ötanazi
kişinin ölüm hakkı .
acısız bir şekilde ölme isteğinin gerçekleştirilmesi .
türkiyede yasal değil.
nerde yasal bilmiyorum *
apaçi
anavatanı izmit olan be oğlum , lavuk diyen, dar paça kot giymekte üstlerine olmayan ,değişik düğüşük tipte gençler *
klişe dövmeler
akrep ve anka klişe mi klişe.ikisi de var mı bende? var. mutlu muyum? elbetteeee ****
maşallah
siper alın, peşine tükürük gelen söz .
hacı şakir
çocukluğumdan hatırladığım sabun kokusu ..
sivil toplum kuruluşları
topluluklar oluşurken .sivil ve politik toplumlar yerlerini aldılar .
politik topluma ,devlet ve yandaşları denebilir.
sivil toplum politik toplumun gerisinde kalan kısım oldular.
ne zaman bir şeylerin ters gittiğini anladılar ,örgütlenme başladı .
türkiyede sivil toplum örgütleri 80 lerde oluşmaya başladı .
devlet dışı örgütlenmedir aslında ama o dönemlerde sivil toplum denmekle yetinilmiştir.
sivil toplum örgütleri
*hak savunucu temelli (eğitim sen...vb.)
*yardım/hizmet temelli(morçatı,lösev vb..)
gibi düşünüle bilir .bir örgütlenme bu ikisini de benimseye bilir.
hak savunucu temelli örgütlenmeler yasaya katkı,gelişim ,değişim sağlamak isterler.
yardım/hizmet temelli örgütlenmeler anında müdahale ,eğer bir ülkede yoksulluk varsa yoksullara ulaşılmalı gibi düşünür.
yardım ve hizmet temelli sivil toplum kuruluşlarına şu yönde bir eleştiri vardır,devletin yapması gereken şeyleri siz yapıyorsunuz ,destek veriyorsunuz ,devlet gerekeni yapmıyor.
virginia woolf
vita sackville adında bir kadınla 19 yıl aşk yaşamış dillere destan .'orlando'yu ona ithafen yazmış.
çok hastalık çekmesine ve yoğun olmasına karşılık vita'ya mektup yazmaktan vazgeçmemiş.
vita evlidir,bir bürokrat ile,aristokrat bir ailenin kızıdır.
"virginia korumaya ihtiyacı olan sevimli bir çocuk kılığındaysa,vita anaç,korumacı,ve şefkatli bir kadın oluyordu.vitanın görkemli kadınlığı virginia nın beceriksiz,eksik, ve ezik cinselliğini hatırlatıyordu"
"virginia woolf ve vita sackville-west mektuplaşmaları"
birhan keskin
nereden buluyor da bu kadar basit cümlelerle beni benden alıyor dediğim şair.
seni bir yabancı gibi karşıma alıp
bunun dayanıklı bir şey olmadığını
sürekli kılınamadığını, çünkü aşkın
yapılan bir şey olmadığını,
başlangıçta bir melek konduğunu
sonunda bir kelebek öldüğünü,
yani kısacık sürdüğünü, oysa hayatın
bir korkular ve alışkanlıklar bütünü
olduğunu,
bütün bunları sana ,nasıl anlatacağım ?
yaratmış...
maddi eşitlik
farklılıkların gözetilmesi,bu farklılıklar gözetilerek yeniden yapılanmasını ve kaynakların dağılımında yeni ölçüler kullanılmasını gerektiren eşitlik anlayışı da denebilir.
bu eşitlikte 'eşitlik ' ve 'aynılığın' farklı şeyler olduğu vurgular.eşitlik farklılıkları gözardı etmek değil ,onları göz önünde bulundurmaktır.
kişi veya grupları 'eşit' ve 'aynı' varsaymaz.
maddi eşitlik anlayışında eşitsizlikler göz önünde bulundurularak geçici özel önlemler alınır.
(bkz:
pozitif ayrımcılık)
şekli eşitlik
günümüzde yaygın olan eşitlik şeklidir.
'kanun önünde eşitlik ' ve 'kanunların eşit koruma öngörmesi' şeklinde ifade eder.
uluslar arası ve iç hukukta egemendir.(gerçek bir eşitlik olmamakla birlikte)
bu eşitlik belirli normlara uymaya zorlar.farklı grup ve kişiler aynı normları zorunlu tutar.
örneğin,engelli bir kişinin yüksek öğrenime girebilmesi 'şekli eşitlik' için yeterlidir.o kişinin hangi şartlarda öğrenime gittiği,bu kişinin eğitime ulaşabilmesi ve diğer kişilere erişebilmesi için gerekli materyaller sağlandı mı ? bunlarla ilgilenmez.
eşcinsel cami
bu ötekileşmeyi benimsemek gibi geliyor bana .
eşcinsel cami
eşçinsel yurtlar
eşcinsel yetimhaneler
eşcinsel bakım evleri...
ortak cami de aynı amaca gitmiyor mu .
arapça küfürü öpüp başına koyan müslüman
arkadaşım bir gün arap kağıdının üzerine oturup çarpılacaktım böyle şeyleri ulu orta yerlere koymayın deyıp beni hayrete düşürmüştü.
arap kağıdı tütün sarılan kağıt çeşidi.
yanlış anlaşılan şarkı sözleri
hande yener/ yalanın batsın
normali: yalvarırken seni görsem inanır mıyım ,yeni aşk hayatında mutluluk dilerim dönme sakın ......
benim zırvaladığım : yalvarırken seni görsem inanır mıyım ,yeni aşk hayatın davut davut dilerim dönme sakın geri......
pozitif ayrımcılık
kulağa hoş gelmiyor. ayrımcılık 'diğeri' öteki' olarak ele alınır. pozitiflik ve ayrımcılık bana da çok hoş gelmiyor.
genelde ya da artık diyelim, 'pozitif ayrımcılık' yerine 'geçici özel önlemler' diyoruz.
bu da, fırsat eşitliğini sağlama, ayrımcılığı ortadan kaldırma ve toplumsal hayata tam katılım için dezavantajlı kişi veya gruba tanınan imtiyaz.
ayrımcılık
ırk,etnik köken ,ulusal ya da toplumsal köken,renk ,cinsiyet,cinsel yönelim,yaş ,din,inanç,dil, mülkiyet, engellilik, doğum(meşru,gayrı meşru dedikleri olay),siyasal ya da diğer görüşlere dayalı olarak gerçekleştirilen tüm hak ve özgürlüklerin herkes tarafından tanınmasını ve kullanılmasını engelleyen muamelelerdir.
ayı sözlük yazarlarının twitter sayfaları
https://twitter.com/ayhanakmaz
muammer güler
mani
anı defterleri tutulan dönemlerde,yazılan yazıldığında,sonuna sanki zorunlu yazman gereken ve yazarken şaçmaladığın manidar olmayan 4 lük .
aileye açılmak
anneyle hacı hoca gezip ,babayla psikolog,psikiyatri gezindiğim durum . söylemesem daha iyiydi .*
müjde ar
arabesk filminde 'beyler ağalar istanbul ne tarafta ' diyen kadın .