horizonmersin

Durum: 5320 - 0 - 0 - 0 - 27.12.2024 01:17

Puan: 75928 - Sözlük Kevaşesi

12 yıl önce kayıt oldu. 4.Nesil Yazar.

nitimur in vetitum semper, cupimusque negata!
  • /
  • 266

akpzede

akp döneminin ileri demokrasi ortamında, yeni türkiye'nin güzelliklerini idrak edemeyen nankör ve hain muhaliflerin düştüğü durumu ifade eder.
kazazede ve depremzede olmaktan daha zor bir durumdur, çünkü, her türlü doğal afetten daha yıkıcı etkiler yaratabilen başka bir güç çarpmıştır onları: faşizm!

fatih portakal

sosyal medyada ciddi tehditler alan muhalif yurttaşımız.
gerçek bir akpzede!

uyuyan sevgiliyi izleyen salak sevgili

salaklıktan değil de, aşıklıktandır o...

kaju

tadını bir türlü sevemediğim.
onun gibi ağaçta yetişmiş olmasa da, yerde sürünen yerfıstığını tercih ederim...

determinizm

gürültü kirliliği

hava, su ve toprak kirliliğinin yoğun olduğu toplumlarda, gürültü kirliliği de şiddetli düzeydedir.
çünkü, doğaya değer vermeden kentleşmeye ve kentlileşmeye çalışan kültürlerde, insanlara da değer verilmiyor demektir...

tiyatro

pembe koğuş

nazilerin toplama kampı uygulamasından hiçbir farkı olmayan bir sikimdrik proje!
koğuşlarda yoğuşasıcalar!

(bkz: koğuş)
(bkz: askerlikte seks)

koğuş

kışla, okul, tutukevi, hastane vb. kalabalık yerlerde, içinde birçok kimsenin yattığı veya barındığı büyük oda. *

(bkz: askerlikte seks)
(bkz: pembe koğuş)

ayırmadan sevijen

sadece homojen dergi sloganı değil, tüm lgbt bireylerin topluma haykırışı!

homojen dergi

ilk tepkim, mamma mia! oldu.
özellikle naringergedan, nikimsi ve hepberabear'in yazılarını beğendim, fakat, aslında tüm yazarlarımızın katkısı etkileyici düzeyde...
hiç amatörce izler taşımıyor yazılanlar ve vurgulananlar...
ilk sayı için katılım göstermiş olan yazar sayısı da müthiş.

yapabileceğim ya da yapmam gereken eleştirinin odak noktası, tüm fıkraların/makalelerin oldukça uzun olması.
ilerideki sayılarda devamı olan yazı serilerine dönüştürülebilirlerdi, diye düşünüyorum...
sanki, ilk sayı olduğu için herşeyin tamamını yazalım veya koyalım gibi bir heyecan patlaması gerçekleşmiş...

sonuç olarak, harikasınız arkadaşlar!

edit: yahu böyle sempatik bir slogan olamaz: ayırmadan sevijen! helal olsun yaratıcısına!

sultan-ı yegah

bir şiir şairine, bestelenmiş bir şiir vokalistine ve bir vokalist de bir besteye bu kadar güzel yakışabilirdi...
topunun ruhu şad olsun!

her güne yeni bir paragraf

""bir öykücü, tuhaf bir varlıktır.
her şeye meydan okur, her şeyle dalga geçer, kendi hayatıyla bile.
bir hikâyeyi istediği gibi değiştirip gerçeklikten uzaklaştırır ve hayal ettiği gibi anlatır.
bir ikilem arasındadır. hayalleri ve gerçekler arasında gidip gelir. durmadan yeni bir şeyler katar, uydurur.
şunu bilin ki, dedikodularınız, söylentiler, onu eğlendirmekten veya diğer öykülerine malzeme olmaktan başka bir işe yaramaz."" --mukaddem, m. (1999). yürüyenler.

masa penisi

cinsel ürün sektöründe, gerçekten özgün bir ürün veya oyun adı olabilecek isim tamlaması.

dayak

ne insana ne de hayvana uygulanmasını onayladığım, korkunç eylem.
evde veya ailede öğreniliyor elbette...
sonra şikayet ediyoruz, kocalar karılarını niye dövüyor, çocuklar niye pısırık oluyor,...vb...
karakolda, orduda, ...vb. mekanlarda hala var olmasının nedeni, hala toplumsal kabul görmesi...

(bkz: çocuğa şiddet uygulayan ebeveyn)
(bkz: kadına yönelik şiddet)
(bkz: askerlikte dayak)
(bkz: sen askerde çok dayak yersin ha)
(bkz: karakolda dayak)
(bkz: karakolda kadın döven polisler)

halk eğitimi merkezi

- cumhuriyet'in ilk yıllarından günümüze miras kalabilmiş nadir değerlerden biri.
- milli eğitim bakanlığı'na bağlı olarak hizmet veren eğitim-öğretim birimi.
- her ilde mevcut olan ve birçok alanda ücretsiz eğitim hizmetleri verebilen kurum.
...benim gözümde, (ilköğretim ve lise eğitimi artık bittiği için bu ülkede) bu ülkedeki en değerli eğitim merkezleridir.

(bkz: halk eğitimi)
(bkz: yetişkin eğitimi)

çocuğa şiddet uygulayan ebeveyn

bu ülkede çok yaygın olan bir ebeveyn.
günahkar, vicdansız, bilgisiz ve tehlikeli bir anne-baba modeli.
nedenleri çok köklü, sonuçları da çok derin ve geniş bir alanda etkili.
dayağı yaşayarak büyüyen bireylerin tercih ettiği yöntem yine dayak oluyor.
sevgi gibi, aldıkça veresi geliyor bu lanet olası şeyi alanın!

keşke, devlet devlet olsaydı da, her evli çifte, çocuk yapmadan önce en az 3-4 aylık pedagojik eğitimi zorunlu tutsaydı!
işte bu noktada, yetişkin eğitimi ya da halk eğitimi çalışmaları ön plana çıkmakta.

askerlikte seks

hiç yaşamadığım.
gerçekten heyecanlı olmalı...

orduevi

ne siz sorun, ne de ben söyleyim...
yeryüzünde eşi-benzeri olmayan bir hizmet birimi.
günümüzde, yerlerini polisevi denilen mekanlar almakta...artık nedenini ve yansımalarını siz düşünün...
sanki başka mesleklerin erbabı insan değilmiş veya onların üretkenliğinin kritik yönü yokmuş gibi, eli silah tutanın düdüğü öttürdüğü bu garip ülkenin garip mekanlarından biri!!

askeriye kantini

orduevi denilen imtiyazlı mekanların bir benzeri veya parçası.
  • /
  • 266
  • /
  • 54

mavi vatan


zeynep dizdar


hiper enflasyon


izmir katliamı


edis'in poposu


kuş olup uçsam sevgilimin diyarına


ağaç budamak


ateş ölçer


ayaklar baş oldu


ne olacak bu memleketin hali


tarikat


çocuklara musallat olan şıhlar


only time


mea maxima culpa


obivan kenobi


şeriat ve kadın


böğürtlen


ab-ı hayat


çilek şarabı


tam rekabet piyasası


  • /
  • 54

murathan mungan

hani herkes arkadaş,
hani oyunlar sürerken.
kimse bize ihanet etmemiş,
biz kimseyi aldatmamışken.
hani biz kimseye küsmemiş,
hani hiç kimse ölmemişken.
eskidendi, çok eskiden...

murathan mungan

her ne kadar düştüğü söylense de, düştüğü yerin yüksekliği kolay kolay çıkılamayacak bir yerdir. mezopotamya üçlemesi adı verilen tiyatro oyunlarını yirmili yaşlarında yazdığı hatırlanırsa nasıl bir birikiminin ve hayal gücünün olduğu rahatlıkla görülebilir. özellikle geyikler lanetle oyunu roman, şiir, tiyatro, masal tadında okunur, seyredilir. böyle güzel bir şairi, yazarı kişesel zevkleri nedeniyle eleştirmek ve düştü, bitti, yok olmaya mahkum oldu demek bana göre insafsızlıktır.
şimdi ergen şiiri olarak nitelenen şiirlerini yaşı otuzun üzerinde olan hangimiz ezberlemedik ya da en azından okuyup ağlamadık. şairdir, yazardır, tükçeyi çok güzel kullanan ve konuşan bir entelektüeldir. türkiye'de yaşayan sanatçılardan kibrin en yakıştığı iki isimden biridir.(diğeri ismet özel) yazdığımı üç beş satırlık entryler de bile zilyon tane anlam bozukluğu, yazım hatası yaparken mungan'ı eleştirmek en azından benim haddim değil.

aşağıdaki dizeleri yazmış olan yazar, şair.

ölü bir yılan gibi yatıyordu aramızda
yorgun, kirli ve umutsuz geçmişim
oysa bilmediğin bir şey vardı sevgilim
ben sende bütün aşklarımı temize çektim

imrendiğin, öfkelendiğin
kızdığın ya da kıskandığın diyelim
yani yaşamışlık sandığın
geçmişim
dile dökülmeyenin tenhalığında
kaçırılan bakışlarda
gündeliğin başıboş ayrıntılarında
zaman zaman geri tepip duruyordu. ve elbet üzerinde durulmuyordu.
sense kendini hala hayatımdaki herhangi biri sanıyordun, biraz daha
fazla sevdiğim, biraz daha önem verdiğim.

başlangıçta doğruydu belki. sıradan bir serüven, rastgele bir ilişki
gibi başlayıp, gün günden hayatıma yayılan, büyüyüp kök salan ,
benliğimi kavrayıp, varlığımı ele geçiren bir aşka bedellendin.
ve hala bilmiyordun sevgilim
ben sende bütün aşklarımı temize çektim
anladığındaysa yapacak tek şey kalmıştı sana
bütün kazananlar gibi
terk ettin

türkiye'den siktir olup gitmek

sadece şu anda sol frame de olan dört başlık yüzünden bile normal bir ülkede normal bir vatandaş olarak yaşasam dahi düşüneceğim bir durumdur..

(bkz: karaman'da 45 erkek öğrenciye tecavüz edilmesi)

(bkz: 13 mart 2016 ankara patlaması)

(bkz: 13 mart 2016 sosyal medyaya erişim yasağı)

(bkz: recep tayyip erdoğan)

katlettiniz lan ülkeyi.. yaşanmaz bir yere çevirdiniz, nefes alırken bile insan yaşadığına sevinemiyor artık. söylenecek onca söz varken sadece susmak geliyor artık içimden. televizyonu her açtığımda, twitter'a her girişimde, whatsapp'a ta her bildirimde korkar oldum..yeni bir felaketin, bombanın, facianın, maden kazasının, tacizin, tecavüzün, faşizmin, insan haklarının hiçe sayılmasının, taksime her gittiğimde gördüğü her kıza laf atan, arkasından köpek gibi takip eden her bir insan evladından, birbirine küfreden futbol fanatiklerinden, milletin ahlakını kendi leş ağzına sakız eden her ahlak bekçisinden, hırsızından katilinden, adaletinden polisinden askerinden teröristinden siyasetçisinden milletin hakkını rüşvet için gasp eden her kamu personelinden ötürü lanet olsun lan bu ahlaksız ülkeye bu bencil dünyaya..

sahi gitsem nereye gidicem lan sanki? ekvator'da bir yağmur ormanında ya da çölde bedevilerle beraber mi yaşıyım? alaska'da penguenlerin arasına mı yerleşiyim? ya da boğaz köprüsünden insanların gözü önünde kendimi boşluğa mı bırakıyım? ne yapayım lan ben?

bilmem kaç bin yıllık dünya tarihinde doğa doğa bu zamanı mı buldum insan olmak için? ya da niye insan olarak geldim lan ben bu tükürdüğüm dünyasına? avının peşinde olan bir kartal olarak ya da avından kaçan bir ceylan olarak niye gelmedim lan bu canına yandığımın dünyasına?

aslında en iyisi ne biliyor musun.. aç tv8'i izle survivor'u ya da bilmem ne izdivaç programını. düşünme hiç bunları, düşününce ne oluyor? üzülünce, kahrolunca ne oluyor? ne değişiyor? hayatında 36 dan sonra bildiğin 37 rakamı artık sana ne ifade ediyor? ne ifade etmeli??
bilmiyorum, sadece saçmalıyorum belkide..

son olarak da klişe belki ama bi hakkım varsa hiçbirinize helal etmiyorum ulan!

28 mayıs 2023 cumhurbaşkanlığı 2. tur oylaması

malumunuz cb seçimi 2'inci tura kaldı. başlığımızı açıp siz değerli yazarlarımızın isabetli yorumlarını alalım derim.

ayrıca bugünün bir özelliği var sayın okuyucular. 28 mayıs 2013, gezi parkı direnişinin başlangıcıdır. şimdi tam 10 yıl sonra bizi bir sınav daha bekliyor. hadi bakalım!

otel odaları

bir murathan mungan şiiri. gülden karaböcek ise eşsiz yorumuyla bu şiiri taçlandırmıştır. şiirde/şarkıda geçen, öyle kredi kartına sayısız taksitle yerleşilen, servisin ayağa kadar yapıldığı, sahte gülümsemelerin havalarda uçuştuğu otel odaları konseptinin dışındadır. burada duvar köşelerinde dışarıdaki arayışlardan eli boş dönenlerin hayal kırıklıklarından ağlar örülmüştür. ve yalnızlığın en saf halinden sınırsızca yararlanılabilir. çarşaflar, havlular sık değişir mi bilinmez ama yaşanmışlıkları yıkasan arıtamazsın bu odalardan. yumuşak yataklarda gömülmeyi seçenlerin yerini sert yataklarda acıya gömülmek zorunda kalanlar alır. ve gülden karaböcekin nefis yorumuyla odalar dolusu acı çöker üzerinize. ama iyi gelir.

yabancı bir erkekle sevişmek

ne kadar evrensel bir insan olduğunuzu, din, dil, ırk gözetmeksizin herkesle iletişim halinde olabileceğinizi dünya aleme göstermek için süper bir fırsat. seks için beden dilini kullanmanın, sadece tanışana kadar anlaşabilecek düzeyde dil bilmenin yeterli olduğu söylenebilir. ayrıca çekilecek kapris sayısı ülke dışına çıktıkça birçok nedenle azalabilir.

arabasına kasko yaptırmayan insan

condomsuz anal seks yapan insandan daha fazla risk almaktadır.

ben ibne değilim

ben ibne değilim.
ben tanrının heybesinden yer yüzüne düşen bir cennet tohumuyum.
toprağına alışmaya çalışan mor bir menekşeyim.
kırılmaya yüz tutmuş, buzdan bir kalbim ben.
ben ibne değilim.
ben soluksuz bırakılan altından bir deniz atıyım.
gelinlerin belinden 3 kez geçirilen kırmızı kuşağın sonuncusuyum.
bereket getirsin diye yere atılan narım.
ben sizin geleneklerinizin altında ezilen incecik bir ruhum.
hey, ben ibne değilim.
ben bir insanım!

iyi bayramlar

çokça sevildiğinizi hissettiginiz, huzura doyduğunuz, sağlığınızdan hiç şüphe etmediğiniz, keyfini sınırsız çıkarabildiğiniz harika bir bayram olmasını dilerim.

not; sürü misali sürüklenen insanlarca, salt ete ulaşmak için canlılara kıyımadığı bir bayram olmasını canı gönülden dilerim.

izmir katliamı

yaklaşık 2 haftadır izmir'deyim. insanlar pırıl pırıl, hayat dolu. her sokağında sevgiye ve şefkate doymuş sokak hayvanlarına rastlayabilirsiniz. böyle bir şehirde bunun yaşanması çok üzücü. hem aklı başında biri, masum ve muhtaç olana şefkatle yaklaşan insanlara nasıl kıyabilir?anlamakta zorlanıyorum. hayatta ne gayesi olabilir ki senin gibi birisinin? yaşamanı anlamlandıran hangi değere tutunabilirsin ki? çok merak ediyorum. sık kafana gitsin bence.

Toplam entry sayısı: 5320

görgüölçer

noel

romalı atalarımızın, paganizm ve mitracılık kökenli dinsel mirasının, hristiyanlığa girmiş geleneklerinin bir parçasıdır.
sözcüğün etimolojik kökeni biraz karışıktır. keltçe'den latince'ye uzanan bir çokköklülük vardır.
yeni güneş ve yeni haber gibi anlamlar taşıdığı düşünülmektedir.
hristiyanlıktan çok önce, 25 aralıkta kutlanmakta olan büyük bayram, güneş tanrısının doğum günüdür.
daha sonra, hristiyanlığa geçmekte olan roma halklarının eski inançları ile yeni inanç arasında köprü kurmak ve uzlaştırmacılık yapmak amacıyla ( senkretik, senkretizm), birçok eski bayram ve kutsal gün, yeni inanç sistemine aktarılmıştır.
iyi ki de yapılmıştır.
insanlık ve uygarlığımız, böylesine birbirine yakın ve birbirini doğurmakta olan bir felsefeler zinciridir sonuçta...tüm bayramlar bizimdir, hepimizindir!

şimdiden kutlu olsun, tüm anadolu ahalisine ve hristiyanlık inancındaki insanlara...

zeki müren

cinsel kimliğinin çok dışında ve ötesinde olan diğer kimliği, ona da sevenlerine de yeter de artar bile!
dünyada gelmiş geçmiş en büyük ses ve klasik müzik (bizdeki karşılığı türk sanat musikisi) üstadlarından biri olmuştur.
tüyler ürperten bir sesi ve o sesi kabak gibi ortada bırakmayan bir yorum yeteneği vardır!!
evet, tıpkı odtü mucizesinde olduğu gibi, bu korkunç toplumun çelişkilerine iyi bir örnektir zeki mürenimiz, nam-ı diğer sanat güneşimiz!

orduevi

ne siz sorun, ne de ben söyleyim...
yeryüzünde eşi-benzeri olmayan bir hizmet birimi.
günümüzde, yerlerini polisevi denilen mekanlar almakta...artık nedenini ve yansımalarını siz düşünün...
sanki başka mesleklerin erbabı insan değilmiş veya onların üretkenliğinin kritik yönü yokmuş gibi, eli silah tutanın düdüğü öttürdüğü bu garip ülkenin garip mekanlarından biri!!

naringergedan

yazdığını yaşatabilen, okuturken sarsabilen kişi.
sözcüklerin efendisi olmuş bir ulu kalemşör.

entropi

termodinamik yasalarından ikincisidir.

"canlılar belli bir andan sonra ölür; bilgisayarlar eskir ve evrendeki düzensizlik sürekli olarak artma eğilimindedir. bilim adamları düzensizliği entropi adı verilen nicelik ile ölçerler. sistemlerdeki düzensizlik arttıkça, entropi de ona paralel olarak artar. bununla birlikte faydalı enerji miktarı sürekli azalır. faydasız enerji (entropi) ise artmaktadır."

http://ayisozluk.com/lnk/a61702

meni yutmak

içilebilir insan sıvılarından birisidir yahu. anne sütü bir numara ise erkek menisi ikincidir.
çok eşli değilseniz, uzun bir zamandır birlikte olduğunuz ve sağlıklı olduğuna güvendiğiniz sevgilinin sütünü tüketebilirsiniz. aroması ve kokusu, er kişinin beslenme alışkanlıklarına göre farklılık göstermektedir.

hollow earth teorisi

ne çürütülebilmiş ne de doğrulanabilmiş, hep arafta asılı kalmış gizemli teorilerden birisidir. türkçe'ye "delik/oyuk dünya" teorisi olarak çevrilmiştir.
yerkürenin iç kısmında büyük bir boşluk veya oyuk olduğunu ileri süren bu görüşe göre, gezegenin merkezinde var olduğu düşünülen eriyik bir magma kütlesi değil, yerküre üzerindeki manyetik alanın oluşmasını sağlayan büyük bir boşluk bulunmaktadır. ayrıca, bu boşluk içerisinde, "iç güneş"(inner sun) adı verilen bir enerji kaynağı da vardır.
bu teorinin var olduğunu savunduğu boşluğa giriş için belli mağaralar veya tüneller var olup, en geniş giriş noktaları, dünyanın kuzey ve güney kutup bölgelerindedir.
bir iddiaya göre, nasa'nın kutuplar için uzun bir süredir uyguladığı fotoğraflama ve uçuş yapma yasağının nedeni budur.

bu teoriye destek olarak bazı efsanevi dayanaklar da gösterilebilmektedir. örneğin, amerikan yerli kabilelerinin efsaneleri ile yüksek tibet uygarlığı'nın eski dinsel metinlerinde, yerkürenin kabuğu altında yaşayan ileri uygarlıklardan ve bilge insanlardan söz edilmektedir.

(bkz: şambala)
(bkz: agarta)

cinsel tercihini git evinde yaşa

"git evinde içkini zıkkımlan", "git evinde konuş ve yaz", "git evinde siyaset yap", "git evinde ateist ol", "git evinde sevgilinin elini tut" gibi faşist vecizelerin bir başka örneğidir.
kamusal alanın tüm farklılıklara kapatılmasını ve herkesin riyakarca maskelenerek davranmasını hayal eden totaliter zihniyetin göstergesidir.
sokaklar, caddeler ve meydanlar halkındır, bizimdir; belli bir zihniyetin veya silahlı gücün değil...
güya, çocuklarını ve gençlerini bizden çok önemsediğini göstermek isteyen faşist zihniyet, bula bula onların cinselliğini ve aşk yaşamını odağına almaktadır. bu durum, hayatın, demokrasinin ve insanlığın bittiği noktadır.
gençlerini bu kadar önemsediğini ileri süren binbirsuratlı riyakar zihniyet, öncelikle onların temel fizyolojik ihtiyaçları olan "iyi beslenme", "iyi koşullarda yaşama" ve "spor yapma" haklarına saygı gösterip tüm hassasiyetlerini ve paralarını bir akıtsın bakalım yiyorsa!!!
tanrıdan dileğim, yetersiz beslenen, bedenen ve ruhen yetersizlikler içinde yaşayan milyonlarca gencin elleri, aklı fikri onların kıçını ve zikini dizginlemekte olan sahtekarların yakasında olsun!!

türkiye'de akademisyen olmak

" madagaskar sahillerinde kürk manto tanıtmak" kadar işlevsizleştirilmiştir.
çünkü, 12 eylül faşizminin ilk hedefi olan "özerk ve güçlü üniversite" varlığına son verilerek, tüm üniversiteler, toplumun ihtiyaçlarından ve demokratik siyasal ortamdan uzaklaştırılmış birer hizmet birimlerine dönüştürülmüştür.
hala birkaç köklü üniversite var olma mücadelesi verebilmektedir.
akademisyenlik mesleği de, bazı idealist emekçi akademisyenlerin fedakarlıkları sayesinde kısmen ve zorla yaşatılabilmektedir (bir yoğun bakım ünitesi gibi)...

selahattin demirtaş

hdp içerisinde değerli bulduğum 2 isimden biridir.
türkiye siyasetçisi olma yolunda devam eder ve ülkenin başkanlık faşizminden kurtulmasına da katkı yaparsa, sivilleşmiş bir parlamenter demokrasi ortamında en kaliteli siyasetçilerden biri olacaktır.

suriyeliler

akp adlı örgütün, parlamentoda hesap bile vermeden 10 yıldır ülkemizde ağırlayıp yedirip içirdiği büyük göçmen topluluğu.
uluslararası hukukta veya mültecilik hukukunda yer almayan çok geniş haklarla donatılmış olup, ülkenin siyasal, ekonomik ve toplumsal yapısında geri dönülmez tahribata sebep olmuşlardır.
*)

meni yutmak

içilebilir insan sıvılarından birisidir yahu. anne sütü bir numara ise erkek menisi ikincidir.
çok eşli değilseniz, uzun bir zamandır birlikte olduğunuz ve sağlıklı olduğuna güvendiğiniz sevgilinin sütünü tüketebilirsiniz. aroması ve kokusu, er kişinin beslenme alışkanlıklarına göre farklılık göstermektedir.

ayı sözlük profiline çıplak fotoğraf koymak

ayı sözlük felsefesine ve yazarlarına yakıştırmadığımdır.
fotoğrafa müdahale yetkim olsa, mutlaka kaldırılmasını sağlarım.
burası, bilgilendirme, paylaşım ve örgütlenme sözlüğüdür....
diğer ihtiyaçlar için, başka mekanlar-alanlar-siteler kullanılmalıdır...

edit: *
*

sanat

buhran zamanlarında yönelmemiz gereken.
bireyin ve toplumun can simidi.
Henüz takip ettiği biri yok.