tuba büyüküstün' ün ne kadar güzel ama o kadar yeteneksiz olduğunu gördüğümüz dizi. ilker aksum' un karşısında iyice sırıtıyor beceriksizliği. öte yandan şu an bir yandan da bu diziye takılıyorum, öyle korkunç salaklıklar var ki.
bu aralar seyrettiğim en başarılı dizilerden biri. seri katil temelli hikayesi, her bölüm açılan gittikçe saçılan olaylar zinciriyle her bölümü nefes nefese geçiyor. seyredecek dizi arayanlara tavsiye edilir.
ne korkunç bir tasvirdir. bu dünya da içki içme cennetle bal şarap nehirleri var. bu dünya da zina yapma, cennette bir sürü huri verecekler sikişmeye doyacaksın. nereden geliyor bu huriler yazık değil mi onlara. nasıl bir yanılsamadır. bazı tipler 31 bile çekmez günah diye, herhalde hurilere saklıyorlar. kim bu huriler kimin karısı kızı. ne oluyoruz nasıl sapkınlıktır bu. bir de bize sapık derler. kadınlarla pek aram yok malum da, bu da saçmalık yani. seks özgürlüktür. ne yani, cennetin zorunlu seks işçileri huriler mi olacak. yazık.
ayrılık yorar, ayrılık yakar, ayrılık yıkar derken iz kalır kalbinde bir ömür yetmez ki, sana doymaya ah be sevgilim bir hayat yetmez ki, bir kıyısından başlasak aşkın bari bir ömür yetmez ki.
çok basit mantıkla işleyen bir sistemdir. az kişiyi çok çalıştır, az para ver, ez iyice. hasta memnuniyeti %60 lara çıkarken, personel memnuniyeti %10 lara düşmüştür. tüm sağlık personeli peşkeş çekilmeye devam edilmektedir. sağlıkla ilgili sendika gibi sivil toplum örgütleri * tamamen etkisizdir. bu muhteşem politikalar sayesinde halk, sağlık personeline düşman kesilmiştir. sanki biz halk değiliz. bir yerlerden gelen bir şeyleriz ya vur gitsin. ssk bağ kur ve emekli sandığının ve hastanelerin birleştirilmesi gibi akıllıca uygulamalar olmasına, teknik imkanların artmasına rağmen sağlık sektöründe çalışmak eziyet halini almıştır. gelmiş geçmiş en faşist politikaların sonucu.
yöresel ihtiyaçlar sınıfına giriyor sanırım. bizde pek olmazdı öyle icatlar ama mesela erzurum da mecbur kalıyorlardır sanırım. ben atlet fanila bile giymiyorum yıllardır ne iç donu.
nedir ki bu kürk piyasası. hadi şerefsizlerin hayvanları korkunç şekillerde kesip kürklerini almalarına engel olamıyorsun * satışına engel koy. giyenleri topla ver cezayı. işine gelen her şeyi engellemeyi biliyor hükümetler. bu ülke için yazayım, intetnette sayısız yer engelli. demek ki istediğine engel olabiliyorsun. satışına da yasak giymeye de yasak. bu kadar. hayvan sever veya hayvan hakları aktivisti filan değilim. etobur beslenirim üstelik. ama yazık yahu, git kaban giy ot giy bok giy şerefsiz. minicik hayvanların canlı canlı derisini soyuyorsunuz sonra giyiyorsunuz. bir siktirin gidin.
babalarımız baba olduğunda çok gençlerdi ve tecrübesizlerdi. rol modelleri de çok farklı değildi. hatalar yaptılar. toplumun yapısı, ailelerimizin yapısı birleşince değişik baskılar yaşattılar. bizde kızdık onlara. ama biz büyüdük onlarda büyüdü. zaman değişti. hayat değişti. artık anlıyorum ki çocukken hatta gençken yaşanan çekişmeler hep çaresizlikten. adam bilmiyor ne yapabileceğini. çoktan barıştım kendi içimde hem kendimle hem babamla. canım babam, her durumda yanımda ki zaten düşününce hep yanımdaydı aslında. bilmem belki de baba olunca onun yaşadığı endişeleri ben de yaşadığım için daha iyi anlayabiliyorum. canım babam. seni çok seviyorum. *
yine sıçılmış bir başlık *. isteyen istediği başlığı okur ya da okumaz. bu kadar basit işte. televizyonda bu film neden var bu nasıl kitap demek gibi bir şey bu. ister oku ister okuma. ne yani seks içerikli başlıklar çok diye değeri mi azalacak ayı sözlüğün. *
gecenin o saatinde uykusuz kalmayayım aman ne olacak * digitürk plus ile kaydederim sabah seyrederim dedim. gel gör ki dümbük digitürk cihazının bozulası tutmuş. sabah kalktım heyecanla baktım kayıt yok. hay bin kunduz dedim. neyse sonra ntv sitesinde videolar halinde seyredebildim.
sevemediğim bir gıda. kokoreç yerine pek çok fast food tercih ederim. değişik şehirlerde değişik mekanlarda denedim. yok ama bana uygun değil. aslında tüm sakatat çeşitleriyle aram iyi değil. başlık ta iyice garip ama. kokoreç sevmeyen insan ne lan. sanki çok muhteşem bir gıda herkes sevmeli de biz eksik kaldık. başlık mı sıçalım şimdi. domates sevmeyen insan. karpuz sevmeyen insan. otu boku sevmeyen insan.
zor bir hayatı göreceli olarak daha zor bir hayata çevirdiğini düşünüyorum. evet erkek ruhunun fazlalıkları olan memelerinden kurtuldu. sanırım rahmi ve yumurtalıkları vesaire de alındı. o bölgeye penise benzer içinde kemik olan kas deri bileşimi konuldu. tamam artık ayakta işeyecek. artık kadınsal dertleri olmayacak ağda adet gibi. eee ya sonra. tekrar ediyorum penise benzer bir şey penis değil. hep ereksiyon da gibi. ama hissiyat yok. yani önünde duran bir kitle. ya seks? partnerleri keyif alacaktır elbette. kendisi de psikolojik olarak mutlu olacaktır ama sadece bir süre. önünde ki kitleden bir şey hissedemeyeceğine göre ilerleyen zamanla sıkıntı duyacaktır. seks elbette tamamen fiziksel bir durum değildir. psikolojik tamamlayıcısı olmalıdır. ama olamayacak orgazm durumu bozacaktır. zor çok zor.
sadece soğumak değil tiksindim demek lazım. çok kolay değil mi orospu çocuğu hepsi 10 harf. tıklıyorsun klavyeye çıkıyor. kimisi coşup yazıyor kimsi de ortalık daha da karışsın diye yazıyor. çok kolay. sanal erkekler işte. hem mevzulara bak. o akmış o kokmuş. eee sonuçta ne olmuş. yine çekiyorlar hepimizi birden çukura. kim mutlu olacak ki bu karmaşadan.
orta okuldan beri sevdiğim erkeği liseye geldik hala seviyorum. lise bitecek bir aya ama ben onu nasıl unutucam ve ya o bir başkasıylayken ben nasıl dayanıcam bilmiyorum. salak ergen kızlar gibi internette onu kendime nasıl bağlarım diye bir sürü yazı okudum, en sonunda erkeklerietkilemeninyollari.net sitesinde tavsiye edilen onu elde et isimli kitabı buldum. aldım, umarım faydalı olurda biter bu azap...
feminenler sakın yazmasın cümlesinde rahatsızlık veren kelime "sakın" mıdır? feminenler yazmasın deyince daha mı uygun olacaktı. her iki şekilde de neden kırıcı oluyor ki. feminen yani doğuştan erkek cinsiyetli olup, hali hazırda erkek cinsel organlarına sahip olan, ancak duygusal ve veya fiziksel olarak kadın olmaya çalışan ve veya özenen eşcinsellerle herkes seks yapmak ya da tanışmak zorunda mıdır. nedir yani bu durum. benim gibi iri kıllı şişman bir eşcinsel ile nasıl ki kimse tanışmak zorunda değilse aynısı herkes için geçerli. yani kimse kimseyle tanışmak yazışmak düzüşmek zorunda değil. bu durumunu da istediği gibi yazmakta özgür. pek çok kişide şişmanlar yazmasın diye belirmiştir. ya da benzer istenen ya da istenmeyen durumlar yazılmıştır. bu isteklerin kökenin hakkında sayfalarca yazabiliriz. ama sonuç değişmez. herkes kendi keyfine bakar, kendi hakkında yalan söyler ya da söylemez. kime ne? kime neyi ispat edeceksin. hem de hangi hakla bu işe bulaşacaksın. öte yandan başka bir durum var. anlaşılan ayısözlük feminen erkek eşcinseleri koruma ve kollama derneği gibi çalışıyor. bakıyorum da bu tarz başlıkların altı tü kaka laflarıyla dolu. ben buradan tekrar yazayım da her yazdığım benzer yazılar gibi ortalama 10 eksi alayım ve eksik kalmayayım.
her şey bir yana, aşk meşk bir yana. bazen deriz ya kalbimin yarısı nı o aldı falan filan. aslında çocuğunuz varsa kalbiniz zaten onda oluyor. beyniniz fikriniz de onda oluyor. bazen düşünüyorum çocuğum var ve çalışabiliyorum, araba kullanabiliyorum. insanın beyninde devamlı bir nokta nabız gibi atıyor. iyimi mutlumu sağlıklı mı ??? hayat o andan, yani çocuğunuz olduğu andan itibaren tamamen değişiyor ve asla eskisi gibi olmuyor.
sabah ereksiyonu malum. sebebi ise, gece boyunca biriken idrarın baskı yapması. pek sevmem, hani hazır kalkmışken indirelim muhabbetini. sadece o değil, ağzın yapış yapış, gözler yarı açık. bakmamak lazım porno filmlere, insan uyanınca rezil bir halde oluyor. en iyisi yıkanmak, dişleri fırçalamak, bir kahve içmek ve kendine gelmek. *
eşcinsel imam, öğretmen, doktor falan filan. eşcinsellikle işin alakası nedir ki? imam olması yani işinin din olması seks hayatı yok demek değil ki. sen ben nasıl eşcinselsek onlar da aynı şekilde eşcinsel. hayatlarının merkezinde din olması içsel arzuları her zaman engellemiyor işte. tanıdık gelmedi mi size de? aynaya bakın göreceksiniz.
dilerim ki bu sözlükte lezbiyen yazar olmasın. hiç olmasın. ben sözlükte sadece bir yazarım elbette, ne yöneticiyim ne de başka bir şey. temennim budur.
kişi her hangi birini sevmek ya da sevmemek zorunda değildir. her hangi bir eğilimi yönelimi beğenmek ya da beğenmemek zorunda değildir. örneğin ben, saygı duymadım da ne yaptım yoldan geçerken saldırdım mı? ya da hoşlanmadım da ne yaptım. bu benim hayatım, beğenmediğim herhangi bir şeyle temas kurmamak ta benim seçeneğim. "kıllı götlü göbekli adamlar utanmadan sevişiyorlar" lafı az duyulmadı. pasif olandan bana ne, aktif olandan bana ne. kimin neresine ne girer çıkar bana ne. ayı olmak benim için özel bir durum, kadınsı olmak ise bir kusur. ben eşcinsel olmayı üçüncü bir tercih olarak görmüyorum. benim için ya kadın ya erkek var. erkeksi ya da kadınsı olmak kusur. kusur da, bana ne yine. seks yapmam o kadar. hayatımı tehdit eden bir kusur değildir. bu konuların tekrar tekrar açılması kendi içini anlayamayan, yüksek ihtimalle ya yaşı ya da zeka yaşı yetersiz kalan arkadaşlara ve şakşakçılarına malzeme olsun diyedir. bana iki yüzlü, riyakar diyen şahsı bekliyorum. neden üstüne alındın diyecekler için, benim yazdıklarımdan alıntılarla dolu. merak ediyorum, cidden merak ediyorum. bu sanal cesaretliler ne kadar gerçek cesaretlidir. istediğime istediğimi söylerim. bana göre kadınsı olmak kusurdur. bu kadar. çirkin demem. herkes kendine göre güzeldir. ama kusurdur.
hadi bunu zorla olsa da hak vereyim biraz. eşcinsel bile olmayan birileri neden yazardır? okusun herkes elbette. ama neden yazıyor. neden hoş ya da boş deme hakkı var. burası belli bir gurubun yaşamlarını anlatmak için var. eee ne işi varmış bu arkadaşların. sonuçta adresi yazdığınızda site açılıyor. gizli değil yazılanlar. benim için çok can sıkıcı bir durum. haksızlık bu.
yeni türeyen bir grup kişi. seks gibi temel bir ihtiyacı sadece ilişki içinde yaşamak isterler. bu bir tercihtir tabi, ancak asıl sorun kendileri gibi düşünmeyen insanları motor, orospu gibi tanımlamalarla anmalarıdır. onlara göre kendilerinden olmayan herkes pisliktir, ucuzdur, basittir. sürekli bir ilişki arayışı içinde olur bunlar. hep çok severler çok sadıktırlar ama sevgilileri motor çıkar onları aldatır. hep aynı hikayeyi yaşar zorla yaşatırlar. bu türlerden şiddetle uzak durulmalı, akılları başlarına gelinceye kadar toplumdan uzaklaştırılmalıdır. elbette ideal olan özel duygular yaşadığın biri ile seks yaşamaktır. ama bu durum da zorlanılmaz ki. hayat bu. herkes keyfi peşinde.
ne ilginç. aynı fikirdeyim. ayı sözlük adı verilen eşcinsel hayatın bir ayağını oluşturan bir topluluğun adıyla anılan sözlükte neden heteroseksüel yazar var. neden bizim yazdıklarımızı oylayabiliyorlar. neden nasıl ve ne şekilde anlıyorlar? ne anlıyorlar. mesela beni çeken şey bir erkeğin kıllı göğsü diye yazdığım da nasıl anlıyorlar. ne anlıyorlar ki. ne hakla beğenmiyorlar. bu sözlük bizim kendimizi ifade etme platformumuz değil midir. yüksek ihtimalle anlarmış gibi görünüyorlar. ben heteroseksüel bir erkeğin bir kadının neresini neden nasıl beğendiğini anlayamıyorum. o derece garip geliyor bana. kılsız ve yumuşak göğüsler mi? karides kokulu cinsel organları mı * bak anlamıyorum işte. yorumlarım da sert oluyor elbette. ama burası ayı sözlük. kılsız yumuşak meme seven heteroseksüel erkek sözlük değil.