lethallegend

Durum: 1747 - 0 - 0 - 0 - 09.09.2018 10:19

Puan: 25650 - Sözlük Kaşarı

8 yıl önce kayıt oldu. 8.Nesil Yazar.

henüz bi o girmiş.
  • /
  • 88

ayı sözlük 31 mart ayaklanma zirvesi

ayol neresi buz kesiyor? ben niye göremiyorum o buzları sibirya'da mıyız ayol? kış uykusu tatlı geldi heralde. kaldırın kıçınızı geliniz efenim. aa iki sohbet muhabbet edecez. canlanın biraz hayde. hem haftasonu hava güzel. bugünün kasvetine kapılmayınız.

bir gün herkesin eşcinsel olması

evet herkes bir gün eşcinsel olacak, geri kalan üçyüzaltmışdört gün boyunca da hetero olacaklar. böğğkk.

ömür boyu diplomatik pasaport

son torba yasa ile geçirilmesi planlanan, milletvekillerinin kendilerine yapacakları son kıyak. her şey bitti. ülkeyi düze çıkardınız. mükemmel bir ekonomi, eğitim ve sağlık sistemimiz oldu. milletin refahı arttı. herkes derin rahat bir ohh çekti. artık herkes zengin. bir bu kalmıştı. bunu da geçirelim de içimiz rahatlasın dediniz. bravo vallahi. bu zaman kadar bir çoğunu gördük de böylesini görmedik. adamların işi gücü kendilerine kıyak geçmek. yasalar bir tek onlar için var zaten. millete hizmet yerine kendi kendilerine hizmet ediyorlar.

demokrasi isteyen kafirdir

mardin artuklu üniversitesi rektörü prof. ahmet ağırakça'nın yayınladığı islam ansiklopedisi adı altında 6 ciltlik kitaplarında yer alan ifadeler. klasik din adamı kafasında bir rektör düşünün. bu adam üniversitenin başında bulunuyor ve sarık takıyor. zannedersin adam rektör değil imam. zaten imammış gibi davranıyor. herkesin her gün tecrübe ettiği islamcı terör örgütlerinin ağzıyla konuşuyor. akademisyenlere cüppe yerine sarık takmalarını öneriyor. herife bak herife. diyor ki demokrasi isteyen kafirdir. ulan siz değil miydiniz daha iki yıl evvel demokrasi için sokaklara dökülen. demokrasi bayramı yapıp 40 gün 40 gece sokaklarda nöbet tutan. şimdi ne oldu? herşey hep işinizi halledene kadar. köprüyü geçene kadar dayı geçtikten sonra yine ayı.

gökova körfezi'nin imara açılması

hah son olarak ayak basmadıkları bir yer kalmıştı dedik. ama gel gör ki bunların elinden ne havada uçan, ne karada kaçan kurtulabiliyor. her yerim amına koymaya gelmişler net belli. yeşil ve mavinin ender buluşma yerlerinden biri olan gökova körfezi ve çevresi bakanlar kurulu kararı ile imara açılmış. hatta deniz üstünde bile inşaata izin verilmiş. neymiş efendim yat limanı kurulacakmış. sıçın ağzına memleketein cennet diye bir yer bırakmayın bravo. istanbul'da yeşil alan bitti, sıra ege kıyılarındaki yeşile geldi. hadi bakalım.

doların 4 lira olması

mart ayı sonu itibarı ile dolar 4 tl'yi buldu ve aştı. ekonomi çohh eyi diyen zat-ı koyunlar hala durumun farkında değiller. ekonomi eriyor. yakında maaşları ödeyemez duruma gelirse devlet hiç şaşırmayacam. yunanistan'dan beter duruma düşeceğiz. enflasyon aldı başını gidiyor zaten. cari açık her geçen gün daha da büyüyor. ama gel gör ki devleti yönetenlerin hiç umrunda değil tabi durum. onlar ekndi cebini doldurmakla meşgul. bir yandan da suni gündemlerle milleti oyalama peşindeler. sonumuz hayrolsun mukadder abla.

banga bandhu şeyh mucibur rahman

ankara çayyolu'nda, eski başkan melih gökçek'in isim verdiği bir bulvar. şu sıralar bulvar sakinleri ismini söylemekte zorlandıkları için değiştirilmesi konusunda başvuru yapmışlar. böyle bulvar ismimi olur lan. manyak bu herifler ya.

jaws

jaws (1975), jaws-2 (1978), jaws-3 (1983) ve jaws-the revenge(1987) isimli 4 seri ile denizlerin korkulu rüyası köpekbalığını tv ekranlarına getirmiş film serisidir.
köpekbalıklarını ilk bu filmlerle tanıyıp aşık olmuştum. filmler boyunca hep jaws'ın taraftarı olmuşumdur. afişleri bile ürpertici derecede korkunçtur. insanın içine işler. korkulu rüyası haline gelir. her denize girişte acaba diye sorgulatır. mükemmel seridir.



deep blue sea

jaws'tan sonra izlediğim en iyi köpekbalığı filmiydi. bir de bununla beraber geçenlerde bir film izlemiştim. o da iyiydi. ama ismini hatırlamıyorum. neyse sonuç itibarı ile köpekbalıklarına olan ilgim, saygım ve korkum daha da pekişti bu filmlerle artık her denizde yüzmem esnasında altıma baktığımda kocaman bir karartı gördüğümde korkuyorsam bu filmler sayesindedir. teşekkürler warner bros.

insan harabesi

celal şengör'ün stephen hawking için söylediği söz. teke tek programına katılan prof. dr. celal şengör, hawking'ten nasıl tanıştıkları hakkında bahsederken insan harabesi sözünü kullanıyor. maksadının kötülemek olduğunu düşünmüyorum. çünkü konuşma esnasında ciddi anlamda saygı duyduğu belli. ancak kullandığı kelimeleri, bir insanın vücudunu hareket ettiremediği için kullanmış olması bile hoş değil.

bir eşcinselin heteroseksüelle evlenmesi

haksızlıktır net. hem de iki tarafa da haksızlık. iki taraflı da haksızlık. her türlü haksızlık. yapmayın etmeyin ne kendinize, ne karşınızdaki insana bir ömür boyu tutmayacağınız bir sözü vermeyin.

ayı sözlük 31 mart ayaklanma zirvesi

ooo haydi bakalım gençler, kimler geliyor bakıp da geçmeyelim, bir iki yazıp gelelim. bak gelmeyene çok büyük cezalar, gelenlere de güzel hediyeler var dark bear sağ olsun.

askerlik

üniformadan pek bir haz aldığımdan mütevellit, askerlik konusunda gitmeye tırssam da el mecbur gittim ve döndüm paşalar gibi askerlik yaptım. hani 28 gün askerlik yapan adam bile benim kadar rahat olmamıştır eminim. torpille falan da yapmadım haa. yok yani öyle torpil morpil bizde ne arar. torpilim olsa zaten işsiz olmam. neyse yani güzel bir anıydı. doğum günümü bile kutladım, pastamı kestim, afiyetle yedim. arkadaşlar sağ olsunlar pek bir özenmişler. bir de bana çaktırmamayı da iyi başardılar keratalar. gel zaman git zaman en nefret ettiğim kısmı, kışlaya gidip geri dönmek için haldır şaldır boş boş dolanmak zorunda kalmaktı. normalde devlet dairesinde yaptığım için askerliği, kışlaya gitmek zul gelirdi. neyse yaptık işte bence gayet zevkliydi. hele ki acemilikteki banyo sırasındaki çıplak adamlarla aynı sırada beklemek offf yani. göz banyosu resmen.
e tabi herkes benim gibi yapamadığı için askerliği, gitmek istememelerini anlayabiliyorum. neyse hayırlısı be gülüm. herkesin bahtına gül dünya...

fight club


şu vücut şekline sahip olmak için kaç delikanlı heba olup gitti güzelim salonlarda. ahh ahh. bir dönem gençliğine yazık oldu.

cemil ipekçi

nereye kayboldu bu muhterem yalaka modacı bey. hiç görünmüyor ortalıkta. ne ramazan yemeklerinde, ne twitter aleminde yok yani. hayırdır ülkeyi mi terk etti yoksa. her fırsatta osmanlı desenlerine dair defileler düzenleyen ipekçi kardeşi çok özledik be yaa. bir çıkıp ortalığa iki saçmalasa ya.

hiç yurtdışına çıkmamış olmak

ayy vallah ben de çıkmadım ayol. vallahi çok eziğim. suriyeliler bile yurt dışındalar amk. bugün çok saydım sövdüm suriyelilere. alınmasınlar aslında onlarla bir derdim yok. benim derdim başımızdaki şaklabanlarla da işte sövmek bile suç olduğu için günümüzde bunlara, suriyeliler nasipleniyor malesef.

fakirliğine bakmadan çocuk yapan insan

avrupa birliğinden suriyeli kelle başına 1600 lira para verdiklerini hesaba katarsak, adamların çocuk yapmamak için herhangi bir sebepleri olmadığını görebiliriz. dilenmek için bile çocuk yapıyorlar. 5 kişilik bir ailenin toplam geliri benim aylık toplam gelirimin 3 katı amk. yemin ederim türk vatandaşlığından çıkıp suriyeli olmak var da işte yediremiyor insan kendine bunu.

yerli ve milli suriyeliler yetiştirilecek

isminde hayır olmayan gelişme. yerli ve milli suriyeli ne lan? böyle saçmasapan bir tanımlama olabilir mi? suriyeli dediğin adamlar nasıl milli olabilir? yani kıçından söylem uydurmak diye buna denir herhalde. ayrıca suriyeli yetiştireceğine %20 leri bulan milli genç işsizlik oranını düşürmeyi deneseniz. daha çok istihdam alanı açsanız. ülkenin ekonomisini sadece inşaat ve vergilere yıkmasanız mesela? çiftçiye mazotu ve yemi ucuzdan verip tarımı desteklesen mesela? sanayide yan parça uygulamalarını desteklesen mesela? üniversitelerde bilimi desteklesen mesela? yani suriyelilere gelene kadar ülkede yapılacak bir sürü şey varken senin kalkıp suriyeli yetiştirmen kadar abes bir olay yok amınakoyim. lanet olsun size de yönetim anlayışınıza da. var olduğunu düşünsem allah belanızı versin diyecem ama öyle bir şeyin olduğunu düşünmüyorum. olsaydı zaten çoktan helak olmuştuk bu kadar ahlaksızlık varken memlekette.

eski sevgiliyi hatırlatan şarkılar

fatih ürek - haydi lililililililililililili yar...

ayı sözlük yazarlarının kıçındaki kılların sayısı

ay saymadım ayol tek tek cımbızla çekecek kadar zamanım olmadı hiç...
  • /
  • 88

sabun büyüsü

o kadar iğne almışken voodoo bebeği büyüsü yapsaydık keşke.

ayı sözlük istanbul zirvesi

sözlükteki düşmanlarımla karşılaşmak için sabırsızlanıyorum.

iki kelimesinden biri ay ayol olan kadınsı pasif eşcinsel erkek

kadınların iki lafından biri ayol mu ki ayol demek kadınsılık olsun.kadınlar bile bazı feminen eşcinseller kadar uçlarda yaşamıyor kadınlığını.cinsel yönelimlerini insanların gözüne sokmaktan keyif alanlar yapıyor genelde bunu.az da olsalar toplum içinde görünürlükleri fazla olduğu için bize zarar veriyorlar sağolsunlar.

lethallegend

bir müddet yazmayı bırakan ama meşhur asdgfhdfafag gülmesi ile geri gelen yazar. şu asdfgsgfada yapmasa iyi biri ama işte durduramıyoruz yapıyor

gwendoline christie

kendisini game of thrones’dan tanırız brienne of tarth.
bir kadına hem maskülen olmak hem feminen olmak bu kadar mı yakışır.

lethallegend

entyrlerinden kendini belli eden, kültürlü bir yazar sanırım.
tam sohbet edilesi.

lethallegend

kadının iyisinden anlayan zevk sahibi gay.

(bkz:cate blanchett)
(bkz:tilda swinton)

lethallegend

bana profil fotosu kendisi mi acaba mı sanki şoplamıştır belki dedirten yazardır. dikkat, girdiği entryleri beklenenden fazla güldürebilir.

interaktif sözlükler temmuz 2018 sıralaması

ayı sözlük'ün aylık girdi sayısına göre 11. olduğu sıralamadır.

sıralamaya gelirsek;

ilk beşte; her zamanki gibi ekşi sözlük, uludağ sözlük ve dünya sözlük, instela, kutup sözlük yer alıyor. sıralamaya uçucu sözlük dahil olurken, kötü sözlük geçen ay kapandığından gümüş lig sıralamasına dahil oldu.

tüm interaktif sözlükler sıralaması'na ve açıklamalara ulaşmak için aşağıdaki linke tıklayabilirsiniz:

https://interaktifsozlukler.com/interakt...

temmuz ayı çalışmalarımıza ek olarak sözlük röportajları sayfamızda iki yeni bölüm sizleri beklemekte. interaktif sözlükler sıralaması kapsamında devam ettiğimiz sözlük röportajları çalışmamızın temmuz ayı konukları bol sözlük ve ayı sözlük oldu. her iki sözlüğün yöneticilerine de röportaj teklifimizi yanıtsız bırakmadıkları için teşekkür ediyoruz.

sözlük röportajlarını okumak için buradan devam edebilirsiniz.

https://interaktifsozlukler.com/roporta...

interaktif sözlükler sıralaması formatsız sözlükler-gümüş ligi sıralaması için:

https://interaktifsozlukler.com/interakt...

ağustos 2018 sıralamasında görüşmek üzere.

https://interaktifsozlukler.com/

lgbti bireyleri için giyim tarzı önerileri

hımm. şey herkesin tarzı kendine dedirten başlıktır. ama söyle bir gerçek var ki birçok lgbti birey de çok kötü giyiniyor be. hani gaysin falan ok de gidip jinekolog hekim oya toksöz'ün asistanı ilhan gibi giyinip bir de çok güzel olduğunu zanneden tipler var. allah korusun.

Toplam entry sayısı: 1747

ayı sözlük altı yaşında zirvesi

anca toparladım kendimi sabah sabah mouseum bozulunca delirdim. nedense alkollü bir akşam sonrası sabah erkenden uyanıyorum. anlayamadım. neyse zirve harikaydı yaa baştan sona herşeyi şöyle bir anlatayım.

efendim şimdi ilk defa böyle bizden birileri ile bir mekanda buluşacağım için hem heyecanlı, hem biraz tedirgindim açıkçası. gün boyu tedirginliğimi atmak için sözlüğe yazdım durdum zaten. sonra akşam hazırlandım ve çıktım. akşam sözlüğe yazdığım son entry polislerle ilgili olduğu için tedirginliğim bir kat daha arttı. "lan acaba çevirirler mi?" falan diye korktuğum başıma geldi. taksim metrosu çıkışında polis durdurdu beni. tabi bunu yaparken ben o sırada yürüyen merdivenle yukarı çıkıyordum ki polis bey koluma dokundu. baktım polis!. hemen aşağı inmeye başladım merdiven yukarı çıkarken. hayatımda ilk defa çocuklar gibi şendim. ilahi polis bey amca sen nelere kadirsin. tipimi beğenmedi zaar. kimliğimi istedi. kalbim güm güm atmaya başladı. adamın gözlerine boş boş bakarken birden polis bey "niye bakıyon öyle?" dedi. ben iyice sıçışlara geçmeden hemen "niye bakıcam, görevinizi yapıyorsunuz, ne diyebilim ki?" dedim. adam "peki" dedi. neyse kimliği geri verdi ve yoluma devam ettim.

çıktım metrodan mis sokağa doğru yürümeye başladım. sonra girdim sokağa ulan bak bak bak... "yok olum bu bar nerde lan?" diye içimden geçiriyorum. neyse yürüdüm baya aşağı sokak, yukarı sokak derken... başka mekanlarda keşfettim tabi. bu sırada iyi oldu. sonra dedim "bu bar kesin yukarı katlarda falandır" derken buldum 9pub'ı.

çıktım merdivenlerden. bir baktım sürgülü bir kapı. açtım girdim içeri ulan kimse yok! yanlış mı geldim acaba diye bakınırken garson hanımefendi yaklaştı. "buyrun hoşgeldiniz" dedi. dedim "burda ayı sözlük buluşması olacaktı." "evet" dedi olacak. "lakin henüz kimse gelmedi ilk siz geldiniz dedi." neyse sonra sigara içilir mi burda diye sordum arka balkonda içebilirsiniz dediler, o sırada gözde senem çıktı geldi. sımsıcak bir karşılama. tanıştık. konuştuk. mavi ışıklı balkon muhabbetine giriştik. yaklaşık 10 dakika falan sürdü. cıvıl cıvıl bir kadın, o kadar neşeli, o kadar şen kahkaha, yerinde duramaz mı lan bir insan. öyle kıpır kıpır enerjiyi direk hissediyorsunuz zaten.

10 dakika sonra vaveyla93 ve arkadaşı çıktı geldi. onlarla da tanıştık. çok hoş sohbet insanlardı ikisi de. biz baya muhabbeti mavi balkona taşıdık gibi oldu birden.
gelen balkona, gelen balkona derken futurelavirs ve futurelavirs in kolisi geldiler. tanıştık, selamlaştık. hemen ardından dark bear ve panda mavi balkona damladılar. biz çoğaldıkça mavi balkon, oldu sana gökkuşağı balkon.

biralarımızı alıp içeriye geçtik masaya kurulduk. sağolsun dark bear bize hediyelerimizi takdim etti. ve muhabbete giriştik, çok şey konuşuldu. dark bear'a bazı konularda kendimi ifade etmeye çalışırken futurelavirs'ın adeta bir görev bilinciyle konuya dahil olması ile ifadelerim biraz daha anlamlı hale geldi. burdan da kendisine teşekkür ederim. umarım meramımı anlatabilmişimdir. sonuçta ortak bir noktada buluşabilmemiz kaçınılmazdı zaten. muhabbet ilerlerken ortama daha sonra muhafazakar muhafız ve tam olarak tanışamadığım cake ve arkadaşı dahil oldular. her şey harikaydı. henüz yazar olmayan arkadaşlarımız da vardı aramızda başta gözde olmak üzere hepsini en kısa zamanda sözlüğe kazanacağız.

homojen dergi'nin 2. yaşı ve sözlüğün 6. yaşı sebebiyle ve gözde' nin harika sürprizi ile şampanya patlatıldı. bu arada ilk defa şampanya içtim ve çok sevdim tadını bundan sonra şampanyacıyım. her zirvede isterim ona göre. ha bir de 9pub'ın kendi kokteyli de bir harikaydı. sırrını da öğrendim ama söylemem. denemenizi şiddetle tavsiye ediyorum.

sayenizde harika bir akşam geçirdim. gelen herkesle buluşmak, tanışmak, rahat rahat bağıra çağıra lgbti hakkında konuşabilmek, kendimi hiç olmadığım kadar huzurlu ve eğlenceli hissettirdi. iyi ki gelmişim. iyi ki yazmışım sözlüğe umarım daha fazla yazmaya da devam ederim. umarım daha fazla etkinlik yaparız ve umarım hep orda olabilirim.

hepinize tekrar, teker teker teşekkür ediyorum. iyi ki varsın ayı sözlük ve yazarları.

ha bu arada gecenin sonunda dark bear ve panda ile yaptığımız kayganlaştırıcı muhabbeti efsaneydi. artık o güzel kafayla neyi ne kadar konuştum şuan hatırlamıyorum lakin zirvenin her dakikasından çok acayip bir keyif aldım. yazarlar harikaydı, 9pub harikaydı, gözde apayrı harikaydı.
en kısa zamanda diğer yazarlarla da tanışma imkanına erişebilirim umarım.
görüşmek üzere...

dibindibidipnot: ismini ya da nickini unuttuğum yazarlar varsa şimdiden affola, lütfen iletin hemen eklerim.

2 mart lethallegend günü

1983 senesinden itibaren ülkemizde resmi olarak kutlanmaya başlayan lethallegend'ın doğum günü etkinliklerinin başlangıç tarihidir.

yazarın 35. yaş günü sebebiyle yazılacak tüm iyi dilekler, dilek ağaçlarına tutturularak, hem çevreyi renklendirmek hem de sözlüğümüzdeki diğer yazarlarımızın resmi kutlama günlerine atıfta bulunmak bugünün anlam ve önemini yansıtmaktadır.

bu tarihe konu olmuş yazar 1983 senesinin 2 martında doğmuş olup, ilk ve orta öğrenimini patagonya'da tamamlamış, daha sonra kenya çükçük üniversitesinde penis dili ve taşşak edebiyatı bölümünden mezun olmuştur.

yazarlığınıza aktif olarak 2018 yılı itibarı ile ayı sözlükte başlamış olup, halen aktif şekilde yazarlığına devam etmektedir.

mevzu bahis gün ile ilgili tüm iyi dilekli entrylerinizi tanımlı şekilde bekler hepinize afiyetler dilerim. günümüz hep bayram havasında, kutlama ve şölen etkinikleri gibi heyecanlı ve bereketli olsun.

hepiciklerinize şimdiden teşekkürü bir borç bilir, pipiciklerinizden öperim.

yaş otuz beş! yolun yarısı eder.
dante gibi ortasındayız ömrün.
delikanlı çağımızdaki cevher,
yalvarmak, yakarmak nafile bugün,
gözünün yaşına bakmadan gider...

mart ayında entry kasıyoruz kampanyası

sayın ve çok sevgili sözlükdaşlarım.

bildiğiniz üzere sözlüğümüzün interaktif sözlükler sıralamasındaki konumu ve sözlükteki benim gibi yeni gelmiş ve hoşgelmiş yazarlarımızın da çoğalması sebebiyle sözlüğümüzü daha bir aktif kullanma kampanyası düzenlemeye karar verdim.

bilirsiniz mart ayı kedilerin sevişme ayıdır. sevişirler ve bir sürü yavru kedi yaparlar. biz de bol bol entry girerek sözlüğümüzle sevişelim ve mart ayını verimli geçirelim istiyoruz.

bu sebeple yazılacak entrylerinizde kullanacağımız ilk cümlemizi tanım şeklinde yazmanızı istiyor, gerisinde yorum yaparak, hem entrylerimizi daha kıymetli hale getirmek hem de sözlüğümüzü sıralamada üst sıralara taşımak istiyoruz. eminim sizler de istersiniz.

o halde kampanyamız cuma selamlığı ile başlasın.
haydi bakalım elinize, bileğinize, kaleminize, beyninize kuvvete illa billahil aliyyil azim.
hayırlı bir cuma ve verimli bir mart ayı dilerim.
her yazarın en az günlük 20 tanımlı entry yazmasını dileriz.

tanımlı entry girenin sevgilisi olsun inşallah. (amin)
tanımlı entry girenin sevgilisi onu çok sevsin inşallah. (amin)
tanımlı entry girenin libidosu tavan yapsın inşallah. (amin)

(bkz:entry yazmayı sizden öğrenecek değiliz)
(bkz:interaktif sözlükler şubat 2018 sıralaması)

bankacibear

olum bu adamın her başlık altında neden aynısından 10 entrysi var? biri bana bunu açıklayabilir mi? hani sistemsel bir hata ise neden sadece bu arkadaşa piyango vurmuş? eğer sistemsel değilse bu arkadaşın bir sorunu mu var aynı entryden 10 tane döşüyor her başlığa? vallahi siliyorum bak sonra benim entry sayım neden düştü demesin kimse...

vücut geliştirmenin bir özgüvensizlik belirtisi olması

hayatında hiç dumbell kaldırmamış insanların, kaldırmış olan insanlara karşı duyduğu bu nefret niyedir acaba? niye herkesi bir kalıba sokma uğraşındasınız her gün? adam seviyordur belki vg'yi. olamaz mı? evet belki başka hiç bir uğraşı yoktur ya da mesleğidir bu onun olamaz mı? illa spor salonuna yazılmak için özgüvensiz mi olmak gerekir? bence tam tersidir. o spor salonuna girip çiroz bacakları ve kollarıyla bilmem kaç kiloluk ağırlıkların altına girmek özgüven değil göt ister. tabi o göt herkeste olmayınca hemen gidenlere de bok atalım izi kalsın moduna girersiniz. sağlık için yapılır spor arkadaşım. kilolu olmak ve %25 yağ oranının üzerinde olmak insan olan bireyler için tehlikelidir. kalp damar sağlığı açısından yağ oranınızın %20 nin altında seyretmesi gerekir. ayrıca toz alınca beyin hücrelerimiz de ölmüyor sizin karataycığınızın söylediği gibi. protein tozları ek besin kaynağıdır. öğün yerine geçmezler. hedeflediğin kiloya ulaşmak için alacağın protein miktarını normal besinlerden karşılayamıyorsan tozlardan yararlanabilirsin. ayrıca yaşlanınca ya da sporu bırakınca da sarkmazsınız. tüm bunları yapabilmek ve hedef kilonuza ulaşmak için ayrıntılı kalori hesabı da yapmanız gerekir. bunun için de beyin lazım tabi. ama beyni olmayan bireylerin bu sporun beyin küçültüyor gibi saçma önermeleri sunması gayet normal. halinizden memnunsanız bizi ya da vgcileri ilgilendiren bir şey yok. siz devam biz devam. biraz interneti kurcalayın da öğrenin lan artık şunu. ama yok bizim derdimiz bok atmak olsun diyorsanız o sizin ahmaklığınız.

tanrı erkekte delik yarattıysa eşcinsellik normal demektir

tanrı yoktur. yaratılma bir hikayedir. deliğiniz de milyon yıllık bir evrimin sonucudur. evrim sonucunda iki ayağınız üstüne basmayı öğrendiğiniz için kuyruk sokumunuzda dengenizi sağlamanıza yarayacak bir kuyruğa ihtiyacınız kalmadığı için de bir kuyruğunuz yoktur. delik de buna benzer. siz isteseniz de yerini değiştiremezsiniz. eşcinselliği de bir deliğe indirgeyerek normalleştiremezsiniz. eşcinselliğin normal olması konusu apayrı bir konudur. o konu üzerine uzmanlaşmış kişilerden yardım alabilirsiniz.
(bkz:o ben değilim)

homofobikler üstünde yapılan ilginç deney

hetero erkeklere homoseksüelliğe dair bir test yapılmış ve form doldurtulmuş. bu forma göre kendilerine önce hetero, sonra lezbiyen ve gay içerikli porno izletilmiş. bu sırada penislerine de içinde sensor olan bant yerleştirilmiş ve kendilerine dokunulmasına izin verilmeden tepkileri ölçülmüş.
kendi cevapladıkları test sonuçlarına göre en homofobik olduklarını belirten erkekler, iki erkeğin cinsel birleşmesini izlerken, iki kadın ya da heteroseksüel seks izledikleri zamana oranla daha çok erekte olmuşlar.
yani neymiş heterolarda da eşcinsel eğilim ortaya çıkmış. e hayırlı uğurlu olsun heterolara da saldırabiliriz artık haydi rastgele.
https://seyler.eksisozluk.com/cinsel-yon...

2 mart lethallegend günü

1983 senesinden itibaren ülkemizde resmi olarak kutlanmaya başlayan lethallegend'ın doğum günü etkinliklerinin başlangıç tarihidir.

yazarın 35. yaş günü sebebiyle yazılacak tüm iyi dilekler, dilek ağaçlarına tutturularak, hem çevreyi renklendirmek hem de sözlüğümüzdeki diğer yazarlarımızın resmi kutlama günlerine atıfta bulunmak bugünün anlam ve önemini yansıtmaktadır.

bu tarihe konu olmuş yazar 1983 senesinin 2 martında doğmuş olup, ilk ve orta öğrenimini patagonya'da tamamlamış, daha sonra kenya çükçük üniversitesinde penis dili ve taşşak edebiyatı bölümünden mezun olmuştur.

yazarlığınıza aktif olarak 2018 yılı itibarı ile ayı sözlükte başlamış olup, halen aktif şekilde yazarlığına devam etmektedir.

mevzu bahis gün ile ilgili tüm iyi dilekli entrylerinizi tanımlı şekilde bekler hepinize afiyetler dilerim. günümüz hep bayram havasında, kutlama ve şölen etkinikleri gibi heyecanlı ve bereketli olsun.

hepiciklerinize şimdiden teşekkürü bir borç bilir, pipiciklerinizden öperim.

yaş otuz beş! yolun yarısı eder.
dante gibi ortasındayız ömrün.
delikanlı çağımızdaki cevher,
yalvarmak, yakarmak nafile bugün,
gözünün yaşına bakmadan gider...

ayı sözlük altı yaşında zirvesi

anca toparladım kendimi sabah sabah mouseum bozulunca delirdim. nedense alkollü bir akşam sonrası sabah erkenden uyanıyorum. anlayamadım. neyse zirve harikaydı yaa baştan sona herşeyi şöyle bir anlatayım.

efendim şimdi ilk defa böyle bizden birileri ile bir mekanda buluşacağım için hem heyecanlı, hem biraz tedirgindim açıkçası. gün boyu tedirginliğimi atmak için sözlüğe yazdım durdum zaten. sonra akşam hazırlandım ve çıktım. akşam sözlüğe yazdığım son entry polislerle ilgili olduğu için tedirginliğim bir kat daha arttı. "lan acaba çevirirler mi?" falan diye korktuğum başıma geldi. taksim metrosu çıkışında polis durdurdu beni. tabi bunu yaparken ben o sırada yürüyen merdivenle yukarı çıkıyordum ki polis bey koluma dokundu. baktım polis!. hemen aşağı inmeye başladım merdiven yukarı çıkarken. hayatımda ilk defa çocuklar gibi şendim. ilahi polis bey amca sen nelere kadirsin. tipimi beğenmedi zaar. kimliğimi istedi. kalbim güm güm atmaya başladı. adamın gözlerine boş boş bakarken birden polis bey "niye bakıyon öyle?" dedi. ben iyice sıçışlara geçmeden hemen "niye bakıcam, görevinizi yapıyorsunuz, ne diyebilim ki?" dedim. adam "peki" dedi. neyse kimliği geri verdi ve yoluma devam ettim.

çıktım metrodan mis sokağa doğru yürümeye başladım. sonra girdim sokağa ulan bak bak bak... "yok olum bu bar nerde lan?" diye içimden geçiriyorum. neyse yürüdüm baya aşağı sokak, yukarı sokak derken... başka mekanlarda keşfettim tabi. bu sırada iyi oldu. sonra dedim "bu bar kesin yukarı katlarda falandır" derken buldum 9pub'ı.

çıktım merdivenlerden. bir baktım sürgülü bir kapı. açtım girdim içeri ulan kimse yok! yanlış mı geldim acaba diye bakınırken garson hanımefendi yaklaştı. "buyrun hoşgeldiniz" dedi. dedim "burda ayı sözlük buluşması olacaktı." "evet" dedi olacak. "lakin henüz kimse gelmedi ilk siz geldiniz dedi." neyse sonra sigara içilir mi burda diye sordum arka balkonda içebilirsiniz dediler, o sırada gözde senem çıktı geldi. sımsıcak bir karşılama. tanıştık. konuştuk. mavi ışıklı balkon muhabbetine giriştik. yaklaşık 10 dakika falan sürdü. cıvıl cıvıl bir kadın, o kadar neşeli, o kadar şen kahkaha, yerinde duramaz mı lan bir insan. öyle kıpır kıpır enerjiyi direk hissediyorsunuz zaten.

10 dakika sonra vaveyla93 ve arkadaşı çıktı geldi. onlarla da tanıştık. çok hoş sohbet insanlardı ikisi de. biz baya muhabbeti mavi balkona taşıdık gibi oldu birden.
gelen balkona, gelen balkona derken futurelavirs ve futurelavirs in kolisi geldiler. tanıştık, selamlaştık. hemen ardından dark bear ve panda mavi balkona damladılar. biz çoğaldıkça mavi balkon, oldu sana gökkuşağı balkon.

biralarımızı alıp içeriye geçtik masaya kurulduk. sağolsun dark bear bize hediyelerimizi takdim etti. ve muhabbete giriştik, çok şey konuşuldu. dark bear'a bazı konularda kendimi ifade etmeye çalışırken futurelavirs'ın adeta bir görev bilinciyle konuya dahil olması ile ifadelerim biraz daha anlamlı hale geldi. burdan da kendisine teşekkür ederim. umarım meramımı anlatabilmişimdir. sonuçta ortak bir noktada buluşabilmemiz kaçınılmazdı zaten. muhabbet ilerlerken ortama daha sonra muhafazakar muhafız ve tam olarak tanışamadığım cake ve arkadaşı dahil oldular. her şey harikaydı. henüz yazar olmayan arkadaşlarımız da vardı aramızda başta gözde olmak üzere hepsini en kısa zamanda sözlüğe kazanacağız.

homojen dergi'nin 2. yaşı ve sözlüğün 6. yaşı sebebiyle ve gözde' nin harika sürprizi ile şampanya patlatıldı. bu arada ilk defa şampanya içtim ve çok sevdim tadını bundan sonra şampanyacıyım. her zirvede isterim ona göre. ha bir de 9pub'ın kendi kokteyli de bir harikaydı. sırrını da öğrendim ama söylemem. denemenizi şiddetle tavsiye ediyorum.

sayenizde harika bir akşam geçirdim. gelen herkesle buluşmak, tanışmak, rahat rahat bağıra çağıra lgbti hakkında konuşabilmek, kendimi hiç olmadığım kadar huzurlu ve eğlenceli hissettirdi. iyi ki gelmişim. iyi ki yazmışım sözlüğe umarım daha fazla yazmaya da devam ederim. umarım daha fazla etkinlik yaparız ve umarım hep orda olabilirim.

hepinize tekrar, teker teker teşekkür ediyorum. iyi ki varsın ayı sözlük ve yazarları.

ha bu arada gecenin sonunda dark bear ve panda ile yaptığımız kayganlaştırıcı muhabbeti efsaneydi. artık o güzel kafayla neyi ne kadar konuştum şuan hatırlamıyorum lakin zirvenin her dakikasından çok acayip bir keyif aldım. yazarlar harikaydı, 9pub harikaydı, gözde apayrı harikaydı.
en kısa zamanda diğer yazarlarla da tanışma imkanına erişebilirim umarım.
görüşmek üzere...

dibindibidipnot: ismini ya da nickini unuttuğum yazarlar varsa şimdiden affola, lütfen iletin hemen eklerim.

malezya gazetesinin eşcinsel tanımlamaları

malezya’nın sinar harian gazetesi, lgbt’lerin nasıl tespit edileceği konusunda maddeli kontrol listesi yayınladı. listeye göre sakal bırakmak, spor salonuna gitmek ve marka giyinmek eşcinsel olmaya yetiyormuş. lezbiyenleri ise birbirlerine sarılmaları, el sıkışması ve küçümseyici tavırlar içinde oluşları ile tespit edilebilirmiş.
hadi buyur burdan yak. artık sakal bırakmak eşcinsellik ise sakal bırakan bütün erkekler malezya'ya göre eşcinsel. spor salonuna giden her erkek de eşcinsel. olum bu kafalar çok fena kafalar ha. adamların kafası dini kominizm lan. herkes tek tip, fabrika çıkışlı olmadığı sürece eşcinsel bu kafaya göre. ha bir de din adamları falan da eşcinsel haa. zira onlar da sakal bırakıyor. şimdi bu bi yerlere daha fazlaca gider de yazmıyım neyse.
http://gmag.com.tr/malezya-gazetesi-insa...

askerliğe elverişsiz raporu alma yöntemleri

gidin yapın askerliğinizi adam gibi ne kaçması ne elverişsizliği kendim gittim yaptım geldim hem ne var yani alt tarafı 6 ay dişinizi sıkarsınız hem çoğunluğun üniversite düzeyinde eğitimi olduğunu da düşünürsek 6 ay bile sürmüyor 5 ay 5 gün izin almazsanız gayet mantıklı bir dönem ayrıca görün oradaki düzeni de bence hoşunuza da gidebilir ön yargılı olmayın ayrıca üniforma giyeceksiniz düşünün ne kadar seksi olacağınızı halinizi tavrınızı belli etmeyin yeter hem benim dönemimde bir arkadaşım da vardı adam adanalı ama özel kolejlerde okutulmuş özel üniversiteden mezun gayet naif bir çocuktu bayağı da belli ediyordu kendini ama eşcinsel olmadığını inatla söylemesine rağmen bölük için sabah içtimalarında ve spor hareketler esnasında .çok belli ederdi kendini hatta bir gün şınav çekemiyorum diye ağlamaya başlamıştı komutanlar kenara falan çektiler gayet özenli davrandılar çocuk adam gibi yaptı bitirdi askerliğini sizin neyiniz eksik düşünmeyin kötü şeyler hem hayatınızda bir dönemliğine disipline olur bunu da gördük dersiniz gidin yapın askerlik iyidir.

her şeyi bırakıp istanbul'a gitmek

gelme git git. biz küçük kasabalara kaçma hayali kuruyoz. millet hala istanbul hayali kuruyor. nasıl bir dünya bu anlamak mümkün değil.

evli erkeğin evli erkekle eşcinsel ilişkisi

yani kusura bakmayın ama eğer bu erkekler evli oldukları kadınlara, eşcinsel ya da biseksüel olduklarını açıklamamışlarsa bu düpedüz aldatmaya girer. bunun da adı düpedüz şerefsizliktir. kabul edilebilir değildir. eğer evli bir erkeksen ve eşcinsel ya da biseksüel olduğunu eşine kabul ettiremeyeceksen, ya evlenmeyeceksin ya da eşine saygı gösterip bu huyundan vazgeçeceksin. ya daaa boşanacaksın arkadaşım. kimsenin kimseye saygısızlık ve haksızlık etmeye hakkı yok. önce adam olacaksın.

iki erkeğin dans etmesi

her şeye evet diyebilirim. tamam yani bildiğiniz her şey olabilir ama dans konusunda kesinlikle iki erkeği romantik dans ederken düşünemiyorum ben. bana hiç çekici gelmiyor bu durum. her şeye evet diyebilirim ama dansa hayır asla mümkünatı yok. bir kere estetik değil. dans dediğin şey estetik bir olay. yani kucaklaşabiliriz, öpüşebiliriz, sevişebiliriz... ama dans edemeyiz. yani benle olmaz o iş. hiç yapmadığım hiç de yapmayacağım tek eşcinsel aktivitedir. bir kere iki erkeği tango yaparken düşünemiyorum. tango bir kadın ve bir erkeğin birlikte olabileceği en nadide anlardan biridir. vals ona keza... çaça, rumba, lambada... yok abi yok yani mümkün değil. haa oryantal olabilir bak. tekli olduğu için. ama diğerler ı ıh. yanından bile geçmem.

götünü siktirmek için mühendis olmak

okudum. anlamadım.
asıl vurgulanmak istenen nokta nedir?
nereye varmak istenmektedir?
cümleler neden bu kadar devrik ve anlamsız?
ne giriş var ne gelişme e sonuçta yok ortada...
tamam mühendis olmamışsın onu anladık da götünü siktirmekle mühendis olmanın alakası nedir?
psikolog musun, değil misin onu da anlamadım bak.
eğer sen psikologsan lütfen kimseyi tedavi etme. eğer ki hastalarına da bu kadar devrik cümle kuruyorsan vayy haline o hastaların.