sinemada izledim. genel olarak güzeldi fakat serinin diğer filmleri daha güzeldi. ilk başlarda korkutucuydu, baya gerildik falan ama sonra beni gülme aldı. neden bilmiyorum ama özellikle rahibenin suratı bana komik geldi. biyandan korkup biyandan güldüm. ilginç bir deneyimdi. korku seansından önceki olayları anlatıyor galiba film
türkiye de, kimisi çok saygılı kimisi ise manyak kafadan oynak. cahil insanlar arasında ve sosyoekonomik düzeyi düşük yerlerde o kadar iğrenç şeyler dönüyor ki. bu aşalık kompleksli insanlar doktorun kendisine yukardan bakmasını kaldıramıyor. hadi görgü nezaket kurallarını geçtim, sana yardımcı olmaya çalışan bi hekime neden zarar verir bi insan. bu tür insanların psikolojik sorunlarının ya da kişilik bozukluklarının olduğuna inanıyorum.
geçenler de bi psikiyatrist durduk yere öldürüldü. daha önce de bir ürolog öldürülmüştü. sebebi ise ürolog hastaya psikiyatriye gitsen iyi olur demiş. hasta da yanında getirdiği bıçağı doktora saplamış. böylelikle gerçekten psikiyatriye gitmesi gerektiğini ispatlamış.
kadına şiddete karşıyım. bence bu olay ne sıla nın abarttığı kadar ne de ahmet kuralın yok saydığı kadar. madem anlaşamıyorsunuz insan gibi ayrılırsınız. sonuç olarak iş yargıya taşındı ve madur olan haklı çıkacak. yani ahmet kuralın kariyeri mahvolabilir.
total war serisinin bir oyunu. attila total war'a çok benzediği için çok eleştirilmiş bir oyundur. şahsen kendim oynamadım ama trailer dan izlediğim kadarıyla viking akınları sırasındakı ingiltere nin halini konu alıyor. bence farklı bir konu işlenebilirdi ya da daha özgün bir yapım olabilirdi ama gerçekten attila nın devamı gibi olmuş. para verip almaya gerek yok bence
hoşlaştığım biri var. bakışlarından hoşlanıyorum. göz göze geliyoruz nedensizce ama adını bile bilmiyorum çocuğun. sonunda öğrendim. ve yanında bi kadınla gördüm. bütün hayallerim mahvoldu. hani hiç tanımadığınız insanları kıskanmaya başlarsınız ya işte bu andan sonra ipler kopuyor. inşallah yanındaki ablasıdır, teyzesidir ne biliyim akrabası falandır. siz siz olun gönlünüzü önünüze gelene kaptırmayın.
bir iran kedimiz var. annemin kedisi, yani kız kardeşim oluyor bu durumda. bi kere doğum yaptı. 5 yavrusu oldu ama 3ü yaşayamadı. diğer ikisi de bembeyaz renkli gözlü iran kedisiydi. çok güzellerdi. ama bir türlü tuvalet eğitimini veremedik. istedikleri yere yapıyorlardı. neyse ki veterinere verdik. evde bi tane olması en iyisi yoksa çok yaramazlık yapıyolar.
öyle uzaktan uzaktan
hiç konuşmadan
nasıl da bağladın beni
hani bi geldi bi kayboldun
esrarlı mağrurdun
aklıma sardım seni
birisi var, arada sırada göz göze geliyoruz, bana baktığını hissediyorum, hoşlanıyorum galiba ama adını bile bilmiyorum. gökselin bu şarkısı durumuma tercüman oluyor.
rehberi okumaya başlarken çok güzeldi, lez heralde diye düşündüm, baya güzel musallat olma yöntemleri derken enişte falan demiş aile ile aranızı iyi tutun demiş. bütün hayallerim yıkıldı. #387475
sevdiğin kişi seni sevmez, sen de seni seveni sevmezsin. genelde böyle mi? evet çoğunlukla. istediğin kişi beni sevsin istersin. seni sevmediğini, belki asla sevmeyeceğini, anladığında yıllarını boşuna üzülerek geçirmişsindir. hatta karşına çıkan fırsatları elinin tersiyle itmişsindir. o kişi seni sevse, sanki şeyin mükemmel olacak. tabiki de olmayacak. hayal ettiğin gibi olmayacak. bunlar hep beynimizin bize oyunları.
birisi var ama adını bilmiyorum bana bakışlarını yakaladım. bi kaç kez yakaladım. biraz hoşlandım çocuktan ama adını bi türlü öğrenemedim. öğrensemde bi şey değişmicek çünkü onla ortak ortamımız yok
neresi seksi ya bunların? hepsi birbirinden itici. bırak takım elbise kralını giyseler gine bi şey olmaz. bi tek seksi politikacı var o da justin trudeau
izlemeye yüreğimin kaldırmadığı korkunç bir olay. insanoğlu böyledir, kendisini üstün görür diğer canlılardan. diğer canlıların acı çekmesi, eziyet edilmesi hatta öldürülmesi çoğu insanın umrunda bile değildir. ama bi insanın kılına zarar gelsin dünyayı ayağa kaldırırlar. bazen insan olduğu için utanır insan
yakışıklı olmadığın için genelde 2. planda olursun. çirkinlik biraz göreceli bir kavram ama çirkin değilsen sempatik derler, tatlı derler falan filan. yani ortalama olduğun için ortada kalırsın. nedense kimse dönüp bakmaz.
alman yapımı bir (bkz:lgbt temalı film). almanlar bu işi iyi biliyor. daha önce free fall adında bir film yapmışlardı. o da çok güzeldi. bu filmde ise bir eşcinselin hem ailesindeki sorunlar hem de aşk hayatındaki sorunları anlatıyor. aile sorunları dediysek aklınıza homofobi gelmesin herkes gayet ana karakterimizin gay olduğunu biliyor. daha değişik sorunları var. aşk hayatında ise büyük bir hüsrana uğruyor. biseksüel biriyle sevgili olmanın olası sonuçlarını yaşıyor. film biseksüellerin artık bi karar vermesi gerektiğini kanıtlar nitelikte. sonuçta iki kişiyi aynı anda götüremezsin. neyse sonuç olarak film çok güzel bir romantik dram filmi.
hiç rüya görmüyorum sanırım ya da görüyosam bile sabah unutuyorum. güzel bi rüya görmek istiyorum. yorgun olduğum zamanlar bence rüyalar daha güzel oluyor.
ve fakat, tıp fakültesinden mezun olmak için sarf edilmesi gereken evreler ise;
fakülteler 6 yıllık olup hazırlık yılını da dahil edersek 7 yıl boyunca fakülte eğitimi alırsınız. 18 yaşında kazanacağınız tıp fakültesinden 25 yaşında ve her türden primat eşliğinde mezun olursunuz. iş hayatına başladığınız diye bu şeyler bitecek sanmayın. kendinize belirleyeceğiniz alanda ilk olarak eğitiminizi alır ve pratisyen unvanına sahip olup hekimliğe yükselirsiniz. hayat boyu gireceğiniz sınavlar sayesinde tıp alanında yükselebilirsiniz, başka yolu ya da izahı yoktur.
uzmanlık sınavını geçtiğiniz vakit yani yaklaşık 2 yıl boyunca yardımcı uzman olarak görev yaparsınız. iki yılın ardından doktor olarak çalışıp aynı zamanda fakültelerde ayağınıza dolanan hekim namzedi türlü şebek evladına hocalık görevinde bulunursunuz. başarıyı yakalamanız için mutlaka derslerinizin iyi olması gereklidir; gönül veren kişilerin zaman içersinde belirli noktalara geldiği görülmüştür. şirk görevi, -yani zorunlu olarak doğuda görev yapmak gibi bonusları da vardır. meslektaşlarınız avrupa, amerika gibi zeminlerde keyif çatarken siz 'neyim var doktor' diyen hanzolardan dayak yersiniz; 'neyin yok ki!'
grup seksi de keşfettiklerinde öğrencileri tamamen tek kişilik odalarda tecrit edecekler sanırım. asıl mastürbasyonu öğrenilerse fena. yurtlara girişlerde pipilere tasma, kukulara alarmlı tıpa takma zorunluluğu getirebilirler.
bir türlü dengesini tutturamadığım ve hiç hoşlanmadığım ilişkiler. son girdiğim ofiste 5 aydır çalışıyorum. başlarda her zaman yaptığım gibi buzzzzz gibi süper soğuk ve mesafeli takılıyordum, insanlar selam vermeye korkuyordu. ancak bu sizi aşırı izole edip yalnızlaştırıyor, o yüzden daha cool davranmaya başladım. anında ortam değişti ve birden öğlen yemeklerine falan davet edilir oldum. en son sohbetlerden birinde herkes hep birlikte gülüşürken biri "dışarıdan çok soğuksun ama tanıyınca bambaşka biri çıktın" dedi. "evet yabaniyimdir biraz" deyip geçiştirdim. neyse bunlar sorun değil tabii. sorun, bu artan samimiyetle birlikte gelen sorular ve bozulan sınırlar. herkes birbirini daha yakından tanımaya çalışıp özel hayatıyla ilgilenmeye başladığı an iş can sıkıcı bir hal alıyor. evlilik şu bu mevzuları açılınca hele hepten hafakanlar basıyor. yalan söylemekten yorulduğum, açık açık da konuşamadığım için zart diye yeniden araya mesafe koyuyorum. bu sefer de insanların gözünde bir soğuk bir sıcak gelgitleri olan dengesiz biri olup çıkıyorsunuz. zor işler valla.
bu çocuk çok küçük ve 16 dk boyunca saçmalamış. bence böyle özel şeylerin herkesle paylaşılmaması lazım. zaten toplumumuzda eşcinsellik=sapıklık şeklinde bir algı var. bu algıyı tamamen tasdik eden bir video olmuş. çocuğu suçlayamıyorum çünkü yaşı küçük geldi bana. daha bilmediği çok şey var ve düşünceleri çatışma halinde.
yakışıklı olmadığın için genelde 2. planda olursun. çirkinlik biraz göreceli bir kavram ama çirkin değilsen sempatik derler, tatlı derler falan filan. yani ortalama olduğun için ortada kalırsın. nedense kimse dönüp bakmaz.
bir kaç nedeni var sanırım
1- çoğu insan homofobik çünkü bu konuda çok cahiller
2- din, toplumsal değerlerimiz, örf, adet
3- çoğu insanın aklına eşcinsel diyince : cinsiyet değiştirme, kötü yollu sapık ya da kerimcan gibi feminen biri geliyor. dedim ya insanlar bu konuda çok cahil diye. daha ne anlama geldiğini bilmeyen insanlar var. aslında bu algının oluşmasında eşcinsellerin de suçu var.
bir iran kedimiz var. annemin kedisi, yani kız kardeşim oluyor bu durumda. bi kere doğum yaptı. 5 yavrusu oldu ama 3ü yaşayamadı. diğer ikisi de bembeyaz renkli gözlü iran kedisiydi. çok güzellerdi. ama bir türlü tuvalet eğitimini veremedik. istedikleri yere yapıyorlardı. neyse ki veterinere verdik. evde bi tane olması en iyisi yoksa çok yaramazlık yapıyolar.
yalan dünya dizisindeki ruh emicidir. kimsenin mutlu olmasını istemez. ara bozucudur. selahattinle dalga geçip foyasını ortaya çıkarmayı sever. serveti ağlatmaya bayılır. gülistanla ise sürekli didişir. tüm bunları yapmasına rağmen 7/24 tam teçhizat misafirliğe gelir. evde kimse olmasa bile misafirliğe gelebiliyor çünkü evin anahtarını çoğaltmıştır. ne çektirdi insanlara be! açılayı intihara sürüklemişti bi keresinde. hayır ölecen demiyorum yaşasan nolur diyorum.
bu çocuk çok küçük ve 16 dk boyunca saçmalamış. bence böyle özel şeylerin herkesle paylaşılmaması lazım. zaten toplumumuzda eşcinsellik=sapıklık şeklinde bir algı var. bu algıyı tamamen tasdik eden bir video olmuş. çocuğu suçlayamıyorum çünkü yaşı küçük geldi bana. daha bilmediği çok şey var ve düşünceleri çatışma halinde.
bi kedim olmadan önce onları çok nankör zannederdim. aksine vefalılar, sevgi dolular fakat sevdiğini çok belli etmez. bazen yaramazlar, onları eğitmek çok zor, laftan anlamazlar, kendi bildiklerini okurlar. acıktıklarında yalakalık yapmaya başlarlar. sıkıldıklarında senle oyun oynamak isterler. başka işlerle ilgilenmeni istemezler. ilginç bir dilleri var, kendi aralarında miyavlamıyorlar ama kızgınlığa girdiklerinde ortalığı inletiyorlar. bi de şu hayatta en sevdikleri şey uyumak.
ikimiz de erkeğiz. birimiz kadın olsaydı eşcinsel olmazdık. ya da lezbiyenler için düşünürsek hanginiz erkek diye sormak. bazen böyle münasebetsiz sorularla karşılaşabilirsiniz. insanlar cahil.
beni sevsin. benimle birlikte olmaktan mutlu olsun. benimle vakit geçirmek istesin. beni merak etsin. anlayışlı olsun, gerekirse kavga ettiğimizde fedakarca davransın. sadece sağlıkta değil, hastalıkta da yanımda olsun. mutsuzluğumu, üzüntümü anlasın. kıskançlığım onu sevdiğimdendir bana sadık olsun. aynı şeyler benim içim de geçerli, ben nasıl bekliyorsam karşımdaki de bekler.
yalan dünya dizisindeki ruh emicidir. kimsenin mutlu olmasını istemez. ara bozucudur. selahattinle dalga geçip foyasını ortaya çıkarmayı sever. serveti ağlatmaya bayılır. gülistanla ise sürekli didişir. tüm bunları yapmasına rağmen 7/24 tam teçhizat misafirliğe gelir. evde kimse olmasa bile misafirliğe gelebiliyor çünkü evin anahtarını çoğaltmıştır. ne çektirdi insanlara be! açılayı intihara sürüklemişti bi keresinde. hayır ölecen demiyorum yaşasan nolur diyorum.