evlilik eşitliği

ne evliliği yahu bu kadar mı önemli şu imza, kağıt parçası, resmiyet saçmalıkları, belediye işleri neden yada imza atmadan aynı evde yaşanmıyor mu ? imza atmadan bir eğlence yapılmıyor mu ? imza atmadan sex yapılmıyor mu ? bu kadar toplum tarafından benimsetilen bir şey olamaz diye düşünüyorum. özellikle eşcinsel evlilikleri gereksiz buluyorum çoluk çocuk derdi yok, velayet derdi yok, evlenipte ne yapacaksınız anlamıyorum.
evlilik kurumuna karşıyım, çekirdek ailenin havaya uçmasını ve sonsuza kadar yok olmasını istiyorum ama eşcinsel evliliğin yasal olmasına karşı değilim. hatta destekçisiyim. bunda şaşıracak bir şey yok heteroseksüel evliliğe karşıysan evlenmezsin, aynı durum eşcinsel evlilik için de geçerli. evliliğe hepten karşı olan eşcinseller istemiyorsa evlenmez, isteyense evlenir ve "eş" olmanın getirdiği özellikle hukuki avantajlardan faydalanır. bunu çok basit bir örnek üzerinden anlatabiliriz. ali ile ahmet tam beş yıldır birliktedir. birbirlerine büyük bir aşk ve sadakatle bağlıdırlar. bin hetero çifte taş çıkaracak düzeyde bir ilişkileri vardır. ama burası türkiyedir ve tabi ki evlenmeleri yasaktır.(birbirlerine aşık olmaları da yasaktır ya o başka başlığın konusu) bir gün ahmet işten eve dönerken çok ciddi bir trafik kazası geçirir ve hastaneye kaldırılır. ahmet ağır yaralanmıştır ve yoğun bakıma alınır. bunun haberini alan ali hayat arkadaşını belki de son kez görmek için hastaneye koşar ama yoğun bakıma alınmaz. neden? çünkü ailesinden biri değildir!!!

türk filmi tadındaki hikayemizden de çıkaracağımız üzere eşcinsel evlilik yasal olsun. isteyen evlensin, istemeyen ömür boyu bekar kalsındır.
evliliğe karşı, mantığını asla anlayamamış bir insan olarak değil eşcinsel heteroseksüel evliliğe bile karşıyım. aramızda bir imza atınca kendini sonsuza kadar sadakatli olacağına inandıran yada imzayı attıktan sonra eşinin onu aldatmayacağını zanneden saf arkadaşlarımız olabilir. insanlar tek eşli varlıklar değildir. hadi diyelim insanlar tek eşli, sanıyomusunuz ki aşk denen şey ömür boyu sürüyor. evlenip aşk bittikten sonra aynı insanla ömür törpülemek yerine evlenmeden aşık olmayı, aşk bitince başka aşklar kovalamayı seçiyorum. ama illaki evleneceğim diyenler varsa, eşcinsel yada değil, bırakınız evlensinler. kendilerini yakmak istiyorlarsa onların bileceği iş. ben ötenaziye de karşı değilim.
evlenmek istediğinde bu hakkının olmasını kim istemez ki .
heteroseksüel evlilik kurumunun işleyişi, değerleri, kutsiyeti, yüceltilmesi üzerinden düşünüldüğünde insanların içlerinde eşcinsel evliliğin de evlilik kurumunu yeniden üreteceğine dair bir korku barındırması olağandır ve karşı çıkışların temelinde bu argümanın olması anlaşılabilir. ancak bu argümanla karşı çıkanların bile atlamaması gereken bir nokta eşcinsel evliliğin yasal olmamasının eşit yurttaşlık önünde bir engel teşkil ettiği ve dahası insanların bazılarına evlenme hakkı verilirken bazılarına verilmemesinin insan hakları bağlamında ciddi bir sorun olduğudur. eşit yurttaşlık ve eşit insan hakları için evlilik kurumunun herkesin kullanımına açık bir hale getirilmesi zorunludur. bu hakkı kullanıp kullanmamak da eşcinsel çiftlerin karar vereceği bir mevzudur. kaldı ki haklar ve kanunlar illa ki kullanılmak üzere düzenlenmez, onları uygulamak ya da kullanmak kişinin kendi tasarrufundadır. siz evliliğe karşıysanız evlenmezsiniz olur biter ancak evlenmek ve kurdukları hayatı yasalarla güvence altına almak isteyen çiftlerin önünde durmak insan haklarının önünde durmaktır. nacizane tavsiyem neyin karşısında durduğunuzu bir kez daha gözden geçirmenizdir.
sadece çocuk yapma üzerine mi bu evlilik ona bir anlam veremiyorum. o ruh eşim dediğin adam ölse cenazesini bile kaldırmana izin verilmiyor o luzumsuz gördüğünüz kağıt parçası yüzünden. çünkü o kağıt parçası olmadığı için siz başkasına göre onun için bir hiçsiniz. en çok istediğim şeylerden biri evlenmek gerekirse aslanlar gibi de yurtdışında evlenirim. evlat edinme hakkı da verirlerse onu da yaparım.
çocuk doğurma mevzubahis olmayacaksa heterosunu bile gereksiz bulduğum eylemken 8ki artık çocuk da engel değil birlikte yaşamaya), iki erkeğin veya iki kadının evlenmesi çok daha saçma geliyor. evlenip de ne yapacaksınız yani? zaten birlikte yaşamak mümkünken, bir resmi imza sizin ilişkinize daha fazla ne katacak?
yani illa devlet karşısında bizim illa "sex"imizi legalleştirmenin bi anlamı yok tabi. ama şu halde homofobi ve transfobinin hat safhada olduğu ülkede "politik bir eylem" halinde olabilir...
buradaki olay eşitlik.

evlenmek istemeyebilirsiniz tabi, sizin hayatınız sizin kararlarınız, ama biri bana "evlenip ne yapacaksın? evlilik hakkı yerine daha faydalı şeylerle uğraş" deyince sinirlerim geriliyor.

ben belki de hiç evlenmeyeceğim, ama eğer bir gün evlenmek istersem bunu yapabilmeliyim, evliliğe inanmasanız bile eşcinsellerin evlilik hakları için savaşmalısınız bence.

buradaki olay, eşitlik.
sadece ilişkiyi bir öteki aşamaya yükseltmek(!) ya da daha ona daha büyük anlamlar yüklemek anlamı taşımayan ve böyle bir zorunluluğu olmayan, bunun yerine partnerlerin yasal ve sosyal pek çok alanda bir birlik olarak görülmesinin ve bu doğrultuda birbirlerine karşı oluşan mesuliyetlerinden doğan, yaşanılan ülke yönetiminin teminatı altında bulunan avantajlardan faydalanabilmelerini de amaçlayan sosyal yapılardır ve gerekli olup olmadığı her ilişkinin kendi içerisindeki yapısı ve ihtiyaçları doğrultusunda değişir. örnek olarak; sağlık sorunları yüzünden geçici ya da belli bir süre çalışamayan ve bu nedenle sağlık güvencesi olmayan ve tedavisinin gerektirdiği yüksek madddi olanakları temin edemeyecek durumdaki bir eşcinsel, eş durumundan partnerinin sahip olduğu imkanlardan faydalanabilir.
eğlenilcek gaylerden çok evlenilcek gaylerin olacağı ülkemizde kabul görmese de kabul görülmesini istediğimiz yasalardan
illa olmasının şart olmadığını düşündüğüm bir durum. eğer mr.right'ı bulursam ömrümün sonuna kadar da yaşarım veya imkanlar dahilinde (daddy tarzda adamları sevdiğimden genelde evli oluyorlar) sık sık görüşür ve kesinlikle sadık kalırım diye düşünüyorum.
en basit örnekle eşcinsel evliliğin yada birlikteliğin yasal olduğu bir ülkede imza atmamışsanız bile bir seneden fazla birlikte yaşadıysanız kanunen eş sayılırsınız. bu durumda sevdiceğinize allah muhafaza birşey olsa yakını olarak sizin söz hakkınız oluyor. bana birşey olsa eşim ne yapar diye düşünmenize gerek kalmıyor çünkü siz istediğiniz sürece bütün sigortalarınız aynı zamanda onun adını da içeriyor. türkiye de eksik olan bu bence. hem heteroseksüel hem eşcinsel ilişkilerde uzun süre birlikte yaşayan bütün çiftlere bu haklar tanınmalı. türkiye de sevdiceğiniz, partneriniz, hayat arkadaşınız hastanede yatarken saatlerce kapıda bekleyen size kapı kolu muamelesi yapan zihniyete karşıyım.
eğer gay evliliklerini desteklemezseniz kız arkadaşlarınızı elinizden alırız temalı kısa film
* *
yeni dönem demokratik haklardan. dünyanın batı kıyısı için.

kağıt parçası hayatınıza niye karışsın diyenler olmuş...

pfff.

yahu olay eşcinseller evlensin evlenmesin değil ki? siz neyi tartışıyorsunuz burada, hangi topraklarda yaşadığınızı unuttunuz herhalde çok film izlemekten. buralarda sümük bile bir eşcinselden değerli. (bi filmde görmüştüm dna testi için hazine gibi muhafaza edip adli tıbba götürüyorlardı hahhaa ahem neyse)
olay eşcinseller evlensin ya da ne gerek vardan mı ibaret? haktır bu hak, insan hakkıdır, aşkı, birlikteliği resmiyette tanıtmaktır. (ihtiyaç hissedip tanıtmak isteyenlere tabii..) bunun bir çok sebebi olabilir, miras, devlet işleri, hukuki işlemler, evlat edinme gibi.

canı istemeyen evlenmesin.

bugün arjantinde eşcinsel evlilik yasallaştı halk bayram etti, oradan bir kaç arkadaşımla bu konuda sohbetimde ise doğru düzgün kimsenin evlenmeyeceğinden emin olduklarını söylediler fakat gidip göbek atmışlar. neden bayram ediyorlar o zaman? pöeh..
acıkcası kararsız kaldıgım konu. temel hak hürriyetler ve eşitlik bakımından gerekli oldugunu düşünüyorum. amma velakin birilerine eşitliğimizi kanıtlamak için neden başka bir yöntem bulamadık?! evlilik dinler tarafından olusturulan toplumsal bir birliktelik çeşidi ise, ne gerek vardı biz de yapabiliyoruz kısmını evlilikle açıklamaya... neden kendimize özgü değişik bir birliktelik yöntemi geliştiremedik. zaten ilişkiler bile yeri geldiği vakit insanı tavada eriten bir olguyken* evlilik ölüm olurdu herhalde benim için.
  • /
  • 5