evet sevgili okuyan ayı sözlük yazarları ,
herkesin eşcinselliği kabulleniş evresi olmuştur . bu zor ya da kolay hepimiz bu yoldan geçtik . ama hiç cinsel yönelimimizin neden hemcinslerimize karşı olduğunu araştırdık mı ? ünlü psikiyatr alfred adler’e göre feminen olan eşcinsellerin çocukluğunda anne karakteri baba karakterine göre daha baskındır . ya da benim gibi feminen olmayan eşcinsellerin de bu tutumunun çocukluktakı edinimlerden olduğunu savunur. çağın en iyi psikiyatrları (freud dahil olmak üzere) aynı şekilde çocukluktan gelen bir edinim olduğu görüşünde . sözlükte ise gördüğüm kadarıyla “ben böyle doğdum arkadaş” diyen arkadaşlarımız var . hiçte boş olmayan çağın en iyi psikiyatrlarının bu görüşlerini görmezden mi gelelim ? siz ne düşünüyorsunuz araştıran sorgulayan sözlük yazarları ? sizce biz böyle mi doğduk yoksa bu dâhiler haklı mı ?
sanat dediğimiz gerçeklik öyle güçlü bir şey ki toplumlarla tıpkı bir tanrı edasıyla oynar toplum da müptelası olur bu tanrının . bu şarkı da zamanında tüm dünyayada sansasyonel bir etki yaratmış. gerek klibi ile gerek şarkı sözleriyle , binlerce belki de on binlerce dinlemeden sonra diyorsunuz ki “işte tanrı bu !” . şarkı nasıl yapılır tüm dünyaya göstermiştir pink floyd bu şarkıyla .
benim için tek bir şarkı vardır umutsuz anlarda ruhunuzun elinden tutup ayağa kalkmasını sağlayacak . tüm sözlük yazarlarının bu şarkıyı dinlemesini dilerim
kişinin geçirdiği zamanın kendisinde oluşturduğu hisse göre değişir.
cinsiyet algısının günümüz toplumlarınca çokfazla normlara sahip olmasının nedeni nedir ?
geçen dönemki asgari ücreti dolara vurduğumuzda 427 dolara karşılık gelmektedir . bu sene doların müthiş fırlaması sonucu , göze daha fazlaymış gibi görünen 2020 tlyi dolara vurduğumuzda 350 dolar civarında bir sayıya denk gelmektedir . malesef malum seçmen onca yaşanmışlığa rağmen hala şunu diyebilmektedir : “ben ekmeğimi dolarla mı alıyorum gardaşım “
malum partiyi tebrik etmek lazım . seçmenini iyi tanıyor ve nasıl oy kazanacağını iyi biliyor
harika bir distopya . ben bu distopyanın her ne kadar farkedemesekte dolaylı olarak gerçekleştiğini düşünüyorum. sanıyor musunuz ki devletler daha şimdiden bizi dinlemiyor avucunda tutmuyor . telefonlarımız , internetler , ilişkilerimiz zaten devletler tarafından gözetim altında tutulmakta .
bu distopya ile şimdinin arasında bariz olan fark sadece düşünceleri ele geçirmedir . devletler bunu da gerek televizyonlar gerek gündelik hayatta bilinçaltı yoluyla ele geçirmeye çalışsada düşünceleri ve fikirleri korumak hala bireyin elinde . eğer gelecekte devletler bunu da ele geçirebilecek konuma gelirse vay insanoğlunun haline !
evrendeki matematiğin sınırı yoktur . insanoğlunun yalnızca sonsuz evrende ufacık bir noktayı keşfettiğini düşünürsek o zorlanarak yaptığımız matematik , noktadan farksızdır.
şarkı sözleri diyor başlıkta lakin paylaşmazsam öleceğim bir adam var ;
divan edebiyatı şairlerinden olan sümbülzade vehbi, "rücu" şiirleriyle de ayrı bir ün yapmıştı. bir gün padişah vehbiyi yanına çağırır ve "bana öyle bir şiir yaz ki ilk mısrayı okuyunca içimden seni öldğrmek, ikinciyi okuyunca ödüllendirmek gelsin" der ve ortaya şöyle bir şiir çıkar!
azm-ü hamam edelim,sürtüştürem ben sana,
kese ile sabunu,rahat etsin cism-ü can..
lal-ı şarab içirem ve ıslatıp geçirem,
parmağına yüzüğü,hatem-i zer drahşan..
***
eğil eğil sokayım,iki tutam az mıdır?
lale ile sümbülü kahkülüne nevcivan..
***
diz çökerek önüne ılık ılık akıtam,
bir gümüş ibrik ile destine ab-ı revan..
***
salınarak giderken arkandan ben sokam,
ard eteğin beline,olmasın çamur aman..
***
kulaklarından tutam,dibine kadar sokam,
sahtiyandan çizmeyi,olasın yola revan..
***
öyle bir sokayım ki,kalmasın dışarda hiç,
düşmanın bağrına,hançerimi nagehan..
***
eğer arzu edersen ben ağzına vereyim,
yeterki sen kulundan lokum iste her zaman..
***
herkeze vermektesin,birde bana versene
avuç avuç altını,olsun kulun şaduman..
***
sen her zaman gelesin,ben vehbi'ye veresin,
esselamun aleyküm ve aleykümüsselam...
ahh , en iyi yaptığım şeydir .kişinin peşinde koşmanız ve durmadan seni seviyorum demeniz yeterlidir. aslında sadece bearlarda değil herhangi bir insanda işe yarayan önermedir . insanlar ulaşamadıklarına arzu duyuyor sanırım
bugün evde biraz spor yapayım dedim. en sevmediğim kısım da ısınma hareketleridir. ısınma hareketlerine başladıktan 2 dk. sonra aniden göbek atmaya başladım. sonra dedim ki neden olmasın bundan sonra ısınma hareketleri yerine oryantal yapıcam. herkese de öneririm çok daha eğlenceli bence.
dün rakı masasında dertlerimizi meze yapıyorduk yine.
yapıyorduk derken arkadaşlarım yapıyordu doğrusu. herkes çekilen dandik aşk acısı ağlaya ağlaya anlatıyor. dandik diyorum çünkü 1 çift memeye acılarını unutacak insanlar.
anlatıyorlar sözlük, sürekli bir şeyler diyorlar ama duymuyorum. okyanusun dibine çapa atmış gibi boşluğa bakıyorum. o kadar boğluyorum, sıkılıyorum ki anlatamam size.
derdimi anlatamıyorum, nasıl anlatayım ki hepsi kapalı kapılar arasında yaşanmış, yasak elmadan ibaret onlar için yaşadıklarım. içimden sadece siz ne anlarsıniz aşktan demek geçiyor ama yutkunuyorum.
muazzez abacı vurgun çalıyor öyle bir içten söylemişim ki "ulan yorgo derdin mi var sanki keşke senin gibi olsak" diyorlar, gülüyorum "benim derdimde dertsizlik işte" diyip geçiyorum.
çektiğim acının, yaşadıklarımın birazını yaşasalar keşke. keşke beni anlayabilecekleri bir gün olsa.
tanrı varsa şayet neden bu yaşadıklarımı bana reva gördü bilmiyorum. sınavsa şayet neden en zor kağıt bana geldi anlamıyorum. günden güne yok olmak bizimkisi.
sahi yok oluştan kurtuluş var mı?
herkes diyemesek de belli bir kitlemiz, bir şekilde bir zirve altında toplanmak, görüşmek ve tanışmak istiyor. ancak çoğu zaman kimsenin elini taşına altına koyduğunu göremiyoruz. bunun aslında ne kadar kolay olduğundan bahsetmek isterim.
zirve nedir, neden düzenlenir, nasıl olmalıdır, kimler düzenleyebilir? ( sözlük kuralları değildir, şahsi yorum içerir)
zirve nedir?
ayı sözlük bazında konuşacak olursak, isteğe bağlı bir tema çerçevesinde ayı sözlük yazarlarıyla bir araya gelmek için düzenlenen etkinliklerdir.
neden düzenlenir?
bir araya gelindiğinde, birbirini tanımayan yazarların tanışmasını, yeni yazarların sözlüğe daha hızlı aidiyet hissini kazanmasını, halihazırda tanışan yazarların birbiriyle daha yakın ve samimi arkadaşlıklar kurabilmesini sağlayacağına inanıyorum. zirvenin teması ve etkinliklerine göre de beraber eğlenebildiğimiz bir fırsat olduğunu düşünüyorum.
nasıl olmalıdır?
buna dair bir kural bence yoktur. beraber yapılmak istenen herhangi bir aktivite altında, birden fazla aktivite içeren bir etkinlik planı oluşturularak istendiği şekilde vakit geçirilebilir. yani kafanıza göre...
kimler düzenleyebilir?
zirve düzenlemek için sözlük sahibi, yöneticisi, editorü, moderatorü olmak gerekmiyor. sözlük yazarı olan herkes istediği şekilde, istediği zaman zirve düzenleyebilir. yapacağınız tek şey yer ve zaman belirleyip, ne için toplanacağınızı belirtmek geriye de konuyla ilgisi olan olmayan farketmez yazarların katılımı kalıyor.
uğraşacağınız şeyler mekana rezervasyon gerekiyorsa onu yapmak ve zirve içeriğine bağlı olarak düzenleyeceğiniz aktivite varsa organize etmek. düzenlenmiş eski zirvelere bakarak fikir edinebilirsiniz.
umarım zirve düzenleme konusunda biraz da olsa cesaret kazandırır bu yazı. sizin de bu sözlüğün bir parçası olan yazarlar olarak görüş ve yorumlarınız önemli olduğundan bu başlıkta paylaşmanızın katkısı olacaktır. beraber nice zirvelerde görüşmek dileğiyle...
geçen dönemki asgari ücreti dolara vurduğumuzda 427 dolara karşılık gelmektedir . bu sene doların müthiş fırlaması sonucu , göze daha fazlaymış gibi görünen 2020 tlyi dolara vurduğumuzda 350 dolar civarında bir sayıya denk gelmektedir . malesef malum seçmen onca yaşanmışlığa rağmen hala şunu diyebilmektedir : “ben ekmeğimi dolarla mı alıyorum gardaşım “
malum partiyi tebrik etmek lazım . seçmenini iyi tanıyor ve nasıl oy kazanacağını iyi biliyor
benim için tek bir şarkı vardır umutsuz anlarda ruhunuzun elinden tutup ayağa kalkmasını sağlayacak . tüm sözlük yazarlarının bu şarkıyı dinlemesini dilerim
şarkı sözleri diyor başlıkta lakin paylaşmazsam öleceğim bir adam var ;
divan edebiyatı şairlerinden olan sümbülzade vehbi, "rücu" şiirleriyle de ayrı bir ün yapmıştı. bir gün padişah vehbiyi yanına çağırır ve "bana öyle bir şiir yaz ki ilk mısrayı okuyunca içimden seni öldğrmek, ikinciyi okuyunca ödüllendirmek gelsin" der ve ortaya şöyle bir şiir çıkar!
azm-ü hamam edelim,sürtüştürem ben sana,
kese ile sabunu,rahat etsin cism-ü can..
lal-ı şarab içirem ve ıslatıp geçirem,
parmağına yüzüğü,hatem-i zer drahşan..
***
eğil eğil sokayım,iki tutam az mıdır?
lale ile sümbülü kahkülüne nevcivan..
***
diz çökerek önüne ılık ılık akıtam,
bir gümüş ibrik ile destine ab-ı revan..
***
salınarak giderken arkandan ben sokam,
ard eteğin beline,olmasın çamur aman..
***
kulaklarından tutam,dibine kadar sokam,
sahtiyandan çizmeyi,olasın yola revan..
***
öyle bir sokayım ki,kalmasın dışarda hiç,
düşmanın bağrına,hançerimi nagehan..
***
eğer arzu edersen ben ağzına vereyim,
yeterki sen kulundan lokum iste her zaman..
***
herkeze vermektesin,birde bana versene
avuç avuç altını,olsun kulun şaduman..
***
sen her zaman gelesin,ben vehbi'ye veresin,
esselamun aleyküm ve aleykümüsselam...
şarkı sözleri diyor başlıkta lakin paylaşmazsam öleceğim bir adam var ;
divan edebiyatı şairlerinden olan sümbülzade vehbi, "rücu" şiirleriyle de ayrı bir ün yapmıştı. bir gün padişah vehbiyi yanına çağırır ve "bana öyle bir şiir yaz ki ilk mısrayı okuyunca içimden seni öldğrmek, ikinciyi okuyunca ödüllendirmek gelsin" der ve ortaya şöyle bir şiir çıkar!
azm-ü hamam edelim,sürtüştürem ben sana,
kese ile sabunu,rahat etsin cism-ü can..
lal-ı şarab içirem ve ıslatıp geçirem,
parmağına yüzüğü,hatem-i zer drahşan..
***
eğil eğil sokayım,iki tutam az mıdır?
lale ile sümbülü kahkülüne nevcivan..
***
diz çökerek önüne ılık ılık akıtam,
bir gümüş ibrik ile destine ab-ı revan..
***
salınarak giderken arkandan ben sokam,
ard eteğin beline,olmasın çamur aman..
***
kulaklarından tutam,dibine kadar sokam,
sahtiyandan çizmeyi,olasın yola revan..
***
öyle bir sokayım ki,kalmasın dışarda hiç,
düşmanın bağrına,hançerimi nagehan..
***
eğer arzu edersen ben ağzına vereyim,
yeterki sen kulundan lokum iste her zaman..
***
herkeze vermektesin,birde bana versene
avuç avuç altını,olsun kulun şaduman..
***
sen her zaman gelesin,ben vehbi'ye veresin,
esselamun aleyküm ve aleykümüsselam...
geçen dönemki asgari ücreti dolara vurduğumuzda 427 dolara karşılık gelmektedir . bu sene doların müthiş fırlaması sonucu , göze daha fazlaymış gibi görünen 2020 tlyi dolara vurduğumuzda 350 dolar civarında bir sayıya denk gelmektedir . malesef malum seçmen onca yaşanmışlığa rağmen hala şunu diyebilmektedir : “ben ekmeğimi dolarla mı alıyorum gardaşım “
malum partiyi tebrik etmek lazım . seçmenini iyi tanıyor ve nasıl oy kazanacağını iyi biliyor
burası ayı ve ayı severlerin toplanıp muhabbet ettiği bir sözlük. elbet cinsel konular konuşulabilir lakin her gün açtığımda cinsel içerikli başlıklardan başka başlık kalmadığını görünce “õh” oluyorum . siteyi ayısözlük olarak bilmesem “sex sözlük” sanardım sanırım . .