1964 yılı istanbul doğumlu şarkıcıdır. sezen aksu ile uzun seneler çalışmış, ilk albümünü 92 yılında çıkarmıştır. (bkz: sakin ol) eurovision sonrası pek dikiş tutturamamış olsa bile sertab gibi albümü üzerine albüm tanımam.
bütün gün evde yaydım,ne kadar evlilik programı varsa izledim*,bir ara çamaşır asmaya balkona çıktım götüm dondu... açıkcası sıradan bir gündü,hayatımda aman aman bir değişiklik olmadı,önümüzdeki maçlara bakalım
evde oynamaktan keyif aldığım ama oyunları hayvan gibi paralara satılan konsoldur kendisi. copy oyunları satın alabilmek için kırdımak akıllı bir yöntem olarak gelse bile kesinlikle tavsiye etmiyorum..!
yönetmenliğini barry sonnenfeld'in yaptığı başrollerini angelica huston, raul julia ve christina ricci gibi isimlerin paylaştığı 91 yılı yapımı film. ikincisi 93 yılında the addams family values olarak beyazperde de boy göstermiştir.
sanıldığı kadar sorgulayan, eleştiren ve iğneleyen biri değilimdir* ama arada sırada aba altından sopayı göstermeyi severim* teşekkür ederim arkadaşlar hoşbuldum..
ablamın sıkıcı erkek arkadaşıyla 94 yılı yapımı the santa clause filmine gitmiş baya bir eğlenmiştim. bir okul firarı sonrası ne yapsam ne yapsam diye düşünürken radikal bir karar alıp * 95 yılı yapımı olan dangerous minds adlı michelle pfeiffer filmini izlemiş ve kadına aşık olmuştum.. çocukluk işte ne olacağın belli değil ki!
her gidişimde ayrı eğlendiğim ikinci bardak votka-elmada sarhoş olduğum ama çalan müziklerini pek beğenmediğim mekandır. ha bu arada istanbul'un çeşitli mekanlarında burnundan kıl aldırmayan sözde elit gayim diye geçinen bir çok kişiyi geçe üç sonrasında birilerine yamanya çalışırken görürseniz şaşırmayın..
çok çocuktum, adını koyamıyordum ama bir gariplik olduğunun farkındaydım ve mutlu ediyordu beni bu his... yanlış hatırlamıyorsam 16-17 yaşlarımda tanıştığım biri sayesinde, eşcinsel olduğumu kabul etmiştim... ve şimdi 30 yaşındayım, bunun hala hastalık olduğunu düşünen, bunun yüzünden cinayet işleyen hastalıklı beyinlerin olduğunu düşündükçe, iyi ki varım diyorum.
çok çocuktum, adını koyamıyordum ama bir gariplik olduğunun farkındaydım ve mutlu ediyordu beni bu his... yanlış hatırlamıyorsam 16-17 yaşlarımda tanıştığım biri sayesinde, eşcinsel olduğumu kabul etmiştim... ve şimdi 30 yaşındayım, bunun hala hastalık olduğunu düşünen, bunun yüzünden cinayet işleyen hastalıklı beyinlerin olduğunu düşündükçe, iyi ki varım diyorum.
bırakın keşkeleri vs. de gelebiyorken gelin! klavye başında türkiye'yi kurtarmak, atıp tutmak, ahkam kesmek kolay. gelin ve kendinizi gösterin, bahane yaratmayın arkadaşlar!