the walking dead
an itibariyle beşinci sezonunu izlediğim, izledikçe insanoğluna küfrettiğim, bununla birlikte kafamdaki soruların cevaplarını bulmayı umduğum süpersonik zombili dizi. zombilerin yaşayan insanlardan daha az zararlı olduğu dizide, ulan bir avuç insan kaldınız hayvanlar neyi paylaşamıyonuz, hala bir kibir, bir ego, bir sen ben kavgası, bir bencillik, hele o rick ve sevimsiz oğlu carl... dünya yanarken kocasının yakın arkadaşıyla aşna fişna yapan bir de bebek peydahlayan rick'in karısının tek derdinin çocuğun kimden olduğu... bir de şu var, dizinin en başında ölenlerin dönüşmesi bir gün sürerken dizi ilerlerken on dakkayı bile bulmuyor artık. bir de ölüler nasıl bazılarından sadece bir ısırık alıp bazılarını son lokmaya kadar mideye indiriyor, niye bazılarını bir ısırıkla bırakıp bazılarını tamamen yiyor, insan mı seçiyorlar yok sa tadına baktıkları insanın eti tadı lezzetli değilse bıırakıyor mu? ayrıca neden ölüler arasında hiç ünlü yok,
beyonce obama gibi insanları niye göremiyoruz, bir de mesela herkes gün içinde mi öldü neden herkes günlük kıyafetler içinde, pijamalı ya da çıplak tek kişi yok? gibi kafamda deli sorular var. başka sorular da var aklımda, onu da aklıma geldikçe eklicem. ama zombiler insanlardan daha insaflı... zaten bunu dizide de itiraf ediyorlar beşinci sezonda, insanlar daha kötü diye. hepsi bir avuç şımarık, kibirli insan... en sıkı karakter andrea'ydı onu da üçüncü sezonda mort ettiler hainler.
death proof
bazı sahneleri yerimden s.çırtan film
*, ölüm sahneleri slov motion yapılınca iyice etkili oluyor ve siz o an o karenin içindeymişsiniz gibi oluyor.
serdar cebe
kendisine yaptığım "2424'ü ara serdar cebe gelsin" esprisini bile hoş karşılayan, zaman zaman tivitleştiğim sıcak tatlı ve yakışıklı kanald anchormani haber izleme nedeni.
*
ismail küçükkaya
haber sevdiren, haberciliğe güzel bir soluk getiren, ayrıca güzel ve lafı gediğine oturtan yorumlar yapan sevimli ve dolu sabah haberleri sunucusu.
ooze venue
garsonlarının çok kaba olduğu konser mekanı.
yaşar konserleri için her gittiğimde garsonların kabalığı yüzünden cinnet getiriyorum. biraz pahalı bir masa gibi görünüyorsanız gülücükler saçılarak karşılanmanız, değilse itilip kakılmanız burda durma şuraya geç gibi emirler almanız olası.
katar
arapçada tren anlamına gelir. yeni türkiye'de ise rte'nin kaçması muhtemel ülkelerden birinin adı.
ankara
doğum yerim, askerlik mekanım, başkent ve memur kenti, asık suratlı insanları gene de samimi gelir. herkes hep koşuşturma halindedir. engürü, engüriye, angora gibi eski adları vardır.
çin
yarım meme açmak. ikisini birden açınca çin çin oluyor.
göte gelmek
ruh çağırma seansında, alman düşünür goethe'nin (göte diye okunur) çağrılması ve akabinde ruhunun gelmesi süreci.
ayı sözlük yazarlarının benzetildiği ünlüler
harun tekin'e benzetirler beni mor ve ötesinden. bir de zamanında kanki orçun'a benzetirlerdi ne alakaysa!
mustafa ceceli
hiçbir olayı olmasa da, arkasında dev gibi bir yapımcı,müzik sektörü,cemaat desteği bulunması hasebiyle albüm yapsın yapmasın, hatta hiçbi şey yapmasa bile mutlaka bir ödül icat edilip verilen tam adı hacı mustafa ceceli olan şarkıcı. ceceli'ye ne yaparsa yapsın hiçbir şey yapmasa da ödül vermek isteyen bir mekanizma var ülkede. ceceli'nin ödül almadığı herhangi bir yarışmada/organizasyon biliyor musunuz? bir de hareketli şarkı ve hareketli şarkıda hareket etmek bir insana bu kadar mı yakışmaz (bkz:
ille de aşk klibi). çok fazla temiz yüzü ve aynı tonda söylediği tiz şarkılarıyla evlerden uzak olasıdır. bununla birlikte dön, es, unutamam gibi şarkıları dinlenesidir.
demet akalın
demet akalın tutması şaşırtıcı olmayan bir proje. şu maddelerle demet akalın'ın neden başarısız olma ihtimalinin olmadığını açıklayayım:
1) kadının mankenlikten gelme bir sahne duruşu var, fiziksel olarak çok güzel olmayışını duruş ve aurayla kapatıyor. aslında fiziksel olarak çok güzel olmayışı onu farklı kılıyor. ama alımlı ve cazibeli. sahnede durmayı ve poz vermeyi biliyor. iyi resim veriyor.
2) slogan şarkı bulmakta üstüne yok. kulağa ve dile dolanan kolay şarkılar her zaman insanların ilgisini çeker, insanlar kolay ezberledikleri şarkıları sever. güzel şarkılar buluyor. burnu iyi koku alıyor.
3) gerektiğinde dalaşmaktan, polemiğe girmekten çekinmiyor, hayranlarını mahkemeye bile verebiliyor sırası geldiğinde. çingeneleşebiliyor, insanlara samimiyet olarak geliyor bu. kimseye eyvallahı olmayan insanı severiz biz.
4) en önemli madde, fanlarına çok değer veriyor, gönüllerini kazanıyor, yemeklere çıkıyor, arasına gereken kadar mesafe koyuyor, ancak fanlarına kendilerini özel hissettiriyor.
5) ev ve aile yaşamı olarak stabil bir hayata başladığından, o anlamda artık fazla etliye sütlüye karışmadığından bi zamanlar yaşadığı ilişkilere burun kıvıran aileci kesimin de onayını almış durumda.
6) görgüsüzüm ama o kadar olur be abla, napalım görmedik ki daha önce diyecek kadar dobra ve geçmişiyle barışık olması insanların hoşuna gidiyor, oynamıyor.
7) popçu ama arabesk damara da girebiliyor.
8) prı müthiş. kendini pazarlama becerisi okullarda okutulası. aynı zamanda iddialı ve bunu hem söylem hem de eylemleriyle gösteriyor.
9) toplumsal ve sosyal konularda duyarlı, onu lgbt yürüyüşünde de görebilirsiniz, özgecan yasası çıksın eylemlerinde de. tepkisini göstermekten çekinmiyor.
popüler olamamış yazar
haset etme nolur, entiri yazmaya devam et senin de olur diyerek teselli vereceğim yazar, hem burada popüler olmak amaç olmamalı, sen yazdıklarınla zaten bir süre sonra sivrilir ya da çevre edinebilirsin kendi kendine, buna odaklanma derim ben o yazara.
duchenne kas distrofisi
adını bilim adamı guillaume benjamin amand duchenne'den alan, nedeni belli çözümü olmayan korkunç bir kas hastalığı. sadece erkeklerde ortaya çıkıyor 6 yaş civarlarında, nedeni genetik, kaslar yavaş yavaş körelerek eriyor ve en son kalp kası eriyerek otuzunuza varmadan ölüyorsunuz. henüz tam bir çözümü yok ama çalışmalar devam ediyor, şu anda yapılacak tek şey hastanın ömrünü uzatmak. ama kök hücre ile umut verici çalışmalar var, yakında inşallah bir çaresi bulunacak. çok sevdiğim bir kardeşimi bu hastalıktan 20 yaşında kaybettim, bir diğer kardeşim çok şükür 23ünü gördü, tedavisi sürüyor.
yaşar
yaşar'ın ne kadar duyarlı olduğundan bahsedeceğim bu entirimde, geçen ağustos'ta
duchenne kas distrofisi nedeniyle yatağa bağlı yaşayan 23 yaşındaki kardeşimi peşine binlerce kamera ordusu takmadan ziyaret etmiş, konserine gelemediği için ona şarkılar çalarak mini bir konser vererek hayatının en unutulmaz gününü yaşatmış, o çocuğun gözlerinde bir gülüşü vir göz yaşı olarak büyük büyük sevaplar ve dualar kazanmış insan evladı sanatçı. daha önce ayn hastalıktan kaybettiğimiz bir kardeşimizi de aynı şekilde evinde ziyaret edip sevindirmişti.
homojen dergi de röportaj istiyorum. o röportaj sırasında ben de olayım yalnız.
*
demet sağıroğlu
son albümünün promosyon yapılmayarak güme gitmesiyle amerika'ya -şimdilik- yerleşen, yılın büyük bölümü orada bulunan, sanırım vatandaşlığını da alan, bu ülkenin kendine vermediği kıymeti umarım orada gördüğünü düşündüğüm sıcak kalp, güzel ses, müthiş kadın, benim demetim sağıroğlum, inşallah yakında buraya yeniden döner ve o güzel sesinle nice şarkılarını biz demet hayranlarından esirgemezsin. bu arada sözlük halkı son albümü "hiç özlemedin mi"yi edinin, bilhassa seni çok sevdim ve göçebe ile kendinizden geçmeniz garanti.
bv bear
çok tatlısın çok, seni veren allah'a şükürler olsun, çok güzelsin çok, ben güzelden anlarım...
bv bear
gitmeden şunu kalbine yaz çiçeğim çiçeğim, kimseyi sevemeeem artık...
*
bankacibear
endamı şanlı, sohbeti tatlı, biraz da şahin olsun,
yan bakışı yaksın, cilvesi yıksın, olursa böylesi böylesi olsun... bankacibear olsun...
32 yaş ve üzerindeki yazarlar sözlükten uçurulsun kampanyası
sözlükten gitmemi istiyor musunuz sahi? beni beni bihterinizi...