dangoz

Durum: 187 - 0 - 0 - 0 - 20.07.2013 22:21

Puan: 3518 - Sözlük Kezbanı

12 yıl önce kayıt oldu. 3.Nesil Yazar.

Henüz bio girmemiş.
  • /
  • 10

nerden sikeceği belli olmayan insan

meteor yağmuru

- meteora şemsiye, meteora şemsiye.

oğlak burcu

yalancı bir erkekle sevişmek

+ bu, bunlar dudakların mı? ne güzel!
- gel öpem, mmm çok güzel öpüşüyorsun.
+ mmm sen de.
- yalan söyledim o götüm bye.

*

eşcinselliği ciddi olgu olarak işleyen türk dizileri

20 dakika dizisinde, dikkatli izleyenler için anlaşılır biçimde işlenmiştir.

güzel.

ayı sözlük yazarlarının control v tuşundakiler

http://www.yesilist.com/new/cms.php?u=gelismis-ulke-sikintilarinda-bu-hafta-isvec-in-copu-bitti&id=1033

oha bir şey çıkmaz sanıyordum bu çıktı.

yazarın kendi girisini kim la bu manyak diye okuması

insan beyninin mucizelerindendir.

bana kim la bu manyak gibi değil de, "oha adama bak bravo lan aynı düşüncelerimi döktürmüş" dediğim, hatta inanamayıp elimi ağzıma kapattığım, 5 dakika bilgisayar başında kalakalıp, yazıyı arkadaşıma okuduğum olmuştu... *

ardından yazarına bakarak kendim olduğumu görünce inanılmaz bir şok yaşamıştım.

tabi bundan kimseye bahsetmedim. keko demesinler diye. *

ottawa

saçma sapan soğuk ve karlı bir ülkenin saçma bir baş-başkenti. karlardan güzellikleri görebilene aşkolsun. burası bir ülke değil, bir kar kütlesi dostum.

* * *


ayı sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkılar

seks end dört'ten dokunma.

feci güzel söylemişler.


hele başı yok mu, "dokunma, dokunma.."

ayı sözlük'ü terk etme sebepleri

terk edilebilseydi, bir sebebi olabilirdi.

ayı sözlük itiraf: bir ara bu nedenle sebepsiz kaldım. *

homofobi

şöyle ki homofobi aslında çok genel, anlaşılması çok kolay bir şeydir.

bir dağın zirvesindeki taş parçası ile deniz gibidir heteroseksüellik ile eşcinsellik. birbirlerini pek görmez, bilmezler. eh, dağın tepesindeki taş parçası denizi nerden bilsin, biri çıkıp da o taşı denize atmadıkça?...

dileğim, herkesin dileği, o taş parçasının bir denize dönüşmesine gerek olmadan, sadece biraz ıslanması. işte o gün homofobi diye bir şey kalmayacak.
tek gereken, taşı kaldırıp fırlatacak bir gönüllü. fakat o da yok, olsa da engellenecek bu ülkede, ondan da eminim.

(bkz: tutsak edilmiş akıl)

gentleman

şöhretle gelen saçma bir abartı, kötü, iniş çıkışları olmayan, düz, rahatsız edici bir şarkı. klip inanılmaz anlamsız, danslar çok kötü, şöhreti sürdürmek için ne yapacağını şaşırmış maymun gibi, iğrenç hareketler falan, bitmiş yani psy.

hızlı bir yükselişle, aynı şekilde hızlı çöküş yaşadı görülene göre.

ayı sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkılar

baş ağrımı dinliyorum. gerçekten çok anlamsız ve gıcık bir şarkı...

eşcinsele devlet emanet etmek

insanlı mastürbasyon

tecavüz ettiğim ördek erkekse eşcinsel olur muyum diye merak eden insan modeli

sakal kılıyla evindeki garip görünümlü hint halısının bir iplik parçasını koparıp karşılaştıran ve renklerini benzetince garip ve hüzünlü bir his duyan insanla aynı insan modelidir.

evet...

o kadar saçma, o kadar anlamsız.

(bkz: hayat)

anlayamadığı başlığa eksi oy veren yazar modeli

kızlık zarına alternatif isimler

kız prezervatifi.

edit: kim anlamsız dedi buna, çıksın karşıma kapışalım.

dostu sekse tercih etmek

1. ve 2. nesil yazarlarının 3. nesil yazarlara uyguladığı şiddet

biz 3. nesillere ayaklanma çağrısı yapıyorum buradan.

hayatımda böyle itip kakılmadım... oram buram morluk içinde.
  • /
  • 10
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 187

kürt erkekleri

italyan, alman, ingiliz erkekleri diye benzer başlık açılınca ırkçı olmuyor fakat nedense kürt kelimesinin geçtiği her şeye ırkçı damgası yapıştırılır.

vallahi bıktım artık.

ırkçılık yapmıyım diye dikkat etmeye çalışırken iyice batıyor insanlar. asıl ırkçılık düz bir kürt erkekleri başlığına "ırkçılık yapmayalım..." yazmaktır. ırkçılığı hatırlatmaktır. zihinde yer etmiş kürt ve ırkçılık kelimelerini bir türlü ayıramıyorsunuz.

kürt erkekleri genelde esmer olur falan filan, bu kadardır. italyanlara da yakışıklı derler, bu da bu kadar. ırkçılık yok?

bütün bunlar bir yana, temelde; dünya adı verilmiş bir gezegende aynı çeşit yaratıklar olan biz insanlar, varolmuşuz. yaşıyoruz falan. millet dünya milletidir. sağolsunlar(!) kesim kesim ayırmışlar, birbirimize uzaylı gibi bakmamızı sağlamışlar. sanki alman uranüsten, kürt neptünden geliyor. pöeh.

lut kavmi

şu şekillerde ele alalım;

1- böyle bir şey var, ya da yok. hikayeleri ise başlarına taş yağmış gebermişler, yer yarılmış artık bir şeyler olmuş neyse. bu olanları gerçekten oldu varsayalım.
bugün, bizim insanımız, tam da şu anda bir deprem olsa 'zinadan' ya da kısa etek giyenler yüzünden olduğunu düşünüyor. evet böyle insanlar hala var. gerisini siz düşünün ...

2- öte yandan kuran'dan bakalım, kuran eşcinselliğe dokundurmadan aslında şunu demek ister lut kavmi hakkında :
berbat bir kavimdir, ahlak anlayışları yoktur, yaşadıkları yerlerin çevrelerine küçük çukurlardan tuzaklar kurar, küçük oğlan ve kız çocuklarını, kendi evlatları dahil kovalayıp tuzaklara düşürürler, toplu tecavüz ederlermiş. karı koca enişte amca hala teyze farketmeksizin 'zina' yaparlarmış. neyse en sonunda bu rezilliğe dayanılmıyor ve yok ediliyorlar.

kuranın lut kavmi bundan ibaret. tabi mahalledeki hacı osman amca çıkıp "bunlar erkek zükmüş ondan olmuş" diyip genç beyinlere saçma saçma mitolojik şeyler aşılar. sonra gidip karısını aldatır falan, mutludur sorun yoktur erkektir o çünkü, aldattığı kişi de kadındır, dolayısı ile bir erkekle beraber olmadığı için kafasına meteor yağmayacaktır. adam bundan emin, rahatız beyler yani sorun yok saldırın. *

neyse sonuç olarak aslında, bütün bunlar toptan çokça mitolojik şeyler. bir pipi biyere giriyor diye korkunç bir şekilde helak edilmiş bir kavim var karşımızda. pipi ve delik...

günümüzde yetimin, yoksulun, masumun hakkı defalarca yenirken, yaşama hakları insanların ellerinden alınırken, insanların başlarına mitolojik olaylardan öte korkunç şeyler gelirken, neden kötülerin başlarına meteor yağmıyor? pipi ve delik daha mı korkunç bir şey? hiç sanmıyorum...

bırakın bu hikayeleri artık. bırakın da gözünüzü açın, günümüzde pipi deliği de geçti beynimizden girip çıkıyor fakat kimsenin helak olduğu falan yok.

biseksüelleri eleştirmenin bifobi sayılması

bi birbirimize dadanmadığımız kalmıştı. insanlar her kesimden ne kadar da yok ediciymiş böyle? kendi kendimizi bitireceğiz. bir homoseksüelin, bifobisi olması nedir allasen? şaka mı...

ilk eşcinsel deneyim

hüzünlü bir müzik eşliğinde, hüzünlü mısralarla;

orta birinci sınıf, sınıf arkadaşımdı, onunla el ele tutuşma isteğiydi, karşılıklıydı.

onun yanında olma isteğiydi her şey, bir şey yaşanmasa da - ki yaşanmasın küçüğüz zaten - hemen ardından garip bakışları farkettim, garip bakışlı insanları. iki erkek çocuk birbirine çok yakın, el ele tutuşuyorlar, ayrılmıyorlar. sonra ne yaptığımı farkettim, ne olduğumu ve nasıl hissettiğimi gördüm.

hep bilirdik ne olduğumuzu hissederiz zaten de, o garip bakışlar yok mu... işte o garip bakışlı insanlar sana anlatıyor kim olduğunu, hiçbir şey olmadığın halde. eşcinsel olmamı homofobik insanlar sayesinde keşfetmiş oluyorum bu durumda. ya ben ortaokula kadar çok saftiriktim, ya da insanlar çok pislik.

dünyamı başıma yıktınız lan, daha küçücüktüm, beyinlerinizle yasak dediniz ve ben kurallara uyan çocuk, o arkadaşımla bir daha asla konuşmadım.

şimdi nerelerde ne yapıyordur acaba, umarım iyidir. belki de senin dünyanı da ben yıktım, ilk kez terkedildi çocuk. gel de hayattan nefret etme. çünkü insan denen yaratık var içinde.

one billion rising

bir milyon kadın kadına şiddete karşı özgür bir şekilde sallana sallana dans ediyor. bu tip gösteri/eylemlerin şiddet gören kadınlar tarafından nasıl algılanacağını düşünmedim değil.

düşünseneze gözü mor, kafası şiş evde çayını yudumlayan bir kadın, televizyonu açmış; 'kadına şiddete son! vuhuuu!' diye dans eden kadınlara bakıyor.

öte yandan bu tip ayaklanmalar tatlıdır, güç verir. fakat bilemedim şimdi. icraat yok fakat saçma saçma eylemler var.

tıpkı eşcinsellerin onur yürüyüşü gibi, ne kadar şekeriz ehehe.. ne kadar da buradayız, ne kadar da hakkımızı arıyoruz. ertesi gün karanlığa gömülüp kimse beni tanıdı mı acaba diye düşünebiliyoruz. bayrak sallamaktan kolumuz kopuyor, çıkıp biri escinsellik hastalıktır diyor.

yok ya yok, bu ülkede olmayacak. bu ülkede ölünmez bile, yaşamayı bırakın.

hoşlanılan erkeğin kadınsı çıkması

hoşlanılan erkeğin heteroseksüel çıkmasından daha kötü değildir. hiç kötü değildir ya. bir erkek feminen olabilir, neticede eşcinseliz farklılıkları en çok kabul eden ve doğal gören bir zihne sahip olmalıyız değil mi? adamlar eşcinsel, fakat hanzo babalarından ne gördüyse onu uyguluyor, yuh lan. ki feminen olsun, hanzo türk erkeği gibi olmak yerine. erkeksiniz diye ille de maço, sert olmaya çalışmaya gerek yok. "sanane benim tercihim erkeksi" demeye de hiç gerek yok, o zaman kendini kadın yerine sen koymuş oluyorsun zaten, kadın olmakta da bir şey yok ya, böyle zihniyete bu şekilde yükleneyim bari: erkeksi isteyen kişi kadının daniskasıdır!

her erkeğin içinde kadın, her kadının içinde bir erkek vardır.

keşke tek cins doğsaydık amk sıkıldım böyle muhabbetten ve zihniyetten, bay.

ayı sözlük itiraf

herkesi dövesim var sözlük, yoluma çıkmayın, döverim.

edit: eksiyi basmışlar, yahu hep iyi günümüzde mi olacağız?

ilk günden vermezci gay

simit mi lan bu koparıp versin adam? işin bokunu çıkarmaya gerek yok, vermezse vermez. kişinin birliktelik algısına kalmış bir durum. bazısı tanıyıp edip bir tür gelecek kurmak isteyebilir - ki bazıları tarafından bu da alay konusu oluyor götümle gülüyorum - bazısı sadece götüne kasına bakarak tanımayı tercih etmiyordur, tanımak zaman ve 'beyin' ister. dolayısı ile ilk günden vermez.

tavsiyem gidin osbir çekin. *

zenne

filmleri yayınlandıktan çok sonra izlemeyi seven biri olarak iki gün önce nihayet izlemiş bulunuyorum.

çok kötüydü. umutla başladığım filmi hiç beğenmedim. insan ilişkileri inanılmaz derecede yüzeysel ele alınmış. duygusuzluk diz boyu. kareler çok kopuk, filmin akışı yok. ahmet'in annesi neydi öyle yaratık gibi? kadın düşmanlığı vardı resmen. abartılı oyunculuk falan neyse çok amatör bir film.

bunlar kötü tarafları, iyi tarafları ise; ahmet yıldız'ı ölümüyle tanıdım, çok üzücü bir hayat hikayesi var, onu yaşatmak adına böyle bir şeyin yapılması şarttı, çok iyi olmuş o bakımdan. oynayan çocuk da idare ederdi. fakat zenneyi oynayan kişiye bayıldığımı söylemeliyim, harika oynadı. filmin teknik olarak tek guzel tarafı onun oyunculuğu zaten.

ayı sözlük itiraf

4-5 kişilik bir tayfa var, sürekli onlar entrylerimi oyluyor. anlamadım sözlüğün oylama grubu falan mı var hahahahaha. ya da eli açık yazarlar bunlar.

seviyorum sizi...
Henüz takip ettiği biri yok.