o ses türkiye 2012 döneminde parlayan; ancak birinci olamayan, olmayışıyla sevindiren güzel ses. birinci olsaydı her ses yarışması birincisi gibi yok olacağını, unutulacağını düşünmüştüm. aynı zamanda başarısı da yarışma sayesinde oldu gibi görülecekti. yarışmadan yarı finalde elendi ve kendi teklisini çıkardı.

melih kibarın duyulmayan son bestelerinden biri olan '' bensiz yapamazsın'' ile şöhret basamaklarında depar atarken akabinde de '' düşler ülkesinin gelgit akıllısı'' ile yarışmada birinci olanlara ''hıhhh'' yapmıştır.

o ses türkiye yarışmasına katılması da ünlü reklam ajansı sahibi babasının hazırladığı bir reklam kampanyası olduğunu düşündüğüm şarkıcı. gerçi yarışmada yetenekli olduğunu gösterdi ama eğri oturup doğru konuşalım. şimdiye kadar hiçbir yarışmadan derece ile ayrılmayan yarışmacıya ilk albümde melih kibar ikinci albümde sezen aksu şarkısını öyle kolay okutmazlar.

şarkılarını henüz dinlemiş değilim ancak hal ve tavırlarıyla kendisine çok ısındım. çok doğal ve sempatik. ayrıca hırslı insanları her zaman severim. dünyayı biz değiştiriyoruz. öh.

(bkz: kalbimin tek sahibine)

bir kez daha 'babası reklamcı olmasaydı bu kadar popüler olmazdı' ya da ' hulusi dericinin en iyi reklam kampanyası' yazılarını okursam söyleyenin ağzına tuvalet terliğiyle vuracağım. tamam çok iyi olmayabilir ama çok kötü de değil. sonuçta türk pop müziğinin hali ortada ve çoğu şarkısı bu ortalamanın bir tık üzerinde.

o ses türkiyenin performanslarını izlememe rağmen ikinci teklisinin çıkışından çok sonra öğrendim yarışmadan elendiğini. ancak bu ikinci teklisi kendinden nefret etme sebebimdir. düşünün yaz günü içiniz kıpır kıpır, bir sahil beldesindesiniz, konakladığınız arkadaşınızın evinde tv yok, internet yok, eğlenmek için bulabildiğiniz tek şey analog bir radyo. ve her dakika başı kadının biri çıkıp düşler ülkesinin gelgit akıllısıyım diye ağlanıyor. içimiz kıyılmıştı.

sonra sevgi olsun taştan olsun ile küçük bir kırılma yaşasam da asıl kırılma zorun ne sevgilim ile oldu. tabi her müzik ile ilgili entrymde bahsetmeye yemin ettiğim emrah karaduman sayesinde bu da. arkasından bir neşet ertaş şarkısını yeniden yorumladı ama bence bu yapmaması gereken bir hareketti. zira bunun kariyerine hiç bir katkısı yok.

iki üç ayda bir piyasaya şarkı çıkarmayı adet edindiği üzere nisanda kalbimin tek sahibine teklisini çıkardı. mainstream şeylere olan alerjimden dolayı bu şarkıdan uzun bir süre uzak durdum. ta ki önceki gün özel araçla şehirler arası yolculuk yapana kadar. ortamdan kendini izole edemediğinden birçok kez dinlemek zorunda kaldım şarkıyı. sanırım stockholm sendromu durumu bu. bir de duygusal karmaşıklıkla beraber şarkı birden güzel gelmeye başladı. bu etki evde de devam edince, bir de artık aynı şarkıları dinlemekten sıkıldığımdan diğer şarkılarını dinleyeyim dedim. karşıma bir miyiz ve nabza göre şerbet şarkıları çıktı.

ve artık bir irem derici severdim.

(bkz: bu da böyle bir anımdı)

edit: bir de rıza esendemir ile sevgiliymişler ya.*

bir röportajında 'vücudumu çok seviyorum, gülünce kare olan bir ağzım var,bu özelik kimse de yok' demiş bana kahkaha attırmış kadın, okuduğum kadarıyla vücudyla özellikle burnuyla bayağı sorunluymuş, hatta burun ameliyatı olabilmek için doktorun bu yaşta olmaz demesine rağmen bir şişe rakı içip duvara kafa attıktan sonra,estetik olmayı başarmış, hani şu anki burnu estetikli ama hala takıntılı, yine de bence güzel bir kadın

kendisini ti'ye alabilen bir hatun. rahatlıkla kusurlarını espri konusu yapabiliyor. şarkıları ve sesi de çok kalbur üstü olmasa da fena değil. gideri var.

edit. şarkılarını ve sesini de dinledikçe sevmeye başladım. yakında deli divane hayranı olurum belki.


3 yıl sonrası editi: deli divane hayranı olmadım ama dinliyorum arada. vasatın biraz üstünde.

uzun isimli şarkı yazma hastalığı olan şarkıcı.

homofobinin en büyük düşmanlarından, bildiğiniz faghag olan bir kadındır, yurtdışı seyahatlerinde sürekli gey barlarda takılan, ünlü olmadan önce türkiyede de gey barlara gittiğini söyleyen özellikle düşler ülkesinin gel-git akıllısı şarkısıyla insanı başka yerlere götüren hüzünlü ve buğulu ses.

türkiye'nin rachel berry'sidir.

gaymag dergisine yaptığı röportajda yaptığı beyanatlarla lgbti dostu olduğunu bir kez daha göstermiş, lgbti farkındalığı yüksek ideal şahsiyet. (bkz:#215085)

(bkz: grindr’da ekmek yok hornet’e takıl)

(bkz: alnından öpülesi)

dün tek celsede boşanarak beni şaşırtan şarkıcı. lakin aşkını yüzyılın aşkı olarak tanımlıyordu.

http://www.hurriyet.com.tr/irem-derici-i...

düğünlerden soğumamızı sağlamış insandır.

artık evlenmeyle alakalı şarkılar yapmasın. maruz kalıyoruz resmen.

aşırı zayıflama ve anoreksiya teşhisi ile yoğun bakıma alınan şarkıcı. severiz iyileşip tez zamanda geri dönsün.

ye ablacım ye miden senin sağlık senin

durumu ciddi sanırım, 16 gündür yoğun bakımda. daha çok genç, umarım tedaviler sonuç verir ve iyileşir.

yoğun bakımdan çıktığına dair haberler bulunan ünlü sanatçı. kendisi için anoreksiya haberleri basina düşmüş. ben aşk açısı çektiğini düşünüyorum günde 2 şişe bira olayını yaşayan birisi olarak. umarım iyileşir.

farkındalıgımın olmadığı şarkıcı. sesinin güzelliği göreceli , değişir . bana göre sesinin rengi de güzel değil. ağzı bozuk , dobra kadın havalarında biraz şuursuz olduğunu düşündüğüm şarkıcı ağzı bozuk olduğu için sevebilirdim aslinda ama ağzının bozukluğu çok sıradan. fiziksel görüntüsüne baya takıntılı ( hangimiz değiliz? ) burnunu defalarca kez estetik yaptırmış e fiziksel haline takıntılı olan birinin aneroksiya olması kaçınılmaz. yoğun bakımdan çıkmış umarim biran önce sağlığına kavuşur da bir deri bir kemik kalacağım diye sağlıksız diyetler uygulamaz .

burnunda problem olduğunu varsaydığım şarkıcı

(bkz:sabıka kaydı)