tunatuan

Durum: 3780 - 5 - 0 - 0 - 30.04.2025 17:50

Puan: 57032 - Sözlük Kevaşesi

15 yıl önce kayıt oldu. 1.Nesil Yazar.

YAŞARkolik, CD arşivcisi, konsergezer/yazar, blog sahibi çevirmen.
  • /
  • 189

uzay heparı

bu pazar tunca'yla b yüzü programımda anacağım müzisyen aynı zamanda. *

uzay heparı

31 mayıs 1994 tarihinde motosikletiyle etiler koç köprüsünde stüdyodan çıkmış eve giderken, yolun kenarına park etmiş olan demet akbağ'ın aracına çarparak 11 gün komada kalıp aramızdan ayrılan dahi müzisyen, kınalı bebek, küçüğüm, uçurtma bayramları, vurulduk gibi pek çok türk pop müziği klasiğine parmağını dokundurmuş, en son demet'in kınalı bebek albümü üzerinde çalışırken albümün çıkışını göremeden aramızdan ayrılmıştır. yaşasa müzik dünyası gerçekten şimdiki gibi bu kadar çöplük olmazdı, ayrıca gece melek ve bizim çocuklar isimli şapşahane ve bizleri anlatan bir filmde de başrol oynamıştır.

ilk buluşmada ne giyeceğine karar veremeyen insan

hiçbi buluşmada ne giyeceğine karar veremeyen insandır (bkz: tunatuan)

hoşlanılan tiple ilk randevu ertesi heyecanı

ilk buluşmada yatmadıysanız ve sizi o aramışsa uzun süreli bi şeyler olabileceğine dair işarettir.

telefonda aynı anda suskun kalıp sevgilinin nefes alışını dinlemek

insanın çok sevdiği bir sevgilisi olduğunda dünyanın en güzel sesinden en güzel şarkıyı dinliyormuş hissi yaratan eylem.

patlıcan

domatesgillerdenmiş, ben de bi yarışmada öğrenince şaşırmıştım.

küçük kız çocuğu

rüyada görülünce koruyan kollayan melekler var ve işlerin rast gideceğine "delalet eden" şeklinde yorumlanan küçük minnoş kızçeler...

sözlükten yazar kovmak

bu güzel paylaşım ortamında, haddini ısrarla bilmeyenlere hadlerinin farkına varmaları için yapılacak tek yol. zamanında benim de böyle bir yazarla olayım oldu ve ben sırf o yazar yüzünden aylarca sözlüğe girmedim, sonra onun sözlükte başka huzursuzluklar yarattığını ve çıkarıldığını öğrenince geri geldim mesela.

mutluluk veren küçük şeyler

insanı elindekiyle yetinmesini bilip hayal kurmayı bırakmamakla birlikte ulaşılabilecek hayallere yöneltirken hayalkırıklığı oranını en aza indirerek tatmin duygusu yaratan, maddi değerinden çok manevi değeri ağır basan her şey, şahsen ben elime aldığım bir nadir cd ya da yaşar 'dan gelen bir mesajla bulutların üstünde uçabilecek kadar mutlu olurum.

yazarlardan bear fotoğrafları

nü de paylaşabiliyor muyuz diye merak ettiğim hede.

eurovision

bir bilgi olarak, eurovizyon’u da kısaca tanıtayım, 1950'li yıllarda ii. dünya savaşı'nın ardından kendini yeniden inşa etmeye başlayan avrupa’da, soğuk savaş’ın ardından, ülkelerin birbirinden doğrudan özür dilemek yerine, dolaylı yoldan özür dileme biçimi olarak ortaya çıkmıştı bu yarışma. yaraları müzikle saralım bir de bunun yarışmasını yapalım diyen, aralarında husumet olan ülkelerden kimin ötekiyle derdi varsa, ona yüksek yüksek puanlar vererek bir nevi buzları eritmek için icat edilmişti yani. eurovizyonun politik bir yarışma olduğu tezi bu noktada doğrulanmış oluyor. mesela, almanya, italya, ingiltere, fransa ve ispanya, yarışma sonuçları ne olursa olsun her sene katılma hakkına sahiptir. şimdi ne soğuk savaş kaldı, ne de husumetin bitirilmesi için müzik yarışması gerekliliği. ondan beridir eurovizyon müzik yarışması olarak –tabi ki klişe komşu komşuya oy veriyor- tartışmalarıyla varlığını sürdürüyor. sizi bilmem ama benim için eurovizyon hala bir tutku ve her eurovizyon’da elimde kağıt kalem ülkeleri oylamak bana ayrı bir keyif veriyor. 2012 yılında 10’da 6 bilerek büyük bir başarıya da imza atmışlığım var yani. her neyse, konumuza dönersek, ilki 1956 yılında isviçre’de yapılan yarışmaya türkiye ilk kez 1975 yılında katıldı ve katıldığı gibi çakıldı o sene! hem de sadece eurovizyonun değil, türk pop müziğinin de en güzel şarkılarından biriyle!

didi

ceza'lı son reklamıyla kusmalardan kusma beğendiren, kabus ötesi, beynimde didididididididi diye ağaçkakan woody etkisi yaparken, o sevimsiz teyzenin akıllara zarar kahkahalarıyla içimde garip burulmalar yaşatan, bu sebeple bırakın soğukçaydan her türlü içecekten soğutan içecek... bu kadar rezalet bir reklam cıngılı konusu karakterleri olamaz...

eurovision 2015

bu sene hep işlerin çıkmasından dolayı izleyemediğim için içim buruk olan yarışma... isveç kazandı ve ben de sonradan izlediğimde dibim düştü adama. ahh bi de sünnetsiz olmayaydı iyiydi.

2015 istanbul lgbti onur haftası ve gay pride

bu sene çok fazla eğleneceğimi düşündüğüm 22 - 28 haziran arası sürecek olan gey etkinliği... (l) ife (g) ets (b) etter (t)ogether (i) mpeccably...

zorlu center

hayatımda gördüğüm en çirkin mimariye en robotik insanların doldurulduğu biçimsiz, insanı küçücük hissettiren, cam fanus biçimli ucube avm... zincirlikuyu da olup, içine girip baktınız mı bilmiyorum ama herkes mutsuz ve robotlar gibi dolanıp duruyor o mağazadan bu mağazaya. bu ucube yerin en iyi tarafı ise o operaların filan sahnelediği o performans merkezi.

ayı sözlük gay pride zirvesi 2015

bu zirvede doya doya bulunacağım etkinlik... nasıl da özledim ayıdaşlarımı...

boston gay men's chorus konserinin iptal olması

utancın, skandalın, loserlığın halk dilindeki karşılığı...

beni beni bihterini

bir dizi repliğiyken zamanla ota boka kullanılarak günlük dile girmiş bir kullanım, ben çok kullanıyorum mesela.

+dünkü orciye beni nasıl çağırmazsın beni beni bihterini...

yüzüne güler arkandan siker

ideal erkek tipi, göbekli kıllı ve temizse de tadından yenmez.

nil karaibrahimgil

gündelik yaşamdan ayrıntıları şarkılarına yedirebilen bu yüzden sıcak şarkılar yapabilen, ama çok tanındıktan sonra şarkılarında samimiyetten uzaklaştığını düşündüğüm, aynı zamanda reklamcı olduğu için slogan bulma ve slogan şarkı yaratma konusunda üstat bir reklamcı şarkıcı oyuncu. rteye yakın olduğunu biliyorum bir de reklam piyasasındaki 5 reklamdan dördü ona ait, albüm çıkarmadığı zamanlarda bile reklam kuşağını dinlediğinizde bütün albüm dinlemiş gibi oluyorsunuz, her yerde o var, ha bir de 70li yılların meşhur sanatçılarından suavi karaibrahimgil'in kızı. sertab erener'in görümcesi.
  • /
  • 189

jet sosyete

senaryosunu gülse birselin yazdığı oyuncuları arasında çağlar çorumlu, cengiz bozkurt, hasibe eren, derya karadaş, sarp apak, deniz cengiz, ecem uzun ve bartu küçükçağlayan gibi isimlerin yer alacağı konuşulan yeni komedi dizisi.ocak sonunda star ekranlarında yayına başlayacakmış.

jet sosyete

ilayda, tony, gizem ve pelin karakterlerine haykırarak gülüyorum.

jet sosyete

bu akşamki bölümde baya iyi geldi. şennur teyzenin sözlerine ve gizemin saçmalamasına çok gülüyorum. sanki gülse birsel de nasıl yazabileceğini biraz daha göstermiş oldu bu bölümle. severek izliyoruz.
hiç de içim almıyor ama..
ben öyle demiyom oğlum
araya gideceğine canıma gitsin
çiğ silikon mu bu?

kolinin oğluyla arkadaş olmak

bazı arkadaşlarımın yaşadığı bir durumdur. yaşamayı hayal bile edemiyorum.

kolinin oğluyla arkadaş olmak

daha dramatik versiyonu için (bkz: oğlunun kolisiyle arkadaş olmak)

yaşasın hoşgörülü aileler..

ayrıca (bkz: geçen yine başımdan geçen olayda)

tunatuan

hafta içi olmayaydı iyiydi. iyi eğlenceler.

acıyor ama devam et

zevkle acının kesiştiği o eşsiz anda seçimini zevkten yana kullanan sosyal alıcı repliği. iyi bilir ki; acısa da öldürmez.

acıyor ama devam et

doyumsuz dar kıçlı ayıların mottosu.

kanırtmaya başladıysa da devam edilir.

kıro erkeklerin ortak özellikleri

fikri olmamak ama zikri olmak, elde tespih, ağızdan çer çöp kürdan sigara vb bir nesne düşürmemek, dilden erkeklik adamlık delikanlılık ve racon derslerini eksik etmemek, ahlak bekçiliği yapmak ama ahlaksızlığın müptelası olmak, cin olmadan adam çarpmak, medeniyet seviyesinin altında kalmak, kültür ve bilgi birikimi edinmemek, hayat üniversitesinden mezun olmak, yobazlık, kaba davranışlar sergilemek, hoşgörü ve nezaketten uzak olmak, kafasını kullanamadığı için yumruklarını kullanmaktır.

ufak tefek cinayetler

ayyhhhh dün gece son dakkalarda gerim gerim gerdiler. yani bir gerilim filmlerinde böyle gerildiğimi hatırlarım bir de bunun dünkü bölümünün son sahnesinde. allah sizi bildiği gibi yapsın e mi son anda dedim bunu göstermeyecekler, haftaya bırakacaklar ki öyle de oldu zaten. şu senarist arkadaşlar da oya karakterine daha anlamlı ve okkalı laf sokan replikler yazsalar da azıcık içimizin yağları erise ayol. o kadar sinirleniyor, atarlanıyor ama iş merve'nin karşısında konuşmaya gelince pıssssss balon gibi sönüyor. vallahi içim şişti yemin ederim yeter diye bağırasım geldi.

Toplam entry sayısı: 3780

ilk eşcinsel deneyim

en sevdiğim hikayelerimden... bir gün kadıköy'den eminönü'ye geçmek üzere vapur beklerken, yanına oturup çaktırmadan seyrettiğim beyefendiyle bir hafta sonra halvet olmuştum. vizelerim vardı o hafta, yoksa daha erken olurdum. sene 2001 yaş 18. genelde toplu taşımalardan (otobüs, tramvay, metrobüs...) kaldırdım adamlarımı... hatta bi keresinde yanımdan yürüyüp giden bir adamla on beş dakka sonra apartman bodrumunda halvet...

biseksüel

zeki müren "ruh zenginliği" olarak tanımlamıştı bir keresinde.

çalı dibinde seks yapmak

bir gece bir konser çıkışı arabasıyla yanımda duran taksiciyle pendik sahil yolunda gerçekleştirdiğim eylem, bu sayede kartaldan bostancıya bedava geldim.

ayı sözlük yazarlarının aşık olma sayıları

biri yenilerde olmak üzere 4.
aşık olunca fena oluyorum. ilk sevgilimden ayrıldığımda barışmak için kral tv'den alt yazı geçirtmek, posta gazetesine ilan vermek, 8 sayfa mektup yazmak gibi eylemlerde bulunmuşluğum var. aşık olunca orospuluğu bir kenara kaldırıp piyasadan çekiliyorum, ki şu an öyle bir durumdayım. heyhat henüz karşılığı yok.

evli ayı sözlük yazarları

annemle oturduğumuz ev kendimizin, yani ev'liyiz, ama bahsedilen evlilik bu değil galba.

eşcinsel olmanın kötü yanları

1) sürekli bir yalan dünyasında yaşamak zorundasınızdır, gizliyseniz hele aileye, iş arkadaşlarına, normal arkadaşlara (tabi gey dostu olmadığını bildiklerinize) yalan söylersiniz
2) homofobik bir toplumda yaşamanın getirisi, aşağılanır, hakarete uğrar, dövülür, tecavüze uğrar hatta öldürülürsünüz, ve o homofobik toplumun homofobik polislerince insan yerine konmazsınız, hatta onlar da size aynı muameleyi yapar
3) çoğu zaman iç dünyanızla ilgili karmaşaları kendi başınıza çözmeniz gerekir, dışarı anlatamazsınız, diğer geylerin de kendi dertleri olur onlar da bi yere kadar dinler
4) aileniz ve toplum tarafından ağır ithamlarla cezalandırılırsınız
5) size herkese g.tveren potansiyel muamelesi yapılabilir, gece s.ken adam gündüz size bir paçavraymışsınız gibi davranabilir, veya sarhoş muhabbetlerine meze yapar.
6) başınıza bir şey geldiğinizde, tecavüze uğradığınızda polise gidemezsiniz, zira polisin aklında sizin bu halinizle zaten davetiye çıkarmış olduğuna dair bir önyargısı vardır


offf bu kadar yazdım içim şişti, gerisini siz tamamlayın.

ilk eşcinsel ilişkiden sonra yapılanlar

eve gidip duş almak, sonra gerizekalıya bağlamak, "aneeeymm hasta oldum ben aids oldum" diye kendini kahretmek, adama mesajlar atmak, "bir daha sikilmek için yalvarsam da gebersem de bana yazma, mesaj atsam da cevaplama" gibi saçma sapan mesajlar atmak, sonra adam gerçekten mesaj atmadığında neden mesaj atmıyorsun diye evine gitmek ve bir daha kendini siktirmek. sonra alışıyorsun tabi.

aysel gürel

seni özlüyorum deli kadın, bütün bu dünyanın kiri pası içinde ekranlardan yansıyan ve bize her şeye rağmen umut var dedirten temiz sevincini, neşeni ve kaleminden akan yüreğini özlüyorum, senin en ince espri yaparken bile gözlerindeki derin bakışı, en ciddi konuda bile muzip yorumlarını, kısaca seni özlüyorum deli kadın. bir resmine bakarken bile binlerce kare geçiyor gözümden, seni hiç tanımadım, tanıma imkanı bulamadım, ancak ben seni hep sevdim, senin bu dünyaya kattığın güzelliği sevdim, tüm dünyanın akılları bir araya gelse senin tek bir yorumla herkesi susturabilme becerini sevdim.

ama neyi sevmedim biliyo musun? daha seninle tanışmadan çekip gitmeni, daha şarkılar şiirler tamamlanmamışken çekip gitmeni, tabiri caizse daha karpuz kesecekken zengin kalkışı yapar gibi 80 +/- 60 yaşın baharında çekip gitmeni... yarım kaldı şarkılar, şiirler, daha çok şarkı var yazacak... daha fazla söz söyleyemem, söz söylemede senin eline su dökemem, senin sözünün üstüne söz söyleyemem, sadece diyebilirim ki, ulaşıyosa bu yazılar bir yerden sana, bir el salla oralardan bana. deli kızım uyan, bir tek sensin duyan!!! bu dünyada bize bir bakış borcun kaldı, acelen ne, bekle aysel!

artik yok!! diyemiyorum; iyi ki vardi! diyorum...

müslümanlığı güzel bir din sanmak

müslümanlık ve islam özünde -aslında her dinde olduğu gibi- kardeşlik, hoşgörü, barış gibi güzel mesajlar içeren bir din. insanoğlunun elinde oyuncağa çevrildiği için sürekli kötü ve berbat bir din izlenimi yaratılan ancak insanların amellerinden dolayı bütün bir dinin alaşağı edilmesini doğru bulmuyorum, sonuçta ortada ortak ve güzel bir mesaj var ve sorun bu mesajı insanların kendilerine yonta yonta saçma sapan ve müslümanlıkla bağdaşmayan uygulamalara giderek yanlış bir müslümanlık izlenimi oluşturmasıdır. kulaktan dolma bilgilere pabuç bırakmamak için herkesin bir kere okuması gerektiğini düşünüyorum.

sikmek kelimesi iyi mi yoksa kötü anlamlı mı

bir lafa bakarım laf mı diye, bir de söyleyene bakarım yakışıklı mı diye.

seri eksi oy veren ezik

gerizekalıdır, komplekslidir, derdi varsa yüzleşmek yerine bu şekilde derdini anlatabileceğini sanandır, siktir olup gitsindir, sözlükten uzaklaşma nedenidir. böyle şeyler yapmamalıdır!!! hadi bunu da eksile gerzek dingil!

göt deliği

sermayem, erkekleri tavlama aracım, erkeğimin fişini takacağı priz...

zevk alınan ufak sapıklıklar

halka açık yerde duş perdesi açık duş almak, pisuvarda çaktırmadan yanımdakine bakmak, otobüs mola yerlerindeki tuvaletlerde tenha bir pisuvar bulup birinin beni izlediğini düşünerek boşalmak.

ayı sözlük yazar nicklerinin okunuşu

sanırım bazı yabancı nickli yazarların adlarını okumakta güçlük çeken yabancı dili iyi olmayan yazarcanlar için açılmış başlık. yoksa adı atıyorum karpuzsever olan bir yazarın nicki başka nasıl okunabilir ki?

beyaz slip

kocamın sevmediği benim de rahat bulduğum iç çamaşırı. yazın hiçbi şey giymiyorum o ayrı. saranı güzel hissediyor, sanki kalçalarımda kocamın elleri varmış gibi.