ysb223

Durum: 545 - 0 - 0 - 0 - 19.02.2023 21:36

Puan: 7538 - Sözlük Kezbanı

8 yıl önce kayıt oldu. 8.Nesil Yazar.

istanbul 20
  • /
  • 28

siyah saç

hayatımda bir kere boyadığım renk. saç rengim koyu kestane ama farklı tonlarda yansımaları var. herkes saç rengimi beğenirken. gittim önce platin boyadım sonra dayanamadım sırasıyla mavi, yeşil, kırmızı, pembe, mor boyadım sonra maviye geri döndüm en son tekrar açıp gri yaptım. bi ara da cart sarı kullandım. sonra annem normale dön yetmedi deyince koyu kestaneye boyadım. kızıl gibi oldu sarı alt tonlu olunca. sonra siyaha boyadım. ama kesinlikle akmıyor ve yıllarca kalan bir renk. iyi düşünülmeli. sonra da sinirlendim, kazıttım çünkü boya üstüne her gün fön, düzleştirici derken mısır püskülüne dönmüştü. şu an çene hizasına yakın doğal saçlarım var dayanamadım önden bir tutam pembeye boyadım ama böylesi doğalı çok daha güzel.

dayanamadım anlattım, belki boyamak isteyip de okuyan olur diye.

aşık olmak

adam var da biz mi aşık olmadık. herkes şrfsz olmuş, adi olmuş. temiz dürüst birileri de kaldı mı acaba diye hayatı sorguluyorum. acaba ben mi fazla zorluyorum? belki bi gün ansızın beni de gerçekten benim birilerini sevdiğim gibi seven biri çıkar. umarım.

sevgiliyle yemek yapmak

flörtleştiğim biri vardı , tam 3 ay flört ettik ve ben kısa süreli ailemin yanına gelince her şey bitti. gerçi 3 ay flört mü olurmuş diye düşünmüyor da değilim, neyse. beraberken yapmayı en sevdiğim aktiviteydi ki ben yemek yapmaya bayılırım. ha birde kucağıma uzanınca uyuyup kalmasına bayılıyordum.

bayram için ülkesine giden suriyeliler

geri dönememeleri dileğiyle

özlemek

artık tek özlediğim şey sigaram...

sevgili günlük

o kadar sıkılıyorum her gün bi ötekinin aynısı, sadece her gece içip içip dans etmek sonrasında bir sigara daha yakıp sonra bir ötekini yakıp yakıp dönüp durmak istiyorum.

namuslu yaşamanın çok zor olması

namus kişiden kişiye göre değişen bi kavram, ayrıca namus toplumun ahlak değerlerine göre şekillenir. o yüzden hangi şekilde namustan bahsediyoruz? amen bu arada. tanrı seni korusun.

sevgili arayanlara tavsiyeler

akışına bırakmak en doğrusu, illa karşındaki kişiyi çok beğendin ya da ne bileyim onunla sürekli vakit geçiriyorsun diye olacak değil ya. ayrıca öyle bi dönemdeyiz ki herkes gelsin biri beni bulsun, sevsin diyor. köşesine çekilmiş gelecek aşkını bekliyor. öyle olmaz ki, eğer niyetin kesinse ararsın, belli edersin tanıştığın insana. bir de gereksiz oyunlara gerek olmadığını düşünüyorum. örnek vermek gerekirse bi “seni seviyorum” demek ilişkiyi çok büyük boyuta taşıyor ya da telefon çalsın biraz başında beklediğimi sanmasın gibi gereksiz şeylere gerek yok. seviyorsan sevdiğini belli etmeli insan, karşılığını buluyorsan bu iş yürür, bulamıyorsan da üzülmeye deymez diye düşünüyorum ben.

jet black

sert, keskin siyahlar için kullanılan bir renk ismi. son dönemde telefondan saça, saçtan kıyafete bayağı revaçta ve ben gayet beğeniyorum.

seksten sonra fosur fosur osuran pasif

yani wcde bile yapmaya çekinirim ben ama bazende insan tutamayıp kaçırabiliyor. o yüzden açıkçası utanılacak daha farklı şeyler var diye düşünüyorum.

hornet

ilişkiniz güzel gidiyorsa ve görüştüğünüz kişi halen daha hornette takılıyorsa orada bi dur diyin, ben yapamıyorum. bari siz yapın sonra benim gibi tansiyon hastasıysanız tansiyonunuz 18-15 falan dolaşırsınız. normal zamanlarda da 15-11 görüyorum yani aklıma geldikçe. akıllara zarar

fiziksel aldatma vs duygusal aldatma

bence de duygusal aldatma daha acı verici. ikisini de yaşamış biri olarak bana daha çok koyduğunu hatırlıyorum. duygusal olarak aldatıldığınız zaman daha çok üzülüyorsunuz. başlık sahibinin de dediği gibi sizden de vazgeçmiyor çünkü. diğer aldatmayı ben nedense hissetmiştim çünkü ev dağınıktı ve belliydi bir şey olduğu, sorduğumda da söylemişti. defolup gittim o an. çok kırılmıştım. çok üzülmüştüm. ama diğerinde resmen depresyona girdim. aylarca sevdiğim adam bir başkasını seviyormuş, gözlerine aşkla, sevgiyle, muhabbetle baktığım adam meğerse başkasını düşünüyormuş, aklında başkası varmış.

ayı sözlük itiraf

keşke balkondayken her aşağı baktığımda kendimi atmayı düşünmesem, bu yüzden balkona çıkamaz oldum. bunca zaman uğruna didindiğim uğraştığım şeylerin elimden bir bir kayıp gitmesi çok canımı yakıyor. kendimi çok severdim, halen daha seviyorum ama kendimle savaş veriyorum. ben buyum neden beni kabullenemiyorsunuz ? ne yaptım size? bunca zaman uğruna savaş verdim. yetti artık. bunun sonu yok mu?

ayı sözlük yazarlarının şu an dinlediği şarkılar

ayı sözlük itiraf

ayı sözlükten sevgili bulmak

pek olacağını sanmıyorum. sonuçta insanlar buraya bir şeyler okuyup yazmaya geliyor. ama olsa ne güzel olurdu. kim istemez ki ? ben isterdim.

ayı sözlük günlük

yine uyuyamıyorum, geceleri artık iyice uyuyamaz oldum. sabah olana kadar oturuyorum. bugün çikolatamda yok ekmeğim de. acıktım, ne yapsam bilemiyorum gerçekten. her şeyden de öyle sıkılır hale geldim ki. yarın ankara’ya gidiyorum. izmiri’i ise hiç özlemediğimi farkettim şu iki haftada. belki yine ankara’da yeni biriyle tanışırım. bana yazanlar var ama artık onlardan da sıkıldım. biri aradığım gibi biri değil, diğeri ise sürekli direktif veriyor, öbürüyse evli. bu arada yanlış anlaşılmasın hiçbiriyle seks yapmadım. sadece yazışıyoruz. sadece birini 7 aydır tanıyorum ve görüşmüşlüğümüz var. öyle işte . hepsini engelleyip kurtulmak istiyorum ama bu da bi çözüm değil biliyorum. sadece onlara görüşmek istemediğimi söylemem gerekiyor , acaba o zaman bi yanım eksik kalır mı? neyse umarım her şey güzel gelişir.

starbucks'ta bardağa yazdırmalık alternatif isimler

ben hep ekin ya da aşkım gibi isimlere sahip olmak istemişimdir. bir dahakine yazdırayım bari.

hornet

insan bazen horneti bile özler mi? evet özlermiş. sözde izmir diye okumaya geldim. urla diye bi ilçenin onun daha uzak bi kısmındayım ben bile tarif edemiyoruö. yapacak hiçbir şey yok. canımmmm ankara’ma geri dönünce sırf eğlencesine yapacağım ilk şey horneti geri yükleyp hesap açmak olacak. net .

alttaki yazara soracaklarım var

bence kendi istediği gibi davranıp toplumun ne dediğini düşünmeyen insanlar. ben bi gay olarak acaba ben böyle yaparsam diğer insanlar da acaba benim gay arkadaşıma ya şu şöyle yaptı nasılsa diğeri de öyledir der mi acaba diye hareketlerime dikkat etmeye çalışıyorum. umarım anlatabilmişimdir.

sürekli bi sıkılma ruh hali içerisindeyim, acaba gerçekten ne yapabilirim , ne yapsam beni mutlu eder?
  • /
  • 28

uzun süreli ilişki

"ilişki emek istemez" diyebilen kişilerin cidden kaç düzgün ilişki yaşayabildiklerini, bu ilişki dediklerini kaç zaman kazasız belasız, saygı sevgi sınırları içerisinde götürebildiklerini merak ettim. varsa öyle kolay ilişki, açıklasınlar sırrını da bizler de faydalanalım.

benim tecrübem şu ki, ilişki gayet karşılıklı emek, fedakarlık, anlayış, özveri, gerektiğinde geri adım atmak, gerektiğinde suyuna gitmek vs. tarzı davranışlar gerektiriyor. öte yandan bunu sevdiğinizden, güvendiğinizden ve içinizden öyle geldiğinden yapmanız gerekiyor. eğer ilişki için gerekli o emeği kasarak, istemeyerek, zorla, lanet ede ede yapacaksanız, işte o ilişki gitmez. emek vermek ile zorlamak arasında bir fark var, o karıştırılmış sanırım.

uzun süreli ilişki

sağlaması zor olan ilişki türü. eşcinsel ilişkilerde daha da zor. eşcinsel ve türkiye'de yaşanan ilişkilerde katmerli zor. ama olmaz diye birşey yok. bana göre eşcinsel bir ilişkiyi uzun süre götürmek istiyorsanız, karşılıklı sevgi, saygı, cinsellik vs. tarzı her ilişkide uyumlu olması gereken durumlar dışında üç önemli koşul var. bunlar:

1. cinsel kimlikle barışık olmak. iki kişinin de kendi eşcinsellikleriyle barışık olmaları gerekiyor. kendi cinselliğiyle barışık olmayan biri, sürekli olarak gitgeller yaşayacağından, kafası acaba karşı cinsle olsam nasıl olurduya sık sık gideceğinden ve gerek kendi içindeki gerekse dıştan gelen baskılara dayanamayacağından, o ilişki uzun süremiyor. türkiye eşcinsel ortamında böyle insanların sayısı maalesef az.

2. ekonomik özgürlük. tercihen her iki tarafın da kendi ekonomik özgürlüklerine sahip olması, ilişkilerinde dış baskılara karşı göğüs germelerinde önemli. karşı tarafı da besleyen tek taraflı ekonomik özgürlük de olabilir tabii fakat bu ilişkide uzun vadede dengesizlik yaratıp sıkıntılara yol açabilir. böyle bir durum, bir kariyer perspektifi varsa bir süre tolere edilebilir herhalde, mesela ilişkidekilerden biri üniversite öğrencisi olup okulunu bitirmeye çalışıyorsa. ekonomik özgürlük derecesi sağlamanın ötesinde bir miktar daha fazla maddi imkansa işleri daha da kolaylaştırır.

3. büyükşehirde yaşıyor olmak. hatta tercihen yurtdışında yaşıyor olmak. herkesin birbirini tanıdığı, mahalle baskısının tavan yaptığı bir şehirde, eşcinsel bir ilişkinin fazla şansı yok. hatta aslına bakarsanız türkiye için herhalde istanbul, ankara, izmir, antalya falan gibi kim kime dumduma yaşanabilecek bir kaç yer dışında herhangi bir yerde çok zor.

ayrıca kişisel gözlemim olarak "aktifim de aktifim" diyen tipler, toplumsal cinsiyet kalıplarını aşabilmiş tipler olmadığından, bu tip insanlarla da uzun vadeli bir ilişki pek mümkün olmaz. toplumsal kalıpların dışında bir ilişki yaşayacaksanız, her iki tarafın da bir zahmet az buçuk liberal düşünebilen kişiler olması lazım.

bunun dışında uzun süreli bir ilişkinin başka pek çok gereksinimi oluyor elbette ama bunlar daha tüm ilişkilerde ihtiyaç duyulan birşey. ha tabii bir de sizin durumlarınızı farkedince sizi öldürmek için peşinize düşmeyen bir aileye de ihtiyaç var burada maalesef.

not: evlilerle kurulan evlilik dışı ilişkiler bu yazıya konu edilmemiştir.

aids'e rağmen korunmadan seks yapmak

grip ile yaşama isteği gibidir. bu kadar salak bir hastalığa yakalanıp, takır takır öksürmek ve bi şeyi başaramayan kendinden gurur duymaktır. her gün öksürür, halsizdir ancak gribinden gurur duyuyodur. gripfobik sizi. ben o kadar elitim ki anlamıyorsunuz beni.

ne kadar saçma geldi di mi grip örneğini verince.

ayı sözlük günlük

bu gün yaşadığım basit bir olayla hayat bana çok ihtiyaç duyduğum bir konuda ders verdi. kelimelerle ne kadar ifade edilebilir bilmiyorum ama bu hissi yaşayan birinin mutlaka anlayacagina inanıyorum.

otobüste giderken çok hoşuma giden bi tip bindi. içimden keşke yanıma otursa diye geçirirken yaklaştığını gördüm. bana bakıp selam vermeden yan koltuğuma oturdu. eski sevgilime çok benziyordu bi de. ben de acaba huyları da benziyor mu diye kafamda adamı çözmeye çalışıyorum nasıl biri diye. ya bi şey sorsa bi yerden muhabbet açılsa falan diyorum ama yok. telefonu çıkarıp batak oynamaya başladı. buraya kadar sıradan şeyler ışte. ders aldım dediğim nokta; kafamda adama bi dünya çizdim. o dünyada ne kadar yerimin olmadığını hesapladim. yakın çevresinin ne kadar şanslı olduğunu düşündüm. büyüttükçe büyüttüm kısacası. ben bunları düşünedururken otobüs viraja girdi adam koridora doğru kaymaya başlayınca ben de kolundan tuttum düşmesin diye. sonra bana bakıp tutunamadim deyip gülümsedi. gülümserken ağzına baktım dişler sapsarı ve ön dişinden biri çürük yanındaki yok. diğer olanlar da sap sarı. bir anda yere göğe sığdıramadığım beyefendi gözümde bekçi ahmet amcaya dönüşmüştü. hislerin bizi ne kadar yanılttığını farkettim. yıllarca eski sevgilim için de herkes benim gibi görüyor hissiyle cekmedigim huzursuzluk kalmadı. oynadığı okeyden kiskanacak kadar saplantı yapmıştım. şimdi daha iyi anlıyorum bütün insanların sıradan olup sadece onlara yukledigimiz anlamlarla yucelttigimizi.

hornet

horneti ne amaçlı kullandığınıza göre değişir. türkiyede kullanıcı kitlesi fazla olduğu için diğer uygulamalara göre daha iyi. tek olumlu yanı bu. eğer yalnız yaşıyorsanız, fit bir vücudunuz varsa, ap iseniz (hedef kitle daha geniş), sadece seks istiyorsanız evet güzel uygulama. amacınız, beklentiniz bu olsa bile profilde yazanları okumadan yazan, bomboş profillerle sizden kilitli foto bekleyen, slm nbr den sonra ölüye yatan, sohbet çok güzel giderken birdenbire engelleyen, görgüsüz, iki kelimeyi bir araya getiremeyen, söz verip de sizi eken, aktifim deyip pasif çıkan, pasifim deyip de aktif çıkan, vücudunu ve uzuvlarını gerçek dışı çekip sizi foto ile yanıltan, durduk yere cinsel organlarını atan vs vs bir sürü daha sayamayacağım saçma sapan davranışları yapan dengesiz insanlarla dolu. evet bu insanları engellemek çok kolay ama yine de zaman ve enerji kaybı. sadece hornet değil isterseniz heteroseksüel olun ve tinder kullanın orda da emin olun ortam aynı. hiçbir fark yok. dünyalar güzeli bir kız arkadaşım (hiçbir erkeğin reddetmeyeceği) tinderden 60 kişi ile buluştuğunu ve hepsinin de seks için görüşmek istediğini söyledi. kızcağız da yanaşmayınca tabi kızla bir daha görüşmediler. hayatınızda sevdiğiniz, değer verip değer gördüğünüz birileri varsa lütfen ama lütfen bu uygulamalarda takılmayın. değmez.

carol

en sevdiğim iki filmden birisidir.

duygusal açlık

duygusal açlık sonucu ölümü bekliyorum

düşün ki o bunu okuyor

alçak adam, alçak adam, alçak adam...

yalnız yaşamak

yalnız yaşayan herhangi bir insanla bir gayin hiçbir farkı yoktur. o yüzden yalnız yaşayan gay başlığını protesto ederek buraya yazıyorum.

şuan ki şartlarımla yapamadığım ama bir gün yapacağıma inandığım eylem. kendi başına yaşamak. sadece sana ait bir yer. çok güzel olsa gerek. yalnızlık çoğu zaman sevdiğim bir şey değil ama bir evi paylaşması da çoğu zaman zor.

kendi evimin içinde kendi mutluluklarımı yaratacağım günler umarım bir an önce gelir. şuraya yalnız yaşamakla ilgili şu güzel illüstrasyonları bırakıyorum






sevişirken dinlenecek şarkılar

Toplam entry sayısı: 545

ayı sözlük erotik erkek fotoğrafları kampanyası



alırım bi like’ınızı

50 kilo aktif gay olur mu

niye insanlar birbirlerini kalıba sokuyor anlamıyorum. yok kıllı yok kılsız yok çok zayıf yok çok şişman. yok ondan pasif olmaz çünkü kıllı yok ondan aktif olmaz çünkü çok zayıf. geçin bunları hangi devirde yaşıyoruz. ben de 50 kiloyum takıldığım zaman ap takılıyorum hiç kimse de diyemez yani kıllısın zayıfsın ap olamazsın oranı buranı değiştir diye. kapı orada beğenmiyorsan başkasını bul. yapmayın kendinize bu işkenceyi hayatta daha değerli şeyler var.

ysb223

ben bir loser ya da ne bileyim öyle basit bir insan olmadım hiçbir zaman. kendi düşüncelerimi de kimseye empoze etmiyorum, isteyen katılabilir, isteyen katılmayabilir herkesin kendi düşüncesi, iradesi var sonuçta . neyse sadece şunu söylemek istiyorum hayattan zevk almaya ve kendimi geliştirmeye , boş durmamaya çalışıyorum. çünkü...

ı’m a queen, honey!!!
ı’m a bitch, honey!!!

ayı sözlük itiraf

kafa olarak mi yasliyim yoksa bedenen mi yoksa kendi yasitlarimin yaptigi seyleri mi sevmiyorum bilemiyorum ama ne bara gidip sabaha kadar eglenmekten zevk aliyorum ne de gece macka parki gibi yerlerde oturup bira icmekten. daha cok kahve icip sohbet etmekten, degisik yeni yemekler denemekten, yeni yerler gormekten hoslaniyorum. bir de empati kuramayan, karsidakinin ne hissettigini dusunmeyen insanlardan, dusunmeden cumle kuran aptallardan nefret ediyorum. sessizlik de bazen cok sey anlatabilir, iyi ya da kotu.

homoseksüellik tercih midir

ben de zamanında hep yemek yapmaktan, barbielerden, littlest pet shop hayvanlarından hoşlanırdım. hatta bazen annemin takılarını takıp kıyafetlerini giymekten hoşlanırdım ki halen daha giyinmekten, takılar takmaktan çok hoşlanıyorum. bu transeksüellik değil de ilgiyle alakalı. illaki gaysin diye “kızsal” şeyler yapmak zorunda değilsin, benim arkadaşım vardı gerçekten hani şu babaların dediği “benim oğlum errrrkek gibi” o tarzdı. ama şimdi konuşuyorum , kendisi çok naif çok kibar biri. ilkokul arkadaşım bana aşık olduğunu itiraf etmişti. (geçen sene söyledi)ilkokulda aşıkmış düşünün. kısaca eşcinsellik bir tercih değil yönelim ama bazı şeylerde etkilemiyor değildir, ben tacize uğramıştım ve halen daha annemler bilmiyor. 2. sınıftaydım ve 6 ya giden çocuk beni taciz etmişti. ağlayasım geldi şimdi. neyse ya böyle iştw.

ayı sözlük erotik erkek fotoğrafları kampanyası



alırım bi like’ınızı

aids'e rağmen korunmadan seks yapmak

oh be test yaptırdım çok uzun zaman olmuştu yaniii şöyle diyeyim hiv in ortaya çıkacağı süre geçebilecek kadar neyse, sonuç olarak hiv değilmişim ama bundan sonra eğer seks yaparsam korunurum ve bana acı bir tecrübe oldu. tanrı kimsenin başına böyle bir şey vermesin.


ayrıca not düşmek istiyorum buraya hiv kronik hastalık işte cahillikten bik bik konuşuyorlar diyen arkadaş ve diğer böyle düşünen arkadaşlar için bir şey söylemek istiyorum. bu ülkede herkes cinsellik açısından bilgilendirilmiyor ve/veya bir şeyler öğrenmeye üşeniyor sonuç olarak cahil kalınıyor bazı konularda ama şöylede bir şey var muhafazakar bir toplumda yaşıyoruz sonuç olarak.

neyse hiv her ne kadar kronik bir hastalıkta olsa sonuç olarak bir hastalık ve bana göre dikkat istiyor o yüzden insanları yargılamak doğru değil. ayrıca bugün test yaptırmaya gittiğimde hastanedeki hemşir bana “sen küçük değil misin bu yaşta seks mi yapıyorsun” gibi garipser rahatsız olurcasına ithamlarda bulunuyor ki haklı da kendince. o yüzden herkes rahat bir şekilde ben hiv taşıyorum diyemez yani.

eşcinsellikten kurtulmanın yolları

kendini asmak, kendini oldurmek, otenazi yaptirmak, kendini vurmak, kendini bombalamak... escinsellik hastalik degil ki kurtulasin, ha bazilari sonradan heyecan olsun diye cinsel degisiklik yapiyor onlar escinsel oldugunu dusunmuyorum tam olarak.

league of legends

teyzemin kızı oyuna yeni başladı ama oyuna hayvan gibi para yatırıyor. bi oyunu öğren, az bir şey oyna değil mi. yok! illaki o kahramanları alacak. başlayalı bi kaç hafta oldu şimdide 600 küsür lira yatırdı. ben acıdım.bana göre çok saçma ve gereksiz bir oyun. ne bileyim gidin onun yerine kitap okuyun en azından beyniniz gelişir.

eski yazarların sözlükten uzaklaşması gerekliliği

ayı sözlük erotik erkek fotoğrafları kampanyası



alırım bi like’ınızı

anoreksiya nervoza

ben de buna yakalanmaktan korkuyorum yani şöyle söyleyeyim şu sıralar yemek yemekten korkmaya başladım kilo alacağım diye. 56 kiloydum bi ara 51 kiloya kadar düşmüştüm. annem zorla bir şeyler yedirtiyor, artık ağlayacağım bu durumdan. evet yemekler çok cazibeli ama yiyince kendimi çok suçlu hissediyorum o yüzden artık hiç yememe kararı aldım. annem zorla yedirttiği için 3 haftada 1 kilo almışım bu benim için çok ama çok korkunç bir şey. aynaya baktığım zaman kendimi obez olarak görüyorum. lütfen buradaki kilolu kişiler yanlış anlamasın kimseyi aşağılamak için söylemiyorum ama ben kendimi çok şişman görüyorum, karnımda yemek yiyince oluşan ufak göbeği görünce ağlıyorum. bilmiyorum elimde olmadan yapıyorum , aslında biliyorum yanlış bir şey yaptığımı ama işte elimde değil. artık yemeklerin kalorisinide hesaplıyorum ve günde 400 kaloriyi geçmemeye karar verdim. bunları buraya yazmak istedim çünkü belki yaptığımın hatalı olduğunu düşünürüm ve normal biri gibi yaşarım, aslında ben normalim bence ben de hiçbir sıkıntı yok ya da ne bileyim birileri beni aydınlatır bilemiyorum. aklım çok karışık.

alttaki yazara soracaklarım var

bence kendi istediği gibi davranıp toplumun ne dediğini düşünmeyen insanlar. ben bi gay olarak acaba ben böyle yaparsam diğer insanlar da acaba benim gay arkadaşıma ya şu şöyle yaptı nasılsa diğeri de öyledir der mi acaba diye hareketlerime dikkat etmeye çalışıyorum. umarım anlatabilmişimdir.

sürekli bi sıkılma ruh hali içerisindeyim, acaba gerçekten ne yapabilirim , ne yapsam beni mutlu eder?

sosyal hayatta bakışarak koli bulmak

rezil bir sey bence. ulu orta yerde gelip tanimadiginiz insan sizinle konusuyor. tabii sevmediginiz tipte tarzda bi insansa. obur turlusu keyifli. bir cok kere basima geldi. bazen bayiyor ama adrenalin dolu.

sözlükçülerin en sevdiği oyunlar