loranahmes2

Durum: 949 - 0 - 0 - 0 - 24.06.2013 01:18

Puan: 9678 - Sözlük Kezbanı

14 yıl önce kayıt oldu. 3.Nesil Yazar.

ve düşünürüm: belki hiç yaşamadım, ne öğrendin, ne sevdin, ne de inandın... belki de kuyruklu yalanlar mutlu etti bazı bazı... kahrolsun bağzı şeyler!!
  • /
  • 48

müslüm gürses

son yıllarda yaptığı cover şarkıları, onun senelerce gençleri psikopatlaştıran, onlara jilet marifetiyle kol bacak kestirten hatta cinayetlerin gerçekleşmesine sebebiyet veren arabesk şarkılarının üzerini örtmemiştir. ölmüş. her canlı ölümü tadacak. allah rahmet eylesin, ne diyelim.

not: müslüm baba tabiri de o müslüm beyin yetiştirdiği psikopat/manyak/hatta katil gençliğin bir mahsülüdür. ölümüyle bir devrin kapandığı söyleniyor. buna katılmıyorum zira o kendi 'arabesk dünya'sını yani şarkılarını bırakıp onun bunun zaten iyi olan parçalarına cover yaptığında kendi devrini kapatmıştı. velev ki onun ölümüyle kapanmış olsun, onun devri lale devri olmadığı gibi matah bir şey de değildi.

edit medit: falan filan *

abla

hayatımdaki en iyi iki kişinin ünvanı. büyüğü fahri annem, küçüğü yarı annem. ya da küçüğü de fahri annem. çok seviyorum onları. çok mutlu olsun istiyorum. olsa canımı veririm.

türk dil kurumu

yan gelip yatan kurum. türk yazılı edebiyatına dair yaptıkları çalışmalar neredeyse bir asırlık bir kurum için acınası bir haldedir. anca imla kılavuzunu değiştirip dursunlar ki bir dilin belki de en değiştirilmez noktası imlası olmalıdır. bir asırlık yeni dilin bir imlası bu kadar mı sık müdahaleye uğrar be kardeşim. çekil köşene metin neşret...

aktifim ama gay değilim

porno izleyen heteroseksüellerin cinsel öküzlüklerini gidermek için delik olsun taştan olsun hesabı partner bulmakta daha kolay yol olarak gördüğü sohbetlerde söz arasında geçen tanımsal cümleleri. porno izleyen çünkü porno izlemeyen kişi daha geniş açıdan düşünmekten yoksundur. ha bu geniş düşünme çok mu iyi, hayır öküzlüğün daniskasıdır. bildiğin dangalaklıktır.

cenazemde çalınmasını istediğim şarkılar

yağmur sesi. cemaatin arkamdan küfretmesine neden olacak kadar değil. şöyle öpücük öpücük yağsın tenlere. gözyaşları dökenler, tanrıyı hissetsin ve yağmurun benliğini. yağmur güzeldir. yağmurun sesi harikulade.

kalktım kadıköye gezmeye gittim. hayır otur evinde film izle uyu ne bileyim bir şeyler bul. sen kalk kaybol. tramvay yolunu bulacağım diye sokak bırakmadım. sonra arkadaşımı çağırdım. kendimi buldurmak için ne anlattım durdum ama. bir teyze de bir yan yan baktı etrafıma kezban kezban baktığım sıra. aha dedim sıçtım. topukladım. bir sokağa girdim. ardından sağ. bir minibüs durdu ve bana moda camisini sordu. şaka gibiydi. üç adım ötemdeki camiyi fark etmemiştim. derken tramvayda dibimde bitiverdi. tanrı taala aşkına, çok korktum böbrek gidecek ilerleyen saatlerde diye. güneşli olmasına rağmen gün, çok soğuktu. öyle.

*

sancaktar

tanım: bir dergi ismi.

derginin kuruluş beyannamesinin okunduğu tanıtım videosunun başlangıcı manevi bir savaş hazırlığını andırıyor. mustafa kemal devrilmeli manşetleriyle daha bugün tanıdığım bu dergi beni bir kere daha şaşırttılar. hayır, hayır bildiğin tüylerim ürperdi bu videoyla.

http://haber.sol.org.tr/medya/kayip-gaze...

*

mustafa kemal devrilmeli

islami çizgide yayın yapan ve yeni şafak gazetesinde köşe yazarı olan hakan albayrak'ın çıkardığı sancaktar dergisinin 9. sayısında dev puntolarla verdiği manşet. en ufak bir sivil söylemde siyasetçileri dize getiren askeriyenin devre dışı bırakıldığı bir devre girdiğimizin resmidir. girdiğimiz devrin adı da yavaş yavaş konmakta.
doğrusu şaşkınlık yaratıcı.

ncak

hiç gezente değilim de ders çalışacağım diye ortalıkta "bugün ist. ne güzel böyle güneşli, sıcak; gezmeli mi ne.." diyerek dolaşıyorum. hayır güneşi de sevmem. te allam.

allahtan korkmak

adaletli davranılıp davranılmadığıyla ilgili bir deyimdir.
bir işçiyi kovmak, mazlumun hakkını yemek, iftira atmak ya da art niyet taşımak gibi durumlar karşısında kullanılır. tanrının celal yüzünü anımsatsa da cemalinden/yaratıcının bile hiç bir çıkarı olmamasına rağmen adil olduğu fikriyle yola çıkıp yaratandan çıkarı olan insanın, zaten adaletli olması gerektiği dersini verir.

piç

jake gyllenhaal

gerçek sevgi

vokaliz

tanrı ile allah arasındaki fark

asırlarca arapçanın allah'ından tanrı taala diye söz eden türk milleti, gün geldi ki allah'a tanrı denir mi denilmez mi tartışmasına girdi. şimdi dikkati "tanrı değil allah"a çekmek isteyenler az laf çok iş sözüne uysaydı memleket güllük gülistanlık olurdu.

kimi meallerde tanrıyı islam için özel isim olarak kullananlar kınanmıştı. ve bu hararetle kürtçe kuran meali yayınlayacak diyanete şu soru sorulmuştu: "kürtçede allah kelimesi değil xwedê kelimesi kullanılıyor. türkçe kelimeyi atanlar buna ne yapacak". akıllara zarar.

*

babanız hakkındaki acı gerçekler

ne zaman öleceğini kestiremesem de bir kaç yıl sonra onsuz olacağım. yaşlılığın inatçılığıyla, ona ilaçlarını verirken nasıl da şımarıkça istemiyor. sinir oluyorum. diyemiyorum, "baba allah aşkına sensiz bu dünyada nasıl sahipsiz kalacağım. sen gittikten sonra ben kimi öpüp boynuna sarılacam. allah aşkına al şunları". benim delikanlılığımın yaşlılığına denk geleceğini hesaplamalıydı. büyük abilerimi kıskanıyorum. elim yüreğimde, ha gitti ha gidecek, üzülüyorum. bana alegorik hikayeleri ilk o anlattı ve halkın bilinç altındaki yüce azmışlığı öğretti. bir pornografik tilki hikayesini anlatır ki akıllara zarar. ah sözlük, bir tilkisi vardır babamın, affedersin yakaladığı hayvanı beceriyor. üstelik hemen her hayvanı hacca gitme bahanesiyle yol arkadaşı yaptıktan sonra. o tilki ki onun için tavuk da, ayı da geyik de bir. iki yaşımdan beri bu boyu altında kalası tilkinin abazalığı geçmedi. *

(bkz: çîroka rovî)*


yeni ahmetonski süreci

tavizler verilmesi doğru mudur bilinmez ancak süreç boyunca tarafların eline diline ve belleğine dikkat etmesinin gerekli olduğunu düşünüyorum. tarihten ders çıkartılmalıdır. bu nedenle herkesin nihat doğana kulak vermesi elzemdir: "yaşamak için nefes almak zorundayız. anladığım kadarıyla, nefes almazsak ölürüz."

playist: benim olmazsan seni taciz ederim- nihat baba

eşcinsel oğlunu dövüp kaçıran baba

oğlunun sevgilisini de dövmüş baba. askermiş. amca da polis olunca eşcinsel evlat şikayet etmesine rağmen bu durumdan kaçamamış. baba ve amca tarafından da kaçırılmış. te allam. ne günlere kaldık.

rüzgar erkoçlar

dün yayınladığı şu mesajla helal sana oğlum dedim: " erol köse ile mahkemede hesaplaşacağım. ben zaten vakti gelince gerekli açıklamayı yapacaktım. aileme zor günler yaşattı."

bu densizliğin hesabı verilmelidir.

imc tv

babam uydu antenini biraz kıpırdattı diye bir yılı aşkındır izleyemediğim ve bir türlü ayarlayamadığım tv. imece diye okunuyor olmasına rağmen ingilizce bir kısaltma imiş.
  • /
  • 48
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 949

bir ülkeden bir iç ülkeye

yılmaz erdoğan'ın sevebilme ihtimali adlı(?) şiirnde geçer. bir ülke: türkiye, iç ülke: kürdistan kodlamasını sıradan biri de anlayabilir.

liseli eşcinsellere tavsiyeler

bir günlük tutun. kimse okuyamasın diye başka bir alfabeyle yazmak isterseniz kendi alfabenizi oluşturup yazın. önce arap harfleriyle yazdım, sonra kril. kardeşim cin çıktı, tıkır tıkır öğrendi. sonra bir alfabe yaptım, mübarek hint alfabesi. ben okumayı unuttum. sadece ve anlaşılır bir şey olsun. sekiz yıldır kullanıyorum, misler misi bakıp bakıp ne bu diyorlar. dünyayı kurtarma planları diyorum. yutar gibi yapıyorlar, başka çareleri yok. ama o alfabeyi de bir ansiklopedi, efendime söyleyeyim yastığının iç yüzüne falan yaz ki hem uzun aralardan sonra hatırlayasın hem de kimse göremesin. niye mi bu? kardeşim, açılmaya ihtiyacın olacak ve her zaman etrafında birileri olmayacak, olsa bile anlatacak kelimeleri bulamayacaksın, bulduğunda sabaha karşı dört olacak. bu yüzden ulaşılabilir bir kuyu olacak yanında. istediğinde su çekersin. ya da kuyuyu gözyaşınla doldurursun. haa orta birde aşık olduğum çocuğun sivilcelerini uzun uzadıya yazmış olmak bu senelerde kendimden utanmama sebep vermiyor değil. ama sen boş ver, bunu gelecekteki sen düşünsün.*

bakir erkek

yozlaşmaya giden en kestirme yolun cinsellikten geçtiğini kavramış olması muhtemel erkektir.

aşk, sevgi, kıymet ve hürmet gibi insanın ruhuyla alakalı bir takım erdemlerin cinsel perhizle arttığı hakikatini de biliyor olabilir. meyvesi geçici bir haz olan cinselliğin ancak sevilen biriyle kalıcı olduğu fikrinden hareketle bu mahremini oburluk, zenginlik, alışveriş manyaklığı gibi kapitalist devrin bir neticesi olan 'başıboş' * cinsellik anlayışından uzak tutmayı müstakbel 'iyi insan' profilinin vazgeçilmezi kabul etmiştir.

peki, bu devirde ne zaman doğru kişi bulunacak da kalıcı olacağı tahmin edilen cinsellik yaşanacak? öyle zor bir soru ki insanın yanılması işten bile değil.

yanılmaktan korkup devamlı çekinmek ise faydasız bir hareket olur. "seni seviyorum" demenin bile aşkı yıprattığı ön yargısıyla sarhoş olan yeni insanın *tahriki rahat bırakmayacağından, korkunun ecele de fayda etmediğini fark edecektir. en önemli devre ise bundan sonradır. iş bittiğinde, maddi hazzın insanı soyarak çıplak ve bencil bir insana çevirdiğini; asıl bakirliğin, bedenî olanda değil de ruhî olanda saklandığını keşfetmesi en büyük bilgisi ve erdemi olacaktır. ve en büyük üzüntüsü... bazen dayanılmaz, kalıcı bir eziyet, endişe ve dehşetengiz bir ürkme hali. fakat her halükarda uçkuruna düşkün, beyniyle testisleri yer değiştirmiş insandan daha onurlu. peki onur?

neyzen tevfik

günümüde daha ziyade taşlamalarıyla tanınan oldukça yaratıcı bir şair. ayı sözlükte yazılan bu şiir doğru olmayabilir. sitedeki bu şiirin içeriği küçükler için uygun olmayabilir.

yürü be ehli deve endamını göreyim
sensiz geçen gecelerin ecdadını sikeyim
mecnun gibi topmuyum bir am için öleyim
mecnunuda sikeyim leylayıda sikeyim
bana yar olmayan karının izzetini itibarını sikeyim
yansın karıların alayı su veren itfaiyenin hortumunu sikeyim
düşmüşüz bir orospunun belasına
koymadık diye ta amının ortasına
kader böyle yazmış hatırasına
ben böyle hatıranın hikayesini sikeyim
kerem dağları deler bir amcık uğruna
aslı gitsinde ona buna vurdura
bir karı için değermi hiç bütün bunlara
her taraf amcık dolu mala iyi vurana
fuzuli am peşine düştün gurbete
am serindir, am derindir, şifa verir millete
ye kebabı, iç şarabı, vur karpuz göte
bu gidişle yarrağımı gidersin cennete

yüksek lisans

master falan deyince bir şeye benzediği sanılıyor ama aynı tas aynı hamam. lisans eğitimi ne ki yükseğinden ne bekliyorsun. ha sosyal bilimlerde böyle. möendismiş, hukukmuş, tıpmış bilemem.

bdp milletvekili sırrı süreyya önder'in çevre duyarlılığı

gezi parkı eyleminin siyasal platforma taşınmasını sağlayan kişidir, sırrı süreyya. ne kadar bdp'yi sevmeseniz de kepçelerin önüne kendini atıp gezi parkı yıkımını durdurması aşkına saygıyı hak ediyor. taksim platformunun önceki gün ona konuşma fırsatı tanımaması tam anlamıyla nankörlüktür.

tanım: değinildiği üzere, çevreyi, onu korumak için kepçeyle burun buruna gelecek kadar sevmektedir. bu da çevre duyarlılığının gelişmiş olduğunu göstermektedir.

isao takahata

hayao miyazaki'nin ruh ikizi, uzun soluklu mesai arkadaşı; başarılı bir animasyon yaratıcısı. ateşböceklerinin mezarı harikulade bir sanat eseridir.

(bkz: grave of the fireflies)

ermeniler

osmanlının millet-i sadıka dediği toplum. aklım almıyor nasıl bir ego: kendini ondan üstün görecek ve kendine sadık ilan edeceksin.

ekonomik alanda, müslüman osmanlının savaşmaktan başka bir şey bilmediği; bu yüzden hristiyanları askere almamak için müslümanlığa girse bile onu gayrimüslim grubundan saymaya devam ettiği herkesçe bilinir. bunun sebebi ticaretin işlemesini sağlamak; yok öyle aman osmanlı hoşgörülüydü, bak adamlar hep zengin saçmalıkları. adama devlet dairesinde iş mi verdin, askere mi aldın da adam illa ticaret diye kabul etmedi. adamlar kendilerine 'müsaade edilen' belki de yegane alan olan ticarette haliyle iyi yerlere geldiler. ermeni, rum zengindi. müslüman türk fakirdi. vah canlarım. bir de <<ıslahat fermanı ile müslümanlar ve gayr-i müslimler hukuk önünde eşit statüye getirilince ayrıcalıklarını kaybeden ermenilerin isyan etmeye>>* yer aradığını savunan görüş var ki onlar hepten arıza. bu görüş de türk en üst noktada diğerleri onun altında görüşünden beslenmekte. neresinden tutarsanız tutun mide bulandırıcı yani. (asırlarca alt sınıf muamelesi edildiği kabul ediliyor. bu eşitsizliğin kaynağı olunmasına rağmen konuşmaya devam edecek yüzü bulabiliyorlar.)

asala örgütünün cinayetleri var bir de... yine "masum halk" iddiasını çürütmek için kullanılır. halbuki her olay neden-sonuç ilişkisiyle ortaya çıkar. etki-tepki meselesi. onlar cinayeti işledi evet; ancak senin onları katlettiğin gerçeğinden doğan intikamla cinayeti işlediler. burada bok aynı bok yani. hiç kendinizi temize çıkartacak bir malzeme yok.

1915 olaylarının üstüne örtmek için kullanılagelen hocalı katliamı ise ayrı bir acınası durum. akıllarınca "masum bir halk hocalı katliamını yapar mıydı?hayır. o zaman 1915 olaylarını hak etmişlerdi" mantığıyla hareket ediyorlar. gerçi bu hareketin istikameti hakkında bir fikre sahipler mi bilmiyorum, zira bu düz mantık soykırımı kabul etmekte görünüyor. akıllarınca boka nispetle tezek amberdir diyorlar ya, aslında şeyhin kerameti kendinden menkuldür.

alın bu da 3. çokluk şahıs ekine layık kimselerin de bulunduğu bir başlık:
(bkz: ermeni soykırımının 98. yıldönümü)

nevruz

samed behrengi

komünist olduğundan şüphelenildikten sonra bedeni aras nehrinde bulunmuş azeri kökenli iranlı yazar. tıpkı bizim sabahattin ali gibi bir son. fakat onun azeri olduğu için öldürüldüğü de söylenmektedir. neden öldürüldüğü değil ölümünden kimin sorumlu olduğu ortadır.

küçük kara balık adlı masalı çok güzeldir.

göğüs kaslarını oynatan erkek iticiliği

bir de bunların gel bi ellesene diyen türü vardır ki düşman başına. ego tavan. gel elle bir daha göremezsin. bir yerlerini yırtsan sen yapamazsın tadında sözler ve bakışlar. kasları dökülesice. **