusu yayıyordu etrafına. üstelik herhangi bir kolonya ya da parfüm kullanmadan. ben öyle şey görmedim. çocuk ermiş miydi acaba.

dildo alacaklara tavsiyeler

boşuna dildoya para verme. yaratıcılığını öldürür. azıcık kafanı kullan. titreşimli cep telefonu olur, şampuan şişesi olur, ısıtılmış salatalık olur. şu aralar 1 litrelik kola şişesi epey popüler. baktın hiçbiri olmadı yorgun pipi ye bir mesaj salla.

sözlükte başı bağlı yazar yoğunluğu

pipileri bağlı olmadığı sürece sorun yoktur kannımca. zaten başıyla işimiz yok, kim isterse onun olsun. ben daha farklı uzuvlarla ilgileniyorum.

adnan abi

eğlenceli bir abimizmiş. sözlükte biraz daha uzun kalsaymış efsane olabilirmiş bence. neyse ruhuna el fatiha diyelim o halde.

am

bizzat yakından gördüm, temas ettim hatta epeyce içli dışlı olduk. öyle abartılacak nesi var anlamadım. bende mi bir gariplik var acaba?

sözlükte önüne gelene yazılmak

şu ana kadar yazıldığım bir iki eleman oldu, tabi bana yazılan da oldu.

yapmayın beyler din kardeşiyiz. abazan abazanın halinden anlar işte. ayı sözlük dahil her ortam, her kanal ve her yer, bir koli-koca-sevgili-fuckbuddy bulma yeri olabilir. bunda bir abeslik görmüyorum. görenleri de şiddetle rimmingliyorum. sözlükteki yakışıklı yazarcanlardan da bu abazan zamanlarımda derdime derman olmaları için yardıma çağırıyorum.

not1: yerim var
not2: giderim de var
  • /
  • 39
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 772

eşcinsellerin ünlü eşcinsellere yüklediği misyon

bu konuda üstünde konuşabileceğimiz pek örnek yok. ama elimizde olanlar kafi. bir cemil ipekçi gerçeğimiz var mesela. özelde cemil ipekçi genelde tüm ünlü eşcinseller üzerinden giderek eşcinsellerin ünlü eşcinsellere yüklediği haksız isteklere bir bakalım.

-eşcinselleri temsil ettiği bu yüzden iyi bir imaj çizmesi gerekliliği **
bir insanın "ben eşcinselim" demesi onu diğer eşcinsellerin temsilcisi yapmaz. tıpkı ünlü birinin ben yahudiyim demesi onu tüm yahudilerin temsilcisi yapmayacağı gibi. hiç kimse hiç kimsenin imajından sorumlu değildir. zaten herkesi memnun etmek de mümkün değildir. eğer insanlar tek bir örneğe bakıp genelleştirmeye gidiyorsa bu yine de o ünlüye imajını düzeltme zorunluluğu getirmez. toplumdaki eşcinsel imajıyla ilgili sorunun varsa, çık meydana millet eşcinsel görsün.

-eşcinsel haklarını savunması gerekliliği *
her koyun kendi bacağından asılır. ünlü biri, eşcinsel olduğunu açıklayarak zaten kendi savaşını vermiştir, ve istese de istemese de eşcinsel hakları için bir adım atmıştır. ama hiçbir koşulda kimsenin o kişiye o gruba mensup diye o grubun hakları için çarpışmasını talep etmeye hakkı yoktur. kaldıki o adam başarısını ve ününü o gruba borçlu değilse ortada bir minnet borcu falan da yok.

-kimliğini açıklaması talebi *
buna da çok rastlıyorum. hepimizin gay olduğunu bildiği ama bunu resmen açıklamamış olan ünlülerimiz var. niyeyse biz cinsel kimliklerimizi her ortamda saklama gereği duyarken, onların kimliklerini heteroseksüel arkadaşlarımıza bile ifşa etmekten hiçbir çekince duymayız. evet onların da bir ailesi, bir işi, bir statüsü, bir dışlanma ve mücadele korkusu var. bir de pişkin pişkin yok efenim "niye ibne olduğunu söylemiyor, halbuki böyle adamlar itiraf etse bizim işimiz daha kolay olur" diyebiliyoruz falan.

ilk cinsel deneyim

en az 5 kere kutlanan 39 uncu yaş günü gibi bir şeydir gayler için. her defasında ilki gibi... ilkim olur musun ?

pasif yönelimli olmayı hakaret olarak gören sözlük yazarları

bahsi geçen konuda bahsi geçen yazarların alınganlık gösterdiği şey pasif olmak değil de kadınsı olmak desek daha doğru bir çıkarım yapılmış olunur *

böyle bir ortamda bulunacak kadar cinsel kimliğini sindirmiş, yaşını başını almış *** yazarlarımız öyle sanıyorum hayatları boyunca şöyle ya da böyle, az veya çok bir şekilde pasif olmuşlardır.* böyle olmasaydı bile yazarların pasif yönelimli olmaya tepki gösterdiğini söylemek çok zor çünkü bahsi geçen konuda öne çıkan şey pasif olmak değil, kadınsı olmak. bu benim için yine de anlaşılabilir bir durum değil ancak ayı sözlük gibi biraz daha " maço" bir oluşumda bu biraz kaçınılmaz oluyor. şikayetçi de değilim durumdan o ayrı konu. bundan 3-5 yıl önce homoloji diye başka bir eşcinsel sözlük vardı. orada mesela kadınsı olmakla ilgili ufacık bir espri yapsaydınız bile saçınızı başınızı yolarlardı alimallah * o sözlükte yazar olabilmek için hümanist, antimilitarist, antimilliyetçi ve her tür dışlanan düşüncenin yanında durmanız gerekiyordu, aksi takdirde birileri yüzünüzü tırmalayabilir, saçınızı çekebilir hatta yüzünüze kullanılmış orkitlerini atabilirdi. sözlük yönetimi bunun en az karşı çıktıkları faşizm kadar faşizan bir dayatma olduğunu hiç görememişlerdi. ayı sözlük ise şu ana kadar gördüğüm kadarıyla çok daha özgür ve rahat bir ifade ortamı sunuyor. çünkü sözlük yönetiminin dayattığı bir fikir ya da ideoloji yok. * neyse uzatmayalım. bu yanlış anlaşılma ile ilgili söylemek istediğim başka şey de şuydu: pasif olmak her zaman kadın olmak değildir, kadın olmak da pasif olmak değil.

bu konuyu açıklığa kavuşturabildimse bahsi geçen " uzun boyluların ekseriyetle kadın olması" başlığına verilen tepkilerle ilgili benim de garipsediğim bir durum oldu. * uzun boyluların kadınlığını bilemeyeceğim ama oldukça alıngan ve defansiflermiş. ben şu ana kadar "uzun boyluları" kendi içinde dayanışması olan, farklılığından dolayı dışlanmış ve bu yüzden birlik ve beraberlik duyguları geliştirmiş bir grup olarak görememiştim. *

kadınlarla çok sikişen heteroseksüel erkeğin zamanla eşcinsele dönüşmesi

teori bana ait değil, 2 farklı heteroseksüel erkekten duyduğum bir iddiadır. kadınlarla çok sikişen adam artık sıkılıp başka şeyler denemek istiyormuş falan. ayol biz niye sikiştikçe kadınlara kayamıyoruz o zaman diye bir cevap vermek istedim, veremedim içimde patladı.

güzelliğin o kadar da göreceli bir kavram olmaması

başlıktaki tezin ergenlik çağını başarıyla kapatmış yazarlar tarafından tam anlamıyla anlaşılmadığını düşündüğüm için tekrarlama gereği duyuyorum. "güzelliğin o kadar da göreceli bir kavram olmaması" demek aslında güzelliğin yüzde yüz göreceli bir şey olduğu tezine de, ya da güzelliğin yüzde yüz nesnel olduğu tezine de karşı çıkan bir tezdir. yani bu cümleden kastedilen şey güzelliğin göreceli bir tarafının da olduğu ancak aynı zamanda nesnel bir tarafının da olduğudur.

kıvanç tatlıtuğ'un güzelliğini medyanın dayattığı güzellik normlarıyla açıklayan adama da yuh ulan körün mü göz demekten başka bir şey söyleyemiyorum.

istanbul'da yaşamak için yeterli maaş

-asgari ücret alıyorsanız ve yalnız yaşıyorsanız, intihar edin demek istemem tabi bu sizin bileceğiniz iş. ama yine de üstünde düşünülmesi gereken bir seçenek.

-eğer yalnız yaşıyorsanız ve 1.000-1.300 arası maaş alıyorsanız, çöp arabalarının neden bu binaları da çöp diye alıp götürmediklerini uzun uzun düşüneceğiniz türden bir mahallede yaşayabilirsiniz. evinize köpek bağlamayı bir deneyin hele. sigara içmek gibi bir lüksünüz yoktur. öğünlerinizi işyerinizde yemek gibi dahiyane planlar yapabilirsiniz. buzdolabınızda bulunan yemekler şunlardır: oha buzdolabın mı var? eğlence olsun diye yapabileceğiniz aktiviteler kısaca şunlardır: gabile'den koli düşürmeye çalışmak, park sahil gibi bir yere gidip pampişlerle çekirdek çıtlamak belki yanında bir tane de bira, 31 çekmek

-eğer yalnız yaşıyorsanız ve 1.300-1.600 arası bir maaşınız varsa, merkezi sayılabilen ama yine de köhne bir mahallede oturabilirsiniz, eğer şanslıysanız nispeten güzel bir semtte temiz bir 1artı1 de bulabilirsiniz. evinizin muhtemelen çirkin bir banyosu toparlanmaya çalışılmış bir mutfağı vardır, tek kelimeyle eviniz çirkindir ama ona alışacaksınız zamanla. kaçak sigara içmek gibi bir lüksünüz olabilir ya da haftada 2 paket 2001 sanırım sorun olmaz. buzdolabınızda bulunan malzemeler şunlardır: makarna, bim yoğurdu*eğlence olsun diye yapabileceğiniz aktiviteler şunlardır: gabile'den koli düşürmeye çalışmak, masasında plastik çiçekler olan bir kafede pampişlerle çay içmek belki bir tane de kola, zara'ya gidip asla satın almayacağın giysileri denemek.

-eğer yalnız yaşıyorsanız ve 1.600-1.900 arası bir maaşınız varsa, kötü bir mahallede iyi bir evi ya da iyi bir mahallede kötü bir evi karşılayabilirsiniz sanırım. evinizde böcük gibi ufak tefek sorunlar olabilir ama böcük zaten ufak tefektir işte. sigara için ama yine de bokunu çıkartmayın. buzdolabınızda bulunan malzemeler şunlardır: makarna, beyaz peynir, o hafta kilerde hangi meyve sebze ucuzsa ondan, çikolata-kola gibi lüks tüketim ürünü sayılabilecek birkaç şey. eğlence olsun diye yapabileceğiniz aktiviteler şunlardır: romeoplanet'tan adam düşürmeye çalışmak, kendisine bohem hava vermeye çalışmış ama aslında sadece ucuz olan bir kafede pampişlerle bira içmek belki bir tane de baileys, kedi beslemek.

-eğer yalnız yaşıyorsanız ve maaşınız 1.900-2.200 arasındaysa, oturduğunuz semti önceliklerinize göre seçme lüksünüze sahipsinizdir, işe yakın olabilir, koli merkezi taksim'e yakın olabilir, ya da sessiz sakin nezih bir yer olabilir. eviniz lükse değil belki ama sevimlidir. sigaranı iç anacım, bir şey olmaz. buzdolabınızda bulunan malzemeler şunlardır: beyaz peynir, uyum marketten aldığınız hindi salam, biraz da tavuklu pilav. eğlence olsun diye yapabileceğiniz aktiviteler şunlardır: romeoplanet'ten adam düşürmeye çalışmak, iç dekoru bir iç mimara yaptırılmış olan bir kafede rakı içmek belki yanına biraz da meze, sinemaya gitmek.

-eğer yalnız yaşıyorsanız ve maaşınız 2.200-2.500 arasındaysa, oturduğunuz semtteki binaların ufak şirin bahçeleri vardır ya da en azından mimarisi zevklidir. eviniz lüks sayılabilir, iyidir iyi. sigara da içersin nargile de. buzdolabınızda bulunan malzemeler şunlardır: ton balığı, kırmızı et ürünleri, carrefour'dan aldığın pastane ürünleri. eğlence olsun diye yapabileceğiniz aktiviteler şunlardır: el altında bekleyen hazır ve nazır kolileri kaldırmak, canlı müzik çalan bir kafede şarap içmek belki bir kadeh de viski. caz konserine gitmek.

-eğer yalnız yaşıyorsanız ve maaşınız 2.500-3000 arasındaysa, oturduğunuz semtle ilgili yaşadığınız tek problem arabanızı park edecek yer bulamamanızdır. ankastre dolap tam olarak ne bilmiyorum ama evinde kesin ondan vardır. amına koyim sigara mı içiyorsun utanmadan bir de, git ot mot bir şey bul. buzdolabınızda bulunan malzemeler şunlardır: migros'tan aldığın havyar *. eğlence olsun diye yapabileceğiniz aktiviteler şunlardır: "seviyeli ilişki aramak, genellikle rezervasyonla müşteri alan bir restoran/kafede kola içmek *, haftasonu uludağa gitmek.

kullanışlı bir planetromeo profili açmanın incelikleri

koli bulamıyor musun? bulduklarını düşüremiyor musun ya da düşürdüklerini beğenmiyor musun? işte bu başlıkla tüm sorunlarına kökünden çözüm bulacaksın. doğadan özenle toplanan binlerce ayının deneyimlerinden yararlanarak artık senin de hergünün başka bir sikişle dolacak.

1-ilk adım ne istediğini belirleme adımıdır. onların ne istediğini boş ver sen ne istiyorsun?

2-aslında ilk adımı boş ver. hepimiz yarrak istiyoruz işte. burdan ne anlıyorsun? gözü dönmüş bir pasif olsan bile asla profilinde "bottom only" ya da "more bottom" gibi ibareler kullanma. unutmaki "top only"ler bile "top only"leri düdüklemeye çalışıyor.

3-feminenler uzak dursun, erkek erkeğe, feminenlere saygım var ama, erkeksi değilim erkeğim, feminenlerden hoşlansaydım heteroseksüel olurdum diye profillerde karşına çıkan ibareler seni yanıltmasın. bu ibare sahiplerinin yüzde 95'inde yüksek oranda östrojen hormonu vardır. bu herkesin bildiği ama yüksek sesle dile getirmediği bir gerçektir. bu adamlar bir araya gelip kendi aralarında erkekçilik oyunu oynuyorlar başka bir anlamda. yani üçüncü maddeden ne anlıyoruz? profiline bu tip şeyler yazmaman gerektiğini anlıyoruz. sadece çirkin ifadeler oldukları için değil, senin aslında feminenliğini bastırmaya çalıştığın anlamına geldiği için.

4-kendine güvenen gelsin, düzgün insanlar gelsin, yakışıklı bilmem kimler gelsin şeklinde oldukça garip ifadelere rastlayabilirsin profillerde. düşünecek olursan bu gay milletinde hakikaten yarım gram zeka kırıntısı bile yok. herkesin kendine güvendiği, herkesin kendini düzgün sandığı herkesin yakışıklı olduğu bir dünyada neyin filtresini yapmaya çalışıyorsun be gerizekalı? bir de şöyle bir durum var. bu elitçi, seviyelici ve düzgüncü arkadaşların yine yüzde 95'i varoş mu varoş apaçi mi apaçidir. yani dördüncü madde neymiş? asla düzgün-kaliteli-seviyeli-elit-kültürlü kelimelerini cümle içinde kullanmaymış.

5-isviçreli bilim adamlarının yaptığı araştırmaya göre planetromeo'da bir paragraftan uzun yazıların okunma başarısı is yüzde 5'tir. o yüzden boşu boşuna kendi kendini kasmana lüzum yok. yani beşinci maddeden ne anlıyoruz? (bkz: özet geç piç)

5.5- beş buçukuncu adım 5 ile 6 arasında bir ara adımdır. resimlerini ve yazılarını yüklemeden önce kendine bir rol seçmen gerek. önce seçmemen gereken rollere bir göz atalım istersen.

a- ortalık orospusu **
b- şirinlik muskası *
c- üstün insan * * * *
d- çirkef *

şimdi gelelim seçebileceğin rollere

a- olgun gay **
b- yeni düşmüş masum bebe ***
c- maço **
d- zengin **
e- gizemli ***

6-şimdi senin için en uygun rolü seçtiğine göre profil yazılarını buna göre yazabilirsin. e artık onu da bana yazdırmayacaksın değil mi?

7-ayı sözlük yazarlarının bamya fobilerinden de anlaşılabileceği gibi yarrak boyu gayler için düşündüğünden çok daha önemli bir kriter. romeo jargonunda s yarrağım yok demek, m küçücük bir yarrağım var demek, l eh ortalama bir yarrağım var demek. bu 3 seçenek de iş yapmaz. peki bu konuda ne yapabilirsin? bu konuyu hiç belirtmeyebilirsin ya da yalan söyleyebilirsin.

8-geldik en önemli konuya. resimleeeeeerrrrrr. bu aslında tek başına bir ana başlık ama konuyu elimden geldiğince toparlamaya çalışacağım.
ilk önce yapmaman gereken şeylerden başlayalım.

a- hayır öpücük atarak kameraya bakan fotoğraflarını koyma. hatta o fotoğrafları uzayın sonsuz boşluğuna gönder.
b-hayır tuvalet aynasında cep telefonuyla çektiğin resimleri de koyma.
c- resimlerde çok fazla gülme, hele hele gülmek sana yakışmıyorsa.
d- resimlerde poz verme, zaten bu konuda hiç biriniz başarılı falan değilsiniz.
e- yarrak ve göt resimleri ile kaldıracağın koliler genelde yarrak gibi ve göt gibi olmak üzere ikiye ayrılırlar. o iş de yaş.
f- göbeğini içine çekerek çektiğin resimleri de koymanı önermem. insan gözü diyafram ile kas arasındaki farkı seçebilecek kadar gelişmiştir.
g-barda çekildiğin resimleri de koyma. biliyorsun. biliyorsun gay lugatında gay bar eşittir ortalık orospusu.
h-aqua park'ta çekindiğin resimleri de koyma. bir nedeni yok. sadece çok klişe lan!
ı-gözlerinin resmini de koyma. biliyorum aynaya baktığında gözlerinle sevişmek isteyecek kadar narsistsin. ama inan bana iş yapmıyorlar.
i-spor salonunda çektiğin resimleri de koyma diyeceğim ama burası zaten ayı sözlük olduğuna göre o tür resimleri olanınız haliyle yoktur.

şimdi geldik koyman gereken resimlere: zaten yunan tanrısı isen yapman gereken fazla bir şey yok ama değilsen şunlar yapılabilir.
a-ucundan koklat resmi. puzzle'n 3-5 parçasını ver adamlara. bırak gerisini onlar tamamlasın. bırak seni bir max george yapsınlar. bırak seni bir joe manganiello yapsınlar.
b-gay olmaktan başka, karakteri olan, ruhu olan bir varlık olduğun mesajlarını veren resimler koyabilirsin. mesela play station oynarken ya da ne bileyim odun keserken falan *
c-maço objelerle görün resimlerle. mesela motorsiklte üzerinde * ya da basketbol topuyla *
d-erotik resimler koy ama pornografik değil.
e-resimlerde gözlerin kameraya bakmasın, böyle uzaklara bak, çok uzaklara. sanki hayatın anlamını çözmüşsün ve o sırrı kimseyle paylaşmaya niyetin yokmuş gibi.
f-lüks zevklerin ve yaşamın olduğuna dair bir sanrı yaratman lazım. sanki senin arabanmış gibi bir bmw'nin önünde resim falan çekil. yaratıcı ol azıcık.

9-şimdi geldik başka bir önemli konuya. ilk mesaj. açıkçası slm, nbr, tanışalım mı gibi tırt şeylerle birinin hemen etkilemen çok zor. ama evet yaratıcı olmakla uğraşamayacaksan bunlar en yaygın yöntemlerdir. fakat sen kolini hemen ağına düşürmek istiyosun. neler yapılabilir peki?

to be continued

gay ilişkilerdeki en büyük sorun

doğru olanın ya da olması gerekenin toplumca belirlenmiş bir kalıbı yok gay ilişkinin. çünkü gay olmak zaten baştan yanlıştır. örneğin heteroseksüel bir kız olsaydık eli yüzü düzgün işi gücü yerinde bir koca bulmak ve bulana kadar da kimseyle sikişmemek bulunca da 2 tane velet yapmak "doğru" olandı. dolayısıyla heteroseksüellerin eşcinseller gibi neyin doğru olduğunu anlamak için pek kafa yormadıklarını söylemek çok yanlış değil. olması gerekenin ne olduğunu bilirler, öyle olmasalar bile öyleymiş gibi göstermek zorundadırlar. öte yandan eşcinseller büyük bir tabuyu yıkarak gerçek hayata başlarlar. bence en büyük ve en en travmatik sorun bu. aslında buna bir sorun adını vermek doğru olur mu onu da bilmiyorum. ama hayatımızda iyi ve kötü adını verdiğimiz şeylerin temelinde bu olduğunu görüyorum. çünkü eşcinseller kuralları konulmuş bir dünyanın ferdi olmaya çalışmak yerine yepyeni bir ahlak ve yaşam görüşü inşa etmek zorundalar. bu da ucu açık bir özgürlük getiriyor. gerisi zaten zincirleme olarak yaşanıyor. ilişkileri hızlı tüketmek, doyumsuzluk, kabul görmemek, sadakatsizlik, normalleşme arayışı hep bunun sonucu.

arda boyları

türkü sevmeyen insanların bile tüylerini diken diken eden trakya türküsü. sanırım türkünün insanı en çok çarpan tarafı türküyü ölü bir kızın ağzından dinleme fikri.

tebrikler kızınız hamile

güldüren ender bir facebook paylaşımı

"oğlunuz ikidir cumaya gelmiyor." (diyanet işleri)

“kızınız yine alışverişte.” (ekonomi bakanlığı) **

“kızınız bir odun için her gece sular seller gibi ağlıyor.” (orman ve su işleri bakanlığı) **

“kızınız bir öküzü seviyor.” (tarım ve hayvancılık bakanlığı) **

"aslında kızınız iyi de çevresi kötü" (çevre bakanlığı) ** “kızınız barda eğleniyor.” (içişleri bakanlığı) **

“kızınız yine o çocuğun evine gidiyor.” (ulaştırma bakanlığı) **

“kızınız dün konserde, bugün sahilde öpüştü.” (kültür ve turizm bakanlığı) **

“geç kalmadan kızınızı evlendirin.” (aile bakanlığı) **

“kızınızın eline erkek eli değmemiş, milli servet resmen boşa akıyor.” (enerji ve tabii kaynaklar bakanlığı) **

"oğlunuzu suriye ile savaşa sokuyoruz!" (milli savunma bakanlığı) **

“sağlık bakanlığı ismiyle "tebrikler! kızınız hamile." mesajları atan dolandırıcılara itibar etmeyiniz! kızınız valla burcular’da kaldı.” (emniyet genel müdürlüğü) **

“kızınızın maşallahı var, gelip alabilirsiniz” (diyanet işleri başkanlığı) **

"kızınız facebook'ta atatürk'ü seviyorum resmi paylaştı, bir daha olmasın." (atatürk araştırma merkezi) **

"kızınız, mayo değil bikini giymiş." (denizcilik müsteşarlığı) **

"sizin oğlan milli oldu." - (spor bakanlığı)

ayak kokusu

bir apış arası kokusu kadar tahrik edici olmasa da kendine has bir çekiciliği olan koku. hatta acıktırıcı bile sayılır.

(bkz: doritos nacho peynirli)

izmirlilerin güzel oldukları kadar küstah da olmaları

özellikle söz konusu izmir olunca çok hırçın olabiliyorlar.

bir izmirliyle karşılaşırsanız şu soruları sormanızı şiddetle öneririm. sorarken de yüzünüze en kezban ifadeyi takının.

1-izmir'de cami var mı?
2-izmir büyükşehir oldu mu? ....... -aaa ciddi misin?
3-tanıştığım bütün izmirli kızlar çirkindi, güzel olanları dışarıdan mı yerleşmiş acaba?
4-izmir'den sahilini çıkarırsan geriye dünyanın en çirkin şehri kalır diyorlar, kuzum sizin sahilinizden başka numaranız yok mu sahi?
5-izmir'de türbanlıları neden linç etmeye kalkışıyorsunuz?
6-neden izmir'de yaşıyorsun ki?
7-izmirlilerin izmirli olmaktan başka gurur duyacağı bir başarısı yok mu?
8-izmir'in geçim kaynağı daha çok tarım mı hayvancılık mı?
9-izmir'de niye kız kulesi gibi, galata kulesi gibi, boğaz köprüsü gibi şehirle özdeşleşmiş herhangi bir yapı yok?
10-istanbul'da ya da ankara'da yaşamak varken neden burada yaşıyorsunuzki?
11-izmirliler kendi yavurluklarını sindiremedikleri için mi faşist ve ırkçı oluyorlar?
12-bir izmirli günde ortalama kaç kez seks yapıyor?
13-sen nasıl izmirlisin, ağzın içki kokmuyor?
14-küçük şehirde yaşamanın ne tür avantajları var?

**

eşcinselliğin beş şartı

1-farklı ve özel olmak
eşcinsellerden bahsederken onlar diyerek ve tanıştığınız her insana onlardan farklı olduğunuzu ima ederek veya direkt söyleyerek bu şart yerine getirilmiş olunur.
2-kültürlü olmak
en az 3 yabancı diziyi hatmetmiş olmak ve birkaç tane de yabancı şarkı ve şarkıcı ismi biliyor olmak yeterli bu şartı yerine getirmek için.
3-tek gecelik ilişki aramamak
tabiki tek gecelik ilişki aramamakla tek gecelik ilişkilerin seni bulması aynı şey değil
4-erkeksi olmak
pantolon ve gömlek giyiyor olmak bu şartı yerine getirmek için yeterli. hatta etek, pembe ve transparan giymediğiniz sürece bu şart aşılmış olunur.
5-çanta
mükemmeliğin son rötüşü de denebilir bu şart için. tüm o önemli eşyaları amele gibi cebinde taşıyacak değilsin tabiki.

biseksüelleri eleştirmenin bifobi sayılması

biseksüellik benim için hayatın büyük gizemlerinden biri olmuştur hep. hatta tanrıdan, uzaylılardan, cinlerden ve hayaletlerden sonra en gizemli varlıklar listemde beşinci sırada falan yer alırlar. çünkü biseksüelliğe inanıp inanmamak gibi bir durum söz konusu. hala inanıp inanmamam gerektiğini bilmiyorum. aynı şeyi tanrı, uzaylılar, cinler ve hayaletler için de söyleyebilirim.

birçok yazar biseksüellik için "geçiş dönemi" denmesine atarlanmış ancak şu ana kadar gördüğüm "biseksüel" örneklere bakarak buna başka bir şey diyemiyorum. belki gerçekten de biseksüeller vardır, bilemiyorum. ama karşıma gerçek bir tanesi çıkana kadar bu dine inanmamayı sürdüreceğim.

o yüzden "ayol biseksüel mi var ki bifobisi olsun" diyorum, şimdilik bütün söyleyebileceğim bu.

kuşum aydın'ın full aktif olması

Henüz takip ettiği biri yok.