birleşik krallık toprakları içerisinde yer alan, ingiltere'ye komşu bir prenslik. liverpool'dan ya da güneyinden günübirlik gidildiğinde mis gibi bir tatil bölgesi olabilir gidilen sezona göre.
an itibari ile burada ve ingiltere 'de eşcinsel evlilikler yasallaşmış durumda.
escinsel evliliklerin yasallastigi ulke. her ne kadar civil union/partnership yillardir var olsa da artik escinsel ciftler hem resmi hem de dini torenler ile kraliyet tarafindan onayli evlenebilecekler.
bu yasa ile birlikte galler'deki escinseller de ayni haklara kavusmus oldular.
farklı yönelimleri, farklı fikirleri yok etmeye odaklanarak tekdüze toplumlar yaratma ve bu toplumlar üzerinden maksimum gelir ve itaat elde etme amacı ile oluşturulmuş semavi din kategorisindeki dinlerden birine inanan eşcinsel olma olasılığı çok yüksektir.
zayıf kişiliğini din gibi 'kendisini sorgusuz sualsiz yok etmeye adamış' bir olguya teslim ederek çoğunluğa karışır yok olurlar. farkında değildirler ki kendilerini güvende hissettikleri, adeta yağmurdan kaçarcasına altına girdikleri din aslında başka bir mahallede, başka bir şehirde kendi gibi insanların hayatını karartıyor. inandıkları ve kendilerini açık seçik reddeden, oluşturduğu toplumdan uzak tutan din adına kurulan her kurum, her bina, her aktivite aynı yönelime sahip insanların yok olmasına neden oluyor.
(bkz: empati)
(bkz: mantik)
husband kelimesinden türediği konusunda söylentiler olan, genelde ayı dünyasında kullanılan, evli partnerlerin birbirlerine taktiği rumuzumsu şeker mi şeker isimcik. kocacık.
eğer uzun vadeli düşünülüyorsa gayet de mantıklı bir inanış.
(bkz: gerçek)
vücut kimyalarının birbirine olan uyumu ilişki gidişatı için en önemli etkendir, bunun abazanlıkla, hayvanlıkla bir alakası yok. bireyler birbirinden çok hoşlanabilir, birbirini ideal partner olarak görebilir; ama bu demek değildir ki cinsel hayatları da aynı orantıda uyumlu olacak. ilişki denilen olgu kısa olarak nitelendirilemeyecek vadede karşılıklı olarak birbirinin hem cinsel hem de sosyal beklentilerini anlayarak, uyumunu anlayarak olgunlaşır.
var böyle bir yanılgıya sahip insanlar. hiç tanımadığı birine aşık olduğunu söylemek ancak `idealdeki sevgili formatına en yakın karakteri içselleştirmek` tarzı bir tanım ile açıklanabilir. etkilenmek ile aşık olmak arasındaki farkı anlayamamaktan kaynaklanır daha çok.
telefon/hat değiştirme olaylarında tam bir baş ağrısı olduğundan zamanla soğuduğum uygulama. iphone kullanıcılarına imessage geldikten sonra ihtiyaç daha bir azaldı.
italyan haftasını kutlayacağız diye sokakları italya'ya çeviren belediye*ye sahip şehir. kilisede düğünler, göbekli bıyıklı amcalar, bol makyajlı kezban italyan hatunlar heryerde. eğer türkiye'de hristiyan azınlık çevresinde büyümüş bir insansanız bu görüntüler inanılmaz tanıdık gelir. özellikle istanbul/büyükadalı (gbkz: rum ve ermeniler ile benzer bir kilise kültürüne sahip ottawalı italyanlar sayesinde çocukluk anıları akla gelir, duygulandırır.
eğer aile bağları kuvvetli ise, çocuk sahibi olma ihtimali az olan bireyler için büyük bir avantajdır. bir eşcinsel için dayı/amca/teyze/hala olmak cidden güzel bir his.
3 senedir türkiye yüzü görmediğinden bazen kendi kendine uzaklara dalıp `ah ulan bir king atardık şimdi istanbul'da olsam` gibi laflarla çevresine dumur yaşatan, habire of püf türkiye diyen, ülkem vatanım canım kanım formatlı yazar. birkaç haftalığına da olsa istanbul'a dönmek için gün sayıyor, dönse de tüm şehir rahatlasa bir süreliğine.
sayemde zaten çevresine 3 beden büyük gelen ahlaki perspektifi bir 3 beden daha büyümüştür. bir cafede otururken veyahut yemek yerken kestiği kızlara karşı kestiğim adamları yorumlaması, tanıştırılan erkek arkadaş tarafından daha önce hiç tecrübe etmemişçesine habire göt edilmesi görülmeye değer anlar benim için. sakalsız bir ergen olduğundan ve sakalıma taktığından mütevellit göz değmesinden korkuyorum sözlük.
(bkz: saç kıran)
ottawa'da yasanan lagim kokusu krizinin suclusu insan. balkanlardan gelen hava dalgasi ile osuruk kokusu buraya kadar geldi yeminlen. yumurtami yemis ne yemisse artik sabahtan.
2 gun icinde 25 dereceden 0 civarina dusen hava sicakligi ile bunye ile dalga gecen bir iklime sahip sehir. havalar isindigi anda her yer cicek bocek olur, insanlar cibildak modda kosar, patene biner, gol nehir kenarlarinda bisikler surer. sikintidan spora saran bu populasyon sayesinde obez bunyeler populerizmin kurbani olarak depresyon yasamaya mahkumdur.
her iliskide oldugu gibi onemlidir. bireylerin birbirine finansal olarak ihtiyac duymamasi demek ozguveni yerinde sevgililer icin mutluluk kaynagindan baska birsey degildir. kimse oturup da vicik vicik borc harc alan para diye aglayan bir sevgili istemez efinim. istiyorsaniz da cok yanlis hayallerdesiniz.
tabii ulkemizde iki tip insan vardir; ya parasizlik garibanin gururudur triplerinde tipler, ya da gunluk (zaten olmasi gerektigi gibi) bir ise sahip (plaza calisanlarindan en alakali-alakasiz temel meslege kadar) oldugu icin milleti kolesi sanan manyaklar..
bir sorun olarak gormedigim duruma sahip bireyler. olay 'evli biseksueller ile iliski yasamak' olarak degerlendiriliyor sanirim. biseksuel bir birey pek dogal olarak sevdigi insan ile evlenebilir, bunda bir sorun yok. illa biseksuel diye de kisinin habire farkli partnerler edinmesi de gerekmiyor.
kultur ve toplum olarak bununla yuzlesmeden once kirk firin ekmek yememiz gerekiyor. ozur dilemenin, yapilan hata ile yuzlesip huzur ve baris icin caba sarfetmenin ne kadar erdemli ve huzur veren bir aktivite oldugunu anlamak bizim millet icin imkansiza yakin.
biz kanla, savasla, baskiyla, digerlerinin ustunde guc kurma ile varolmus, yeni dunya duzeninde bunu kendi halkinin farkli kesimlerine uygulamis, atalarimizin tarihte yer alan sozum ona basarilari ile ovunmekten baska ilerleme kaydedemeyen -ve kaydetmek konusunda en ufak bir cabasi olmayan- bir milletiz. uretmeyen, dusunmeyen toplumlarin ilerlemesi nasil imkansiz ise, tarihi ve hatalari ile yuzlesmeyenlerin de ilerlemesi ayni derecede imkansiz.
kabullenmenin, iyilesmenin en onemli asamasi oldugunu anlayamacak kadar yuksek olak sisirilmis ici bos milli egomuzun sonucudur ermeni soykiriminin su anki farkindalik seviyesi. muhtemelen jenerasyonlarca zaman sonra, dunya turkiye ve bolge ulkeler icin yeni bir duzen vaat ettiginde degisir bu.
gözlemlerime göre üç ana gruba ayrılabilir bu durum. ilk grup için eşcinsel olmak pek koymaz, hayatı eğlenceli bir modda yaşamaya müsaittirler. ait oldukları eşcinsel alt kimliği onlar için ancak solak olmak veya kızıl sakallı olmak kadar önemlidir. düşünmeye, kafa patlatmaya çok da değmez. genelde pozitif çevresi tarafından sevilen tipler olurlar.
diğer bir grup ise eşcinsel olmayı adeta görmezden gelir. bu segmentteki insanlar karşı cins ile evlenir çoluk çocuk sahibi olurlar. kendi benliklerini kabul edip yüzleşmektense güvenli bölgelerinde takılmak en güzel ve en doğru şeydir. kimileri yıllar sonra dayanamaz yüzleşmeye karar verir, kimileri hayat boyu öyle gider. eğer eşcinselliğin kalıtımsal birşey olduğu hakkındaki teoriler pozitif çıkarsa da bir çoğumuzun babası, dedesi veyahut dayısı olarak tarihe geçme şansına sahip olurlar.
son grup ise genellikle ergenlik evresinde bir bunalım ile bu durumla yüzleşmek zorunda kalırlar. kimileri kısa sürede ilk gruba transfer olurken toplum baskısı yüksek ve bireyselliği az olan ülkelerde çoğunluğu ikinci gruba bonservis bedeli olmadan koşarak gider. kalan kısmı da o bunalımı yıllarca sürdürür, eşcinselliği kabul etme aşaması zor geçer ama evlenecek ve kendine yalan söyleyecek kadar da yüzeysel değildir hayata karşı. genelde en zor kategori bu insanların kategorisidir, allah kolaylık versindir.
hayat boyunca bu gruplar arasında geçici ve kalıcı geçişler olabilir ama sonunda geceleri akılda kalan tek birşey vardır. "ulan dünkü nargileci abide de ne göt göbek vardı be."
-bizim yan mahallede bi çocuk vardı. böyle kadınlara ilgi duyuyor diye dedikodu çıktı. zorla jigolo çağırdık siktirttik çocuğu, sonra kendine geldi. şimdi her gün başka heriflerle sikişiyor, biz olmasak karıların pesinden koşacaktı mınakodumun sapığı.
korkma, kimse senin kişiliğin ile oynayamayacak. çevrendeki insanların popülerlik uğruna yaptıkları edebiyatı her zaman dinle, ama örnek alma. profesyonelce arkadaşlık kurmayı öğren ve her konuda sabırlı ol. önünde uzun yıllar var, seni kimse düşüncelerinden ve hayal ettiklerinden alıkoyamayacak.
kendin gibiler ile iletişim kurmaktan çekinme, bak bu satırları okuyor isen senden belki 2-3 yaş belki de 30 yaş büyük olan ve seninle aynı sorunları çekmiş insanlar var.
gelecek konusunda, yalnızlığın konusunda gereksiz yere fazla endişelenme. insanoğlu öyle bir varlık ki, en umutsuzluğa kapıldığı dönemlerde bile hayatta kalmasını bir şekilde biliyor. önündeki 5 sene kendi gelişimin için çok önemli, kendi kişiliğini olgunlaştırmak için kullan bu zamanı. biliyorum, cinsellik senin için çok önemli ve canını çok sıkıyor tam olarak kafanda kuralları oturtamadığın için. kendini hazır hissettiğin zaman cinselliği de yaşayacaksın, ama o zaman gelene kadar asla kendini çevreni baz alarak yargılayayım deme.
daha çok küçüksün, hata yapmanın tadını çıkar. yardım gerektiğinde, yardım istemeyi öğren. internet bunun için en iyi yollardan biri destek için, sana bir tık uzaklıktayız.
belli bir sürede yapılması gereken bir iş/aktivite/görevin yapılamaması durumu. o sırada o iş dışında herşey deli gibi çekici gelir. örneğin ders çalışılması durumu söz konusudur. oda toparlanır, yemek yenir, kahve içilir, hiç konuşulmayan tiplerle iletişim kurulur, 31 çekilmezse olmaz, kitap okunur, masa düzenlenir, çalışmaya başlamadan önce motive edici müzik açılır ve o sırada yorgunluktan uyuya kalınır.
öyle bir olaydır ki bu, kişinin tüm planlarını altüst eder adeta. herkeste az çok bulunmasına rağmen eğer bunu hayat tarzı haline getirirseniz sıçarsınız.
"zaten türk ırkına ait insanların kafataslarındaki çıkıntı başka hiçbir ırkta yok hacı, üstünüz biz" ayağına yatabilir bu muhteşem hisse sahip gurur topucukları.
ateist oldugu ve musluman olarak yetistirilmeye kasildigi icin, dogup buyudugu toplumu elestirme hakkina gayet de sahip yazar. islama inanmiyor diye yakin cevresinin de islam ile alakasinin olmamasi soz konusu degil sonucta. mesela ben ne islama ne de budha'ya inanirim, ama islam konusunda fikrim gayet agir ve detayli olabilir. cunku bir arastirmaci ya da psikopat olmadigim surece gidip de hic bilgim olmayan bir dini elestirmem, elestiremem. dolayisi ile turkiyeli bir ateist olarak kendisinin islami, dolayisi ile onun tanrisi allahi elestirmesi kadar dogal birsey olamaz.
eğer bu film porno film ise, siz de arkadaşınıza "sizi daha iyi tanısın" diye bu filmlerden favori kesitlerinizi gösteriyorsanız (denemeyin bu arada, pek olumlu sonuçlanmıyor totalde karşıdakinin geçirdiği travma göze alındığında):
- oha. ohaaa. oha oha olm koskoca 50 yaşında göbekli adamı sikiyolar laaan??? ohaaa pompalıyor yuuhh. inanamıyorum adamların taşakları sallanıyor göt siktiriyor nasıl olur böyle bişey. (yüzü bir garip olur) şimdide ağzına alıyor bakkal hüseyin gibi adam hey allahım..
+ olm 50 yaşında heteroseksüel adam karısını sikmiyor mu, bakkaldaki herifin siki yok mu..
- ne olurdu herkes gibi kıvanç tatlıtuğ'a 31 çeksen? marjinallik mi bu yani nedir..
+ evet, yeterince marjinal olamadım yetmedi erkeklere 31 çekmek, dedim daha da marjinal olayım. bundan sonra ki filmde 3 granny 1 tranny'i sıra sıra takma penis ile sikiyor.
- eaaakhh
zengin pici mal amsalak aptal gerzeeek oozpu cocugu felan derken adamlar patir patir mezun oluyor da ortaligin amina koyuyor bre. sonra da agzi kokan fakir tinerci pic kurularinin yarisi bos tabaklarina ic pilav oluyorlar.
ayhh super kufredince kendimi daha da erkeg, daha bir atarli mahalle abisi hissettim. pipim kalkti *