pisuvardaki siyah kil 3

Durum: 102 - 0 - 0 - 0 - 17.12.2022 23:20

Puan: 1300 - Sözlük Kezbanı

13 yıl önce kayıt oldu. 2.Nesil Yazar.

Valla ben de herkes yaşıyo diye yaşıyorum.
  • /
  • 6

kırılsın ellerim

gülden karaböcek in güzel bir şarkısı, bugün çok arabesk bir havayım nedense,allahım yarabbim,hayırlara vesile et sen...

emre aydın

kısa ve net:

adam çok yakışıklı beyler.

yağmur ağlıyor

tam da akşamüstü şarkısı.. mustafa ceceli denilen şarkıcının ne tipini,ne şarkılarını beğenirim ama bu şarkısı enfes.

anma arkadaş

erkin koray dan daha çok yıldızımın güzel söylediği şarkı...

hepimiz kadınsıyız

evde kalmış gay kurusu

içimi paramparça eden gruptur.

30 yaşın üstündedirler.düzenli bir işleri vardır.kendini geçindirecek kadar paraları vardır,evleri,düzenleri vardır,bilgili,kültürlü insanlardır ama gelin görün ki koca yoktur.kocasızlıktan mıdır,nedir sosyal hayatta falan böyle aşırı sivri,sürekli etrafa laf sokmaya endeksli olarak ayarlarlar kendilerini.sonuçta ilgi görmek onlarında hakkıdır...mutsuzdurlar ve de yalnızdırlar...


ama bence yani 30 yaşını aşmış evde kalmış gay kurusu nun profil sitelerinde,barlarda ne işi var be yahu..ben olsam valla gay hayatından elimi eteğimi çekerdim,kendimi sosyal projelere falan adardım..eve kedi,köpek alıp onları falan beslerdim..


ayı sözlük karpuz getir yiyeyim zirvesi

aradaki buzların erimesi için,sözlükteki kadınsıları savunanlar ile kadınsı gaylere karşı olanları barıştırmak adına,yazın gerçekleştirilecek zirvedir.

hatta bakın şimdi şöyle olsun diyelim,klipteki yıldız tilbe ben olayım.arkasında alkışlayan, genç yaşlı kadınlar ayı sözlük yazarları olsun,ortada döktüre döktüre karşılıklı oynadığımız sevimli yumurcaklarda, her daim koruyup kolladığım sözlüğün çıtırları olsun *,tamam mı..karşıdaki pala bıyıklı,yaşlı çirkin adamda bizim sözlükten birisinin yavuklusu olsun,tamam mı..*

biz şimdi bunları ayarlıyormuşuz gibi yapalım..zirveye de ayarlarız öyle birini..

oynayalım,coşalım.. karpuz yiyelim..

sevgili 17 yaşımdaki halim

kııııız, ergenlikteki sivilcelerini bu kadar umursama, 1 yıla kadar hepsinden kurtulup kaymak gibi bir cilde sahip olceksin... bana baaakk, biraz fazla kaşarsın, en azından korun, gebertirim.. şu an çıktığın 26 yaşındaki öğretmen varya, o evli ve seni kandırıyor. bunu öğrendiğinde hayatı kendine zindan etme. böyle götlüklerle hayatın boyunca karşılaşacaksın... hep yakışıklı, kaslı, akıllı, komik ve zengin erkekler kocan olacak.. afferin kız, bu anlamda seni çok takdir ediyorum valla.. safsın biraz ama gerçekten bazı alanlarda çok akıllıca davranıyorsun.. hayatının çoğu yerinde seni kıskanan, gudubet karılar ve adamlar olecek, takma onları, önüne bak sen.. gaybarlar dünyanın en boktan yerleridir, oraya gidebilmek için bu kadar heves etme, gideceksen de arkadaşlarınla falan git... malum her taraf saldıray abi kaynıyor..

haa bak bir de gay olmayı bu kadar takma, sulu sulu günlükler yazma, zamanla aşıyorsun onları, merak etme...

hadi ablam, çok öptüm...

gereksiz yere yabancı dilde konuşma ve yazışma ihtiyacı duyan insan

çoğunlukla düştüğüm durum..anadilim gibi ingilizcem,orta halli fransızcam olduğundan ister istemez yapıyorum bunu ya da bazen duygularımı açıklamaya türkçe yetemeyebiliyor anacım..sorry diyorum karşı tarafın beril beril bakıp, anlamadığını farkettiğimde.

toplumsal cinsiyetten habersiz lgbti insanlar

dünyanın en acınası insanlarıdır...

haydi heteroseksüelleri geçtim,onların haberinin olmamasını,anlamamasını anlarımda,sözkonusu eğer, bahsettiklerim lgbtt insanlar olursa kıçımla gülerim buna...ciddiye bile almam o insanları...direkt sohbeti,muhabbeti her boku keserim...

cahilinde cahili, korkağında korkağı derim ben bunlara...

bunlar mesela,örnek vermek gerekirse bazı gayler derler ki: yeağğ işte ben erkeklerden hoşlanıyorum,erkek erkek gibi olmalı,höt döt demeli,dışarda dolaşırken kıvırmamalı,belli etmemeli gay olduğunu...falan filan

bazı lezbiyenler derler ki, yahu işte kız, kız gibi olmalı, butch olmamalı,narin,nazik olmalı...falan filan

haydi bunları geçtim,misal uslubümden benim çok feminen olduğumu çıkartıyor dimi beni tanımayan bazı yazarlar...oysa ki,ben normal hayatta hiçte feminen olmayan bir yazarım..feminen bir tarzla yazmamın sebebi ise,bu sözlükte bazı şeylere tepkimdi,hepsi bu..haa bu feminen gaylere kıyasla maskülen olmak bir üstünlük müdür,hiçte değil,herkes içinden geldiği gibi yaşar bu hayatı...aksine içinden geldiği gibi yaşayabilmek bu hayatı, bir üstünlüktür...

misal rahmetli freddie mercury çok efeminedir ama şahsen benim için en seksi erkekler listesinde başı çekenlerden birisidir...o kadar seksi ki,piyano çalarken ya da dans ederken, karşı koymak imkansız...

haa ne demiştik toplumsal cinsiyet... bu kadar takılmayın... böyle şeyler,çok sağlıksız bir şeydir...

sizi ve ruhunuzu sınırlandırır sadece...

eski kafalı olmak iyi değildir,kafa yapınızı değiştirmek akıllı olduğunuz müddetçe de mümkündür...

"orospuları ve çingeneleri severim. biri namuslu numarası yapmaz, diğeri milliyetçi ayağına yatmaz." charles bukowski



ayı sözlükte sevgiliye eksi oy vermek

(bkz: sevgili ne arar la bazarda)

ayol bu sözlükte tanışıpta,sevgili olan var mı harbiden?

varsa çok saçma,söylemeden geçemeyeceğim...

amy winehouse

gene söylüyorum,yine söylüyorum.. ölünce değerlenmemiştir,en yakın hayranları onun hep erken öleceğini tahmin ediyordu zaten..aşağı yukarı tüm konserlerine sarhoş gelen bir müptela hatunun fazla yaşamasını beklemek aptallık olurdu zaten..

sabah gene dinlerken,böyle bir düşündüm, back to black gibi bir albüm dünya çapında yapılmış en iyi albümler listesine çoktan girdi bile. adele * nin şu an gördüğü değerin çok daha fazlasını hakederken,asla o kadarını göremedi bile amy...

eskiden çok kızardım bu kadar içmesine ama kimbilir efsane olmanında bedeli budur..o böyle yaşamasaydı,asla böyle eşsiz bir sesten,o kadar leziz yazılmış şarkılar dinleyemeyecektik şu an...

geride birkaç albüm,bir de birkaç kaydı kaldı...teşekkürler tanrım,amy gibi bir sesten,kısa da olsa mahrum bırakmadığın için...

ruhun şad olsun...

when the children cry

allah kahretmesin ki,gecemi sikip atan şarkıdır..

moderatör

bazılarının kendisine yüklediği sikimsonik üstünlüğe kıçımla gülüyorum. sorsanız,entry düzeltiyoruz yeağğ,ne yapıyorsak sözlük için yapıyoruz şeklinde havalara girerler hatta bazı hadsizler özel mesajla hakaret etme ezikliğini bile gösterebilir..

neyse bir bakarsınız entryniz düzenlendi şeklinde bir mesaj alırsınız, bakarsınız entry'e gene aynı yazdığınız imla duruyordur oysa..ya bakınızı kaldırmışlardır ya da linki düzeltmişlerdir..

(bkz: biliyorsan konuş örnek alsınlar bilmiyorsan sus adam sansınlar)
(bkz: sıçtı cafer bez getir)

hayat

gerçek şu ki; saat 12:12 olduğunda kimse seni düşünmüyor, şifreleri 1234 yapan insan hala yaşıyor, noel baba yok, tam karşıya geçerken kırmızı yanacak, istediğini alsan da aklın alamadığında kalacak, az kalan yemek daha lezzetlidir, pastayı kesen pasta yiyemez, gece tırnaklarını kesersen ömrün kısalmaz ve sakın kendini başka dünyadan zannedip triplere girmeye kalkma. ne yazık ki; pizzanın ambulanstan önce geldiği bir ülkenin en nadide vatandaşlarından birisin sende... hayat işte! o bakımdan diyeceğim odur ki; başımız toprak, sonumuz toprak. mühim olan çamurlaşmadan yaşamak

ay inanmıyorum

tam oryantal yapmalık aşkın nur yengi şarkısı...

emroşla * bu şarkıda demin kendimizden geçtik,klipte aşkın ben oldum,bu da parlak gri kostümü olan dansöz oldu..bu karı da valla iyi yetenek var..bir sallıyor kalçayı,bel ayrı,kalça ayrı gidiyor anacım..helal olsun takdir ettim valla lubunyayı.. benimle dans eder misin yarışması olur da düzenlenirse,kesin yollucam bunu...oylar emroşa anacım,şimdiden aklınızda yer edin...

böyle gelmiş böyle gider

akşam akşam beni aşırı keyiflendiren,evin içinde gerdan kıra kıra oynamamı sağlamış deniz seki şarkısı...

pek eğlenceli yahu,yalnız ben klibe kendimi o kadar kaptırmışım ki,bir an kendimi deniz seki gibi hissedip,kulaklarımın yanına çiçek bile taktım.. tabi benim kulaklar kepçe olduğundan,deniz seki de durduğu gibi durmadı.*

toplu taşıma araçlarında leş gibi kokan insan modeli

rezil edilesi,ağzına sıçılası,vurulup öldürülesi,meydanda sallandırılası,bombayla patlatılası insan modeli dememi bekliyorsunuz ama yanılıyorsunuz,çünkü öyle demeyeceğim,herkesin kendisine göre bir açıklaması var...

bırakın açıklamama izin verin..

geçtiğimiz pazar,bu durumu yaşamak zorunda kaldım anacım...evet,ben..benim gibi,girdiği ortama girmeden önce buram buram sürdüğü mis gibi kokan kremin,kullandığı orijinal parfümün kokusu giren eğitimli,kültürlü,yakışıklı çüklü kadının gerçek hikayesi bu...gerçekten ağır bir travmaydı benim için,neyse atlattım,artık paylaşmamda bir sakınca yok..hepiniz ablam,bacım sayılırsınız...aramızda yabancı yok...


geçen sabah pazar spora gittim anacım..ama bir spor yapmışım,adeta kanırttım... o gün bir de yakışıklı adamlar daha fazla geliyor,sırf ereksiyonu engellemek için kendimi daha çok spora verdim..haliyle ter...bir ter döktüm,insanın götünden bile ter gelir mi anacım,benim o gün de geldi..hayır bir de arkadan bakıldığında işemiş gibi görünüyorum en çok ondan nefret ediyorum...neyse bitti gene spor,üşendiğimden eve gidip duş alırım deyip,direkt üstümü değiştirip,evin yolunu tuttum..protein tozuna biraz daha takviye olsun diye kiler den yarım litre süt ve bir muz alıp evimin yolunu tuttum..bir yudum süt,bir ısırık muz diye diye evime ulaştım...neyse eve vardım,haliyle acıkıyor insan...bir de enişteniz kilolu sevdiğinden kendimi kilo aldırıcı şeylere verdim bu ara...bir baktım dolaba,sucuk var...ohaness,hem de cumhuriyet sucuğu,bol sarımsaklı...yarım halkayı daire daire doğrayıp,kızartıp yemeye karar verdim...hem bol kalorili,hem açlığım gider...cızır cızır yağda kızartıp yağda,tabağa koyup yiyorken kapım çaldı...abi yemek yiyorum,hiç mi saygınız yok?

-buyurun?
+banyonda akan su var ya,hepsi tavanımızda şu an?
-nasıl yani?
+borularından biri çatlamış muhtemelen,su kullanma..
-tamam...

abi ter ve sarımsak karışımı bir kokuya sahibim şu an,nasıl su kullanmam..dur arayım hemen tesisatçıyı gelsin...aradım,neyse ki boş vaktindeymiş,1 saat dolmadan gelip,arızaya baktı...

+abi,gider borularından biri çatlamış, fayansları falan söküp,onu tamir etmem lazım..
-tamam canım,sen ette benim duş almam lazım..kaç saate hallolur?
+abi burada en az 3 gün duş almaman lazım,anca kurur...
-nasıl yaaa,neyse sen yap bakalım...

usta başlar işine..bu arada leş gibi ter artı ve sarımsak karışımı bir şey kokuyorum.duşta alamıyorum...dur en yakın arkadaşlarım shadow ile emrosu arayım,onlar gelsinler...bir de dışarı çıkacağım anacım,bu kokuyla nasıl çıkarım...

bir telefon sonrası neyse ki geldiler,anlattım durumu,dışarı çıkacağımı...kokladı,her ikisi de...cevapları:"allah belanı vermesin,bu nasıl bir koku...nasıl başardıysan şu an biz bile koktuk...resmen kedi ölüsü gibi kokuyorsun...nasıl bu kadar kötü kokabilirsin,ölmelisin sen" deyip ötekileştirerek beni,başladılar odada beni soyup,kolonyalı mendillerle ovmaya... o ara masaj etisi mi ne yaratmış,bir uyku bastırdı,anlatamam size...

neyse bitti bunların temizliği,çıktık bu fakirlerle yola...hiçbirisinin arabası olmadığından,otobüse binmek zorunda kaldık..ne kadar parfümlensem de,kremlensem de,kolonyalı mendillensem de abi yıkanmamış ter ve sarımsak kokusu bu,geçer mi hemen?

neyse oturdum ilk boş bulduğum sandalyeye...arkamda da bir yakışıklı eleman oturuyor,sormayın gitsin...

bu arada otobüsteki tüm camlar kapalıydı,ortam acayip temizdi, fakat sıcaktı...arkamdaki çocuk bile çok mutluydu...

5 dakika bile geçmeden,ben tabi terledim ben..ama o kadar sıcak ki otobüsün içi,anlatamam size...haliyle terledikçe,benim yıkanmamış bedende ter ve sarımsak kokusu tüm otobüsün has kokusu oldu...

ama içimden nasıl dua ediyorum,"allahım,nolursun arkamdaki çocuk,bu otobüsü leş gibi kokutanın sebebi ben olduğunu anlamasın", derken arkamdan bir ses,evet o eleman sesleniyor: lütfen camı açar mısınız?

abi lanet olsun ya,neyse açtım tabi...

o lanet olası pencereden ,otobüs hız aldıkça içeriye esen rüzgar sayesinde kimin kötü kokusu gidiyor,tabiki benim...

hızlanan otobüsün,açık olan cama,en yakın insanın kokusuna daha fazla tahammül edemediğinden muhtemelen eleman,bir durak sonra indi...inerken bana kötü baktı...

oysa ona anlatacağım çok şey vardı...

bıraksa,açıklayabilirdim...

ayı sözlük karaoke zirvesi

eğer yapılırsa, benim için dark bear ile bearabeare in düet şeklinde 'lay la lay la lay,ben güneş sen ay,annemde seviniyoo' isimli şarkıyı söylemelerini istediğim zirve.

* * * * *

kanat güner

otoriteden, faşistlerden, polisten , zabıtadan korkmayız; sadece ve sadece kendi beyin hücrelerimizden korkarız.
gri hücrelerimizi zaptetmek, sakinleştirmek için uğraşırız.
havalandırmalı yerleri sevmeyiz.
üç öğün yemek yemeyiz.
40 cc su yeter bize, çok sık yıkanmayız, ama kokmayız da.
kedi köpek besler , onlara da kafa yaptırırız.
dans ederken birbirimizi ezeriz.
güzel söveriz , terminolojimiz geniştir.
sigara dumanını içimize kadar çekeriz.
aklımız bel altına kaymayacak kadar yukarda takılır.
acı eşiğimiz yüksektir.
şişe bira içer, etiketini yırtarız.
meslek odamız, sendikamız, grev hakkımız yoktur.
tırnaklarımız ve saçlarımız uzun ve kirlidir.
yazın bile uzun kollu giyeriz.
nöbetci eczaneleri muhakkak biliriz.
cocukları, delileri, tinercileri, dilencileri, cingeneleri severiz.
tekele cok şey borçluyuz , ama tekel bize daha çok şey borçlu.
wcye giren arkadaşımızı bir daha göremeyebiliriz.
sevgi denildiğinde kitleniriz.
'size söylüyorum, biz ölmeyiz diye şarkılar söyleriz.
insana ait olan hiçbir şey bize yabancı değil, hele ölüm hiç değil.
günaydın, tünaydın, hanfendi, beyfendi, rica etsem gibi kelimeleri yaşamayız.
öbür taraf varsa, orda muhteşem konserler olmalı, morrison, hendrix, cobain bizi bekliyor.
ayık ya da değil, yaratıcıyız ama cesedimizle bile baş edemeyeceksiniz.
vergi ödemez, oy vermez, fiş almayız; çünkü hiçbir torbacı yazar kasa kullanmaz.
kısacası milyonlarcası ölmüş gri hücrelerimizle bile sizden çok daha farklıyız
  • /
  • 6
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 102

tatlı bir telaşa girmek

mutlu bir koşturmacaya girmektir mesela evlenmektir.

anam 21 kez evlenme teklifi aldım ben 27 yıllık hayatım boyunca.2 kötü evlilik geçti başımdan, yakışıklı,zengin,kaslı,komik erkeklerdi hepsi de ama nasip,kısmet işi bunlar..olmayınca da olmuyor..

müjde ayol,evleniyorum yaz sonuna.tatlı bir telaşa giriyorum gene. zülfikar enişteniz evlenme teklif etti..çok romantik bir teklifti gerçekten,apayrı bir yazı konusu,muhakkak yazacağım o anı da,başka bir başlıkta..anacım neyse temiz kalpliyseniz,vallahi istediğiniz her şey oluyor.ay biliyorsunuz sonuçta ben evlilik için yaratılmış bir çüklü kadınım..biyolojik olarak kadın olsam,kesin ilkokula kadar okur,sonrada bir güvenliğe ya da garsona kaçardım,5 tane de çocuk yavrulardım..ben eğitime karşıyım hem,yabani kalmak istiyorum abi,köpek miyiz biz sürekli eğitiliyoruz,alla alla..

ay tabi düğünüm olurken,sözlükteki bazı yakın arkadaşlarımda gelmek zorunda..anam herkesi çağıramıyorum,kusura bakmasın kimse..bunun sebebi şu,düğünümde gudubet,sinsi,suratı asık,kıskanç,negatif enerji aldığım ve üzerimden prim yapan tipler istemiyorum,bu benim en doğal hakkım,buna da karışmayacaksınız öyle değil mi,benim düğünüm çünkü..ay bir de ben nazara çok inanırım..yaradanım korusun..ama söz veriyorum,ayakkabımın altına özellikle evde kalmış ablalarımın ismini yazacağım ki,hemen silinsin isimleri,bir yuva kursunlar..daha fazla ajdar misali şizoya bağlayıp,gudubetleşmesinler..o yüzden davetliler konusunda biraz seçiciyim anacım neyse..

sözlükten davetliler,kesinlikle gelmek zorunda olanlar,gelmedikleri taktirde öldürülecekler listesi:

başta sözlüğün çıtırları.. ay biliyorsunuz onlar benim canım...benden gençleri hep sevmişimdir: aussiebum, tra jedi , tek basina dans , those basters , serkan.. ay duvağımı arkamdan sağlam tutun ablam..kurban olurum size..

ay sağdıçlarımız en yakın arkadaşlarımdan birisi olarak kevbear ve sevgilisinin olmasına karar verdik..

nikah şahitlerimiz bebeğim max blum ile medyum fettish olacak..

aynı zamanda coqueteria hediyeleri üzerime iğneleyecek insan olacak...

shadow servisten sorumlu kişi..

bunun dışında ayrıca katılırlarsa bizi çok çok mutlu edecek davetliler marti, lost soul , ciwan , bearabeare , ugur , bodurayi , tunatuan , bv bear , hestia, koyuyazar, hey gidi hey , ayimiyim neyim acaba, kelayi, yorgun pipi..ay bir de nasıl unuturum bankacida gelsin ayol,ama bak sakın ordakilere de asılıpta,beni misafirlerime rezil etme.. *

tabi bu sadece sözlük ekibi anacım..bir de sosyal hayatımdan,iş çevremden, ailemden katılacaklarda var.. allahım çok mutluyum, en azından 30 uma gelmeden,dünyaevine giriyorum..

pintilik yapmayında,en azından hediye olarak adambaşı bir adana burması alın..yürüyen kuyumcu şeklinde haberlerim çıksın..

ay bana da böyle bir kına gecesi yapalım,noluur...siz de zülfikar ın maskesini takın.. *

saçları kazıtmak

en kısa zamanda yapmayı istediğim durum...

her sabah şu aptal saçların yıkanıp,kurulayıp,biryantinlemekten o kadar bıktım ki,sanki kafamın üzerinde 5 kg bir ağırlık var ve ben bu aptal yükü taşımak zorundayım...

her sabah tıraş makinasını elime alıp,kökten kazımak içimden gelse de,bir anda etrafa şok etkisi yaratıp,sırf sorulara maruz kalmak istemediğimden,kaçıyorum bundan...

fakat en yakın zamanda bunu da yapacağım,gidip berbere kazıtacağım,uğraşmak istemiyorum böyle aptal saptal şeylerle..yaz da geldi hem,oh mis...

yarım kalan hayaller yaşındayız

öyle ki taaa üniversite zamanlarıma götürdü bu şarkı..sene 2006 falandı sanırım..o zamanki sevgilimle en sevdiğimiz şarkıydı..her gece uyumadan önce muhakkak dinlerdim..o zaman ki sevgilimde böyle acayip gotik,metalci falan bir tipti..bir sürü piercing,küpe takardı..ot falan içerdi..aman bende saf saf sırf sevgilime hitap edeyim,ortak bir şeylerimiz olsun diye simsiyah giyinip, onla haftanın birkaç günü rock barlara gidip horned-hand hareketi yaparak kafamı sallardım..anam aşk fedakarlık ister felsefesi o kadar işlemiş ki ruhuma,adeta kendimden geçiyorum öyle zamanlarda..şimdi ki aklım olsa asla öyle loser işi şeyler yapmam..aman tabi gençtik o zamanlar..

neyse şimdi radyo'da denk gelince,böyle bir şaşırdım,bir kötü oldum...çoğu şey anlamını aslında zamanla o kadar çok yitiriyor ki..o zamanlar nefes aldıkça birbirimizin nefesiyiz gibi kıroca da olsa masumca karşılıklı verilmiş sözlerin, zamanın nasıl yendiğini o sözleri..bir dönemler her dakikada aklınızda olan birisi,yıllar geçince sadece sıradan bir radyoda,denk gelinen bir şarkıda hatırlanıveriyor..tecrübe denilen şey aslında insanın hayatını sikip atan bir şey bence..tanrının bir güzellik yapası tutsa bana, bir bedel karşılığı,kuşkusuz ki derdim ki: al tecrübelerimi,ver beklentilerimi...

kim demiş zaman her şeyi düzeltir diye,aksine geçen zaman sadece insanı daha geniş ve kaşar birisi yapıyor...umutlarını,hayallerini hiçe saymayı,şartları kabullenişi öğretiyor,hepsi bu...bir zamanlar rengarenk bulutlar üzerinde zıplamayı hayal eden kişi,bir zaman sonra bulutlar bugün çakışmasa da bende yağmurda ıslanmasam diyen birisi oluveriyor...

"imkansız düşlermiş, imkansız rüyalarmış hepsi..
yarım kalan hayaller yaşındayız bak..."



tanım: eskimemiş grup nem şarkılarından birisi.

gönül hancım

tanrım bu ne güzel bir şarkı böyle..

niran ünsal denilen hatun kişisini çok seviyorum...

para

çok sevdiğim hede..

ben şu an hesabımda en az 10 milyon tl istiyorum..evrene gönderdim bu isteğimi,gerçekleşecek eminim...

(bkz: the secret)

babaların yaşlandıkça enteresanlaşması

emekliliğin, rahatlığın, boşluğun batması mıdır bilemem ancak böyle bir durum var. ''benim aslında ticari zekam çok iyidir, girişimcilik ruhumda var. boş duramam.'' deyip el attığı her işi batırmasına rağmen halen uslanmıyor. ancak öyle tatlı iflas ediyor ki hiç bir şey diyemiyoruz ne annem ne ben. sonuçta mutlu, eğleniyor.

en son giriştiği şarap işinde, yazlıktan bir komşumuz sürekli babamdan şarap alırmış. ekonomik vaziyetleri patlak olduğu için hep veresiye yazdırmış. 1 sene kadar sürdü bu, borç epey kabarmış. babam adamdan para istemeyi dehşet verici bulurdu 3 hafta öncesine kadar, "adamın parası mı var? yazık ya.rica ediyor ben de önemli değil diyorum.bari alkolle rahatlasın!". neyse adamın eline yüklü bir miktar geçmiş, bir miktar miras mı düşmüş ne. evi, arabayı yenilemiş. havalı havalı dolaşmaya başlamış ama gelip de babama olan borcunu ödememiş. tabi babamın tepesi atmış. kaç gündür telefonda, "böyle böyle oldu psk. şimdi parası var ve borcunu getirmiyor. ayıp, dükkana mal alacak param kalmadı. bi göreyim çok kötü yapacağım onu taylan." deyip kapatıyordu.

neyse bugün sabah, babam dükkanın önünü süpürürken borçlu komşu yoldan geçiyormuş. babama selam verip "nasılsın abi ya?" demiş, babam "iyiyim." deyip süpürmeye devam etmiş. adam gitmiş. babam bu olaydan sonra hemen beni arayıp, "psk lan, iyi yapmış mıyım?" diye anlattı. ben ilk önce anlamadım zannettim, arada bir şeyi kaçırdım sandım, "naptın ki baba?" dedim tekrar. "ya nasılsın dedi iyiyim dedim, sen nasılsın demedim, ağır mı olmuştur? ama hak etti o pezevenk. senin artık paran var, benim paramı niye getirmiyorsun di mi? neyse ama getirir artık, çok kötü yaptım onu.", ben de ''evet baba ağır olmuş gerçekten, boşver artık ya sen daha fazla şaapma onu, darlama adamı baba! getirir elbet.'' deyip kapattım. epey bir süre oturduğum masada boş boş baktım, babamın hangi kafada olduğunu anlamak için.

babam emekliliğinden sonra yaşlanmasına rağmen çeşitli iflaslar sayesinde çeşitli iş kolları deneyerek çeşitli deneyimler edinmeye devam ediyor. yani bir dükkanımız hep oluyor, ama yeri ve içinde ne sattığı sık sık değişiyor. dondurmacılık yaptığı zamanların hastasıyım mesela. keşke enteresanlıkta ulaştığı nırvana o noktada kalsaydı.

ülkemizdeki eşcinsellerin gün geçtikçe artması

yadsınamaz,üzücü bir toplum gerçeğidir.

sağa bakıyorum gayim ben yaa diyen teenage bir genç,soluma bakıyorum lezzoyum ben hacı diyen bir emo kız.. haberlere bakıyorum muhakkak bir travesti cinayeti..internete giriyorum, sık sık karşılaştığım gay siteleri..güzel bir filme bakayım diyorum ya eşcinsel konulu bir film oluyor ya da yönetmeni gay çıkıyor..

çok yakında babamın gay olduğunu duysam,amcamın barzo tipli oğlunun trans eğilimli olduğunu duysam,halamın ilk eşinden olan güzel kızı açelya ablamında lezbiyen olduğunu duysam,şaşırmayacak hale geldim..

ya pardon ama sen ben gay olursak,bu toplum nasıl üreyecek,çoğalacak??? kimse bunları düşünmüyor,herkesin düşündüğü kendi cinsel yönelimi..

insanoğlu bu kadar bencil hale gelebildi ya,pes diyorum artık,pes!!!

karşılıklı rakı içilmesi farz olan insanlar

bu hayatta en sağlam muhabbeti yapan,sonsuz hayat deneyimi olduğu halde,asla hayata yenilmeyen insanlardır..

benim için babamdır..şu hayatta zaten babamla ettiğim muhabbetin güzelliğini,komikliğini,samimiyetini,hüznünü hiçbir adamda yakalayamadım ben..az biraz yakaladıklarım adamlarada hoooop damladım,yapıştım,sırf hayatıma dahil etmek için...

bilmiyorum sanırım ben senin kadar asla güçlü olamayacağım baba...senin kadar akıllı ve güçlü...bilmiyorum ki,belki de senin dediğin gibi baba: empati,bu hayatın,iyi insanlarına oynamış olduğu en kahpece oyunuydu...

sana,seni ne kadar çok sevdiğimi söylesemde,siklemeyeceğini bildiğimden ya da baba hayat hakkında ne düşünüyorsun diye sorduğumda,"bitse de,gitsek modundayım ben de artık" dediğin,gözü kara,eskinin dev solcusu babam...

daha görecek çok güzel günlerimiz var...

sevgili sözlük

çok özledim seni sözlük...ay bayağı sıkıcı bir hale gelmişsin ama toparlayacağım,merak etme kuşum...

eski sevgilinin ünlü olması

garip bir his.. insanın içini garip bir şekilde parçalıyor...

"hiçbir neden yokken,ya da biz bilmezken tepemiz atmış ve konuşmuşuzdur... "

bugün sırf evimde ses olsun diye, izlemediğim halde açtığım televizyondan gelen ses tonu öyle tanıdık geldi ki, ne kadar özlediğimi farkettim o güven veren,güzel ses tonunu..hasretle ve heyecanla birdenbire döndüm ekrana...

ve evet özlediğim sesin sahibi,eski sevgilimdi bu...bir tv dizisinde oynamaya başlamış...

geçen birkaç yıl öyle yaramış ki, zaten çok yakışıklıydı daha bir yakışıklılaşmış...sevgili olduğumuz süreçte, fazla kilolarını atmaya çalışıyordu,ne kavgalar ederdim kilo vermesi için...fazla bir kilosu yoktu,bir 10 kg fazlası vardı,aslında benim bitmek bilmeyen kavgalarım değil meslek gereği kilo vermesi gerektiğinden,deli gibi diyet yapardı..asla veremedi benle sevgili olduğu süre boyunca..ulan bee adam,benden ayrılmayı mı bekledin? sevgili olduğumuz süreçte devlet tiyatrolarındaydı..sonra haberini almıştım bir şekilde..tiyatro oyunlarına ara vermiş,televizyona yönelecekmiş diye...konuşamadık o arada,birazda bilirsiniz,eski sevgililer ile iletişimde kalmak,kasıyor insanı...

"onca neden varken ve tam sırası gelmişken,hiçbir şey yapmamış ve susmuşuzdur... "

deli bir adamdı,benden küçüktü ama kafa yapısıyla,bana 10 basardı..birkaç mahalle üzerimde otururdu...bazı geceler evde sıkılıp,sabaha karşı buluşup, sokaklarda dolaşmaya,parklarda içmeye çıktığımızda beni dudağımdan falan öpmeye çalışırdı muzipce...içip içip,parklardaki ağaç diplerine yanyana işeyip,pipi boylarımızı kıyaslayıp,deli gibi eğlenirdik...en sevdiğimiz,ermeni türkülerini söylerdi parklarda,çok güzeldi sesi... bazen de bunun provaları sabaha kadar sürdüğünden,buluşmaya pek vakit kalmazdı..hep şafak sökmeden önce evimden gelip mahallenin parkında buluştuğumuzda, before the down şarkısını söylerdi..gençtik tabi bizde bir zamanlar...

"meet me after dark again and ı'll hold you(karanlıktan sonra gene buluşalım,sana sarılacağım)
ı am nothing more than to see you there (seni orada görmekten fazla bir şey değilim) " * *

güzel zamanlarmış...kendimizi en yalnız ve güçsüz hissettiğimizde,böyle heyecanlardan güç alıp,hayata meydan okurmuşuz...


"aynı anda aynı sessiz geceye doğru,içim sıkılıyor demişizdir..aynı sabaha uyanırken,kimbilir..aynı düşü görmüşüzdür olamaz mı?olabilir."

eylül akşamı bizim şarkımızdı, ama o zamanlar bu şarkı o kadar ortam kaşarı olmamıştı,çünkü daha bu şarkıyı ortam kaşarı yapan aşk tesadüfleri sever filmi yapılmamıştı...bizim şarkımızdı çünkü şarkının hikayesi ile çok örtüşürdü bizim hikayemiz...yıllardır aynı mahallelerde oturduğumuz halde,birbirimizi çok sonra, bambaşka bir ortamda tanımıştık...

"onca yıl sen burada, onca yıl ben burada..yollarımız hiç kesişmemiş...şu eylül akşamı dışında.."

sonra işte mutlusunuzdur...deliler gibi eğleniyrsiniz...mesela güzel bir tiyatro oyunu izledikten sonra,o oyunun başrolünü oynayan kişi sevgiliniz,geceleri seviştiğiniz adam..seyirciyi selamlarken acıklı bir oyun sonrası,size göz kırpar dalga geçercesine,gözlerinizin ıslaklığını farkedip...ayakta alkışlıyorsunuz deli gibi sevgilinizi, gözleriniz doluyken..ay hava atmak istiyorum hepinize,şu an bu ayakta ağlayarak alkışladığınız adam varya,benim sevgilim anacım demek istersiniz tüm seyircilere...hem de biz meğerse yıllardır aynı mahallede oturuyormuşuz,haberimiz yokmuş...

"belki benim kağıt param,bir şekilde, döne dolaşa senin cebine girmiştir..olamaz mı,olabilir..."

sonra zaman geçer...ayrılırsınız bazı nedenlerden dolayı...her şey yalan olup gider...aman neler yalan olmuş bu hayatta be hacı,bu da olsun...kazanç sandıklarımızın önemi ne ki, kaybettiklerimizin bir önemi olsun?

ayy psk3 şu an ferdi tayfur filmlerindeki, ferdi tayfuru fakirken terkedip zengin kocaya kaçıp,sonra ferdi tayfur parayı bulduktan sonra ona tekrar aşık olan banu alkan kadar kaltak,kahpe ve samimiyetsiz görünüyorsun diyebilirsiniz anacım ama valla alakası yok, sadece insan garipsiyor geçmişi..şu an asla sevgili olmayı istemem onunla yeniden ama hani nebilim bir şekilde gururlandım eski sevgilimi bir dizide oynadığını görünce..eminim çok çok daha ünlenecek,çünkü o potansiyel onda fazlasıyla var..herkes mutlu olsun anacım,herkesi seviyorum...

evde kalmış gay kurusu

içimi paramparça eden gruptur.

30 yaşın üstündedirler.düzenli bir işleri vardır.kendini geçindirecek kadar paraları vardır,evleri,düzenleri vardır,bilgili,kültürlü insanlardır ama gelin görün ki koca yoktur.kocasızlıktan mıdır,nedir sosyal hayatta falan böyle aşırı sivri,sürekli etrafa laf sokmaya endeksli olarak ayarlarlar kendilerini.sonuçta ilgi görmek onlarında hakkıdır...mutsuzdurlar ve de yalnızdırlar...


ama bence yani 30 yaşını aşmış evde kalmış gay kurusu nun profil sitelerinde,barlarda ne işi var be yahu..ben olsam valla gay hayatından elimi eteğimi çekerdim,kendimi sosyal projelere falan adardım..eve kedi,köpek alıp onları falan beslerdim..


ülkemizdeki eşcinsellerin gün geçtikçe artması

yadsınamaz,üzücü bir toplum gerçeğidir.

sağa bakıyorum gayim ben yaa diyen teenage bir genç,soluma bakıyorum lezzoyum ben hacı diyen bir emo kız.. haberlere bakıyorum muhakkak bir travesti cinayeti..internete giriyorum, sık sık karşılaştığım gay siteleri..güzel bir filme bakayım diyorum ya eşcinsel konulu bir film oluyor ya da yönetmeni gay çıkıyor..

çok yakında babamın gay olduğunu duysam,amcamın barzo tipli oğlunun trans eğilimli olduğunu duysam,halamın ilk eşinden olan güzel kızı açelya ablamında lezbiyen olduğunu duysam,şaşırmayacak hale geldim..

ya pardon ama sen ben gay olursak,bu toplum nasıl üreyecek,çoğalacak??? kimse bunları düşünmüyor,herkesin düşündüğü kendi cinsel yönelimi..

insanoğlu bu kadar bencil hale gelebildi ya,pes diyorum artık,pes!!!
Henüz takip ettiği biri yok.