sarosbalik

Durum: 1067 - 0 - 0 - 0 - 06.04.2016 02:23

Puan: 23394 - Sözlük Kaşarı

15 yıl önce kayıt oldu. 1.Nesil Yazar.

Henüz bio girmemiş.
  • /
  • 54

gay ile lezbiyenin evlenmesi sorunsalı

" ayı sözlüğün eşcinsellere tavsiyesiymiş" gibi tepede değişmez konular arasına alınmış olan başlık. eşcinsel suratlarımıza bir maske daha takmaktan öte bişi değildir... daha iyisi için:

(bkz: evlenmiyorum var mı ötesi)

yavrubear

çirkin ördek yavrusu, büyünce kuğu olcağını sanıyo ama olsa olsa kaz olur. ahahaah

(bkz: sevgili yapınca sözlüğü ihmal eden yazar)***

gülten akın

"benim bir nokta kırılmışlığım;
gözlerimin ardında büyür durur"

eşcinsellik hastalık değildir

bu postu facebook profilinde paylaşan arkadaşıma yanıt çok gecikmeden fazla okumuş bi hödükten gelmiş... o da şöyle: *

"alana karismayalim da arkadaşım, mumkunse biz almayalim yurtdisinda sen de yasadin gordun, maalesef sanki escinsellere ayrimcilik yapmayalim derken, escinsellik yuceltiliyormus gibime geliyor. illa her filmde, dizide bir escinsel bulunmasi, bunlarin da komik ama iyi insanlar olmasi gerekiyor. escinsel bir terorist portresi cizilmesi hic mesela. mesela escinsel kulupleri kuruluyor, bizim sirkette bile escinsel calisanlarin iletisim ve aktivite grubu var. nasil heteroseksueller cikip bunun propagandasini yapmiyorsa, escinsellerin de yapmamasi, bunu kendi iclerinde, partnerleriyle yasamalari lazim. escinsel evliligi de sonuna kadar destekliyorum bu arada ama propagandasina karsiyim. velhasil kelam, bu konu biraz yahudilere karsi sucluluk duyan avrupa'nin onlari kaldirip tepemize oturtmasi gibi geliyor bana."

neyse kendisini içine düştüğü gaflet, dalalet ve yanıbaşında duran gizli eşcinsel arkadaşına ihanetten kurtarmak için "ayırdına var" operasyonu düzenledim şu sözlerle... eminim bundan sonra iki kere düşünecektir kendi kıçını gizli gizli parmaklarken:

"sırf evlenecekler diye aylarca bütün aileyi ekonomik ve sosyal olarak terorize edenler; tv'lerde günde 15 saat yayınlanan evlilik programları yapanlar; "damsız almayan" barlar; yılbaşında meydanlarda sapıklık yapanlar; namus diyerek karılarını - kızlarını - kız kardeşlerini öldürenler hakkında ne düşünüyorsun?
neyse kısaca yukarda bahsettiğin eylemler-oluşturulan sivil toplum örgütleri senin cinselliğini hedef alan şeyler değil. sen kadınlarla istediğin gibi yaşamaya devam edebilirsin. ailene ben heteroseksüelim, böyle olduğu için üzgünüm demeden yaşayabilirsin. ilk ne zaman heteroseksüel olduğunu farkettin; doktara gittin mi; canım biraz olsun erkekleri düşünmedin mi sorularla karşılaşmayacaksın yanı.
orada "ataerkillikle" mücadele söz konusu. ve psikolog arkadaşın paylaştığı haber durumun sadece "bilimsel" yanı."

(bkz: homofobiyi her yerde teşhir et)

eşcinsellik hastalık değildir

türk psikologlar derneği'nin iki yıl önce bugün yaptığı açıklamadır: "duygusal ve cinsel açıdan karşı cinse yönelen kadın veya erkek heteroseksüel olarak tanımlanırken eşcinsellik, bu çekimin kişinin kendi cinsiyetinden kişilere yönelik olmasıdır. heteroseksüellik tek cinsellik değildir, eşcinsellik de heteroseksüellik gibi insan cinselliğinin bir görünümüdür. heteroseksüellik de eşcinsellik de hastalık veya bozukluk değildir, hastalık veya bozukluk olmadığı için tedavi edilmesi gereken bir durum söz konusu değildir, dolayısıyla tedavisi de yoktur.

türk psikologlar derneği olarak tedavi veya terapi adı altında yürütülen, eşcinselliği dönüştürmeye yönelik herhangi bir girişimi önermediğimizi ve bu tarz girişimlere karşı olduğumuzu kamuoyuna bildiririz."

http://www.psikolog.org.tr/Haber-Duyuru/...

eşcinsellik hastalık değildir ama yüzde 100 tedavi ederiz

türk psikologlar derneği'nin konuya ilişkin açıklama yapmasının üzerinden tam iki yıl geçmiş.

(bkz: eşcinsellik hastalık değildir)

porter

aramızda hep mesafe olacak portercim... aramızda hep rdbear olacak... aramızda hep hasret olacak... aramızda hep madilik olacak...

kız burdan taaa oraya çemkirecem diye dilimde tüy bitti!!

ay mayıs sıkıntısı bastı beni...*

yeni imralı süreci

süreç konusunda biraz samimiyet oluşmuş ve bu birilerini rahatsız etmişe benziyor... amed-bağlar bdp ilçe binasına atılan "ses bombası": d8d6c
**

ayrıca (bkz: paris'te üç kürt siyasetçi kadına süikast)

turkcell

telefon sapığı olduğunu düşündüğüm şirket... haftalardır bana cağrı bırakıp kapatıyolar. arada yakalıyorum aramaları açıyorum ama bu sefer de iki saniye sessizlikten sonra kapanıyor... hayır arada hohlasalar - pohlasalar tacizlerini cinselliğe yoracam ama o da yok...

grindr

konumum itibariyle "acil koli servisi" dışında bir işlev yerine getirmekte olan teknolojik zamazingodur. ne zaman açsam beyruttan, kuzey irak'tan civan delükanlıların "hi habibi, ene bi hibbek; yallah"* gibi son derece hoşuma giden tacizleriyle karşılaşıyorum. koca kıçımı bi kaldırsam sağlam bi gezicem ve bu terane bana online couchsurfing hizmeti görecek onu anladım. resmen feysbukum arap ve kürt diyarlarının el değmemiş güzellikleriyle doldu sayesinde...*

çocuk kalbim

xalo

gülten akın

‎"ah, kimselerin vakti yok
durup ince şeyleri anlamaya"

diyen mucize...

(bkz: deli kızın türküsü)
(bkz: rüzgar saati)
*

en çok boş alanlar

o ha üçüncüymüşüm... ve birinci de bankacı... valla pes adamdaki egoya... burada bile birinciliği kimseye kaptırmamış...* neyse çok çalışıp birinci olmam lazım... buyrun size kolaylık olsun şuradan başlayın:*

(bkz: kürtlerin yok sayılması sorunu)
(bkz: leyla zana)
(bkz: selahattin demirtaş)
(bkz: kürtçe)
(bkz: chp bakırköy kadın kolları)
(bkz: chp izmir kadın kolları)

ve ana dil ; ana dilde eğitim bu ikisi silindiği için* konuyu en güzel özetleyen entry'e buyrun: (bkz:#53195)

kinsey skalası

herkes biseksüel doğar dien carl jung amcanın istatistik bilen kuzeni alfred kinsley'in ortaya attığı teoremdir.

yeni imralı süreci

ortada bir süreç yoktur. sadece konjektür ve akp'nin köylü kurnazlığı vardır.

yıllardır bu savaştan en çok nemalanan tsk'nın "balyoz"la defterini düren akp*, türkiye'nin gayrı safi milli hasılasını hortumlayan bu güzel sektöre el atmak istemiş olsa da karşısına irak'tan sonra suriye'de başarıyla devam eden kürt hareketi çıkmıştır. akp, kıçını nato'ya yaslama derdiyle ülkenin orasına burasına "patriot" yerleştirmeye başlamıştır... sözde halkını bombaladığı için gaddar beşar esad'a karşı yapılan bu eylemin uzun erimde maksadı gayet farklıdır...

içerde ise savaşın sürmesini canıyla ödeyenleri-samimi barış isteyenleri marjinal göstermeye çalışması; onların fikrine çok önem verdikleri başkanlarından habersiz bırakmasına karşılık verilen açlık grevleri sürecinde "idamı" gündeme getirmesinden sadece 1 ay sonra "biz aslında görüşüyoruz" açıklaması akp'nin aslında kamuoyunun tansiyonunu ölçmeye çalışmasından başka bişi değildir. fettullah gülen ise gücünün en büyük kaynağı olan dersanelerinin kapatılacağı telaşıyla akp'ye tekrar sırnaşarak "çözümü hoşumuza gitmese de barış önemlidir" şeklinde cemaatine fetvasını yollamıştır... halbuki daha bir kaç ay evvel ki açıklamalarında kürtler için çapulcu diyip tepelerine bomba yağdırılmasını gayet uygun bulmaktaydı hazret...

bütün bu samimiyetsizlik karşısında kürt özgürlük hareketi ise son derece temkinli olmakla beraber onurlu bir barış için kapılarını açık tutmaktadır. açlık grevlerini tek sözüyle bitiren abdullah öcalan'ın kürt özgürlük hareketinin hala tek lideri olduğu gerçeği kendisini terörist başı kadrosundan çıkarıp imralı yapmış ve devletin kendine muhattab arıyorsa onunda kendisi olduğunu bir kez daha göstermiştir. ancak her gün süren kck operasyonları ve hapisanelere doldurulan kürt hareketi aktivistleri olası bir görüşme süreci için rehine olarak tasavvur eden akp'nin tutuklamalar nezdinde samimiyeti kürtlerce aşikardır. haklarında daha iddianame bile düzenlenmeyen bu tutukluların çoğu yaklaşık 2 yıldır hukuksuz şekilde hapiste tutulmaktadırlar. son olarak roboski ile kürt hareketine göz dağı verilmesi olayını halka "oppss, yanlışlıkla oldu; hem bunlar da kanun kaçağı ne farkeder ki" diye lanse edilmiştir. o bombalama ile ilgili gerçekler ortaya çıkmadıkça kürt tarafı asla onurlu bir barışın sağlanmayacağını bilmektedir.

kısaca sürecin aktörlerinin konjektüre uygun olarak yeniden konumlanmalarından başka bir manzara yoktur ortamda; kürtlerin ellerinin baya güçlendiği açık olan bu sürecin doğru düzgün nihayetlenmesi de akp'nin kaypaklıktan uzak - gerçekçi bir politika uygulamaya yakın durup kendisine sunulan çözüm yollarından birine yaklaşmasıyla mümkündür.**

not: bu süreçte herkesten çok adana'da açıklama yapan şehit aileleri derneğinin yaptığı açıklama bana en samimi ve ülkenin durumunu yansıtıcı açıklama olarak görülmüştür. şimdiye kadar kendilerinden nemalanan ve kendilerinin de içinden çıktıkları mhp'nın söyleminden uzaklaşıp "savaş ve ölümler bitecekse imralıyla görüşülmelidir; savaşı sürdürmeye yönelik politikalar vatan hainliğidir" diye açıklama yapmış adamlar. acıyı sadece acı çekenler anlarmış demek ki. helal olsun!

(bkz: kürtlerin yok sayılması sorunu)

beyaz lale

meb'in tavsiye ettiği 100 kitap içinde 10. sırada yer alan daha önce okumamış olduğum 50 sayfalık kaynağı ömer seyfettin'in götü olan milli hikayemizdir... şeker portakalı ve fareler ve insanlara dair* kitaplarını müstehçen bulan yüce devletimizin bu kitabı nasıl oluyor da 13 yaşındaki çocuklara uygun bulduğunu anlamadım. neyse hikayenin otopsisi yapılmış: ilgililere: http://halkinhikmeti.wordpress.com/2013/...

(bkz: devletin müstehçen algısı)
(bkz: işkence)
(bkz: pedofili)
(bkz: tecavüz)
(bkz: nekrofili)

şeker portakalı

bunu yasaklayan zihniyet şunu hala çocuklara okutmakta beis görmüyor:

(bkz: beyaz lale)

orta dünya

ankara'nın en güzel kafelerinden biridir. tam kocatepe otoparkının karşısında... her anlamda dost yürekler işletir orayı...

murat uyurkulak

türkiye'nin en aydınlarından biridir... egelidir... antik yunanlı atalarımızın izinden gitmektedir. iyi de etmektedir. dediklerinin-ettiklerinin her biri çok kıymetlidir. ahanda onlardan biri:*

"bir insanın diğerleri üzerinde iktidar, tahakküm ve baskı kurabilmesi, bunu içselleştirebilmesi, bundan zerre rahatsızlık duymaması, rekabetle, güç arzusuyla, muktedirlik halini korumak yönünde daimi bir gayret ve endişeyle yaşayabilmesi hakikaten inanılmaz. sözgelimi alelade bir diş macununu satmak için yorulan kafanın, yapılan organizasyonun, seferber edilen yaratıcılığın beşte biriyle, onda biriyle, dünyada açlık diye bir mesele kalmayabilirdi. vaziyet çok belli: ya tabiatla uyumlu yepyeni bir hayat kuracağız ya da toptan yok olacağız. daha önce de demiştim: insanlara üzülmem, müstehaktır, ben onca hayvanın, bitkinin yok olacağına üzülüyorum. onlar buna mani olamazlar çünkü. velhasıl insan denen mahlukun mevcut vahim halindense, bir gorilin tabii halini tercih ederim. bir hayvan kadar dürüst olmak isterdim, ama mümkün değil. ben de bu pespaye pazaryerinde yeterince acılaşmış, taşlaşmış, kayışlaşmış durumdayım."

(bkz: tol)
(bkz: har)
  • /
  • 54
Henüz bir favori entry yok.

Toplam entry sayısı: 1067

yok saymak

bir insana yapılabilinecek en büyük şiddettir!

mashrou' leila

herşey youtube'ta free surfing yaparken
şarkısına rastlamamla başladı...* ardından başka ne söylemişlerki derken altında aşağıdaki açıklamanın olduğu ımm el jacket isimli şarkılarını dinledim... onun da linki şu:


"it's about an female that defies the gender norm and wears her hair short and wears a jacket and pants all the time, hamed (the writer/singer) here is supposed to be a traditional arab person/the arab society in general which is very hetero-normative, he sees her standing on her balcony and he/they assume she is in fact male, because she also goes out all the time even at night when arab girls aren't expected to be outside their house. the whole song is an apology to her."

merakım daha da arttı kendileri için ve siz ayılar için* araştırmalarıma devam ettim. kendileri hakkında başına hasır antropolog şapkası geçirmiş avrupalı röportaj teyzesinin iyi bi müzik kanalında çıkan röportajlarını ve geri kalan müziklerini seyrettim. ermeni ve araplardan oluşan grup hem müzik hem de kliplerinde oynayan oyunculardan ötürü son derece geniş ve heterojen yapısı kesinlikle "ebru" imajında. grup elemanlarının seksilliklerinden ölüyor olmalarının dışında her biri en az iki yabancı dil bilen, yurt dışında da okullara gitmiş ve kendi toplumsal gerçekliklerinin farkında olan insanlar olması hasebiyle kendilerine hayran oldum. ve artık ölmeden yapılması gereken şeyler listemde kendilerini beyrut konserlerinden birinde dinlemek var.***

(bkz: you held my hand and you promised me a revolution)

gece okunan şiirler

"em rojên nexweş ên dawî dijin belkî
belkî em rojên pêşî yên xweş jî bijin
tiştekî tehlok heye di vî hewayî de
di navbera dahatû û rabirdûyê de
di navbera êş û dilşahiyê de
di navbera hêrs û bexşînê de
dm şikestin hê jî em ê bên şikestin
ji rojhilat ber bi rojava di hemû cîhanê de"

kürtçe bilmeyenler için:

"son kötü günleri yaşıyoruz belki
ilk güzel günleri de yaşarız belki
kekre bir şey var bu havada
geçmişle gelecek arasında
acıyla sevinç arasında
öfkeyle bağış arasında
biz kırıldık daha da kırılırız
doğudan batıya bütün dünyada"

(bkz: cemal süreya)

edit: pisinge zaten paylaşmış... ne güzel bir başkasının da gecenin köründe cemal süreya'nın bu şiiriyle umut biledeğini öğrenmek.

sevgili olmazsak sevişmem

heteroseksistliğinden geberen ataerkilliğin ibne dünyasına yansımasıdır... hani şu " gelin ata binmiş ya nasip demiş" kafasıdır resmen... ama madem retrosun** al sana eskiden kalma başka bi adet daha: gelin hamamı; gönder kocanı biz ayı sözlük ailesi olarak soyup edip bi halta yarar mı diye test edelim sonra sen istediğini ol adamla...*

(bkz: sevişmeden sevgili olunmaz)*

kekin içinden çıkan allah yazısı

akıl akıl gel kıçıma takıl vol.302043204320 şeklindeki haberdir. elin öldükten sonra karını 8 saat daha sikebilirsin yasalarıyla hristiyan domatesleriyle taşak geçerken yerli saçmalıkları övme durumudur... her neyse efenim, haberde ailenin verdiği aşırı keyifli pozun sinir bozuculuğuna rağmen yine de paylaşayım dedim.

ha, haberin sonundaki "kekin allah yazan kısmını ayıran çalık ailesi geriye kalan diğer kısımları çayla birlikte yedi" kısmında sandalyeden düşüyodum şerefsizim...*

http://www.ilgazetesi.com.tr/kekin-icind...


benzer durum için (bkz: koli göbeğine attırırken oluşan arapça allah yazısı)*

sevgilisinden yeni ayrılanlara tavsiyeler

dul kadınsın, bir ihtiyacın olursa çekinme.*

pınar selek

1971'de doğup iyi bir lisans öncesi eğitim aldıktan sonra akademik başarılarını mimar sinan üniversitesi* sosyoloji bölümünde devam ettiren ve şu sıralar yurt dışında olan sosyolog, feminist ve yazardır. 1998’de yedi kişinin hayatını kaybettiği mısır çarşısı patlaması davasından o günden beri yargılanan ve hakkında bir türlü nihayi karara varılamayan insandır. iki kez bu davadan beraat etmesine rağmen yargıtayda sürekli kararların bozulması süreci bugün itibariyle türkiye cumhuriyeti hukuk tarihine geçicek saçmasapan bir kararla tekrar bozulmuştur. kendi kararını bozan yargıtaya karşı kararında direnme kararı veren yerel mahkeme "ay biz vazgeçtik" demek suretiyle yargılama sürecini sil baştan ele almaya karar vermiştir. işin ilginç tarafı bu duruma eski kararda direnme fikrindeki savcı bile şaşırmış ve mütaalasını "iyi madem, suçlu, hadi yargılayak bari" şeklinde vermiştir...

kanıtsız, tanıksız şekilde yargılanıp hakkında müebbet hapis istenen selek'in davasından bir gün önce bir ülkeyi 30 yıl geriye götüren darbeyi yapan bir çok insanın ölümünden, kaybolmasından, sakatlanmasından sorumlu olan insanların ellerinde kahveyle talk show'a çıkarılmışçasına ifadesini alan mahkemeyle selek'in durumunu bu şekilde yargılamayı uygun bulan mahkemenin aynı anayasa ve yasalarla işlediğine inanmak güçleşmiştir.

son karar haricindeki yargılama süreci için bakınız: http://www.pinarselek.com/

pınar selek'in hepimizce okunması gereken kitabı için (bkz: sürüne sürüne erkek olmak)

(bkz: adaletin batsın türkiye)

chp teyzesi

yakın gelecekte biyoloji ve fiziksel antroploji bölümlerinde; uzak gelecekte ise paleantropoloji bölümlerinde homo kemalismus vajinismus ismiyle anılacak olan primat türüdür.

ayı sözlük'ün geldiği son nokta

yazarların dertlendikleri her ne ise o konuda yazabildikleri; bunu yaparken de neredeyse istedikleri her formatta başlık açıp üzerinden muhabbet döndürebildikleri bir sözlük olmuştur. insanların çok ve çeşitli oldukları düşünülünce insan sayısı kadar entry yazım şekli ve içeriğinin olması düzeylilik-düzeysizlik tartışmasından çok daha öte bi yerde "zenginliktir". zaten burada söz konusu olan yaşanan cinsel deneyimleri ballandırarak anlatmaktan ziyade hayatın, bizim durduğumuz yerden nasıl göründüğünü kelimelere aktarmaktır.

arada bikaç ayının sik boyunu; göt deliği çapını öğrenmenin ve bunların toplamda kaç farklı kişininkiyle ilişkilenmiş olduğunu bilmenin zararı yoktur. kaldı ki her birimizin bir cinsel birleşme sonucu burada olduğumuzu düşününce, bizi var eden "sikişmek" eyleminin sokakta neredeyse hiç kullanılmayan kullanılsa da kötü bir anlamı varmış gibi kullanılan bir ifade olmasının önüne geçip bu eylemi yemek yemek, uyumak...vs diğer insani eylemler şeklinde insanlara düşündürtmek bu sözlüğün asli görevlerindendir. sikişmek eylemi insanların kafasında normalleşmezse eşcinsel ilişkiler sapıklık olarak değerlendirilecek; kadının bedensel özgürlüğü hiç bir zaman var olamayacaktır.

eşcinsel evlilikleri protesto gösterisi

coqueteria nickli has hanım ablanın "emekli cami hocaları yardımlaşma derneği" olarak nitelendirdiği bir grup insanın türkiye'de olan bitene kafa yormaya başlaması; dahası kafalarını yoran meseleler için sokaklara dökülmesidir.** öncelikle söz konusu gürühun eşcinsel evliliği ile ilgili yasanın geçmesi için bdp ve chp'nin kıçlarını yırtmalarının bile işe yaramayacağını düşününce dertlendikleri şeyin müslüman kürt camia'nın bdp ile ilgili bağlatılarını zayıflatmak olduğu düşünülebilir. dahası bu video bir kez daha göstermiştir ki eşcinselliğin ismi türkiye'de hala "ibnelik"tir.** vidyonun devamında başka konulara da değilinilmiş olunmasına karşılık değinilmeyen konular kendilerine "insan hakları savunucusu" diyen bu taşakları topuklarına değen elemanların aslında ne kadar samimiyetsiz olduğunu göstermektedir. samimiyetsizliğin ölçüsü için elemanların "insan" kategorisine neyi alıp neyi almadıklarını bir kez daha düşünmek gerekir.

son olarak da bu vidyonun ve bu tür amcaların ellerinde bu pankartlarla sokaklarda bulunmalarının, türkiye'deki eşcinsel hareketin artık ne kadar kuvvetli olduğunu gösteren bir geribesleme olduğunu düşünüyorum. normal şartlarda "yok saydıkları bir kesimin" varlığını kabul etmiş olmaları üzerinde de bu kesim için canlarının bu denli sıkılması eşcinsel görünürlük için - eşcinselliğin bir mücadele alanı yarattığını göstermesi açısından gayet kıymetlidir.

(bkz: ibnenin fendi hacıyı yendi )

http://www.sansursuzhaber.com/izmitte-es...

vatandaş ingilizce konuş daha çok konuş

evrensel iletişim ve bilim dili olan ingilizce'nin hakkının teslim edilmesidir. toplasan 70 milyon tarafından konuşulan bir dilin yerine 4 milyar insanın bildiği ve konuştuğu dille iletişim kurulması gerekliliği kuşku götürmez bir gerçektir. orta okuldayken tarih kitabında gördüm. bir dağın içine sıkışmış bir grup insanın köpekgillerden bir hayvanın lütfuyla o dağdan kurtulmaları*** sonra da üreyerek koskocaman orta asya'ya sığmayıp dünyanın dört bir yanına barbar olarak gitmesi, gittikleri yerlerde taş üstünde taş bırakmayan ve varolan kültürleri yok eden torunlarının biraz medenileşmesi için şarttır. devletin kurucu milletler arasında ingilizce konuşanların olmaması önemli değildir. ne de olsa devlet ne derse o olur. ingilizce konuşmayanlar hastanede tedavi edilmezlerse; askerde, okulda, karakolda...vs. aşağılanırsa seve seve ingilizce öğrenip medenileşirler zamanla ne de olsa...

(bkz: milliyetçilik karşıtı olayım derken millet karşıtlığı yapmak)

dark bear

ana dil başlığına yazmış olduğum "the language that a person can have; but not a state" girdisini 5 kere silen ve 4. kez bu işlemi yaparken bana nedenini "aynı entryi tekrar tekrar yollamana gerek yok aslında. türkçe meailini ilave etmen gerekecek, herkesin anlayabilmesi için" şeklinde bir açıklamayı nihayetinde lütfeden ayı sözlük yöneticisidir. kendisine "böyle bir kural olmadığını" belirtmiş olmama rağmen "böyle bir kurala gerek yok, herkesin ruhen ve beyinen bilmesi gereken birşey." diyerek beni dumura sürüklemiştir.

kurallarda herhangi bir ifadenin olmadığı sözlükte alıp başını giden seri eksileme olayına ruhunun ve beyninin ne dediğini çok merak etmekteyim.

(bkz: zeki müren ruhuna ve beynine göre versin)

chp teyzesi

yakın gelecekte biyoloji ve fiziksel antroploji bölümlerinde; uzak gelecekte ise paleantropoloji bölümlerinde homo kemalismus vajinismus ismiyle anılacak olan primat türüdür.

chp izmir kadın kolları

1 mayıs 2011 tarihinde gündoğdu meydanında toplu halde rastladığım teyzeler gürühudur. sayıca hayli kalabalık olmalarına rağmen birbirlerine tıpatıp benzemeriyle akılda kalmışlardır.* neyse chp deki değişim dalgalarının sonucu olarak 1 mayıs meydanlarına doluşturulan bu hanım teyzelerin ortamı pek garipsemiş olmaları gözden kaçmamıştır. bu teyzelerden birinin polis arama noktasında "evladım bizi neden arıyorsunuz, biz chp'li kadınlarız" cümlesi ve polisin bu cümleyi sikine takmadan işine devam etmesi üzerine ahretliğine destekte bulunmak isteyen sarı-kısa-fönlü saçları ve kırmızı şapkası olan bir başka teyzenin "akp'nin polisleri bunlar zaten" cümlesi bu gürühu anlamak için yetmiştir.

türkiye gençlik birliği

türkiye usulu neo-nazilerdir. nasyonel sosyalizmi savunan ne isa'ya ne musa'ya yaranamayan doğu perinçek taifesinin marifetir. chp ye kabul edilmeyen doğu perinçek'in partisinin isminden de vazgeçmeyerek kurdurduğu bu oluşum özellikle türk bayrağı ve atatürk posterlerini kullanması samimi chp'lileri etkilemiştir. kemalizm'in altı okundan "devrimcilik" okunun ve atatürk'ün söyleyip söylemediği tarihçilerce tartışmalı olan " bursa nutku"nun gazıyla toplumsal olaylar çıkarmaya pek meyillidirler. ha sözü açılmışken chp devrimcilik okunu ülkenin eğitim, bilim, teknoloji, ekonomik refahgibi etmenlerin ışığında muasır medeniyetler seviyesine çıkarılıp arkaik anadolu toplumunu dönüştürmek olarak tasavvur ediyorken işçi partisi ve tgb için bu ülkedeki azınlıkları ve kürtleri yok etmek anlamına gelmektedir.

(bkz: tgb'nin 24 nisanda odtü öğrencilerine saldırısı)
Henüz takip ettiği biri yok.