dangoz

Durum: 187 - 0 - 0 - 0 - 20.07.2013 22:21

Puan: 3518 - Sözlük Kezbanı

13 yıl önce kayıt oldu. 3.Nesil Yazar.

Henüz bio girmemiş.
  • /
  • 10

mantıya meyveli yoğurt koymak

kürt erkekleri

italyan, alman, ingiliz erkekleri diye benzer başlık açılınca ırkçı olmuyor fakat nedense kürt kelimesinin geçtiği her şeye ırkçı damgası yapıştırılır.

vallahi bıktım artık.

ırkçılık yapmıyım diye dikkat etmeye çalışırken iyice batıyor insanlar. asıl ırkçılık düz bir kürt erkekleri başlığına "ırkçılık yapmayalım..." yazmaktır. ırkçılığı hatırlatmaktır. zihinde yer etmiş kürt ve ırkçılık kelimelerini bir türlü ayıramıyorsunuz.

kürt erkekleri genelde esmer olur falan filan, bu kadardır. italyanlara da yakışıklı derler, bu da bu kadar. ırkçılık yok?

bütün bunlar bir yana, temelde; dünya adı verilmiş bir gezegende aynı çeşit yaratıklar olan biz insanlar, varolmuşuz. yaşıyoruz falan. millet dünya milletidir. sağolsunlar(!) kesim kesim ayırmışlar, birbirimize uzaylı gibi bakmamızı sağlamışlar. sanki alman uranüsten, kürt neptünden geliyor. pöeh.

ozbuyucusu

'okuldaki o çocuktan hoşlanan' yazar. benzer hayatlara konu olmuştur 'okuldaki o çocuk'. platonik aşklara karşı hissiyatım yüksektir, tabi, malum yaşayan bilir. ya da bu kadar abartılacak bir şey değil. yine de tez zamanda refaha kavuşması dileği ile..

okunası bir yazar, anlatımı tatlı. hoş gelmiş.

kendisine ibne diyen gay

kendisine insan diyen hayvanlardan daha karakterlidir. * *

life of pi

muhteşem bir görselliğe sahip film. renk cümbüşüyle, efektleriyle, parlaklığıyla göz dolduruyor. öte yandan senaryosu ile hayata dair düşünce karmaşası yaşayabiliyorsunuz.

filmde bana göre vurgulanan şey ise sorgulamak, neyin içinde yaşadığını, yaşamının dışarıdan nasıl görünmesi gerektiğini ve aslında yalın haliyle ne olduğunu görmek. yaşadığın hayatın ne şartlarda geçtiği ve neticede yaşanılan hayat -diğer insanların hayatlarına benzese de- onlardan nasıl kopup kendine has bir özellik kazandığı... işte bütün bunlar filmin içinde mevcut. dikkatli izlenilmesinde fayda var, özellikle sonunu.

ayrıca düz cast away tarzı filmleri sevenler için büyük fırsat, izleyiniz.

üstteki yazar

kendisi okur ve yazar. okumadan yazmıyor, öyle hissettiriyor.

ayı sözlük dergisi

dangoz köşesi istediğim dergidir. 50x50 bile olur boyutu. aa bak karikatür çizebilirim.

one billion rising

bir milyon kadın kadına şiddete karşı özgür bir şekilde sallana sallana dans ediyor. bu tip gösteri/eylemlerin şiddet gören kadınlar tarafından nasıl algılanacağını düşünmedim değil.

düşünseneze gözü mor, kafası şiş evde çayını yudumlayan bir kadın, televizyonu açmış; 'kadına şiddete son! vuhuuu!' diye dans eden kadınlara bakıyor.

öte yandan bu tip ayaklanmalar tatlıdır, güç verir. fakat bilemedim şimdi. icraat yok fakat saçma saçma eylemler var.

tıpkı eşcinsellerin onur yürüyüşü gibi, ne kadar şekeriz ehehe.. ne kadar da buradayız, ne kadar da hakkımızı arıyoruz. ertesi gün karanlığa gömülüp kimse beni tanıdı mı acaba diye düşünebiliyoruz. bayrak sallamaktan kolumuz kopuyor, çıkıp biri escinsellik hastalıktır diyor.

yok ya yok, bu ülkede olmayacak. bu ülkede ölünmez bile, yaşamayı bırakın.

türk çocukları gay çiftlere veriyorlar

avrupaya bile karışıyoruz. biz türkiye'de neyi bekliyoruz tekrar düşünmeme sebebiyet vermiştir bu olay. doğduğum toprakların beni kabul etmesini beklerken, benim toprağımın insanları, baska topraklarda benim gibi olanlara bile karşı çıkarken, ben neyi bekliyorum? haklarımı mı?

bu tutum insan haklarına aykırıdır, suçtur. bir de avrupa birliğine girecekmişiz, bayılacağım şimdi.

20 dakika

ilk kez tuba büyüküstün'ü sevdiğim dizi. pek beğenmiyordum geçmiş işlerini, onun suçu değildir belki proje yakışmıyordu sanırım. heyecanlı bir dizidir ayrıca, severek izliyoruz.

ayı sözlük yazarlarının örnek aldıkları roman kahramanları

dangoz'un hayatı - dangoz karakteri.

örnek alıyorum geçmişimden geleceğimi.

edit: eksi yemişiz açalım ki aydınlatalım: şey ben herkesin hayatı bir romandır diyerekten düşünmüştüm ama?

burç yorumlarına körü körüne bağlı olan gay

burç yorumları astrolojinin en yüzeysel ve gereksiz yönüdür. para kaynağıdır. astroloji burçlardan ibaret değildir. burç yorumlarına körü körüne bağlanan kişi elbette sağlıklı bir şey yapmıyor, fakat bu konumda astrolojiye saldırmamalı.

zira astroloji burçlardan değil, temelde, doğum anı (horoskop) haritalarından oluşur. çok geniş ve sonsuz bir kaynaktır, evrendeki tüm yıldızların burçlar aracılığı ile dünyaya/kişiye etkilerini 'gözlemler'. gözlem olduğu için bilim değildir.

bahsettiğim doğum haritasından bir örnek:

burç değil, harita yorumlanır. doğum haritasında her yıldız bulunmaz, gerisini siz düşünün artık. öte yandan doğruluğu kişiye göre görecelidir. harita yalnızca 'olasılıkları' belirtir, kesin konuşmaz.

şimdi gazetelerdeki burç yorumlarını uçak yapıp fırlatabilirsiniz.

asshole

filmlerde pislik diye çevirirler.

porno filmlerin çevirilerini bilemiyorum zira şöyle diyaloglar çok: "fuck my asshole"
kanımca türkçe çevirisi şöyle olur : "sen lanet olası benim pisliğim." *

hug buddy

--- spoiler ---

o an ellerimin nasıl oldu da kalçalarına kaydığını anlamamıştım.

--- spoiler ---

dangozdan seksi hikayeler - sayfa 500.

seni seviyorum

ebru gündeş'in belki de tek sevdiğim şarkısı. * sözleri dehşettir.

kırıkkale de gay olmak

büyük cesaret. fakat video'daki arkadaş kırıkkale'de gay olmak nasıldır pek anlatamamış. konunun hakkını vermesini beklerdim. madem bir video çekiyorsun, ne bileyim bir konuşma hazırla bari. örnekler ver. beklentim yüksekti, ne bileyim.

"berbat, berbat, berbat"

evet, öyle.

ilk eşcinsel deneyim

hüzünlü bir müzik eşliğinde, hüzünlü mısralarla;

orta birinci sınıf, sınıf arkadaşımdı, onunla el ele tutuşma isteğiydi, karşılıklıydı.

onun yanında olma isteğiydi her şey, bir şey yaşanmasa da - ki yaşanmasın küçüğüz zaten - hemen ardından garip bakışları farkettim, garip bakışlı insanları. iki erkek çocuk birbirine çok yakın, el ele tutuşuyorlar, ayrılmıyorlar. sonra ne yaptığımı farkettim, ne olduğumu ve nasıl hissettiğimi gördüm.

hep bilirdik ne olduğumuzu hissederiz zaten de, o garip bakışlar yok mu... işte o garip bakışlı insanlar sana anlatıyor kim olduğunu, hiçbir şey olmadığın halde. eşcinsel olmamı homofobik insanlar sayesinde keşfetmiş oluyorum bu durumda. ya ben ortaokula kadar çok saftiriktim, ya da insanlar çok pislik.

dünyamı başıma yıktınız lan, daha küçücüktüm, beyinlerinizle yasak dediniz ve ben kurallara uyan çocuk, o arkadaşımla bir daha asla konuşmadım.

şimdi nerelerde ne yapıyordur acaba, umarım iyidir. belki de senin dünyanı da ben yıktım, ilk kez terkedildi çocuk. gel de hayattan nefret etme. çünkü insan denen yaratık var içinde.

kedi

evde tek başına bir birey gibi davranan tek hayvandır herhalde. çok farklı kediler çok... kafasına göre takılır, sevdirmek isterse sevdirir, istemezse kaçar. köpek gibi değil, bağımlı köpekler.

heteroseksüel bir erkekten hoşlanmak

eğer platonik bir aşktan bahsediyorsak:

depresyon turuna hoşgeldiniz!

ağlama duvarı sağda,
zırlama bölümü solda,
ilerde gördüğünüz suratınıza doğru kahkaha atan kızlar da bu çocuğun hoşlandıkları,
hemen solda hoslandıgınız cocugun kankileriyle ibne muhabbetini göreceksiniz,
şuracıktaki ışıldayan yer hayaller dünyası, fakat aslında çer çöp, nükleer atık buralar hep..
şu anda malum erkeğin yanından geçiyoruz, size ne kadar da öküzün trene baktığı gibi bakıyor değil mi?
ne bekliyordunuz sayın yolcular?

- yeter ben iniyorum.
*

ayı sözlük yazarlarının çekici bulduğu insan tipi

russell crowe ve türevleri. *
  • /
  • 10
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 187

kürt erkekleri

italyan, alman, ingiliz erkekleri diye benzer başlık açılınca ırkçı olmuyor fakat nedense kürt kelimesinin geçtiği her şeye ırkçı damgası yapıştırılır.

vallahi bıktım artık.

ırkçılık yapmıyım diye dikkat etmeye çalışırken iyice batıyor insanlar. asıl ırkçılık düz bir kürt erkekleri başlığına "ırkçılık yapmayalım..." yazmaktır. ırkçılığı hatırlatmaktır. zihinde yer etmiş kürt ve ırkçılık kelimelerini bir türlü ayıramıyorsunuz.

kürt erkekleri genelde esmer olur falan filan, bu kadardır. italyanlara da yakışıklı derler, bu da bu kadar. ırkçılık yok?

bütün bunlar bir yana, temelde; dünya adı verilmiş bir gezegende aynı çeşit yaratıklar olan biz insanlar, varolmuşuz. yaşıyoruz falan. millet dünya milletidir. sağolsunlar(!) kesim kesim ayırmışlar, birbirimize uzaylı gibi bakmamızı sağlamışlar. sanki alman uranüsten, kürt neptünden geliyor. pöeh.

lut kavmi

şu şekillerde ele alalım;

1- böyle bir şey var, ya da yok. hikayeleri ise başlarına taş yağmış gebermişler, yer yarılmış artık bir şeyler olmuş neyse. bu olanları gerçekten oldu varsayalım.
bugün, bizim insanımız, tam da şu anda bir deprem olsa 'zinadan' ya da kısa etek giyenler yüzünden olduğunu düşünüyor. evet böyle insanlar hala var. gerisini siz düşünün ...

2- öte yandan kuran'dan bakalım, kuran eşcinselliğe dokundurmadan aslında şunu demek ister lut kavmi hakkında :
berbat bir kavimdir, ahlak anlayışları yoktur, yaşadıkları yerlerin çevrelerine küçük çukurlardan tuzaklar kurar, küçük oğlan ve kız çocuklarını, kendi evlatları dahil kovalayıp tuzaklara düşürürler, toplu tecavüz ederlermiş. karı koca enişte amca hala teyze farketmeksizin 'zina' yaparlarmış. neyse en sonunda bu rezilliğe dayanılmıyor ve yok ediliyorlar.

kuranın lut kavmi bundan ibaret. tabi mahalledeki hacı osman amca çıkıp "bunlar erkek zükmüş ondan olmuş" diyip genç beyinlere saçma saçma mitolojik şeyler aşılar. sonra gidip karısını aldatır falan, mutludur sorun yoktur erkektir o çünkü, aldattığı kişi de kadındır, dolayısı ile bir erkekle beraber olmadığı için kafasına meteor yağmayacaktır. adam bundan emin, rahatız beyler yani sorun yok saldırın. *

neyse sonuç olarak aslında, bütün bunlar toptan çokça mitolojik şeyler. bir pipi biyere giriyor diye korkunç bir şekilde helak edilmiş bir kavim var karşımızda. pipi ve delik...

günümüzde yetimin, yoksulun, masumun hakkı defalarca yenirken, yaşama hakları insanların ellerinden alınırken, insanların başlarına mitolojik olaylardan öte korkunç şeyler gelirken, neden kötülerin başlarına meteor yağmıyor? pipi ve delik daha mı korkunç bir şey? hiç sanmıyorum...

bırakın bu hikayeleri artık. bırakın da gözünüzü açın, günümüzde pipi deliği de geçti beynimizden girip çıkıyor fakat kimsenin helak olduğu falan yok.

biseksüelleri eleştirmenin bifobi sayılması

bi birbirimize dadanmadığımız kalmıştı. insanlar her kesimden ne kadar da yok ediciymiş böyle? kendi kendimizi bitireceğiz. bir homoseksüelin, bifobisi olması nedir allasen? şaka mı...

one billion rising

bir milyon kadın kadına şiddete karşı özgür bir şekilde sallana sallana dans ediyor. bu tip gösteri/eylemlerin şiddet gören kadınlar tarafından nasıl algılanacağını düşünmedim değil.

düşünseneze gözü mor, kafası şiş evde çayını yudumlayan bir kadın, televizyonu açmış; 'kadına şiddete son! vuhuuu!' diye dans eden kadınlara bakıyor.

öte yandan bu tip ayaklanmalar tatlıdır, güç verir. fakat bilemedim şimdi. icraat yok fakat saçma saçma eylemler var.

tıpkı eşcinsellerin onur yürüyüşü gibi, ne kadar şekeriz ehehe.. ne kadar da buradayız, ne kadar da hakkımızı arıyoruz. ertesi gün karanlığa gömülüp kimse beni tanıdı mı acaba diye düşünebiliyoruz. bayrak sallamaktan kolumuz kopuyor, çıkıp biri escinsellik hastalıktır diyor.

yok ya yok, bu ülkede olmayacak. bu ülkede ölünmez bile, yaşamayı bırakın.

ilk eşcinsel deneyim

hüzünlü bir müzik eşliğinde, hüzünlü mısralarla;

orta birinci sınıf, sınıf arkadaşımdı, onunla el ele tutuşma isteğiydi, karşılıklıydı.

onun yanında olma isteğiydi her şey, bir şey yaşanmasa da - ki yaşanmasın küçüğüz zaten - hemen ardından garip bakışları farkettim, garip bakışlı insanları. iki erkek çocuk birbirine çok yakın, el ele tutuşuyorlar, ayrılmıyorlar. sonra ne yaptığımı farkettim, ne olduğumu ve nasıl hissettiğimi gördüm.

hep bilirdik ne olduğumuzu hissederiz zaten de, o garip bakışlar yok mu... işte o garip bakışlı insanlar sana anlatıyor kim olduğunu, hiçbir şey olmadığın halde. eşcinsel olmamı homofobik insanlar sayesinde keşfetmiş oluyorum bu durumda. ya ben ortaokula kadar çok saftiriktim, ya da insanlar çok pislik.

dünyamı başıma yıktınız lan, daha küçücüktüm, beyinlerinizle yasak dediniz ve ben kurallara uyan çocuk, o arkadaşımla bir daha asla konuşmadım.

şimdi nerelerde ne yapıyordur acaba, umarım iyidir. belki de senin dünyanı da ben yıktım, ilk kez terkedildi çocuk. gel de hayattan nefret etme. çünkü insan denen yaratık var içinde.

ayı sözlük itiraf

herkesi dövesim var sözlük, yoluma çıkmayın, döverim.

edit: eksiyi basmışlar, yahu hep iyi günümüzde mi olacağız?

hoşlanılan erkeğin kadınsı çıkması

hoşlanılan erkeğin heteroseksüel çıkmasından daha kötü değildir. hiç kötü değildir ya. bir erkek feminen olabilir, neticede eşcinseliz farklılıkları en çok kabul eden ve doğal gören bir zihne sahip olmalıyız değil mi? adamlar eşcinsel, fakat hanzo babalarından ne gördüyse onu uyguluyor, yuh lan. ki feminen olsun, hanzo türk erkeği gibi olmak yerine. erkeksiniz diye ille de maço, sert olmaya çalışmaya gerek yok. "sanane benim tercihim erkeksi" demeye de hiç gerek yok, o zaman kendini kadın yerine sen koymuş oluyorsun zaten, kadın olmakta da bir şey yok ya, böyle zihniyete bu şekilde yükleneyim bari: erkeksi isteyen kişi kadının daniskasıdır!

her erkeğin içinde kadın, her kadının içinde bir erkek vardır.

keşke tek cins doğsaydık amk sıkıldım böyle muhabbetten ve zihniyetten, bay.

ilk günden vermezci gay

simit mi lan bu koparıp versin adam? işin bokunu çıkarmaya gerek yok, vermezse vermez. kişinin birliktelik algısına kalmış bir durum. bazısı tanıyıp edip bir tür gelecek kurmak isteyebilir - ki bazıları tarafından bu da alay konusu oluyor götümle gülüyorum - bazısı sadece götüne kasına bakarak tanımayı tercih etmiyordur, tanımak zaman ve 'beyin' ister. dolayısı ile ilk günden vermez.

tavsiyem gidin osbir çekin. *

damla demircioğlu

başarılarının devamını diliyoruz, hoş klip olmuş. fakat eleştireceğim, çok fazla efekt ve geçiş var insanın başı dönüyor. gözlerimi yordu zaman zaman. bazen resim gibi kareler daha çekicidir, fellini filmleri gibi sevgili damla.

edit: eksiyi basmışlar, daha çok üstüne gidelim o zaman. klip olmamış, tamam? teknik çok kötü. konu iyi, bye.

edit2: eksi değil anlamsızı basmışlar. sensin anlamsız.

edit3: şaka mı ayı radyoya koymuşsunuz klip sesini. konuşmalar falan dinliyorum şu an, hahaha.

yeni ahmetonski süreci

ahmetonski muhabbetinden bir şey anladıysam arap olayım zirvesinde konuşulacak süreçtir.

zirveme bütün fransızlar davetlidir.
Henüz takip ettiği biri yok.