tunatuan

Durum: 3780 - 5 - 0 - 0 - 30.04.2025 17:50

Puan: 57032 - Sözlük Kevaşesi

15 yıl önce kayıt oldu. 1.Nesil Yazar.

YAŞARkolik, CD arşivcisi, konsergezer/yazar, blog sahibi çevirmen.
  • /
  • 189

çıplaklar gemisinin türkiye'ye gelmesi

yetkililerden alınan bilgiye göre bizim limana uğradıklarında giyinik olacaklarmış, skandal! ama bir nüdist olarak içinde olmaya can attığım gemidir.

selahattin demirtaş

tayyoşa "benim sazımla ne uğraşıyorsun. keşke sen de sadece saz çalsaydın" ve devamında "ben çaldığımı söylüyorum ama sen söyleyemiyorsun "demesiyle yılın değil asrın kapağına imza atan siyasetçi, net! gazoz kapağından sonra en güldüren kapak bu oldu.

residence camından halı silkelemek

alışmadık götte don durmaz'ın rezidans karşılığı.

european equality gala

çeviri filan lazımsa yardımcı olabileceğim etkinlik.

translara yönelik bitmek bilmeyen saldırılar

bu korkunç olayları ise sözlüğün içindeki entirilere çemkirerek yapmanızı yakışıksız buldum yalnız. burada o konular da konuşulur bu konularda, bu kimsenin trans bireylere yapılan vahşeti önemsemediği ya da bu konudan bahsetmediği anlamına gelmez. canınız yanıyor olabilir, evet bizim de yanıyor, ama bunu politik söylemlerinizden ya da cinsellik entirilerinizden fırsat bulursak gibi bir laf sokmayla yapmak hoş değil. burası herkesin ortak paydayla sevgi saygı sınırları içinde bilgi ve gördüklerini paylaşma yeri ve kimseyi bu konudan bahsedip o konudan bahsetmiyor diye kınayamayız, saygılarımla...

translara yönelik bitmek bilmeyen saldırılar

insanlığın yüz karası, her olayda canımdan can kopan, bu vahşetin sona ermesi için ciddi atılmasını kimden bekleyeceğimi bilmediğim canilik, zira şikayet edilen mercilerin zaten aynı zamanda şikayet konusu olduğu bir ülkede trans bireylerin yaşadıklarına bakıp imza vermek yürüyüşlere katılmak ve tepkimi göstermekten başka elimden bi şey gelmiyor, inşallah bi gün herkesin barış ve yaşama hakkına gerçekten saygı göstereceği günler gelir. öldürülen bir travesti "kardeşim"in annesinin "koskoca dünyaya yavrumu sığdıramadınız" feryadı kulaklarımda.

işteyim gerçi ama bi gözüm burda :)

tüm ayıları buradan göbeklerinden öpüyorum...

tunca'yla b yüzü

bu pazar aramızdan ayrılışının 21. yılı nedeniyle özel uzay heparı programı yapacağım 8 haftalık tazecik radyo programı. radyonun adı değişti yalnız, artık radyo melankolik'te olucak.

şirinler

stv'de yayınlanan versiyonu insanı dumurdan dumura sokan çizgifilm. yukarıdaki entriyi okuduysanız, o ideolojiyle yaratılmış bir çizgi filmin stv'deki versiyonunda ateş başında dönerek o meşhur şirinler şarkısını şirinlerin "hak la ilahe illalah allahu ekber" diyerek söylediğini veya +"şirin baba nerede?" -"camiye gitti", +"eyvallah" şeklinde bir diyalog gördüğünüzde kavram karmaşası yaşamamanız imkansıza yakın...

şirinler

ayrıca ilk ortaya çıkışının komünizm propagandası olarak olduğunu belirtmekte yarar var. şöyle ki şirinler komün olarak köyde yaşarlar, ve bu köyde para geçmez, herkes emeğinin karşılığıyla ya da bazı şeyler alır. herkesin görevi bellidir. ideal komünizm ve sosyalizm düşüncenin tatlı tatlı işlenmesi amaçlanıyor sanırsam, her neyse, şirin babanın kırmızı olması bir komünist liderden ve gargamel de aslında kilisenin baskısı, gargamelin kedisi azman ise kapitalist düzeni temsil etmektedir. şirine, gargamel tarafından dirliği düzeni bozsun diye köye yerleştirilmiş bir seks objesidir aslında, çünkü her şey de olduğu gibi, seks gene satar. ama öyle işlemez işler burda. neyse son olarak şirinlerin orijinal adı "smurf" olup, sanırım bu da komünizmde bir şeye karşılık gelen bir cümle öbeğinin kısaltması oluyor yamulmuyorsam.

şirinler

bizler iyi çocuklar olduğumuz halde şirinleri göremezken, gargamel'in şirinleri sürekli görmesiyle demek ki gargamel iyi çocuk ben kötüyüm sorgulamalarına ve travmasına yol açma olasılığı olan çizgi kahramanlar...

barış sulu

daha çok olmasını dilediğim insanlardan cesur ve destekçisiyim... keşke ilerde bu gözler bir gey başbakan ve cumhurbaşkanı görse... o zaman bu ülke çiçek olur....

ak parti lgbti bireyleri

kendilerine hastalıklı, aşağılık, tedavi edilmeleri gerekir diyen bir partiyi ve başkanını (tayyip hepimizin cumhurbaşkanı değil, hala oranın başı, yemesin kimseyi) "çaldığı tek şey kalbimiz" diyerek aklayan ve destekleyen, bu açıdan bir stockholm sendromlular grubu olduğunu düşündüğüm grup. yoksa insan katiline nasıl bu kadar sevdalanabilir. ulan bu adam ve güruhu sizi değil ikinci, beşinci sınıf bile görmüyor, eline fırsat geçse kıtır kıtır kestirecek başlarınızı, siz hala çaldığı tek şey kalbimiz, saf mısınız salak mısınız anlamadım ki...

selahattin demirtaş

yakışıklı olduğunuz kadar komiksiniz de... türkiye'nin umudu olarak gördüğüm, tarzıyla türkiye siyasetinin daha önce benzerini görmediği, genç, dinamik, saz çalmak suretiyle sanata yatkın, adada korumasız bisiklete binecek kadar bizden biri, ayrıca zeki, muzip, hazırcevap ve lafı gediğine koyan, ilk kez bağırmadan çağırmadan nefret tohumları saçmadan makul mantıklı konuşmalarla bize hitap edebilen siyasi lider, çok güzel hareketler bunlar da, bu tayyipgilin yüzünden başına bi şey gelmese iyi. ayy bir de yakışıklı olduğunu söylemiş miydim? ahmet hakan'da saz çalmasıyla gözlerimi dolduran, en son mizahçılarla bir araya gelip gazoz açılışı yaparak beni gülme krizlerinden gülme krizlerine sokan siyasetçi (ayy siyasetçi demeye bile dilim varmıyor, o kadar nefret ettirdiler ki yıllar içinde bu unvandan) insan...

yaz günü

haziranla birlikte artık kıyafetlerin kısalması, hafiflemesi ve bilhassa göbeklerin götlerin fora olmasıyla mütevellit insana mutluluk veren huzur veren günler...

yazarların whatsapp durumları

babacım cicikuş cicikuş... gerçi yakın zaman sonra "anlayamazsınız, hem de nee!" olacak.

cumhurbaşkanı erdoğan ve başbakan erdoğan

şizofren kişilik bölünmesi... görünce kaçılası...

yıllardır aynı tarz müzik yapan insan

bıçak sırtı bir durum, bi yanda onunla özdeşleşmiş ve tutması garanti bir tarz, diğer yanda hep aynı şeyi yaptığı ve kısır kaldığı eleştirileri... içinde olmak istemeyeceğim ikilem.
  • /
  • 189

jet sosyete

senaryosunu gülse birselin yazdığı oyuncuları arasında çağlar çorumlu, cengiz bozkurt, hasibe eren, derya karadaş, sarp apak, deniz cengiz, ecem uzun ve bartu küçükçağlayan gibi isimlerin yer alacağı konuşulan yeni komedi dizisi.ocak sonunda star ekranlarında yayına başlayacakmış.

jet sosyete

ilayda, tony, gizem ve pelin karakterlerine haykırarak gülüyorum.

jet sosyete

bu akşamki bölümde baya iyi geldi. şennur teyzenin sözlerine ve gizemin saçmalamasına çok gülüyorum. sanki gülse birsel de nasıl yazabileceğini biraz daha göstermiş oldu bu bölümle. severek izliyoruz.
hiç de içim almıyor ama..
ben öyle demiyom oğlum
araya gideceğine canıma gitsin
çiğ silikon mu bu?

kolinin oğluyla arkadaş olmak

bazı arkadaşlarımın yaşadığı bir durumdur. yaşamayı hayal bile edemiyorum.

kolinin oğluyla arkadaş olmak

daha dramatik versiyonu için (bkz: oğlunun kolisiyle arkadaş olmak)

yaşasın hoşgörülü aileler..

ayrıca (bkz: geçen yine başımdan geçen olayda)

tunatuan

hafta içi olmayaydı iyiydi. iyi eğlenceler.

acıyor ama devam et

zevkle acının kesiştiği o eşsiz anda seçimini zevkten yana kullanan sosyal alıcı repliği. iyi bilir ki; acısa da öldürmez.

acıyor ama devam et

doyumsuz dar kıçlı ayıların mottosu.

kanırtmaya başladıysa da devam edilir.

kıro erkeklerin ortak özellikleri

fikri olmamak ama zikri olmak, elde tespih, ağızdan çer çöp kürdan sigara vb bir nesne düşürmemek, dilden erkeklik adamlık delikanlılık ve racon derslerini eksik etmemek, ahlak bekçiliği yapmak ama ahlaksızlığın müptelası olmak, cin olmadan adam çarpmak, medeniyet seviyesinin altında kalmak, kültür ve bilgi birikimi edinmemek, hayat üniversitesinden mezun olmak, yobazlık, kaba davranışlar sergilemek, hoşgörü ve nezaketten uzak olmak, kafasını kullanamadığı için yumruklarını kullanmaktır.

ufak tefek cinayetler

ayyhhhh dün gece son dakkalarda gerim gerim gerdiler. yani bir gerilim filmlerinde böyle gerildiğimi hatırlarım bir de bunun dünkü bölümünün son sahnesinde. allah sizi bildiği gibi yapsın e mi son anda dedim bunu göstermeyecekler, haftaya bırakacaklar ki öyle de oldu zaten. şu senarist arkadaşlar da oya karakterine daha anlamlı ve okkalı laf sokan replikler yazsalar da azıcık içimizin yağları erise ayol. o kadar sinirleniyor, atarlanıyor ama iş merve'nin karşısında konuşmaya gelince pıssssss balon gibi sönüyor. vallahi içim şişti yemin ederim yeter diye bağırasım geldi.

Toplam entry sayısı: 3780

ilk eşcinsel deneyim

en sevdiğim hikayelerimden... bir gün kadıköy'den eminönü'ye geçmek üzere vapur beklerken, yanına oturup çaktırmadan seyrettiğim beyefendiyle bir hafta sonra halvet olmuştum. vizelerim vardı o hafta, yoksa daha erken olurdum. sene 2001 yaş 18. genelde toplu taşımalardan (otobüs, tramvay, metrobüs...) kaldırdım adamlarımı... hatta bi keresinde yanımdan yürüyüp giden bir adamla on beş dakka sonra apartman bodrumunda halvet...

biseksüel

zeki müren "ruh zenginliği" olarak tanımlamıştı bir keresinde.

evli ayı sözlük yazarları

annemle oturduğumuz ev kendimizin, yani ev'liyiz, ama bahsedilen evlilik bu değil galba.

sözlük yazarlarının favori porno kategorileri

bear guy fucking twink... götlü göbekli kıllı bir alfa erkeğinin/daddy'nin, bir twink'i/chaser'ı hunharca siktiği pornolar.

daddy mugs bu türden favorimdir.

gökçe bahadır

tuna kiremitçi ile şapşahane bir düete imza atarak müzikal yönüyle de kalbimin kıvrımlarında taht kurmuş, ne yapsa izlerim oyunculardan... bu sıralar izlediğim tek dizi olan (bkz:ufak tefek cinayetler) 'de tersi pis doktor oya'yı oynuyor.

tuna kiremitçi düeti için link burada:

eşcinsel olmanın kötü yanları

1) sürekli bir yalan dünyasında yaşamak zorundasınızdır, gizliyseniz hele aileye, iş arkadaşlarına, normal arkadaşlara (tabi gey dostu olmadığını bildiklerinize) yalan söylersiniz
2) homofobik bir toplumda yaşamanın getirisi, aşağılanır, hakarete uğrar, dövülür, tecavüze uğrar hatta öldürülürsünüz, ve o homofobik toplumun homofobik polislerince insan yerine konmazsınız, hatta onlar da size aynı muameleyi yapar
3) çoğu zaman iç dünyanızla ilgili karmaşaları kendi başınıza çözmeniz gerekir, dışarı anlatamazsınız, diğer geylerin de kendi dertleri olur onlar da bi yere kadar dinler
4) aileniz ve toplum tarafından ağır ithamlarla cezalandırılırsınız
5) size herkese g.tveren potansiyel muamelesi yapılabilir, gece s.ken adam gündüz size bir paçavraymışsınız gibi davranabilir, veya sarhoş muhabbetlerine meze yapar.
6) başınıza bir şey geldiğinizde, tecavüze uğradığınızda polise gidemezsiniz, zira polisin aklında sizin bu halinizle zaten davetiye çıkarmış olduğuna dair bir önyargısı vardır


offf bu kadar yazdım içim şişti, gerisini siz tamamlayın.

ilk eşcinsel ilişkiden sonra yapılanlar

eve gidip duş almak, sonra gerizekalıya bağlamak, "aneeeymm hasta oldum ben aids oldum" diye kendini kahretmek, adama mesajlar atmak, "bir daha sikilmek için yalvarsam da gebersem de bana yazma, mesaj atsam da cevaplama" gibi saçma sapan mesajlar atmak, sonra adam gerçekten mesaj atmadığında neden mesaj atmıyorsun diye evine gitmek ve bir daha kendini siktirmek. sonra alışıyorsun tabi.

aysel gürel

seni özlüyorum deli kadın, bütün bu dünyanın kiri pası içinde ekranlardan yansıyan ve bize her şeye rağmen umut var dedirten temiz sevincini, neşeni ve kaleminden akan yüreğini özlüyorum, senin en ince espri yaparken bile gözlerindeki derin bakışı, en ciddi konuda bile muzip yorumlarını, kısaca seni özlüyorum deli kadın. bir resmine bakarken bile binlerce kare geçiyor gözümden, seni hiç tanımadım, tanıma imkanı bulamadım, ancak ben seni hep sevdim, senin bu dünyaya kattığın güzelliği sevdim, tüm dünyanın akılları bir araya gelse senin tek bir yorumla herkesi susturabilme becerini sevdim.

ama neyi sevmedim biliyo musun? daha seninle tanışmadan çekip gitmeni, daha şarkılar şiirler tamamlanmamışken çekip gitmeni, tabiri caizse daha karpuz kesecekken zengin kalkışı yapar gibi 80 +/- 60 yaşın baharında çekip gitmeni... yarım kaldı şarkılar, şiirler, daha çok şarkı var yazacak... daha fazla söz söyleyemem, söz söylemede senin eline su dökemem, senin sözünün üstüne söz söyleyemem, sadece diyebilirim ki, ulaşıyosa bu yazılar bir yerden sana, bir el salla oralardan bana. deli kızım uyan, bir tek sensin duyan!!! bu dünyada bize bir bakış borcun kaldı, acelen ne, bekle aysel!

artik yok!! diyemiyorum; iyi ki vardi! diyorum...

sikmek kelimesi iyi mi yoksa kötü anlamlı mı

bir lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım yakışıklı mı diye.

müslümanlığı güzel bir din sanmak

müslümanlık ve islam özünde -aslında her dinde olduğu gibi- kardeşlik, hoşgörü, barış gibi güzel mesajlar içeren bir din. insanoğlunun elinde oyuncağa çevrildiği için sürekli kötü ve berbat bir din izlenimi yaratılan ancak insanların amellerinden dolayı bütün bir dinin alaşağı edilmesini doğru bulmuyorum, sonuçta ortada ortak ve güzel bir mesaj var ve sorun bu mesajı insanların kendilerine yonta yonta saçma sapan ve müslümanlıkla bağdaşmayan uygulamalara giderek yanlış bir müslümanlık izlenimi oluşturmasıdır. kulaktan dolma bilgilere pabuç bırakmamak için herkesin bir kere okuması gerektiğini düşünüyorum.

göt deliği

sermayem, erkekleri tavlama aracım, erkeğimin fişini takacağı priz...

seri eksi oy veren ezik

gerizekalıdır, komplekslidir, derdi varsa yüzleşmek yerine bu şekilde derdini anlatabileceğini sanandır, siktir olup gitsindir, sözlükten uzaklaşma nedenidir. böyle şeyler yapmamalıdır!!! hadi bunu da eksile gerzek dingil!

seri eksi oy veren ezik

hah geldi gene eksileme düşkünü gerzek, canım sen orda herkesi eksilerken, insanlar senin götünden girip ağzından çıkıyor haberin olsun... hadi gelsin eksi...

ayı sözlük yazar nicklerinin okunuşu

sanırım bazı yabancı nickli yazarların adlarını okumakta güçlük çeken yabancı dili iyi olmayan yazarcanlar için açılmış başlık. yoksa adı atıyorum karpuzsever olan bir yazarın nicki başka nasıl okunabilir ki?

zevk alınan ufak sapıklıklar

halka açık yerde duş perdesi açık duş almak, pisuvarda çaktırmadan yanımdakine bakmak, otobüs mola yerlerindeki tuvaletlerde tenha bir pisuvar bulup birinin beni izlediğini düşünerek boşalmak.