filizku

Durum: 801 - 0 - 0 - 0 - 19.06.2020 04:21

Puan: 17022 - Sözlük Kaşarı

12 yıl önce kayıt oldu. 3.Nesil Yazar.

just believe in me
  • /
  • 41

inception

izlerken beyin mıncıması yaşadığım film. bir başyapıt, bu kesin. izlediğim aksiyon filmleri içinde en iyilerinden biriydi. fakat dikkati çabuk dağılan biri olarak "dur şimdi o rüyadalar, aha şimdi ötekine geçtiler, burası neresi, ben kimim?" gibi sorularla film bitene kadar kafam bir ton olmuştu.

mükemmel bir gün

ferzan özpeteğin ters köşeye yatırdığı bir film. merakla beklediğim ve adından tahminle yola çıkarak yine masalsı bir anlatımla duygu dolu bir film beklerken filmin sonunda kafamı duvara vurmuş gibi olmuştum. hayata dair bir gerçeği, olduğu gibi yüzünüze vurmuş. genellikle ferzan özpetek filmlerini birkaç kere izlerim. ama gücümü toplayıp bu filmi ikinci kez izleyemedim.

himym

sözlükte ne zaman tökezlesem imdadıma koşan özverili, yardımsever editörümüz. sağ olsun, var olsun.

meryl streep

the bridges of madison county'de clint eastwood'la oyunculuğun destanını yazmıştır. iki usta oyuncunun karşılıklı nasıl devleştiğini içim titreyerek izlemiştim.

cuma gecesini sözlükte geçiren yazar

aynı zamanda ben de oluyorum! ama zaten ben on gündür her gece buradayım ya! cuma neden olmasın ki?

mustafa kemal devrilmeli

ayı sözlük itiraf

sözlüğün tamamını okuyup bitirdim. şaka şaka! nasıl bitireyim, o kadar zamanım yok bir kere. ama çok yol aldım. ufkum açıldı. kendinden kaçmanın anlamsızlığını, her şeyin eninde sonunda aslına rücu edeceğini öğrendim.

itiraf ediyorum çocukken hep dansöz olmayı hayal ederdim. ama ailemin ve toplumun "düzgün" bir meslek sahibi olmaya yönlendirilmesiyle ola ola ağırbaşlı bir edebiyat öğretmeni oldum. gel gör ki şu yaşa geldim hala kendimi sisler içindeki bir sahnede çıkı çıkı dans eden bir dansöz olarak hayal ediyorum.

itiraf ediyorum çocukken annemin bana ve kardeşime yaşattığı travmalardan dolayı onu hiç affedemedim. kaç psikologla görüştüm, kaç terapi yaptık ama aşamadım bunu. insanın koşulsuz güvenip sığına bileceği ilk, bazen tek insan annesidir. ondan bir darbe gelince insan hayatı boyunca başkalarına güvenmekte zorlanıyor, dahası bu bir kişilik bozukluğuna kadar varabiliyor.
(bkz: güvenli bağlanma)
(bkz: bağımlı kişilik bozukluğu)

veee itiraf ediyorum evde kaldım! öyle" evlilik bana göre değil, hem çok statik bir kurum! canım evlilik tek ilişki türü değil ki! ben özgür ruhluyum..." hikaye! evlenmeyi, özellikle anne olmayı çok istemiştim ama bir kısmetsizlik, bir tökezleme... bildiğin evde kaldım!

itiraf ediyorum, okuldaki müdür yardımcısının ağzının ortasına kürekle vurasım var. "eşeğe semer vurma kendini at sanır."ın en güzel örneğidir kendisi.

itiraf ediyorum, arızalı erkeklere zaafım var. hiç şöyle aklı başında, dingin, mantıklı birini bulduğumu hatırlamam. ille sorunlu olacak! bu yüzden de "canım sevgilim, ne kadar huzurlu ve rahatız!" tadında bir ilişkim olmadı.

tamam itiraf ediyorum arada bir gizli gizli arabesk dinliyorum. ruhumdaki oryantalizm hep bir yerlerden pörtleyip çıkıyor. orhan gencebay şarkılarını ajda pekkan'dan, deniz seki'den dinlemek çok hoşuma gitti.

eğer hala okuyorsanız gerçekten müthiş bir sabrınız var demektir. tebrik ederim! ben uzun entryleri okurken zorlanıyorum da ( aha bu da son itiraf olsun!)

melih gökçek

yalnız filmlerde görebileceğinizi sandığınız türden bir kötü adam. insan böyle birinin gerçekten var olduğuna inanamıyor. geçen yerel seçimlerde rte'yi bile dize getirmişti. düşün artık kafa nasıl pis çalışıyor!

vazgeçtim

william shakespeare'in muhteşem 66.sonesidir aynı zamanda.

66. sone
vazgeçtim bu dünyadan tek ölüm paklar beni,
değmez bu yangın yeri, avuç açmaya değmez.
değil mi ki çiğnenmiş inancın en seçkini,
değil mi ki yoksullar mutluluktan habersiz,
değil mi ki ayaklar altında insan onuru,
o kızoğlan kız erdem dağlara kaldırılmış,
ezilmiş, horgörülmüş el emeği, göz nuru,
ödlekler geçmiş başa, derken mertlik bozulmuş,
değil mi ki korkudan dili bağlı sanatın,
değil mi ki çılgınlık sahip çıkmış düzene,
doğruya doğru derken eğriye çıkmış adın,
değil mi ki kötüler kadı olmuş yemen' e
vazgeçtim bu dünyadan, dünyamdan geçtim ama,
seni yalnız komak var, o koyuyor adama.

doktoruyla yatmak

hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını anlamanızı sağlamak için uygun bir deneyim! beyaz önlüğün içinde, karizmanın zirvesinde sizi tedavi eden birine duyduğunuz hayranlık, yataktaki beceriksizliğini gördükten sonra yerini alaycılığa bırakabilir. kendimden biliyorum! tabi şansınız varsa işin erbabına da denk gelebilirsiniz o ayrı konu.

bağımlı

hakkında yazılan hiçbir entryi okumadığım ve okumayacağım kitap. yarın kendisini alıp okumak istiyorum. biri sonunu söylerse kan çıkar!

müslüm gürses

söylediği her şarkıya farklı bir ruh katan nevi şahsına münhasır bir sanatçıydı. 2013'ün yaprak dökümü onu da götürdü. yeri çok boş kalacak.

gülümseten bir anektot: müslüm babaya "hakan taşıyan için arabesk müziğin peygamberi diyorlar, siz ne diyorsunuz?" dediklerinde "ben öyle bir peygamber gönderdiğimi hatırlamıyorum!" demiş.

not: yanlış alarmmış! müslüm gürses ölmemiş. tabi bu durumda bu entry de bir tarafımıza girmiş oldu ama dert değil. kendisi iyileşsin de bir entrynin lafı olmaz.

abdullah öcalan

adolf hitler'den sonra akıl sağlığında ciddi sorunlar olmasına rağmen liderlik koltuğuna oturmuş ikinci insan!

bülent arınç

akp'nin kadrolu ağlayıcısı, maduriyet edebiyatının sulu gözlü yazarı.

halkı askerlikten soğutmak

vatan, millet, sakarya gazıyla insanların en güzel, en verimli yıllarından çalmaktan, psikolojisi örselenmiş insanlar yaratmaktan, daha da kötüsü ölüme yollamaktan daha anlamlı bir hareket. keşke soğusalar! ama genetik aktarım diye bir şey var. savaşçı bir halkı askerlikten soğutmak güç.

kadın kibrit gibidir az çakarsan ateş almaz

deneme-yanılma yöntemini defalarca kullanmış ve kendince kadın-erkek ilişkileri konusunda duayen olan bir kadından çıkan fantastik önerme! hayır öyle değildir, diyemeyeceğim. çünkü kadın üstat. ben yanında çömez bile sayılmam. saygım sonsuz! öyle diyorsa öyledir!

allahtan korkmak

bütün dinler dünyayı ele geçirmek ister ve bu nedenle hiçbir din taraftar kaybetmek istemez. sizi çemberin içinde tutabilmek için de içinize korkuyu salar. doğruyu-yanlışı ayırt etme becerinizi kullanmak yerine yine korkutarak sözde toplumsal bir ahlak yaratılmaya çalışılır. allah'tan korkanın yasaklanan şeyleri yapmaması beklenir de insan aklının, iradesinin her şeyin üstünde olduğu göz ardı ediliyor. ne kadar inanıyor olursa olsun, allah korkusuyla insanı yapmak istediklerinden alıkoymak zor, çok zor!

asker intiharları

medyada hiçbir zaman gerektiği gibi yer bulmayan, sorgulanamayan ve hep devletin hasır altına iteceği bir tür faili meçhul cinayetlerdir. ölüm nedenleri intihar olsa bile bu insanları kimin, neden intihar etme noktasına getirdiği açıklanmayacak. öldürülenlerin katilleri cezalandırılmayacak. ileri demokrasiye kavuştuğumuz şu mutlu günlerde bile tsk'yı bu konuda kimse suçlayamayacak. insan hayatı hep ucuzdur memleketimde. bu yüzden hiçbir zaman "muassır medeniyetler seviyesine" yükselemeyeceğiz.

the beatles

rock müzik tarihinin en büyük efsanelerinden biridir. yaşadıkları süre içinde "büyük" olduklarını biliyorlardı, ama kendilerinden sonra gelecekleri bu denli etkileyeceklerini, onlarca yıl hiç azalmayan bir şiddetle fırtına gibi eseceklerini tahmin etmişler miydi bilmiyorum. yüzlerce kez dinlense bile asla bıkılmayacak şarkılarıyla yalnız 60'ların değil tüm zamanların gençlerini etki altına almışlardır. buckingham sarayı'nda konser vermek için gittiklerinde arka sıralarda oturan saray çalışanlarından şarkıya alkışlarla eşlik etmelerini istemiş, ön sırada oturan asillere de "siz de mücevherlerinizi şıkırdatabilirsiniz." diyerek ince bir ayar vermişlerdir. ayrıca bu konser sırasında sarayın tuvaletinde hep birlikte ot içip konserden sonra kikirdeyerek bunu gazetecilere anlatan aşmış insanlardır.

david gilmour

müziğiyle büyü yapan adamdır kendisi.
  • /
  • 41
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 801

hakan kakız

lgbt bireylerinin ezildiklerini düşünmüyorum, diyen; yaşadığı toplumdan bihaber yaşam formu. duyarsızlığı ve bencilliği en homofobik insanı bile dumur edecek düzeyde.

caner çalışır

takip etmediğim, tanımadığım bir medya fenomeni. ama ölümü nasıl koydu anlatamam. sonradan baktım videolarına. içim yandı. nasıl hayat dolu, neşeli, güzel bir insanmış. her ölüm erkendir ama bu da çok çok erken oldu, yazık oldu. ışıklar içinde uyu canercim.

eşcinsel temalı filmler

cahil periler en güzellerinden biridir. bir ferzan özpetek filmi ve mutlaka izlenmesi gereken bir film.

ayı sözlük'ten heteroseksüel kadınlara tavsiyeler

sözlüğün bildiğim kadarıyla tek heteroseksüel kadını olduğum için hepsini dikkatle okuyup üstüme alacağım tavsiyelerdir. benim için ne zahmete girdiniz şekerim böyle? vallahi mahcup ediyorsunuz!

edit büdüt: sevgili armut da heteroseksüel bir kadınmış, bir anda yağan uyarı mesajlarıyla öğrendim. özür dilerim tek ve yegane değilmişim. iki dakka insana kendini özel hissetirmiyorsunuz var ya! ne güzel havaya girmiştim, dökün üstüme buzlu suları çekinmeyin.

the rolling stones

50 yıllık bir efsane. rock tarihinde ne efsane gruplar dünyayı yerinden oynattı, rekorlara imza attı. ama elli yıl popülerliğini, enerjisini, çılgınlığını bu kadar koruyan olmadı zannımca. 70'lik delikanlılar sahnede hala çılgınlar gibi şarkı söylüyor, ne karizma da ne ses renginde en ufak bir bozulma olmadan! benim favorim keith richards! tek geçerim kendisini. veda turnesine çıkıyorlar. bir konserde olsun "keiiiiiiiiiiiiiiiith!" diye çığlık atmadan ölürsem gözüm açık gider.

ayı sözlük itiraf

sözlüğe dahil olduğumdan beri uyku haram oldu. sabah altıda kalkıp yedi olmadan evden çıkmam lazım. gözümden uyku akıyor ama "şunu da okuyayım, bunu da okuyayım" derken uyku kaçıyor. yarın yine zombi gibi gezerim ortalıkta. bir hafta rapor alıp bütün başlıkları okuyup öyle mi devam etsem hayata?

yakınlarınıza ayı sözlük yazarı olduğunuzu söylemek

ayı sözlük iki yaşında zirvesi için kalkıştığım kurabiye operasyonundan sonra yaşamaya başladığım süreç. daha önce konusu olmadı ya da ailemle yaşamadığım için bilmeleri gerekmedi. ama yazlıkta bir arada bulunduğumuz için telefon görüşmeleri falan derken kurabiyeleri yapan kuzenim dahil anne, baba, kardeş, komşular herkes bir lgbt sözlüğünde yazdığımı, bir sözlük dolusu eşcinsel arkadaşım olduğunu öğrendi. on gündür eşcinsellikle ilgili ne biliyorsam, yanlış kanıları düzeltmek için sayıp döküyorum. heterolar eşcinselleri yok saydıkları gibi onlarla ilgili sorunları, gerçekleri, olayları da konuşmaz, yok sayarlar. benim yakın çevremde bu konu hiç bu kadar açık seçik konuşulmamıştı. yığınla önyargının yanı sıra "aslında özel hayatları onları ilgilendirir." gibi sonuçlara da varıyorlar arada bir. ama hala eşcinselliğin ahlaki bir çöküntünün sonucu olduğunu düşünmeden de edemiyorlar. eşcinsel arkadaşlarım olmasına bir itirazları yokmuş, ama çocuklarından biri eşcinsel olsa ne tepkiler vereceklerini de az çok sezdim bu süreçte. sözlüğe katılmadan önce sizin dünyanızla, sorunlarınızla, mutsuzluklarınızla ilgili çok az fikrim vardı. sözlüğe katıldıktan sonra sizi daha iyi tanıdığımı ve anlamaya başladığımı sanıyordum, meğer hiçbir şey anlamamışım. birebir yaşamadan, o tepkileri, koşullanmaları görmeden insan kavrayamıyor hiçbir şeyi. kimsenin hayatı ve bedeni yalnız kendine ait değil bu toplumda tamam, ama hiç kimsenin hayatına ve bedenine de eşcinsellerde olduğu kadar müdahale edilmiyormuş, bir şeyleri değiştirmek ya da kabul ettirmek için buzdan ve ateşten bir duvara çarpa çarpa amansız bir mücadeleye girmek gerekiyormuş. gördüm, anladım, çok üzüldüm! işiniz ne kadar zor, şimdi daha iyi anlıyorum.

ayı sözlük'te bir garip heteroseksüel olmak

kafası kesilmiş tavuk gibi ne tarafa gideceğini bilememek, bazen kendi kendine konuşuyor gibi hissetmek, bazen kenarda durup oynayanları uzaktan izleyen pısırık bir çocuk gibi oyuna girmeye cesaret edememek, bazen de "bu kadar hesapsız insanı nerede bulacaksın, güzel güzel takıl işte!" biçiminde kendi kendine gaz vermektir.

yazarlardan bear fotoğrafları

yok bende fotoğraf falan. zaten sevmem de bear tipli erkekleri. ama birkaç gün önce (bodrum'da) tam bir bear gördüm. " şöyle çaktırmadan bir fotoğraf çeksem de bizimkilere- sizden söz ediyorum- göndersem." dedim gel gör ki izni olmadan bunu yapmak etik gelmedi. sonra düşündüm de sözlüğe gire çıka algımın seçiciliği değişmiş. erkeklere sizin gözünüzle bakmaya başladım, allah sonumu hayır etsin.

türk kızları

acınası olduklarına inananlara inat hayata 5-0 yenik başlamış gibi görünseler de kendilerini yeniden var etme becerisine sahip bir kadına dönüşebilme gücü olan kızlardır.

fikir intihali

bu kadarı bardağı taşırır denecek bir haksızlığa maruz kalmıştır.fikir intihali'nin benim bilmediğim bir zararı mı dokundu sözlüğe, yoksa sırf sözlükle ilgili düşüncelerini özgürce paylaştığı için mi kapı dışarı edildi? sözlükte var olabilmek için hep sansürlü ve kontrollü mü konuşacağız? o zaman mecranın düşünce özgürlüğü nerede kaldı? çok bilinmeyenli, acil olarak cevaplanması gereken bir durum!

abdullah öcalan

adolf hitler'den sonra akıl sağlığında ciddi sorunlar olmasına rağmen liderlik koltuğuna oturmuş ikinci insan!

sabah ezanı

saba makamında okunan ezandır. müminler için huşu ve huzur nedenidir.

yazarların ayı sözlük'e kayıt olma sebepleri

lgbt blok'u, kaosgl'yi, cinsel ayrımcılıkla mücadele lobisi'ni takip eden, her türlü ayrımcılığa karşı biri olarak, lgbt bireylere destek olmak için kayıt oldum. burada eşcisellerin sözlük aracılığıyla kamuoyunun dikkatini çekerek insanlara seslerini duyuracaklarını sanıyordum ama gördüm ki çok az yazarın böyle bir amacı ve çabası var. sıcak ve içten arkadaşlarım, dostlarım var şimdi burada. evim gibi seviyor ve benimsiyorum. ancak son günlerde sıkça şikayet edilen antidemokratik uygulamalar burada bulunma nedenimi çok sert sorgulatıyor bana.

düğünde kendini kaybeden fortçu dayı

bir tür göz dönmesi, kontrolünü kaybetme durumuna girip sonra da "valla kötü bir niyetim yok!" ayaklarına yatarak akşam akşam gözümden yaş getirmiş dayıdır. kestirdi birini gözüne, çocuk ne yaptıysa elinden kurtulamadı, sonunda trenden çıkmak zorunda kaldı.