başlık neden yok anlamış değilim. boyband furyasının mihenk taşına bu mu reva görüldü?
dünyaya popüler boyband belasını salan ilk gruptur. daha sonra nsync geldi. türkiye'de ise b.o.m.b ya da aloo gibi gruplar geç de olsa baş göstermeye başladı. bomb direkt olarak nsync klibini arakladı ama konumuz bu değil, backstreet boys. gruba ısınmanız için kakadu papağanın * dans ettiği bsb şarkısı ekliyorum. sonuna kadar izleyin çünkü papağan sonda süpriz yapacak. ayrıca, (bkz: valla ben dinlemiyorum bir arkadaş dinliyor)
herhangi bir sos veya bir çorba bile bekleyince güzelleşiyor arkadaşlar. o sebeple çok da şey yapmamak lazım. neden şarap değil, çünkü o çok klişe olurdu.
utangaç bir kişiliğe sahipseniz kırıcı olun bence. diğer türlü anlaşılmama ihtimali var. muhtemelen siz kırıcı olmadan reddetmeye çalıştıkça üstünüze daha çok geleceklerdir ki hiç hoş diğil:( *
the fame monster'dan sonra dinlemeyi bıraktığım vasat şarkıcı. arada bir judas ve applause gibi şarkılarla çıkış yapmaya çalıştı ama the fame monster ruhunu yakalayamadı bence. çünkü o albümdeki tüm parçalar süper ötesiydi. parayı bulunca şaşırdı herhalde. allah şaşırtmasın.
annem a, ben b. ortam ise dizi izlenen bir ortam. adam ve kadın evlilik dışı beraber yaşıyorlar. annem gey olduğumu bilmiyor. ne kadar modern bir kafaya sahip olmaya çalışsa da ya da sahip olduğunu sansa da yeterince değil, üzgünüm. bana bakarak konuşuyor, ortaya atmıyor yani lafı. a: bence bu devirde yani çok normal böyle yaşamak. artık eskide kaldı öyle evlendikten sonra aynı evde yaşanırmış bilmem neymiş... b: ????!!!!!!???... a: benim tanıdığımın bir oğlu da kız arkadaşıyla yaşıyormuş biliyor musun? evleneceklermiş. b: hmmm iyiymiş anne. a: (3 saniye sessizlik) sen ne düşünüyorsun oğlum? yani illa evlendikten sonra mı yaşanmalı yani? (illa damarıma basacak) b: bana fark etmez anne olabilir de yani iki taraf da istedikten sonra kim ne karışır. a: yani sen yaşarsın o şekilde? b: evet anne fark etmez bana. öyle şeylerim yok benim.
ve konuşma burada bitti kjsaldaskldj. sürekli böyle ağzımı aramalar, kız arkadaşım var mı yok mu, varsa niye ona söylemiyorum ya da niye onunla tanıştırmıyorum ya da niye hiç tanıştırmadım bu zamana kadar. alemsin anne!
yayınlandığı saatler arasında 20 milyon kişinin izlediği evlilik programı. program boyunca diğer adaylar için 1 saat kadar zar zor ayrılırken, solmaz-nurullah-kaan üçgeni için 2,5 saat kadar ayrılmakta.
bu acayip efsane bir mantar. kanlıca falan halt etmiş yanında. zaten onun 3 katı falandı fiyatı. kanlıcanın çok hafiften acısı vardır belki bilirsin, bunda hiçbir acılık da yok. mangalda yapınca bir de odunun da tadı geçiyor. acıktım:(
namı diğer barbi, barbimis. yakında özgürlüğüne kavuşacak diye umuyoruz. dear sözlük, bu adama ve eylemlerine bakınca ülkede olup bitene karşı takındığım uyuşuk tavrımdan ötürü utanıyorum zira artık konuşabilecek gücümün kaldığını bile düşünmüyorum olan biten hakkında. bak bir düşünün, adamın süper ötesi işi, geliri, malı mülkü, çevresi, her şeyden önce de zehir gibi bir kafası var. böyle bir insan ne yapar? genellemeyeyim de, ne bileyim işe gelir gider, daha ünlü olmak için çabalar, iktidara yalakalık yapar, daha fazlasını kazanmak için çabalar falan. ama yok, barbi bunu yapmıyor, çünkü katlanamıyor tahminimce. konuşmazsa patlayacak adam. son olaya gelince, barbi'nin dedikleri doğru veya yanlış orasını bilemem. o küfürlü kelimeyi söylediği anda gözlerine ve yüz ifadesine baktığımda içindeki hüznü de algılayabiliyorum kişisel olarak. şundan da eminim ki şu an olup bitenlere etrafımdaki kimsenin içi barbi kadar kan ağlamıyor. o şeysi nefretinden. ama kendisine biraz daha durulması dileklerinde bulunuyorum. o bize içeride değil dışarıda lazım. <3 lavyu barbi.
akp adlı örgütün, parlamentoda hesap bile vermeden 10 yıldır ülkemizde ağırlayıp yedirip içirdiği büyük göçmen topluluğu. uluslararası hukukta veya mültecilik hukukunda yer almayan çok geniş haklarla donatılmış olup, ülkenin siyasal, ekonomik ve toplumsal yapısında geri dönülmez tahribata sebep olmuşlardır. *)
buyrun benim. yani şöyle bir şey var, kimisi kendini baya baya kadın hissediyor. ama erkek vücudundan da memnun. bu tarz bana hitap etmiyor maalesef. aşk bu, kızılötesi, yaralı müzesi, hareket edemem.
aylar hatta yıllar sonra ariana grande’yi uk resmi listesine doğrudan 1 numaradan sokan parça.
son albümü ile plak şirketini zarar ettirdiği iddia edilen, albüm lansmanları için pete davidson ile plak şirketi tarafından reklam aşkına zorlandığı iddia edilen şarkıcının son albümü baya güzel aslında. ancak albümün the light is coming’in karanlık klibi ile başlayan karanlık talihi bir türlü dönemedi.
ard arda tekliler yayınlanan albümden çıkan bu parça öyle vaavvvv dedirtmese de en azından ingiltere’de liste başı olması anlamından güzel bir hareketlenme.
hiçbir kimseye zararı yok ise (hayvanlar dahil) yaşama deneyimine saygı duyduğum kişidir. kanımca 70 80 senelik ömrün doğru yaşama şekli yoktur tüm yaşamlar üniktir.
dejenere,çürümüş ya da mide bulandırıcı insanlar değillerdir. gündelik hayatta yetmezmiş gibi burada bile beyin kıvrımlarına tutuculuk serpiştirilmiş insanlar bir şekilde türüyor ve aklının kesmediği ya da beğenmediği şeyi ilginç eyemlerle* kınıyor. bana göre değil de geç arkadaşım, ne gerek var tükürmeye bilmem ne yapmaya. tükürüğü bile değmezmiş, haspama bakar mısın ya? sonra aynı bakış açısı ve tükürükler size ya da bulunduğunuz alt kültüre yöneldiğinde rererö. kötüsünüz, çok kötüsünüz.
saçma bir piramittir. saçma demeyeyim de outdated. 1940'larda (ki daha postmodernizmin p si yoktu ortada. postmodernizmden etkilenmeyen bir psikoloji ya da herhangi insana ait bir bilimin ortaya attığı bir teoriyi önemsemek şu an epey saçma geliyor bana) oluşturulan bu piramitteki önermeler hiyerarşik düzendedir, bir adım tamamlanmadan öbürüne geçemezsiniz ki "tamamlamak" da ayrı bir muamma. listedeki ihtiyaçların hepsi çevreye, kişiye, bağlama göre değişebilen dinamik bir yapıdalar. hani olur ya ben fizyolojik ve güvenlik ihtiyacımı karşıladıysam sevgi ve saygıyı atlayıp kendini gerçekleştirme adımına geçmek isteyebilirim, ama piramit öyle demez, "hoop dur annem, sırada ait olma ihtiyacı var" der. bir nevi determinizm oluyor bence. hoş diğil.
vovovovovo sivilleri hedef alan eylemleri terörmüş. ama onlar da öyle yapmasın yha sivilleri hedef almasınlar.
ambulans tarıyor lan adamlar göt. hastane tarıyor. doktor öldürmeye teşebbüs ediyor. otobüs durağında bomba patlatıyor, metro çıkışında bomba patlatıyor. terörist olmak için daha ne yapsın? ben de mesela işidi terör örgütü olarak görmüyorum. arada bir hava limanı bombalıyorlar, askeriyenin önünde bomba patlatıyorlar işte efendime söyleyeyim birkaç düzine masum insan ölüyor ama olsun ideolojileri var. ideoloci matters.
pokemon zamanlarında taso çıkacak diye -ucuz olduğu için ya da markette başka cipslerden kalmadığı için tam hatırlamıyorum- ketçaplı cips alırdım. ketçaplı cips tabii ki dünyanın en iğrenç organizmalarından birisi, fakat içinden misty tasosu çıkmıştı bana. birden bu başlıkta tarif edilenle o zamanlar yaşadığımın aynı hissi verdiğini şimdi fark ettim. karşı tarafın çirkinliği ya da ketçaplı cipsin monosodyumu sana acı veriyor, katlanıyorsun, şüphelerin var ama mutlu sonla bitiyor. no pain no gain sonuçta <3 öhhöm. balgam birikti sinsilikten. *
dejenere,çürümüş ya da mide bulandırıcı insanlar değillerdir. gündelik hayatta yetmezmiş gibi burada bile beyin kıvrımlarına tutuculuk serpiştirilmiş insanlar bir şekilde türüyor ve aklının kesmediği ya da beğenmediği şeyi ilginç eyemlerle* kınıyor. bana göre değil de geç arkadaşım, ne gerek var tükürmeye bilmem ne yapmaya. tükürüğü bile değmezmiş, haspama bakar mısın ya? sonra aynı bakış açısı ve tükürükler size ya da bulunduğunuz alt kültüre yöneldiğinde rererö. kötüsünüz, çok kötüsünüz.
herhangi bir sos veya bir çorba bile bekleyince güzelleşiyor arkadaşlar. o sebeple çok da şey yapmamak lazım. neden şarap değil, çünkü o çok klişe olurdu.
vovovovovo sivilleri hedef alan eylemleri terörmüş. ama onlar da öyle yapmasın yha sivilleri hedef almasınlar.
ambulans tarıyor lan adamlar göt. hastane tarıyor. doktor öldürmeye teşebbüs ediyor. otobüs durağında bomba patlatıyor, metro çıkışında bomba patlatıyor. terörist olmak için daha ne yapsın? ben de mesela işidi terör örgütü olarak görmüyorum. arada bir hava limanı bombalıyorlar, askeriyenin önünde bomba patlatıyorlar işte efendime söyleyeyim birkaç düzine masum insan ölüyor ama olsun ideolojileri var. ideoloci matters.
vovovovovo sivilleri hedef alan eylemleri terörmüş. ama onlar da öyle yapmasın yha sivilleri hedef almasınlar.
ambulans tarıyor lan adamlar göt. hastane tarıyor. doktor öldürmeye teşebbüs ediyor. otobüs durağında bomba patlatıyor, metro çıkışında bomba patlatıyor. terörist olmak için daha ne yapsın? ben de mesela işidi terör örgütü olarak görmüyorum. arada bir hava limanı bombalıyorlar, askeriyenin önünde bomba patlatıyorlar işte efendime söyleyeyim birkaç düzine masum insan ölüyor ama olsun ideolojileri var. ideoloci matters.
köyde yaşadığımdan dolayı ankara'ya gittiğimde açtığım ve otuz kişinin yazdığı uygulama. öyle ya da böyle nicelik olarak en bebiş uygulama. nitelik kısmını analizcilere bırakacağım. growlr ise tam tersi, onda da pek kimse yok ama olanlar gözünüzü doyurmaya yetiyor (bkz: ağır top).