danimarkanın bağrından kopmuş son birkaç yıldır aşırı beğendiğim dj. minimal müziği bana sevdiren şahıstır. yaptığı remixler de 10 numara 5 yıldızdır. dinlenesi gelince en önden izlenesi.
(moan)
(miss you)
(the drums - days)
(röyksopp - what else is there)
(the do - too insistent)
ibrahim erkal gürlüğünde saça sahip olduğum için bahar ve yaz aylarında tercih ettiğim saç türü. denize giriyorsun ohh miss hemen kuruyuveriyor. duşa girip havluyla iki kurulayıp dışarı çıkabiliyorsun. çok üzülüyorum bazen ben uzun saçlılara bu konfora sahip olmadıkları için.
tamam erkeksi tiplerden hoşlanılabilir ama tüm kadınsıları da yok saymak kendi türüne bok atmak gibi geliyor bana. ben de baştan öyle düşünüyordum kadınsı ne be ıyy pis diye ama zamanla insanın sevmediği hemcinslerine bu kadar bok atmasının yanlış olduğunu anladım. bu sürecimi entrylerimde de görüyorum. sonuçta bir lgbtt yürüyüşü olunca aynı hakları savunmak için beraber yürüyoruz. böyle olmak onların tercihi kimse bize göre kendini ayarlayacak diye bişey yok. herkes zaten dengini buluyor. sen onla sevgili olursun ya da olmazsın kişinin kendi tercihi sonuçta.
aşk acısıyla birlikte akşam yemeği yemeyi unutup günde ortalama 5 tane tüketicilince beyaz leblebiyle beraber, 2 haftada 5 kilo verdirtebiliyor. tabi markası tuborg olacak
birkaç gündür kendinden ballısını ve vitaminlisini içtiğim çaydır. normal yeşil çayı içemeyenlerdendim ben de ama bunlar lıkır lıkır içilesi. 2 günde kendimi toksinlerinden arınmış hissediyorum adeta bir arı mayayım şu anda *
çiyanla birlikte en sevmediğim 2 hayvandan biridir. sevmemenin yanında ağır tiksinirim de bu hayvandan. elimle yılan tuttum ama bu hayvanın ölüsüne bile elleyemem o kadar tiksiniyorum bu haşereden.
ama bu böyle gitmez kendilerine burdan barış çubuğu uzatıyorum ve bu konuyu konuşmak için cihangir saunaya davet ediyorum. bu böyle gitmez etraflıca konuşalım yani
ayı profillerinin deli gibi çoğaldığı uygulama. bi tane de çirkin bi ayı olmaz mı koskoca instagramda. zaten çekilen fotoyu olduğundan daha güzel gösteren bir uygulama, hal böyle olunca salyalar telefona akıyor tabi doğal olaraktan *
kendi çapında gayet ünlü olup son zamanlarda somebody that i used to knowun 5 kişi bir gitar çalıyor başlığı altında başka bir cover grubu yüzünden ayaklara düşmesi sinirlendi adam o kadar emek vermiş 10 numara şarkı yapmış sen git 5 kişi bir gitar çalıyor diye prim yap. benim de işim gücüm yok böyle şeylere kızıyorum işte *
conan o'brienın tatlı mı tatlı chubby ekürisi. yanakları mıncırılası göbeğine yatılası. conanla birlikte efsane ikilidirler. hazırcevaplığıyla meshurdur bu şirin abimiz. conan o'brien andy richter için tanıdığım en komik adam demiştir.
ablama gelirdi bu karabasan dedikleri. kızcağız anlatırdı konuşamazmış edemezmiş dövermiş bunu bu karabasan dedikleri canı çıkasıca. sopa yemiş gibi uyanırdı. buldun korunmasız kızları döv tabi yan odada ben yatıyorum sıkıysa gelsene bana da. ben de olsan kıllı börtlü sakallı adama sataşacağıma kızlara sataşırım. zavallı ablacığım uçuk falan çıkarırdı karabasan yüzünden.
sonra ben araştırdım tabi sadettin teksoy kimliğimle dream catcher diye bişey buldum. böyle kızılderili kafası var kuş tüyleriyle derilerle falan süslenmiş. bazı inanışlara göre kötü ruhları kovuyormuş diye. üşenmedim gittim aradım buldum ablama şıp diye kesti karabasanları.
orjinal küba purosu da içmeme rağmen kesinlikle keyif almadım bunu açık ve net söyleyebilirim. zaten ölümcül ağır kokuyor yanındakini de ayrı bi rahatsız eder. artı ne bileyim insanlar kovalaklık yapmak için ilgi çekmek için içiyormuş gibime geliyor
mersin ayılarını hep esmer sanarken ben çoğunlukla pambık gibi, peynir gibileriyle tanıştım. hepsi de iyi insanlardır. markalaşma yolunda emin adımlarla ilerliyorlar ama daha bi ankara ya da antalya ayıları değiller tabiki de.
güzel klipler çekiyor ve prodüksiyonu da başarılı gayet.sempatik de bir halleri var serserinin.bu tür oluşumların çoğalmasını diliyoruz.
bir klip de benden gelsin o zaman ** (skank)
kliplerinden tut sözlerine kadar harikalar harikası indie pop grubu. imba bir sese sahiptir florence welch. her şarkısında kendimden başka bir parça bulurum. keyiften öte birşeydir florence'ı dinlemek. yatarken, koşarken, sıçarken, sevişirken, dövüşürken her zaman dinlenesidir.
(royal albert hall live) * (you got the love)
(dog days are over)
(no light,no light)
(cosmic love)
ilk 31 olaylarına başladığımda o zamanlar bilgisayarım yok mahallede abilerin verdiği porno dergilerden takılıyoruz.bi akşam bu dergilerden birini aldım.neyse tuvalete girdim işimi gördüm sonra da çamaşır makinesinin altına sakladım dergiyi.sabah annemler uyurken giricem banyoya dergiyi çıkarıp saklıyacam.bir de ne göreyim annem benden önce kalkıp banyoyu yıkamış.benim dergilerin sayfaları da suyun etkisiyle bir bir çıkmışlar dışarı yüzüyorlar.tabi bende bir telaş.sonra annemle olan diyaloğumuz
-oglum bunlar ne?
-mmm şey anne
-utanmıyor musun sen bunlara bakmaya daha yaşın kaç?
-tamam anne pardon
-yürü git gözüm görmesin seni
sonraki 2 3 ay boyunca annemle hep birbirimizden gözlerimizi kaçırdık.
3. sınıftan 4. sınıfa geçiyordum. artık büyümüştüm de karta bile kaçıyordum sünnet olmam lazımdı. yaşıtlarım gibi değildim cesurdum lan ben. babam " oğlum sünnet olacaksın bu yaz dedi" ortalığı ayağa kaldırmamı bekliyorlarmış ben de sadece "tamam" dedim şaşırdı bunlar. neyse düğün tarihi falan alındı ben de ondan önce zaten sınıf arkadaşlarımın düğünlerine falan gitmiştim e güzel bişey sünnet olmak. ortamın gözbebeğisin her yerde senin adın geçiyor. ilgi odağısın hediyeler falan da cabası. zaten yazlıktan bi arkadaşa düğünde babası akülü araba almış. dedim oğlum kev sen de aldır babana çılgın atarsın mahallede havandan geçilmez.
neyse kına gecesi falan oldu gülüyoruz eğleniyoruz kına kokusundan da nefret ederim bu arada feryat figan ben yaktırmıcam dedim. annem orda bi çimcirdi beni dedim kaçarım falan zar zor sakinleştirdiler beni. silah şeklinde yakıcaz dediler. hmm iyimiş o zaman silah falan ama koksun istemiyorum dedim. yaktılar kınayı bi de maymun gibi oynattılar insan içinde. mahalleden de arkadaşlar gelmiş. düğün salonunun terasında bana sigara ikram ediyorlar. hiç unutmam markası da kısa maltepeydi. ee adam olduk ya sigara falan içiyorum ben orda. kız kuzenlerimden biri de görmüş babama şikayet etmiş kev terasta sigara içiyor diye babam bastı tabi bizi. "napıyonuz lan orda!!" diye bir çıkıştı. anında sattım arkadaşlarımı "baba ya zorla sigara içittiriyorlar bana yoksa mahalle maçlarına almazlarmış bi daha" diye satıverdim garibanları. sonra mahallede 1 ay defans oynattı lavuklar beni.
sonra babamın kankaları bana çay bardağında rakı da içirdiler "iç koçum iç aslan sütü bu diye" ulan alt tarafı sünnet oluyoruz gören de yarın askere falan gidicem sanar. bok kadar çocuk rakı mı içermiş efendim bu arada. bi de fondip yaptım diye omuza falan aldılar beni ben tabi gaza geldim verin lan bi tane daha diyip onu da çaktım. sonra annem babamlara lolo yapıp çekti aldı beni o alkol batağından. gittim padişah tahtı gibi sünnet koltuğuma oturdum. emir yağdırıyorum onu getirin bunu getirin diye.
ertesi sabah oldu o gün sünnet olacaktım şimdiki çocuklar gibi 3 ay önce hastanede olmuyorduk biz evde canlı canlı kesip biçiyorlardı. sonra babam sünnet arabası süsleme işini amcama vermiş gitmiş bu da sünnet arabasını süsletmeye adam demiş oğlanın adı ne amcam da boşlukta bulunmuş kendi oğlunun ismini söylemiş süslemeci dayı da kuzenin ismini yazmış arabanın arkasına. saftirik amcam da çakmamış mevzuyu araba bi geldi annem çıldıraylarda babamı haşlıyor bi süsleme işini halledemediniz diye. rötar olmuştu ama sonunda kendi ismim yazılmıştı. neyse sünnet konvoyu falan oldu şerbetleri içip bardakları kırdım adettendir bizim oralarda. gidip çamlıkta falan oynanır hadi onlar oynuyor bana ne amk 2 saat sonra pipimi kesicekler. onun için çılgınlar gibi göbek atıyorum ben orada. ha bu arada ben küçükken de toramandım severdim yani yemek yemeyi. sonra konvoy bitti eve geldik sünnet falan olucam başka bir adetimiz de sünnet çocuğu arabadan inmez birşey istemeden. ben de iner miyim hiç akülü arabayı almadan. dedim baba akülü araba istiyorum ben valla billa inmem arabadan. kilitlemişim de zaten arabayı hayatta da çıkmam arabam gelmeden. neyse babamlar dayımlar falan toplandı tamam oğlum alıcaz söz falan. dedim yemezler baba arabayı görelim önce. o geliyor bu geliyor ikna etmeye yok inmiyorum. mahalledeki atariciyi bile getirmişler ikna etmeye yine yok inmem anacım.
sonra düğün pilavı falan pişmiş ben orda lagaluga yapıncaya kadar işin tadı kaçıyor yani. dayım da elinde pilavla geldi. dedi kev arala oğlum camı pilav veriyim. ben de boş bulundum araladım camı. bu arada dünyada en sevdiğim şeydir mevlüt pilavı. hooop dayım elini içeri sokup kilidi açıverdi yaka paça indirdiler beni sünnet arabasından. sanane be dayı senin cebinden çıkacak sanki akülü araba parası. sonra ben mutsuz mutsuz gittim kurbanlık koyun gibi sünnet olmaya. neyse kestiler biçtiler gıkım çıkmadı. sonra altınlar paralar falan dedim annemlere altınlar sizin paralar benim. he tabi tabi dediler kandırdılar beni yine. ben paralarla uyumuşum gece vermiyecem ya paraları onlara. babam sağolsun koynumdan almış paraları. sabah sabah ağla ağla canım çıktı.
kıssadan hisse : yarın öbürgün benimle bi işiniz olur bana sadece bi tabak üstü karabiberli, kaymaksız yoğurtlu mevlüt pilavıyla gelmeniz yeterli.
totalde 4 küpe takan biri olaraktan hani bazen kötü bir koku olur ya kulağın içinden çıkan beyaz pis bişey leş gibi * o çıkacak diye tedirgin olurum. ama lanet olsun ki bayılırım kulağımın yalanmasına *
ps : yanlış anlaşılmasın kişisel bakımına son derece dikkat eden biriyim *
koltukaltı ve kadın kukularındaki kılları uzatmanın moda olduğu ülke.bizden medeniyet almadan sokaklara sıçıyordunuz len hırbolar adam mı oldunuz ha?.adabınızı takının efendi olun.üzerim.