oğlum göster amcana çükünü
çoğunlukla çük kadar beyini olan insanların yetişmesine sebep olur. aile erkekliği çocugun bir organina sigdirip yücelterek bugunun erkek egosunu yaratmistir. o bamya kadar sey sunnet edilince ''adam oldu benim oglum darisi askere'' diyerek adamligi da çüke indirgemiştir. ayni aile kizinin eteğine şortuna da karisir çünkü kendi yetistirdikleri oglanin bile cinsellikten ileri bi beyinle yasamayacagini bilirler. cinsel sorumlulugun erkegin guzel bakmasini ogreterek degil kizin bacaklarini kapatmasinda bulan toplum,toplumumuz. bir şeylerin düzelmesi için temelden başlanması lazım.
blackberry android telefon serisine mektup
sevgili blackberry,suan piyasada olan q5 q10 z10 z30 telefonlarından z10u basima bela aldim. öncelikle o telefona 1400 tl verdigim icin once seni sonra kendimi affetmeyecegim. keske kutunun icinden curuk hiyar ciksaydi,en azindan tuzlayip yerdim. kamerandan baslamak istiyorum sevgilim, kamerana 5mp demiştin ama maksimum 2 ciktin, ön kamerana gelince zorda kalmadikca seni degil tost makinesini kullaniyorum,daha guzel anlarimi yakaliyor. sevgilim,senin o daha full goremedigim sarjini ve gotumden ayrilmayan sarj makinani sevim. flappy birdi kasan sistemini sevim. beni sinir hastasi ettin eski bebeyim nokia c3umu ozluyorum. onun o catir catir tuslarina kurban olmaya hazirim. seni balkondan atmadan kendi kendine bozulman dilegiyle...
kahvaltılık çikolataların ella elle ile bitmesi
çikolata olmanın fıtratı olmuş adeta bir alın yazısıdır. çikolata firması kurana -ella promosyonu gibi çoğalmışlar bende kurarsam burjuvella,evet
alpella
nutella
sarelle
peripella
sokakta kendi kendine şarkı söylemek
bazen kendimi o kadar kaptırıyorum ki klip bile çekiyorum.havanın durumuna göre şarkının moduda değişiyor ,çok yağmurlu bir gün de aklıma giderli karadeniz kızı konsepti geldi neden bilmiyorum eve volkan konak söyleye söyleye gitmiştim.
ilk sigara deneyimi
4 yaşındayken annem içirmişti bir daha içmeyeyim diye (aynı anne emziğimi de rakıya bandırıp veriyormuş) tabi ondan gizli sigaralarından birkaç kez daha fırt çekmiştim büyüyene kadar. sonra ilk ciddi içişim eski sevgilimin ısrarıyla olmuştu. şuan kullanmıyorum mutluyum
eşcinsel uygulamalar
lespark. tabiki kadından çok lezbiyenlerle grup hayalleri kuran hetero amcalarım işgal etmiş hatta bir öğretmenimin bile üyeliği var, tabi onu görünce hesabımı anında yok ettim
erkeğin orospusu
kadının orospusundan farkı yok, nereye çeksen oraya gider bu laf. en son tacizci sapık bir erkek için yüzüne bağırarak söylemiştim,''orospu''nun ağızdan çıktıktan sonraki hafifleme hiçbir şey de yok.
aşık olunabilecek bir kadının özellikleri
bu başlığın erkeği var kadını neden olmasın diyerekten başlatayım. kekoluğumu konuşturup 'imkansız olması' derdim de şimdi edebiyat yapmayacağım. şöyle rüya gibi gülen, her anının değerini öğretebilecek, az deli, hippi ruhlu olsa fena olmaz ha bi de milliyetçi insan iticiliği bu sınıfa da girer.
evde yapmaya çalışınca hüsrana uğranan şeyler
ağda tabiki. herkes sadist olduğumu söylese de ağdanın önünde bende diz çöküyorum
gö
aynı şey ''yu'' için de düşünülüyor. kelimelere oval bir anlam kattığı ve eski türkçeye ait olduğu araştırmlarda.
yumurta (oval)
yumak (oval)
yumruk(oval)
yumru(oval)
gibi örnekleri var
bıngıldak
annemin istisnasız her arkadaşının yanında anlattığı bebekliğimin özeti. ''kızımın bi bıngıldağı vardı var yaa kafasının yarısı bıngıldak bide atıyordu pıt pıt' korkuyodum beyni çıkacak sanıyordum haha'' repliğiyle akıllara zarar durumum.
mabel matiz
şu sıralar çok giderli olduğum müzisyen. evgeny grinko'nun 'valse'ine ben söz yazacaktım,hevesim kaçtı şimdi..
(yazdi)
ayı sözlük yazarlarından film önerileri
şu aralar tanıdığım tüm jeff buckley severlere önerim : '' tim buckley'den sevgilerle'' -sevmeyenlere de önerim gerçi-jeff in mimiklerini,duruşunu ver coşkuyu dedirtecek şekilde iyi oynamış penn badgley. güzel müzikler keşfetmek isteyen ve ayıracak 1.30 saati olanlara iyi seyirler
edgar allan poe
gotik edebiyatın bence en baba isimidir. daha birkaç dakika önce bir öyküsünün- kuyu ve sarkac - daha sonuna geldim. geçen sene de ''poetika''sını ''ulan bu da mı gol değil be'' diyerek bitirmiştim. şiirlerin de dahi yazarlık zekasını konuşturur. charles baudelaire'in de dediği gibi ''bizler adına acı çekmiştir.'' bu abimiz. ayrıca şiirlerininde melih cevdet anday çevirisi olanları da tadından okunmaz. az şizofren çokça deliyseniz ve kitaplarda kendinizden bulmak istiyorsanız şiddetle taağğvsiye edilir. ha bu arada "bir düşün içinde düş mü gördüğümüz yoksa göründüğümüz" hadi iyi okumalar.
fantastik sevişme mekanları
dark shadows da johnny deep - eva green i aklıma getiren başlık .'duvarın dili olsada konuşsa mı desem. zaten eva green'i de heyecanlandırmış biz öyle duyduk
attila ilhan
jorge amado
ayı sözlük yazarı olduğunu söyleyememek
bugün okulda entryleri okurken yanimdaki arkadaşımın telefonuma baktığını geç farketmemle toparlamaya çalıştığım durumdur. "sözlükleri takip etmeyi severim hehheh" edasıyla ve ardından gelen "hadi şimdide ekşiyi itüyü okuyalım hehehe" derken pek de imalı bakışlardan kurtulmayı başaramadım tabii.
rezil olmak
kalabalık yerlerde gülmeye başlarken hızını alamayıp atmaca, ayı, ördek sesleri çıkarıp tekrar bunlara böğürürken 50 yaşlarında horlayan amca sesleri çıkarmak da sevdaya dahil mi
türkiye'de ensest gerçeği
zorla ve istismar durumunda olduğunda istenmeyen seks işçiliğininde temelinde yatan sebeplerdendir. birkaç ropörtaj ve tanıklıkla emin oldum ki '' babam amcam yapacağına elin adamı yapsın '' mantığıyla birçok kadının kaçıp yanlış hayatlara sürüklenmesine sebep olmaktadır. ha tabi her iki tarafın rızasıyla bizde bir sigara yakar mutluluklar dileriz.