siddhartha

Durum: 1335 - 0 - 0 - 0 - 29.04.2014 15:02

Puan: 19362 - Sözlük Kaşarı

14 yıl önce kayıt oldu. 3.Nesil Yazar.

Henüz bio girmemiş.
  • /
  • 67

pazar

tüm haftayı yoğun geçiren insanların kutsal saydığı gün.

mutluluk veren küçük şeyler

başlıkları alt alta okumak

·mutluluk veren küçük şeyler (2) ....
·stelyo pipis

nazan öncel

"gidelim buralardan dayanamıyorum" diye diye gittiğimiz şarkıcı...

ayı sözlük yazarlarının hayat fonunda çalan şarkılar

cemil ipekçi

twitter'da komik, bazen takdir ettiğim bazen de saf bulduğum paylaşımları var.

alttaki yazara soracaklarım var

söylemedim. yalan söylemek için daha zor şartlar gerekli

alttaki : en son hangi kitabı okudun?

eyes wide open

arada kalmışlığı, aşkı ve en gerçek "gay"liği hissettiren film.

arişa

can sıkıntısına birebir. ayrıca israil'e gitmek konusunda eyes wide open'dan sonra kararımda haklı olduğumu gösteren grup.

atatürk'ün gençliğe hitabesi

fazla militarist bulduğum sözler içermektedir.

oturmaya mı geldiniz

daha çok kadın ağzıyla söylenir.

my left foot

sol ayağım; yazar, şair ve ressam christy brown'ın gerçek yaşam öyküsünden uyarlanmıştır. jim sheridan'ın yönetmenliğini yaptığı filmde en iyi erkek oyuncu -daniel day-lewis ve en iyi yardımcı kadın oyuncu -brenda fricker- oscar'larını almışlardır

before night falls

javier bardem'e ve sonrasında johnny depp'e bir kez daha hayran bıraktıran filmde depp'in sorgu polisi rolü müthiştir.

sevişme süresini devletin belirlemesi

sekse dayalı bir yönetim şeklimizin olduğunu gösterir.

planlı sevişmek

cuma akşamından gelen sevgilinin pazar kahvaltısıyla son bulan sevişmenin zaman dilimi.

vals im bashir

israil'li yönetmen ari folman'ın senaristliğini ve oyunculuğunu da yaptığı film, altın küre ve cesar ödüllerinden 23 ödülü almasıyla da bilinen, ingilizce waltz with bashir, türkçe beşir'le dans olarak adlandırılan, uzun metraj bir belgeseldir.

arkadaşa aşık olmak

kaleye geçince karşı takımda olduğundan,ondan bile bile gol yemek demektir.

soğuk kazı

iş yerinde birhan keskin ile karşılaştığımda - o zaman istanbul'a yeni taşınmıştım- heyecanımı fark etmiş olmalıydı. yanına gittim ve siz birhan keskin'siniz dimi dedim. bana bakıp gülümsedi. evet ta kendisi dedi. kusura bakmayın, şaşkınlığımı mazur görün dedim. ben buralarda yeniyim ve insan sevdiği bir şairi görünce başka oluyormuş dedim. beyoğlu'nun bana bir süprizi oldu bu dedim. bir süre sonra yanına çağırdı. elimi tuttu ve adın ne senin dedi. çantasından "soğuk kazı" şiir kitabını çıkarıp, senin için bunu imzalamak istiyorum dedi. çok duygulandım. çok duygulandı. işte böyle bir hikayesi olan birhan keskin'in şiir kitabıdır.

bab'aziz

tunus'lu yönetmen nacer khemir'in tasavvuf yolundaki bir dervişin hikayesini anlatan "inanılmaz" filmidir. çölü gönülle eşleştirip aşkı bulmada farklı bir derinlik kazandıran-hissettiren uslubu insanı başka bir his dünyasına sürüklemeyi başarıyor.

bir şehri sevmemek

hiç bir anı kalmasın diye fotoğraf çektirilmeyen şehirdir ki üniversite için gittiğim "afyon" şehri bunlardan biridir
  • /
  • 67
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 1335

refugee

ellen degeneres

68 yaşındaki annemle her izleyişimizde değişmeyen "erkek gibi kadın, maşallah" övgüsünü alan ünlü kadın programcısı. george clooney ile olan bağından dolayı onu kıskandığım doğrudur.

sevgili

benim istasyonumda durmayacak bir tren.

fethullah gülen'e sorulacak tek soru

cemaatinizde cok gay var. gayler icin ne dusunuyorsunuz? bir fetva verebilir misiniz?

homofobik homoseksüel

dışarda aslan kesilir, yatakta süt dökmüş kedi.

ayı sözlük itiraf

-ilk okuldaki oğuz'a aşıktım. ama o inci'ye aşıktı. ben de onun inadına inci'yle oynardım. *

-ortaokulda burak'a aşıktım. sırf onun poposunu görmek için futbol maçlarına ben de katılırdım. oysa futboldan nefret edişim de ondandır. *

-ortaokulda bana aşık olan kızların mektuplarını ablama okuturdum, ondan cevap yazmasını isterdim, sanki ben beceremiyormuşum gibi. oysa sorun belli... *

-lisede mdr yardımcısının oğlu özgür'e aşıktım. başımı sıraya koyar onu izlerdim. beni bir gün yakaladığında, uyuyor numarası yaptım ama yemedi. bana gay misin dedi yok lan, siktir git sensin gay dedim. yıllar sonra ona aşık olduğumu söyledim. ne güzel dedi ama beni umursamadı...*

edep ya hu

mehmet anıl'ın inanılmaz tarihi romanı. mehmet anıl’ın son kitabı edep ya hû’nun kahramanı; bosna eyaleti avliya nüfusundan kendi halinde bir ailenin çocuğu iken alınıp istanbul’a getirilen, önce bir paşanın, sonra bir yeniçeri ağasının kapatması olan, atmeydanı’ndaki gizli bir fuhuş yuvasında, askerlere ikram edilen, duygulu, zeki, esprili kız ferhad'ın hikayesidir.

atatürk'ün gençliğe hitabesi

fazla militarist bulduğum sözler içermektedir.

ayı sözlük yazarlarının askerlik anıları

askerlik sayılmaz ama bir hafta gata'ya gidip gelerek, psikiyatr bölümünde sıramı beklerken, sorulan sorulara şaşkınlığımı gizleyememem, nerdeyse psikoloji bölümündeki tüm doktorlarla görüşmem, "eee sen gay'e benzemiyorsun nereden anlayacağız senin gay olduğunu" diyen doktora, " sizin de gay olduğunuz belli olmuyor, nereden bileyim sizin gay olmadığınızı" diye yanıtlamam, görüşmeyi bir hafta daha uzattı.
kadın olmak istemediğimi, hiç makyaj yapmadığımı ve kıllarımı çok sevdiğimi söylediğimde sanki bu yanıtları beklemeyen doktorun şapşal yüzünü hiç unutmayacağım.
tıp bölümünden mezun birinin, gay olmayı hala kadın olmakla alakalı-eş tutan bilim dersi almış ama hala evrimleşememiş -ki evrim teorisine inanmam- bu hayvanın nasıl da doktor olduğuna şaşırdığım...
bilmem kaç yıldızlı komutanın beni odasına çağırıp, sigarasını içerken, yanyan beni keserken sorduğu sorulara iştahla cevap verdiğim ve söylediğim her şeyde tutarlı olmama şaşıran -komutan mıdır nedir- kişinin alenen gay olduğunu hissetmem şaşılacak bir durum değildir.
hadi her şeyi anladım bir ritüel var ve herkes işini yapıyor ama -ulan ben gayim - buraya kadar gelmişim ve size anlatacağımı anlatmışım - beni askere alırsanız rahat durmam, sikerim koğuşu- dediğimde aktif misin diye soran doktora "neden sordunuz? siz pasif misiniz? diye cevaplamam "ahanda şimdi bittin olum sen" diye düşünürken doktorun sakin tavrı dikkatimden kaçmadı.
nihayetinde büyük gün 28 şubat'ta kurulun karşısına çıktığımda bir doktorun -çantanda makyaj takımı var mı? diye sormasına karşılık, bunu daha önce de söylemiştim. makyaj yapmıyorum. çantamda prezervatif var. malum, ateş almaya geldik, ne olur ne olmaz diye- şey ettim...
yok ya burası tamamen sallamasyon.
gerçeği şu : çantanda makyaj seti var mı dedi. ben de makyaj yapmadığımı. çantama bakabileceklerini söyledim. sadece kitap vardı. onlara göre bu da "gayce" bir hal tabi. sadece gayler kitap okur ya ...

ve ve ve sonuç:
hatırladığım kadarıyla 566 soruluk testi cevapladım. onaylandı.
ev,ağaç, insan kompozizyonlu bir resim yaptırdılar.yaptım. resmime bayıldılar. geçtim. onaylandım.
aile görüşmesine abim gelemediğinden, yengem geldi. olduğum gibi olanları söyledi. geçtim.

askerlik muaf oldum.
16 ocak'ta başladığım süreç. 28 şubat'ta son buldu.
gay olmasaydım da askere gitmezdim. bunu kullandım. kabul ediyorum.

anal seksle oruç açan eşcinsel

"başlığı açan arkadaşa iftar menümü tattırıcam"diyebileceğim bir başlıktır ki bu kadarına da pes diyebilinecek bir durumdur. *

ne adamlar gördük yatakta pasiftiler

sözüm ona sokakta, orada burada yani "dışarıda" erkekliğin kitabını yazan, bağıran, küfreden, maço takılan ya da ben " erkeğim ulaaannn!" tavırlarıyla kendini gösteren kişilerin dört duvar arasında nasıl miyavladıklarını * ifade eder.

ayı sözlük ikinci yazarlar zirvesi

telefonuma kaydettiğimi sandığım "zirve notlarım" olmadığından olan biteni yeniden yazmak zor. ancak kısaca :
dark bear 'in kişisel sorunlarını zirveye yansıtmasını sitenin editörü olarak hoş karşılamadım ama nezaketen anlayışla karşılıyorum. bunun yanısıra kendisiyle tanışmaktan keyif aldım. gayet kibar bir beyfendiymiş. hakkında konuşulanları asparagas olarak değerlendiriyorum. *
arascan dönmez'in mutlu olanlar parmak kaldırsın sorusu yıkıldığım andı. beni ancak sergilediği performansı ayağa kaldırdı. ne konuştuğunu bilen biri olduğunu hissettiremedi. *. kendisinin de bir yazısı olduğu k. kitabını çekilişte kazanan şanslı kişilerden biri oldum. *
zirve damla demircioğlu'yla tanışmama vesile oldu ve belki de yakında kendisiyle kısa film çekimlerimiz başlayacak. kısa filmlerimi kendisiyle paylaşacağımı ilettim. çok başka bir enerjisi var ki çok sevdim. *
özün süzen hanıma olan saygımı ifade ederken utanırım çünkü ben o kadar anlayışlı biri olamazdım heralde. içtenliğine, sabrına ve nezaketine hayran kaldım.
dedikodu olarak da şunu yazabilirim; ayı sözlük yazarlarının böyle önemli bir zirveye değil de vur patlasın çal oynasın gibi boş bir şeye hücum etmesi beni gerçekten düşündürttü. naringergedan anlayacağın üzerine ayı sözlük birinci istanbul fasıl zirvesine katılmayacağım.

damla demircioğlu'nun dediği gibi konuşmak, çok bilmek, çok yazmak su götürmüyor. icraat arkadaşlar, icraat görelim.
ayrıca başak hülya dağdaş hanımın konuşmasını da beğendim ki en çarpıcı vurgusu "eşcinsel olarak kendinizi bir bok sanmayın" o zaman herkes olamazsınız. yoksa hep bağırırsınız "eşcinseller vardır". zaten varsınız, mühim olan hayattaki duruşunuz. *
bir de son gözlemim şu, eşcinseller en az herkes kadar iki yüzlü.

atatürk'ün gençliğe hitabesi

fazla militarist bulduğum sözler içermektedir.

galatasaray

maçı aldıklarında taraftarlarının özellikle metroda aslan kesildikleri, küfürler yağdırıp metroyu salladıkları; yenildiklerinde de o aslanların süt dökmüş kediye döndükleri takımdır.

hülya avşar

ne çok iyi bir oyuncu ne de çok iyi bir şarkıcı ama her zaman kendinden bahsedilmesini sağlayacak kadar kesinlikle tam bir star.