arvellian

Durum: 1977 - 0 - 0 - 0 - 09.01.2017 17:05

Puan: 30770 - Sözlük Kaşarı

12 yıl önce kayıt oldu. 4.Nesil Yazar.

vampyre of time and memory
  • /
  • 99

soğuk havada naneli şeker yiyip rüzgara doğru koşmak

i follow rivers eşliğinde üst düzey bir rollenmeye sebebiyet verebilecek olaydır.

ilk bölümü geçtim beyler çok sağolun.

sayın yazarlar bioshock adlı bir oyuna başladım ve daha ilk dakkasında karanlık bir yere girmek zorunda kaldım. hemen esc'ye bastım korkudan. yarım saattir de bekliyorum, cesaret edemedim bi türlü açmaya. psikolojik desteğe ihtiyacım var.*

ayı sözlük yazarlarının game of thrones karakterleri

ayı sözlük yazarları gerçekte birbirlerini tanıyorlar mı

tanıyanlar var, ben tanımıyorum mesela. yazarların entrylerinden yola çıkılarak açılıyor o tip başlıklar. ben öyle yaptım en azından.

powerpuff girls

ayı sözlük yazarlarının game of thrones karakterleri

popcap games

saygınlık puanının gittikçe düşmesi

ayı sözlük yazarlarının unutulmaz filmleri

sokakta ayaküstü sıçan teyze

kimsenin hayat tarzına müdahale etmemek

eleştirdiğini zannederek kendi doğrularıyla insanları yargılayanların ısrarla anlamak istemediği şey. akp'yi eleştirmekle seni hiç ama hiç ilgilendirmeyen yaşam tarzlarını eleştirmek nasıl bir tutuluyor, bak o da benim anlamak istemediğim şey. çocuğum belki ondandır, abilerim beynimi yıkamış nasıl olsa.

zachary quinto

kimsenin hayat tarzına müdahale etmemek

benimsediğim hayat felsefesidir.
bir kişi, başkasının özgürlüğü dahilinde yaptığı herhangi bir eylemi eleştirme hakkını kendinde nasıl bulur anlamıyorum. ego mu bu? bencillik mi? görgüsüzlük mü? isim koyamıyorum ama iyi bir şey olmadığı kesin. kimse kimseye karışmasa, insanlar birbirini yargılamasa... zor değil bu kadar, gerçekten değil.

chris evans

sincaba benzettiğim tatlı oyuncu. captain america'yı sevdim sayesinde.

örümcek adam

fox kids'deki çizgi dizisini unutamadığım süper kahramandır.
x-men ve fantastic four ile paslaşarak giderdi çoğu zaman. bazen de black cat, blade, punisher konuk olurdu. son bölümünü hiç unutmam mesela, paralel evrenlerden gelen on kadar farklı spiderman takım oluyordu.
en iyisi indireyim bir ara nostalji yapayım.

mutluluk veren küçük şeyler

sabah kalktığımda kahvaltının hazır olması. o kadar nadir oluyor ki bu biraz da özenilmişse havalara uçuyorum mutluluktan.

irrational man

magic in the moonlight fiyaskosundan sonra beklentimi düşürerek izleyeceğim woody allen filmi.

beğendiğimiz kitaplardan alıntılar

dragonlance, raistlin majere:

"hope is the denial of reality. it is the carrot dangled before the draft horse to keep him plodding along in a vain attempt to reach it."

"are you saying we shouldn't hope?"

"i'm saying we should remove the carrot and walk forward with our eyes open!"

göt herif

  • /
  • 99
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 1977

adem ve adem forum

ilk göz ağrım olan sevimli mi sevimli forum. kendinizi keşfeden taze bir ibne iseniz apollo abinizden azar işitip naramsin aplanızdan kucak dolusu kokulu öpücük alabilirsiniz. ya da tam tersi.
en kısa zamanda geri döneceğim forumdur.

çay içme bahanesiyle ilk buluşmada yapılabilecekler

bir kere çay içmek kendi başına yapıldığında bile huzurlu ve oldukça keyifli bir eylem. bahane olarak kullanmaya gerek yok bence. başka biriyle içildiğinde çok daha zevkli zaten.

dragon age origins

dragon age'in ilk oyunudur. rpg'nin hasıdır. tekrar tekrar oynanılası oyundur.
hikaye thedas adlı bir dünyada, ferelden ülkesinde geçiyor. darkspawn adlı yaratıkların yaptığı blight denen istilalar yüzyıllardır dünyayı tehdit ediyor. grey wardens adlı savaşcı bir grup da dünyayı birleştirerek blightlara son verme görevini üstleniyor.
5. blight kapıdayken dahil oluyoruz oyuna. grey warden lideri olan duncan adlı abimiz, başta yarattığımız karaktere göre bizi grey wardens'a alıyor. mesela cüceyseniz orzammar adlı yeraltı şehrinden geçiyor o sırada duncan. ya da insansanız duncan soylu ailenizi ziyaret ettiği zaman karşılaşıyorsunuz. elfseniz ya şehirde varoşlarda yaşıyorsunuz ya da ormanda bir elf kabilesinde. son olarak büyücüyseniz (hangi ırk olduğu fark etmeksizin) circle denen büyücü kulesinden giriyorsunuz grey wardens'a.
ben oyunu üç kere bitirdim. üçünde de büyücüydüm. oynaması en zevkli sınıf bence. ayrıca oyunun ana çatışmalarından biri olan mage-templar çatışmasının merkezinde oluyorsunuz. templarlar, yani tapınakçılar, chantry denilen dini oluşumun bünyesinde, görevi büyücüleri dizginlemek olan askerler. büyücüler zamanında (yüzyıllar öncesinde) özellikle kan büyüsü denen büyüyle herkese çok çektirdiğinden, büyücüleri küçükken ailelerinden koparıp circle'a kapatıyorlar. büyücüler de burada eğitim alıyor, burada yaşıyor. bir nevi ev hapsinde oluyorlar.
karakterinize göre giriş bölümünüzü bitirdikten sonra yavaş yavaş oyun ilerliyor ve grubunuza elemanlar eklenmeye başlıyor. dragon age'in en önemli özelliği burada devreye giriyor zaten: karakterler ve karakter gelişimi.
yoldaşlarınızla oyun boyunca diyalog halinde oluyorsunuz. seçimlerinizden etkileniyorlar, tepki veriyorlar. hayat hikayelerini öğreniyorsunuz, arkadaş oluyorsunuz ve hatta aşk yaşayabiliyorsunuz. yapay zeka tavan yapmış oyunda. karakterler o kadar gerçekçi ki biriyle tartıştığınızda gerçekten sinirlenebiliyor, arkadaş olduğunuzda mutlu oluyorsunuz.
ilk iki oyunumda alistair adlı templar bir delikanlıyla ilişki yaşadım. spoiler vermeyim ama terk etti beni ikisinde de.
üçüncü oyunumda ise leliana adlı bard bir kadınla aşk yaşadım. sonsuza kadar da mutlu yaşadık hatta. (arada diğer grup üyeleriyle tatlı kaçamaklar yaşadım tabi)
oyunun en sağlam karakteri ise morrigan adında bir cadı. kendisi circle'a bağlı olmayan bir büyücü. yani bir apostate. hayatı boyunca korcari ormanlarında annesiyle yaşamış. annesi dediğimse flemeth adlı yaşlı bir büyücü. flemeth efsanelerde ismi geçen bir orman cadısı. morrigan kendine özgü bir havaya sahip. feminist, ateist, agresif fakat arkadaş oldukça yumuşayabilen (sadece size) harika bir kadın. mesela oyun boyunca leliana'yla tanrının varlığını tartışıp durur. değişik felsefelere sahiptir.
yani oyun seçeneklerinizle ilerleyen, adeta yaşayan bir oyun. 5. blight'ı önlemek için dünyayı birleştiriyorsunuz ve türlü türlü macera yaşıyorsunuz.
kısaca bir rpg klasiği.

eşcinsel aşk büyüsü

arkadaşlar inanmayın buna, a4 kağıtta fotoğrafla olmaz bu işler. platoniğinizin tükürüğü, saç teli, tırnağı falan lazım. çok daha güçlü olmasını istiyorsanız bir damla kan hatta, bakın bu da yılların vampirinden tavsiye size. ah bu günümüz büyücüleri... 3d printerla voodoo doll yapacaklar utanmasalar.

türkiye'de zombi olmanın zorlukları

beyin yoksunluğundan kaynaklanan zorluklar bütünüdür. ne yiyecek bu zombi?

sözlüğün hdplilerden oluşması

hatalı bir gözlem. ben ldp'liyim mesela. barajı kaldıracağını güvenerek verdim oyumu hdp'ye, pişman da değilim. sığ bir yorum olacak ama akp'ye koyduk mu? koyduk.
şu saatten sonra tek istediğim şey barış ve akan kanın durması. eminim hdp'ye oy veren diğer insanların istediği de bu. türkiye intikam döngüsünü kırarsa iyi yerlere gelecektir, artık umutla bakıyorum buna.

eşcinsel evliliklerin abd'nin her eyaletinde serbest bırakılması

henüz gerçekleşen sevindirici olay. obama şu tweeti attı ardından:
"today is a big step in our march toward equality. gay and lesbian couples now have the right to marry, just like anyone else. #lovewins"

eşcinsel aşk

kendine ve diğerlerine nefret kusmaktan mütevellit sevmenin ve sevilmenin, saf ve karmaşık duyguların, özlemenin ve özlenmenin tadına bakamamış trajik insanların olmadığını iddaa ettiği duygu.
iki gey bi taksiciyle yattı diye (ki yatabilir kimseyi ilgilendirmiyor bu) (rastgele cinsel ilişkiye giren heteroseksüellerin aşkında bir sıkıntı yok ama değil mi?) koskoca aşk kavramını sikiş sokuşa indirgeyebilen çirkin zihniyetleri gösteren başlık ayrıca. uzaktan bakıp ağlayarak otuz bir çekmeye devam edin neden kimse beni sevmiyor diye. biz de yorulmalayım siz de.

ayı sözlük itiraf

bugün yürüyüşe başlayayım dedim, gittim bir yürüyüş parkuruna yürümeye başladım emekli amcalar gibi. emekli amca demişken üç-dört tur attıktan sonra eşofmanlı bir amca jet hızıyla yürüyerek yanımdan geçti. ben de gaza geldim tabi, kaç yaşında amca bana parkurun tozunu attırıyor. hızlandım, deli gibi yürümeye başladım ve sonunda yetiştim amcaya. bi yan gözle baktı bana ve "hmpf"* efektiyle bastı yine gaza. iyice dellendim bu sefer, ride the lightning'i açarak yürüyüş atletine bağladım hemen. evet amcayı geçtim baya fakat vücudumu hissetmiyorum sözlük.
özet: spordan nefret ediyorum.

ayı sözlük dört yaşında zirvesi

istabul'daki ilk günümde katıldığım (ve ilk katıldığım) zirve oldu. bu kadar tatlı insanı bir arada görmek gerçekten mutlu etti. dark bear'a teşekkürlerimi borç bilirim.*

feminenlere ilgi duymayan gay

cinsellik konusunda kafası çok karışan insanları gösteren başlık. insan ilişkileri o kadar sığ boyutlara gelmiş ki yani... neyse.

sözlükteki türk kürt çatışması

öyle bir şey yoktur. ortada bir çatışma da yoktur. hdp'nin varlığını kabullenememiş insanların demokratik hakkını kullanan insanlara hakaret etmesi ve ülkenin %13'ünü terörist ilan etmesi vardır. varsın etsinler. nefret etmek kolay iş.

halklailiskilerci

tuğçe kazaz'la bir akrabalığı olup olmadığını merak ettiğim yazar.

ayı sözlük itiraf

zorlama edebiyatçılar yüzünden çaya olan sevgimi dile getiremiyorum. valla fantastik edebiyat dışında edebiyat kültürüm çok yoktur, twitter'da cemal süreya rt'lemiyorum, zeki demirkubuz izlemiyorum. ama çayın yeri çok ayrı bende ya. şu an yazdığım bu girdiyi eksilemek istiyorum mesela, bu zihniyeti yaratana lanet olsun. *

lgbt savunma birliği

benim aklıma da bunun süper kahraman birliği versiyonu gelmişti. tamam daha yerel de olabilir neden olmasın..